— Yunus beyin bütün rica ve yalvarmalarını kim- se dinlememiş ve kapı dışarı atmışlardı Yunus bey düşündü: Muvaliktı ve Misir - sultanını kandıracığından emindi. Atına bindi, derhal ordugühtan uzak- laşıp gitti... Fakat aldaanmıştı: Ne ihtiyar sultanı, ne de Memlük beylerini kandırabil- mişti. Misır sultanı, onu - huzurüana kabul ettiği zaman, yanında, bütün beyleri de vardı. Sanki, hiç şüphelenmemiş gibi — O *dedi- Yunus bey ku- lamuz aihayet bize döndüler. Varelsanlar.. — Hiç şöphesiz sultanım, zaten düşmanın âmalini anla- mak için gitmiştim. — Selim han nasıl bir adam- dir Yunus bey.. — Ben onda hiçbir. kıymet ve kudret görmedim. Hem mü- vesvis, hem de korkak.. - İran şahına galebe çalması bizim için hiçbir ibret veya tereddüd vesilesi olamaz.. İhtiyar sultan sabredemedi: — Bire namussuz, bire alçak haini. Ona gidersin, benim için söylersi. Bana gelirsin onu çekiştirirsini. Hem Osmanlı or dusuna yol gösterir, benim plânlarımı bozarsın, hem de bir casus olur, sadakat ve ne- damet maskesile huzuruma ke- dar çıkarsın. Vurun şau hainin boynunu.. Yunus bey: —- Sultânım, sultanım! Diye inledi. — Sultanın —kâdar taş düş sün başma. Vurun — diyorum, şu baa köpeğin boynunu.. Yunus beyin istirbamları na- file idi. Onu yakaladılar ve dışarı attılar. Hemen oracıkta, ensesine inen kuvvetli bir kılıç darbesi ile yuvarlandı, gitti. Misir sultanının — huzurunda Suriye valisi Sibay ile Berdi Gazalt oturuyorlardı. İhtiyar Kansugori, sakalım karıştırdı: Hainlere midir? — Ab şu muharebeyi bir at- latsam, sana da yapacağımı bi- lirim, sca de hainsin. Diye mırıldanıyordu. Çünkü falcısının söylediği şey ve uyan- dırdığı şüphe, kafasının içinde bütün kuvveti vo ısrarı ile yar şıyordü. Tamamile masum ve herşey- den habersiz olan Sariye valisi etmedim mi, dedi. böyle İâyık değil — Evet Sultanım -dedi ha- inlerin akıbeti budur. Fakat acaba hain ondan mı ibarettir, kendi aramızda brışka hainler yok mudur sanki? ANADOLU Günlük sıyasal — gazete Haydar Rüşdü OKTEM Ümumi gepiyat ve yazı İşleri müdi n Bamdi Nüzbet ÇANÇAK -— İDAREHANESİ Heir Binci Beyler sokağı GLalk Farüsi binası içinde İzmir — ANADOLU 116 » Festa kutusu: 405 . Misir Sultanı, *Ne demek is- tiyorsun, der gibi merakla, ba- Şıhı ona çevirdz adım. aramızda başka hainler yok mudur diyorum. — Dilinin altında bir bakla ıslanıyor senin. Hele söyle bar kahml. Suriye valisi etrafına bakındı: — Huzurda yalnız ben ve Gazali kulunuz var; söyliyebi lirim. Bizim Halep valisi Hayr- baydan şüphe ediyorum. Fikir. lerini, hareketlerini hiç beğen- miyorum. En tehlike, en hassas zamanımızda bize bir oyun oy- namasından korkuyorum. Sultan durakladı: — Hayrbay için söylersin hal Dedi, — Evet, onun için.. Gazali atılde — Hayır, hayır sultanım, ben zannetmiyorum. O, bizim en sadık, en itaatli, en cesur, en güz:de kumandanlarımızdandır. Merd, ahlâkh bir askerdir.. Sultan hafif sasle cevap verdi: — Evet, ben de öyle bili» rim.. Sibay tekrar söze karıştı: — Bendeniz, hslerimi ve f> kirlenmi söylemekle kelle- fi Bu adamın, düşmanımız Yavuz sultan Selimle münase- beti var. Temayülü, oraya doğ rudur. Misir sültant düşünüyor ve