23 Haziran 1938 Tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 4

Hife 4 AKDENİZ VAZİYETİ Türkiye -İngiltere münasebatındaki bazı mühim noktalar nelerdir? Bir Yugoslav gazetesi bu hususta ne diyor? tedir. Şöyle ki, Bulgaristan gibi bazı| Suriye topraklarındadır. küçük memleketler pazarlarında Ak-| Bu g#ibi ahval ve şersit dairesinde m>-Zagreb, güzetesinde Akde-' niz vaziyeti ve Türkiye hakkında çı- kan bir makalede deniliyor ki: manya kendisine, adeta inhisar halinç gelmiş bulunan mevkiler temin etmek- tedir. Bunun için Türkiye İngiltere- Akdenizdeki küvvetler muvazene- &İ bir tarafta İtalyan, diğer tarsita Büyük Pritanyanın, Türk genişleme- sinin Suriye menafiini cami yerlere, yani, İskenderun Sanı nin, memleketin — bilhassn — teslihata mâatuf olan sanayileşmesine — iştirak. ten başka 4 milyarlık bir istikraz ha- linde dahi tecelli eden teki ka- bule meyil gösterdi. Bu su hugil. tere siyasi tesirlerinin ekonomik ic- :;::ğ:i'ıe TEGAr gieiz |&ibi, Milletler Cemiyetine aza olarak p Hidhal etmeğe karar vermiş bulunuyor. Türkiyenin İngiltere için ı,a.ı_m.'ımlu._,,“n Tazlbi, öaret bllmn 3i Akdenisin diğev kanımları a kavvete|Yanduliü, Sizail kıyınat ve abemmiyet, İnoenik ve serateğik menfaatleri olduku SE AMT bulunmaktar | yalms üvvetler müvaze- 'halde Fransanın Suriyedeki alâkası, dir. Bu bakımdan Türkiyenin oyas- İnesi, yani İtalya - bakımınmdan deıı]. n ı Doi A öae dığı rol, bilhasa ehemmiyete .ıyıı-'ıvıl astoanda, İngilterenin Arap dev - İriyeti teşkil Mm“"hmmmww_m n doğru vukubulmasına mani olmasın) kcap ettirecek biraebep yoktür. a ve İngiltereyi göstermek. gün bu iki taraf menlaatlerk pıştığı gaha İspanyadır. İs panyol milliyetçilerine yaptığı yar- dımlarla elde ettiği zaferler sayesin- de İtalya, İspanyada, Fransa ve İngil- tere zararına olmak üzere, askeri bir falkiyet elde etmiş bulunmaktadır. Maamafih, garp kısmından başka, haiz bulunduğu mandadan fteragat meğe ve iki memleketi, İngilterenin akı Miletler Cemiyetine aza etmesi - Fransa Suriye veLübman üzerinde| F? dır. Türkiye, işgal etmekte bulunduğu 'letleri arasındaki mevkii bakımından mevki ve haiz bulunduğu kuyvet Vve'dahi tecelli ve tebarüz etmektedir. kudret saikasiyle mühim bir âmil ve Türkiyenin izak çihetinde genişleme- müessir olduğundan — Akdenizde bir-'si tehlikesi mevcuddur; bu genişleme biribine rakip olan devletlerin Tür- bir taraftan, Iyakın vaktiyle Osmanlı kiyenin kendi — taraflarına ııı:l:l «id bulunmuş olma- imparatorluğuna , diğer taraftan da Türkiye ile İran, | temin için uğraşmakta olmaları seyi hayrete düşürmemelidir. — İtalya ve arasında meveud itti- ile dostane münasebetlerde bulunan fak müuahedesi ile suhulet peyda et- Türkiye - ki, İtalya Hariciye vekili mektedir. Türkiye bundan maada Mu- Milânoda söylediği nutukta bu müna- /suldaki petrol kaynakları ile alâke. sebetlerin, henüz, İtalya - Bulgaristan 'dardır ve fakat İran meselesinde Arap ve İtalya - Yugoslavya — arasındaki milliyetçiliğinin teşkil ettiği hall isı münasebetler kadar samimi olmadık- karşılaşmaktadır. Şimdilik, bu tel larımı beyauı etmiştir » Habeşistan iİm- ke, günün meselesi balinde — değildir paratorluğunun tanınmasına mukabil ve İngiltere Filistinde bilhassa Arap