kendi kendine söyleniyordu: — Ho, şemdi de uraredr yor. Nazarımda şüpheli olan böyle bir adamın sözüne mad ederek en geride, en kah- raman valime kıyamam. Gazali, ordunun ea — maruf siması idi. Ayni zamanda, Hayr- bayla çok sevişir ve anlaşırdı. Binaenaleyh Suriye — val sinin ithamlarına karşı onu müdafaa etmek istiyordu. Tekrar söz aldı ve Halep valisini uzun uzadıya medhetti. Sultan, şu şerait altında iki taraflı aldanıyor demekti, i — Sariye valisine karşı şüphea beslemekle. 2 — Halep valisine itimad etmekle.. Halbuki tersine İdi. itk bu işler, tamamile Yavuz, Yunus beyin akıbe- tini duyunca: — Zavallı Yunus kulumuz - dedi - zatışahanemiz — uğrunda şehid düştü. Halbuki ben ona ne mesnedler düşünmüştüm. n paşa cevap verdi: — Mesnedi şehadet, hepsin- den ulvidir. — Hakkın — var Sinan, inşâ- allah şehadet şerbetini hepi- miz de nuş eder, cennetiâlâda âli makam oluruz. Bu hâdiseden sonra Yavuzun ordusu harekete geçt. AÂyni zamanda Mısır sultanı da iler Kiyordu. Dabek ovasında karşıla; lar ve derhal cephe başlamışlardı. İki ordu, karşı- dan karşıya biribirini iyice gö- rüyo-du.. Osmanlı sağ cenahında Ana- dolu Beylerbeyi Zeynel paşa ile Karaman Beylerbeyi Hüsrev paşa, sol cedahında — Biyıklı Mehmed paşa ve Amasya Bey- lerbeyi. Merkezde bizzat Yavuz.. Şehsuvar oğlu Ali Beylerbeyi Zeynel paşanın, Ramazan oğlu Mahmud bey de Hüsrev paşa- nın emirlerinde id ler. Yavuz, tabil, Çaldıran ova- sındaki tabyayı tatbik etmek rına zincirler germiş, develeri yatırmıştı. — -Devam edecek- Üzüm — satışları C. Alıcı K. S. K. S 244 K. Taner — M& < 14 Ü, Kuru. 15 S0 15 50| 10 Akseki Ban. 15 50 268 Yekün 4658,5 Eski Yekün İ274926,5 Umum Yekün Piyasa fiatlari 14-5-938 çekirdecsiz. üzüm | orta fiatleri: No. 7 14 S0 8 15 00 9 15 50 10 16 50 n 18 00 Zahira satışları Ç. Cinsi KS K S 536 Buğday 51 M. D. 13 Toa P. çekir. 325 Ki. Yapağı 54 27 Ken. Pala. 217 35 240 ÇİMDİKLER Vapurlarımıza dair Bayraklı vapuruna nazar değdi olacak. Birdeabire, yol orta- sında kalmalar, kırılmı den çıkar, yarın tekrar dökülmeler başladı. Bugün ve yan gelir. Şimdi de bazı parça- tersane- latın memleketimizdea tedarikine imkâa görülmüyormuş ve bittabi bunların buluaması çok güç olacakmış. Ancak, dümeni gelmiş, yani asil kendi dümeni.. Eloğlunun dili açılmış, tecessüsü uyanmış, söylüyor da söylü- yor. Hakkı da yok değildir. Çünkü hasreti ile me zamandır tutu- şup yandığımız bu vapur, daha gelir gelmez bize mükemmel bir oyun oynayıp tersaneye gitti. Liman idaresi de, Karşıyakli halkının teessürünü azaltıın ve ağzını kapatsın diye, Güzel İzmir vapurunu Bayraklı vapuru şek- linde boyatmış ve bacasını kübik bir bale sokmuş. Karşıdan, ben bile aldandım ve arkadaşlara: —— Yaba <dadine tebe üskalik Fakat biraz yaklaşınca anladım ki, gelen vapur, bizim Güzel 1 aKL AU GİN İ e f Şehirlerarası bisiklet yarışı hazırlıkları. Târkiyede ilk defa yapılacak olan bu müsabakaya 30 bisikletçi girecek d —.. Edirne, (Hususi)— Türkspor | takip edeceklerdir. kurumu bisiklet federasyonunun tertip ettiği 560 kilometrelik büyük yarış, 19 Mayıs günü baş- hyacaktır. Türkiyede ilk defa yaplacak olan böyle bir mü- sabakaya, birçok