İtalyanın, Boğazların yeniden * şecavüzkürlarına kurgı Türkiyeyi el- mine mütesilik olan Montrğ anlaşma» 4, v . bulunmaktadır. Filistin nas- sma iştirgkini temin etti. Maamafıh ,i Di A anası Mave- "Türkiye 'barici siyaseti, İtalya tarafı- 7 a L Di pransız man- mA bariz bir surette meyletmekten te- / li AD D L bergber Yakki etmekte ve mümkün mertebe bi v L A L Ve Pran- taraf bir vaziyette kalmak istemeke —— — l kurtulma- | tedir. /61 bir veyahud iki senelik bir iş olan | Bu vaziyet Türkiyeye, wef Türki. — ye menafimi vikaye maksâadiyle ya-! pacağı teşebbüsleri heran ıın'ıkıhıİ edebilmek imkânımı vermektedir. — | e Hangi kurşunlardan Dahilt — vaziyeti, coğrafi vaziyeti, gökeri kudreti ve diplomatik vaziyet ö ücret alınacak? | | Vergisi verilmiş unların - değii Yoabatı Türkiyenin böyle bir politika- yt gayet muvaffakıyetle takip etmedsi- men ve - fabrikardan n dan sonra çuvalların üzerindeki ni müpkün kılmaktadır. Bu hakikat, Türkiyenin büyük garp devletleriyle münasebatında fevkalâ. buğ oruma isine mahsı de mütebaritdir. Büyük Britanya Tüpiur k:mınkn;ı: İ;ı.ııım b Türk dostlüğünün — kaymet ve ehem- J. kopması, tahmil ve tahliye sıra- sında çuvalların patlaması dolayısi- le yeni çuvallara aktarılman — veya — milyetini dahg Montrö konferansı es- nasında hissetmiştir. Zaten bu kom- Teransın verdiği semere, dahâ o — zü- man başlamış olan Türk » İngiliz iş> ğirmen ve İabrikalara ithal, birliğinin mahaylüdür. Bir aralık A Jardan gxmhp harftan edi! man ekovimk tesirlerinin, Almanya- Ban politik tesirlerine bir mukaddime doldurulması olmak üzere, İngiliz tesirlerinin bas- ikinci defa mühür kurşunu tırılması tehlikesi hasıl olmuştu. Fa- ması halinde yeniden kat İngiltere parası - olmaak gibi bir hür kurşunlarının bedeli faikiyeti halsdir. Almanya İse, bizzat edili, il i Dr. Sehseht'ın tanzim ettiği progra> düşükdüğü görülmüştür. Maliye ve- | ma göre, emtes ile mübayaalarda ""-*ıılı'—ıııı.—ıih,.ı.ıılırıııinıııi:ı—'ı hüımakta ve bu suretle ihracatına da- de bir kerre vergisi tahsil edildik-| ba fazla imkünlar temin — eylemekte- ten sonra münhasıran, bazı sebepler ÜYÜK HİKÂYE ÇİFTETELLİ Doetum Paik Atılgana takıl mü-| bul bir yana dursun, Erzurumdan bile hasretle bahseder, dururduk. - |hatini anlar, dalaştığı | Ara ama, her ihtimali göze ala-|mkar ve artık rakı içmiyeceğine ye- vak başka amin - nakil memriyet|min ederdi. Ve bir iki akşam soura etmek için Erzuruma kadır gidip/da konyak yuvarlamağa meyus dönen arkadaşları, — Heni, ulan içmiyecektin ya?, gdinlediğimiz olurdu. Sinemalar, mü- Dinikliği samereler, görülen bir kaç kadın yü- il ı&ınmınczvıp K0i Zü, yarım kalmış bir besteye benzi-| — — Ben, rakıya yemin etmiştim yen aşklar, bir gecelik kadınlı, içkili kurban, konyağa değil.. âlemler. ; Ka wbunlın Bu basit ve yeknasak hayat Pm birimizin evinde toplanır, | olsa, bir çok yenilikler katacak olan gecesi içer, kâğıt tiyatro kumpanyasını memnun — ve r—ibnlddh!