şehirlerimiz: den otuz bisikletçi iştirak ede- cektir. Müsabaka, Edirne - İstanbul asfalt yolu üzerinde yapılacak- tır. Müsabakaya İstanbuldan başlanacak ve ilk merhale Edir: ne olacaktır. Ertesi gün de Edirneden İstanbula dönülecek- tir. Her bölgeden gelecek ajan- lar, otamobillerle müsabakayı Bisiklet İederasyonunun ol dukça büyük bir masraf ihti- yar ederek - tertip eylediği bu musabaka, Türkiyenin her ta- rafında alâka ile karşılanmış muhtelif bö'gelerde sekiz hafta süren koşular yapılmış ve şam- piyonlar ayrılmıştır. Şehirlerarası - bisiklet yar- şında, Edirmenin meşhur bisik- letçisi Cihat ta kaşacaktır. Cihat bütün müsabakalarda iyi neti- celer alan bir sporcudur. Bu itibarla şampiyonluğun en kuv- vetli namzedi sayılabilir. Akhisarda tal.hli iki Bayan Bütün köylerde felâ- ketzedelere yardımlar devamda Akhisar, (Hususi) — Vali Dr. B. Lütfü Kırdar teltişlerde bu- lunmak üzera kazamıza gelmiş tir. Valiş Marmara, Yayaköy nahiyeleriyle Sındırgı yolu üze- rindeki köylerde de tetkiklerde bulan muştur. Akhisardaki talihliler Türk Hava Kurumu piyan- gösunun son — keşidesinde 40 bin lira isabet eden 28551 mw- maralı bilel'in sahipleri Bayan Hikmet Sürdem ve Bayan Des- Şacedin. İluşar bin lira almış- rdar. 119 Mayıs bayramı hazırlıkları 19 Mayıs bayramı bu sene Akhisarda çok canlı kutlulana- caktır. Bayram hazırlıkları ile rilemektedir. Tanzim — olunan programa göre öğleden sonra Ortaokul talebesi ve Halkevi spor kolu jimnastik ve spor şenlikleri yapacaklardır. Felâketzedelere yardım devamda Kirşehir ve havalisi felâket- zedelerine yardım devam et- mektedir. Bütün köyler halkı da teberrülerde bulunmaktadırlar. Son İiste şöyledir: 10,98 Be- kirler köyü, 65,65 Yaya köyü, 125,80 Medar köyü, 18,30 Os- maniye köyü, 15,25 Kurtulmuş köyü, 20,27 kuruş Sencid kö- yü, beş lira tütün tüccarı Ali Rıza Aksel, 82,15 Karasonya köyü, 15,50 lokantacılar, 25,55 | fancılar, beş İira Bn. Azize Haydar, 12,43 kah veci İbrahim, 12,05 Günay köyü, on lira Büknüş köyü, 22,50 “Arpacık Bürgül köyü, yedi lira Hasköy. Teberrüat devamdadır. Kqşadasında Peynirden 6 kişi zehirlendi Peynirin yapıldığı sü- tün zehirli olduğu anlaş!ldı. Kuşadası, (Hususi) — Burada taze peynir yiyen altı kişi ze- hirlenm ş, derhal hükümet ta- bibi tarafından tedavi altına alınmıştır. a Peynirden zehirlenenler, Ku- şadasında Bekir ile iki çocuğu ve karısı, Belev. köyünden Mok la Hüseyin ve kardeşinin ço- cuklarıd r. Duğ çarşısında peynircilik yar pan. Cemal. ismiade . birisindem satın aldıkları peyniri öğle ye- meğinde yiyen ba alti kişide üç saat sonra zehirlenme alâ- metleri görülmüş, kusmalar baş- lamıştır. Derhal tedbir alınmış, hükümet he<imi hastaların pey- nirden zehirlendiğini tesbit et- miştir. Müteakıben peynirci Cemalin peynir kapları muayene edilmiş, temiz olduğu , anlaşılınca, pey- nir yapılan sütün zehirli olâı'ı.ı: neticesine varılmıştır. Peynir! müsadere edilerek muayene için İzmire görderilmiştir. B. Nail İlter İlçebay B. Nail Ülter böbrek- | lerinden - rahatsız tedavi olduğundan dedavi: için İzmire gitm'ştir. Dr.Behçet Uz Çocuk hastalıkları mütehassısı Hastalarını 11,30 dan bire ke- dar Beyler sokağında Aheak makbaası yanında kabul eder. Muayenehane telefonu 3990 Ev telefonu 2261 — Dahili hastalsizlar mütesasan De. M Şevki Uğaz Çocuklarda kansızlık v Basit gıdalarla büyütülmek istenilen — çocuklarda görülen renksizlik, —solukluk, büyüme ve beslenmede durgunluk; ço- cukları hergün —daha halsiz, daha takatsiz bırakmaktadır. Bu kansızlık çocuklarda ne ka- dâr şiddetli ise sülün azaltı: ması da o derece süratle yar pılmalıdır. Demiri çok bulunan besinlerden kuşkonmaz, yeşil lâhna, mercimek, havuç, bezel ye, fasulya ve ispanak, yeşil salata gibi sebzeler bulunduğu gibi elmalar, çelik ve kiraz gibi meyvalar da bulunmakta- dır. Taze sıkılmış et suları dahi bu husus için yarar bir gıdadır. Çocuğun yemekli va ezmeleri pi meme çocuklarında suda piş miş pisküvi ezmesi ve meva- lar çok mühim roller oynae maktadırlar. Yaşlı — çocuklarda Su yerine meyva şurupları taze kemik iliği yumurta ile çalkar narak vermek kansızlığın dur- masına ve çocuğun kanlanma- sına yardım eden gıdalardan sayılmaktadır. Bu muhtelit ve muhtelif gıdalar bazı nevropat olan çocuklara yedirmek güç olur. Lâkin her ne olursa ol. sun mücadele etmeli ve çocuğu yeknasak gıdadan kurtararak kansızlığın önüne geçilmesi icap eder. Bunun için bu besinleri yiyemiyen çocukları bazı delâa aç bırakarak yidirmeğe gayret etmelidir. Hatta yimemekte 1 rar eden böyle kansız' çocuk. ları icap ederse sonda ile bes» lemek zaruri bir hal almakta. dır, Çocukla en ziyade anne- ler meşguldür. Çocuğun bes h i in elindi GKLT L ecek bir — derece. dedir. Çünkü anne her — saat, her dakika yavrasile alâkadar olmak zaruretinde olduğu için çocuğun bu sahadaki hallerinde, yimesinde, içmesinde ve bak- mında pek büyük bir vazifo almış demektir. Annelik vazile- sini iyi idrak etmemiş anneler yavrularını çok defa büyük w tıraplar içinde inleterek kay- betmiş oldukları her - vakit görülen müessif vak'alardandır. - Arkası var » Eczanelarin bir hattalık nöbet günlerini göslerir Komoraltında Şifa; Güzelyalıda Gözelyalı; Tilülkikte B. Faik; — İki, çeşmelikte İkiçeşmelik; Alsaacaktı B. Fusd, Ayvakladı. Halk. — İzmirdir. Leyleği kuşa benzetmişler, demiyeceğim. Yeni vapur bize bu oyunu yaptıktan sonra, eski göz ağrılarına iltifatımız, şüphesiz daha bol olacaktır. Yıllardır kahrımızı çekiyorlar. Bizi götürdüler, getirdiler. Pencerelerinde bol hava aldık, alt - katla- nada uyuduk. İçimizde arka mlara yan gelip kafa çekenler, şarkı söyliyenler, sız'p kalanlar oldu. Dimyata pirince gider.: ken evdeki bulgurdan mahrum kalmak istemiyoruz. Yenisine de, eskilerine de kabultü.. Elverir ki ayaklarımız sudan kesilsin.. Çimdik Abone şeraiti Yülğe 2600, elt aylığı 800 buruştar Yalancr memleketler için — eenelik ileze tcaeti 27 Mizedır ADALULU MATBAADINDA — BASILMIŞTIK Ozunkuya mektebi talebesi Uzunkuyu — Köyümüz ilkokulu öğrencileri, Yozgad ve Kır. şebir havalisinde felâkete uğrıyan kardeşlerimiz için aralarında para toplamışlar ve Kızılaya göndermişlerdir. 1590 kuruş toplı- yan küçüklerin fotoğraflarını neşrediyoruz. |) Kemoraltında — Hilük Karataaşt B. Habilf, Koçecilerde Yeni Arpatpasarında Asri.