—n-ıüuhıı—hhııb birbirimize gir- Mmin etmek için her fedakârlığı yae çektiği- Pacaktık. F devam ıdıınıı:ıı; Kasabanın toprak damlı, kahvesini — kü et Ti mayesi gibi an'anev? bir relde' tir, Demek eluyor ki, öz menf: olmadığı ve buralarda kendisini yal mz Akdeniz vüziyeti alâkadür Rhin[ jhalde Foanşa, mücadelesi Türk veldu, ne de bedbin yühu onün yarlı- Ayap milliyetçiliklerinden vücud bul- muş olan b kıskaç arasına girmiş bu- lunuyor.» Makalede bundan sonra Hatay me- selesinin tarihçesi ve bu mesele yü- zünden memleketimizde vücud bulmuş olan galeyan hakkında izahat verili. yor ve deniliyor ki; « Binaenaleyh, — Akdenizin şark havzasındaki — vaziyetin inkişafı bu havzaya taallâk eden mevzü mesele- lerle büyük devletlerin İtalya ile olan rekabetlerinin tesiri altında bulanan umum! vaziyete tabi bulunmaktadır. 'Türkiye ile münasçbetlerin mevzuu- bahs olduğu bir anda devletler ara- sında kuvvetler muvazenesi endişesi hâkimdir.» Ün çuvalları Dikili iskelesinden yapılan ihracat Mayıs ayı içinde de Dikili kazanı iskelesinden 'Yunanistana - ihracata edilmiştir. Ticaret Odasına ge len malümata göre bir ay içinde Di- n. kili iskelesinden Yunanistana 5745 / |. lira kıymetinde 110,000 kilo pala- mut, 606 lira kıymetinde 80,000 ki- sebepler: İo pirina ve 4968 lira kaymetinde || 660 baş muhtelif hayvan H' tir. dolayısiyle takrar kurşunlanması ihraç edil- dirilmiştir. ANADOLU | Cemiyetimizde Köy kadınının, köy hayatında, oy- nadığı rol itibariyle sosyal bakım-|di; bunün sebebini sordum.. dan, aksşettiren - bir- edebiyatımız yoktur. Köy kadını tabiat tabiatle savaş ederek yaşar. Edip Jise, sırça köşkte gözleri kapalı olar İrak eserlerini yazaş. Bu.konu, — bu- nun içindir ki, bizim edebiyatımız-| yla hiç yer bultam Onu savaşında ileri iten, çalişma- sında başarılı yapan, wtırabında me- tin kılan valörler orifinal şeylerdir. SOSYAL BAKIMDAN KÖY KADINI " Sosyal bakımdan köy kadını, köy ültürünün kaynağıdır. Maznin bü- tün ıstırap ve kahramanlığı, bir mermer sütün — üzerine hâk edilen ler gibi onun varlığında ya- şar, Uzun yüz yılların bu topraklar üzerinde belirerek yalmız söz ve hi» kâye edebiyatiyle soydan soya akan sajesini onun sözlerinde bulursu- nuz. Elbisesi ruhunun aynası değil: dir. Bazan perişan, basit basma &n- tari altındaki varlığından, ufak bir, tariz karşısında, altından çıkamıya- cağınız. bir 'çevapla. karşilaşıranız. Mazinin bütün büyüklüğü, onun varlığında taze ye süzülmüş bir hak dedir. Bir kadının ne mariz vücu- | f | gında yuva yapamaz. Hareketlerin- de tabii, ruhan - bulunduğu bayat şartları ne olursa olsun - daima nik- bin, apiritüel ve neş'eli, işte başan- |h, hayat ve tabiat karşısında faâl ve kahramandır. Ve -bu kahramanın okulu hayat, bilgisi tecrübe, öğret- meni tabinttir.. Onun yurd ve hayatı anlayış duygusu orijinal çizgiler taşır; Bir gön general Közim Dirikle Ödemişe gidiyorduk Tireyi © kazaya bağlıyan yol üzerinde bir asiret kafilesine rastladık. Yüzlerce hayvan, yolu kapamış bulunuyor- du. Bir toz bulutu 0: otomo- bilimiz güçlükle — ilerliyordu. Bun- arasında bir deve katarı, ağır, öl- çülü adımlarla yürüyor, üzerlerinde birer torba içinde küçük asılı yorlardı. Bir aralık, ote- mobil yanlarından geçerken, bu de- velerden bir kaçı birden ürktü. Ta- bil çoçuklar da fena halde sarsılarak başladılar. | . Otomobil muştu. Ve bu zamanda çalılar ara- sından bir yürük kadını otornobilin Kargina; dildikdi ve * — Şoför, gözünü ç. dedi. Bun- T yarın yurdu koruyacak askerler- ir. İstiklâl savaşi zamanında «Tekâ- fi haxbi::; kanunu çıkınca bi; köylüler ordu iaşesi için Yünlarını Veriyirlile Bi Eöly a dının bütün idaresi fç keçisiyle iki unların vaziyetinin 1slâhı tekrar de- un sahiplerinin sun'ı taksirinden| koyundan ibaret bulunuyormuş.Ko- uval: mütevellit bulunmasına binaen bu|cası da, büyük harpte, ölmüştü. İki n gibi unçuvallarına yeniden takılacak |çocuğu kalmış. Bu durumu gören sonra yeniden çıkarılmak üzere çu: mühür kurşunlarının - bedellerinin| memur onun ha vallara ke tüccarlardan tahsili icap edeceği bil- vanlarına dokun« mamış, fakat, milli bir davada 6 bu- | nu haysiyet kırıcı bulmştu. Ertesi Haziran 23 7 B SAĞLIK BAHİSLERİ Sıtma —3i— köy kadını EeR Anafel, sivrisinekleri, — yağmur tmişti. Arkasından çağırdım, gel- | mevsimlerinin — başlangıç zamanla: Banalrında ve sonlarında pek ziyade faa hfk-ycghı'ı anlattı ve âdeta tecssür-)liyette bulunduklarından ve hasta İü bir ddlı_ hğı bu zamanlarda daha çok geçir: — Fakirlik başka, verMek - geneldikleri için, sıtma bu devirde pek ı"f"k“'fi"' Fakir vermekle daha - fan|fazla görülmektedir. Kış mevsimin- kir dıı'ım Büyük ve ağır bir çu-İde Anofel olmadığından dolayı sıt valı iki kişi daha çabuk kaldırır de-İma da görülmez. Yalnız kışın görü di. Sanra biraz düşündü ve: len sıtma nöbetleri, evvelce sıtma geçirMemiş veya sıtma mikrobunun yum, Birşey açı da olsa herkesin ba-|uzviyette evelden bulunması sebe ıı;:eldi mi ıduiüne ğev:lîlı biledir e ona, anlıyacağı bir dille, onun| — Kışın sıtmanın ni - keçisiyle koyununa şimdilik mille-|düf edilmesi eksik Jfî.'ı'âf?' U.:Tf tin ihtiyacı olmadığını söyledim. Yü-|veya her hangi bir sebeple — sıtma züme dikkatle baktı ve beni süzdük-/nöbetleri nüksederler. Ve sıtma da ten sonra : tekrarlamış bulunur, Anolel sivri- — 7;h!ı (Efendi) sen daha genç-İsinekleri, en fazla sabah ve nl::u'ııı sin, Biz hükümete verirsek o - kuv-|vakitleri insanları sokmakta devam vetli olur. Hem bu günde vermek-Vederler. Çünkü Anofeller en fozla ten başka birşey yapılabilir mi?..—.. | faaliyete bu vakitlerde geçmiş bu- Düşman keçi ve / koyunumü al-|lunurlar. z dıktan başka bizi de rezil edecektir. Devlet almakla, biz de vermekle ya-| y şıyabiliriz.» dedi ve birâktı, gitti. KÖY KADINININ VELÜDİYETİ Velüdiyeti bakımından köylü kas dım örnek ve tekabet kabül etmez bir duruindadır, Hem de her - türlü hhi yardımlardan uzak şartlar içi :e. EI;»: kl'c.rşlerds- yerli ı::;:;:ııx: zam bulunmadığından sivrisinekle- tidai sıhhi kaideleri bile bilmezler., |"iB ceğ ve pek fazla üre- Birçok doğum vak'alarında ise bu| Mtlerine sebep olmaktadır. Bunun- gibi ebeler de bulunmaz. Köylü ka- la beraber memleketimizde birçok — Ben kimseden geri kahr mı- Şu hale göre insanların sıtmaya akalanmamaları için yegâne çare, Anofel denilen sivrisineklerin sok- masından kendilerini muhafaza et- meleridir. Memleketimizin bir çok yerlerin- de su tesisatı ve teşkilâtı olmadığın- dan ve olduğu yerlerde de Munta- dınınin vitalitesi, kendisini mikroba | Petaklıklar vardır. Bu bataklıkların karşı muaf kılmaktadır. Ceçen yıl| Sahaları da pek geniştir. Kuşadasında şöyle bir doğum vak'a-), Buralarda sivrisinekler pek. ça ve sına şahid olmuştu; Odun satma- ga gelen bir köylü 'kadını hamile| imiş. Çarşıda dölaşırken ağrısı tut- Muş, fena halde — sikişmiş. Kazada doktor var, fakat onun külıürü.; Buk ve çok fazla * çoğalmakta üremektedir. Bundan dolayıdır. ki, n itün gid- detiyle devam etmektedir. Bu yüz- den bir çok insanlar sıtma hastal» üne | ğina yakalanarak kansız ve malül aL |bir hale gelmektedir. Zaif ve yüzle ye mânidir. Derhal eşeğini katarak kaza kenarındaki tına giriyor, orada or. Ço- cuğunu yıkıyarak bir İki paçavraya | sarıyor ve eşel ari asarak odunurlu satmak için tekrar çarşıda dolaşmağa başlıyor. Ög.z geçtiğini ve w a ağlıyan bir çocukla günü gerenler hayret içinde kalıyor- Tar. Fakat o burlara hiç ehemmiyet ri #olmuş bulunan bu sıtmalı insan- lar diğer bir çok entani Mi gösteremiyerek hasta- hık çinde erirler. ** ARKASI VAR araşarecararaımız kadımı, ye tarihimizin derinliğinde. şazka .»ai bir eser olan halıcılığı en yüksek bir Ban'at eseri onu işlemiştir. Edebiyat folklorun en canlı vrt ermiyor ve soranlara gülerek : bakımından ise —Iınd.nıvııâmnııobıdo- ce temiz bir hazinesi olmuştur. gurmamış lti ği KÖY KADINININ EKONOMİ KİŞE VOK A Szl yt e ini| HAYATINDAKİ ROLÜ el N ora göstermesini| Bi a Di vetin bütün temelini eker teklif E':i'.ğ:'..,.&?.m' deış— yök;İBemi hayatı teşkil eder. Cemiyeti © üy_mı 'İbir ağaca benzetirsek bunun kök ve gövdesi ekonomisi, yaprak ve mey" vusı da kültürüdür, denilehilir. Köy kadını, ekonomik hayatıt'ızın nüs” mlur. Bu nusg kâüye, köy şehize Bunun örneğini başka cemiyette bulmak güçtür. Köylü kadınının bu harikulâde intibak kudreti ve do. gurma kabiliyetidir ki, yurdu nüfus- İ GĞ nu rolünü oynar. Bütün ürünlerimiz KÖYLÜ KADINI VE SAN'AT İköy kadınının alın - teri - ve enerji Pitagor. iki bin altı yüz yıl önce|meyvalarıdır. Onu kızgın güneş aF Mısıra seyahat halinde, Mısırda İyo-|tında, bütün yaz tarlada birer kitaP niyenlerinki gibi san'atın ilerleme-|sahifesi gibi birbiri arkasından ge“ miş olmasının sebebini, Mısırda ka-|len ürünlerin, ekilme, büyüme toP” Kurşunların imal masrafı 1/10/|gün: bir keçi ile bir koyununu önü- dınların çirkin olmasında buluyor.|lama ve işlenmesini işinde görürüz. linin tahsil 937 tarihine kadar istimal olunan|ne katarak merkeze ıelmı'!li_ Hay- tereddüde eski tip kulaksız kurşunlarında 0,36| vanlarını ben tesellüm ediyordum. ve bu tarihten itibaren de 0.65 - ku- ruştur. Alâkadarlardan bu mikdar üze- rinden ücret tır. :iik'ıle âdeta çocuklaştık. Ve çok iç- Biz bekârlar, kadın yüzü görece. ümizi, kadınlar ile İâubali bir şe- Eu. konuşacağımızı ve belki de küçük bir gönül macerası geçirece- ğimizi düşünüyorduk, evliler de ye ni heyecanlar tatmak yeni hülyası içinde kadehleri ard arda yuvarlı- yorlardı. | Geldi., ve bir söz söylemeden, keçi ile koyunu sürünün içine katarak uzaklaşmağa başladı.Kadının bu ha-| reketi şiddetle nazarı dikkatimi cel- süml ve nihayet çapkın bir eda ilet ,..:ın.ı.ı. yesimleri —atlırdı. E- « İstanbuldan biz geldik; burayı|der bu hediyeler soğuk bir yüzle karşılanırsa, şenlendirdik.» den çıkarıyordu. Yalnız bunlar değil, ne bileyim; onda, şuhluk vardı; onda, aşk vaden ve yalnız sevmek, swvilmek için döğ- be müş bir kadın haleti ruhiyesi vardı. Sonradan öğrendik; meğer bu direktörüni kiralıyan — tiyatrocular,| bül şesli bir muganniye olan karısın. halk arasında bir hayli alâka uyan-| dan ayrılmış imiş. Direktör, genç, ya dırabildiler. Bir hafta bütün memur- | kışıklı idi, Sahneye, bizi hulyadan lar ve halk, her gece oraya taşındı. Hatta, bir tek gözü ile hayata bakan hulyaya ailrükliyen tok sesli tanburu |.. asma kabağını andıran kolları, ile çıkar, davudi sesile bir kaç şarkı kadınların bile gelmek — arzusunda | öyledikten sonra, tekrar ceki — ye- olduklarını duyduk. Beş kız, Üç erkek iki de|ner, oradan oyun bitesiye kadar Me- / v ., bi ddi F M , Bi b B sişkei vi v GÇ yan bir çeviklikle sahnede zıplamı- nu, yine, ezeli içkiye kavuşulurdu. 'de en güzel olanı idi. Minnacık, çiül-| — Metresinin bütün — şuhlüklarını Nılwwmüwhımthhlmhh:w&ı' ; idi, Melâhat. Biz, onun çilli ve güzelce yüzü-|atılan lâk:rdılare bBaygın bak: ne, yoluk Dz:larına âşik değildik. | muk> bele etmeğe MmecLurdur, Melâhatın, bir tahneye çıkıaı, klâr.İneve kurcalmı bir gi'l, demet demet mete, davula uyarak eteklerini kal.|zanbak, sırf © akşam için alınmış | Melâhat, kumpanya “'ıı.ı basik | metresi imiş. Kudretli artist ve bül. Şüphe yok ki, her devirde, her cemi- yette kadın, oluşun belli başlı kay- nağı ve hatta motifi almuştur, Bi: de ise, dini hayat, yalnız kendisinin müsaade ettiği san'atın doğarak ilerlemesine yardım etmiştir. Fakat Dışa göndererek karşılığında milli hayatımıza giren para gene köy kö” dınının ter ve enerjisinin üründef KIJLTOR_ © kumpanya — muhak- kak iflâs eder. Tuluatçılıkta, yalnız san'at sökmez, lâubalilik çarttır. İş- te bu mülâhazalardan dolayı, genç ve yakışıklı direktör, Melâhatın şuh- daima, cesaret — verici te- mümlerle kargılardı. İşte, ne oldu ise o geceden sonf” oldu. (Kasabaya kadar otobus ve # raba işliyecek yol bulunmadğı Kİ? bütün insan ve eşya nakliyatı at V” katırla yapılırdı.) Kadın kasabat? girer girmez, ilk Fastladığı insanâı ” yuncuların nerede olduğunu sormüt ve aha şuracıktaki handa bul larını öğrenince atını, doğru oractü* sürmüştü. Onun geldiği saatteı G rektörle Melâhat, demir penceresinden donuk petrol Wtği *” zan odalarında, o akşamki dant BW maralarını ve şarkılarını şeçmeki , kendisine «yeni Şamrame diye| ad taktırmış olan dalyan gibi bir ka- dm vardı ki, halk, ona bayılırdı. Si- yah bir deniz mayosu ile sahneye çı- kar, mömelerinin bir kaşmı, baldır- mayosunun kenarından, âdeta maya sı fazla gelmiş bir somun gibi dışarı rine, kapı yanındaki masasına dö-|fakariyordu. Vücüdünden umulmı-|Mettüldüler. neş'eli ve herkese Üşık görünmeğe, dıra kaldıra bacak fırlatışı, dudakla |Bafra, Serkidoryan paketleri, hatta | O akşam, bu güzel haberin sevin- rmnın hiç eksilmiyon — aihirli tebes-iarkasında manzum ilüni aşklar bulu Iça Diğer dört kadın, iki erkek "'= ya benzer bir oyunla şarkı söylerken|ve davulcu ile klârnetçi, (ı-—'"__, halk arasında Bir zanlılık başgöste-|sahnode mükemmel tuluat Yaparİ hat.,) medreseyi andıran hanın ” Hemen her akşam, küçük bir içki ğer bir odasnda, tulum peyniri faslından sonra oraya - Bu, zeytin rakı içiyorlardı. Onlar, mi” bir hafta böyle € vam etti. habbetlerinin en tatlı yerinde ikef' İkapı, birdenbire uşrak» diye ark” BErsurc ulan uzanıp — gelen “.ıunı kadar açıldı. andan, amazon kılıklı şik ve çok. — Sonu var —