;L şefaatl. Bir az sonra, her iki KA AU — Meçhul yolcu, baka bii_yîi Hakan, bütün orduyu - dik- 'tle gözden geçirdi: Yüz kırk bin asker.. Beş bin zahireci, altmış bin at ve deve.. Padişahın düşündüğü bir şey vardı: Şarkta, bilhassa harb geçire- cek bir mıntakada bu kadar büvyük bir ordu nasıl beslene- bilirdi? Nitekim Şah İsmailin Dyarbekr ve Kürdüstan Va- lisi M-hmed Han; Hakanın yak- laştığım duymüş ve İrana kaç. mıişti. Şi Vai; sığda ve solda son şehir ve kasabaları yakmış, hayvanatı mahvetmiş, yivecek, tutunacac, konacıak hiç bir şey bırakmamıştı. Yollar bozuktu. — Şerait te iyi değildi. Hıkan nihayet şuna karar — verdi: — Ordunun bir kısmını bırak- makl. i Bu irade derhal yerine geti. rildi. Kırk bin kişilik bir kuve O vet Kayseri ile S vas arasında O serki. Bi kuvveta çoğunu, nisbeten ihtiyarlar. sakat olan: Olar, hastalar, yürüyecsx - kabi- — yordu. — Bunlar, sağdan, soldan, cep- hedeki orduya erzak ve iaşe — temin edeceklerci. Ayai zıman- — da bir mağüsiyet takdirinde iyat kuvvet vazfesin göre- şeklerdi. — Hakan, aldığı tedbirlerir isa. — betinden emindi. Bu işler bit tıkten sorrat — İlerl İradesini verdi. Yavız neler dişünüyordu, nee.? Bu şah İsmail kadar hç bir şah s, on- da bu kadar kin ve hiddet — Hyandırmamıştı! Onu ele geç i- — mek, ösü mağlüb ve perişan — ederek arkasından köpek ko- Yaar gbi kovalam! Bu ne tevkli bir şey ola Türk akıncıları yavaş yavaş İran hudıdanda faniyste geç miş'erdi.. O:du Erender köyünde ko- naklıyordu. Nefer'erden — ikisi ber nasılsa, muavyen olan hat- tın haricine çıktılar. Yavuz, di- sipline şiddatle bağıydı. Hiç bir kimsenın, fermanı haricinde mefes almasına bile tahamm yoktu. Hidise nasılsa kulağına çalındı. Hakan, köpürdür — Bu ne küstahlık? Bu ne | vezalet? Çabuk, her ikisinin de — kayıtlarını bükünl. Ne aman, ne zaman, ne de nefer esllâtların elinde Erender kövü topraslarına kanlarını dök- müş ve ahirete göçmüşlerdi. İstanbuldan çkalı aylar ol. muştu. Artık Cemaz yülevvele ANADOLU Günlük İ — garete K T Haydar Rüşdü OKTEM Üzmuzl veçriyat ve yazı işleti müdik V: Damdi Nüzhet ÇANÇAK eeraz İDAREHANESİ Hvir İkinci Beyler sokabı ÇCBsik Fartisi binası içinda Telgrat: İrmiz — ANADOLU Tekelanı 2776 « Fosle kutusu: 403 ALone çeraiti Yalliğa 1500, alu aylığı 800 kuruşlur Yalaner memleketler İcin — venelik elere ücreti 27 hiradır ADALULU MATBAASINLA i PABILMIŞIIK at üzerinde ve etrafına baka k hir dikkatle ile-liyordu 2mere.e Yazan M. Ayhan Diğeri sordu: — 90 — — Ne var?, "Trabzon sancağının Kurutepe yaylağında iki Türk neferi oture moştu, Sırtlarımı ağaçlara ver- miş, gö üş iyorlardı.. İçlerinden biri âı de kalktı: — Birs geliyorl Parmağile yolu gösterdi: — İşte bir atıl Hem de İran hududundan geçti, buraya doğru geliyor. Meçbul yolcu, etrafına baka bi Yeniçer.lerden çırptu — Koğuşa sağ dönmiyeyim, bu adam kızı.başardan.. Hzle kılığına bak.. — Doğru vallahil. Hele dur bakalım, yaklaşsın! Meçhul süvari epeyce yaklaş- mişti. Neferlerden biri: — Yahul deli, sana bir şey söylesem! t üstünde ve iler işordu. biri — ellerini B. Hakkı Ocakoğluna ce- vap: “Ben kendimde salâ- — Şu herifi becersek mi der- sin?. — Yani — öldürelim demek istiyorsun değil mi?. —Öyle ya, herifi de soyarız. — Neme lâzmi. Br şüpheli hali varsa yakaiar, götürürüz. Meçhul süvari bu srada ar- tık, dağdaki nelerlerin yanına yaklaşmıştı. Fakat kendilerini görmüyordu. İ.k — teklifi y7 pan, büü, dkkıle İrandan gelen yo'cuya bakıyordu. — Kilk kıyalet yerinde. Am- ma ne şık cübbe?. İpekten mi> dir, ne maldır? Avaş lan herif epeyce zenginl. Diğeri arkadaşını dürttü: — Sen bu işe yanaş'yor mur Sun, yanaşmıyor musun? — Bana bakma doğrusul. Ba- şıma belâ mı açayıml. — Soru Va- — hiyet buluyorum, fakat ona ne pluyor?,, — — Raşı T inci sahi/ed: — Yakuz gene esası giümeden evei, bir iki noklıy - temas et mek isterim, Sayın Ocikoğ u: nun yazısında şehr plân, tas- laktaa ibaret olduğundan ve böyte oyuncak bar plâaın nasl kabul ediid.ğinden ve bundan da mesul olduğumuzdan bahso- hanuyor. Bir an için bu hak kat- ter uzak yazıları “doğru, dye kabul ve ba pânı kabu, etmek- le körülük yapt gmzı f rzetsek, bu şehir mesulierini ve şehre kötüük yapan âmüleri meydana çkarmas vazfesi iken, bunu yapmıyar ve bnacnaleyh mu- ahazesi (âzmgelen —müessese, evvelâ belediye değil midir? Faczedilmeğe Bay Ocakoğlunun dediği gbi bu plâr işe yara- mazdı. Bunun bugüa mü farkına varıldı?... Bu plânı bugüne ka- dar tatbik ve takp eden şm- diki belediye de;il midr? Be.- lediye bu plâra uyarak büyük- lerimizin — isimlerle yadettiği ana caddeleri açmak için son altı yedi senedir va'ını yoğunu sarfetmedi mi? P.ândaki bır yor lün bozulmaması için bu ada yapılacık ve memlekete şeref bahşedecek br enstitü binas- nın kaybo'masına sebep olmar di mı? (Aâkadar makamatın sözlerine nazaran). Daima ve herşeyde bu p'ân bir esas, bir ka kan gibi kula» nılmadı mı? Mademki — birçok raporlara bu plâsta fena ok duğua tahakkuk etmişti, o halde — neden belediyemiz bunu tatbik edeceğm dye uğraştı. Nedea durdırmadı, neden şikâyet et medi? Bizce bir teikk mevzuu teşkil eder.lecek olan arsa ga- tışları, mübadeleleri ve otobüs- çü ere yol yaptırmak — mükelic. fiyeti gbi grift bir çok şlerin ve fedakârlıcların sebebi, hep bu plânın tatbıki maksadı de- ğgil midir? O halde burada muahaze olunmak lâzımsa o da Bay İs- madl Hakkıaın indi ıctihadına nazaran evvelâ belediyedir. Dr. Memduhun ntisap ettiği komis» yonun sırasının ise, çok soora gelmesi iâzımdır. ) abelnk gü Bay İsmal Hakcıaın bu ya- zılarında b z- ait bir şey göre- miyorum.. Acaba bu yazıdan maksat beni Öre süzerek ve belediyeyi yola getirmek mak- sadile yanı “Kzım sana söyü- yorum gelinim sen anla, de- mek midr? Şu mukıddemeden sonra esa- sa gelelim: Bay Ocukoğlunun, kendi ta- biri veçhile, kalasnda ist fham gizdiği şeyseri telhis edelim. Braci kısm saallerdir. İz- m rin plâu var midir? Bu nasıl vüc ıt bu.maştar?.. Dok o7 Mem- duh mesu.dür, neden mesu dür? razlar vardır: Rene Danje isminde bir Fran- sız m marı Prastun Fkrini al> rak bunu yapmış'ır. Ve bundan da buginkü plâa adı verilen şey doğmuştur. Tetkik ve kahulü için teşkil olunan komisyonda Dr, Mem- duh yer almıştır. Bu p'ân taşlağıdır, bina irti- faları tesbit edilmemiştir, sokak profilleri yoktur. Kabul edenler, bu cihetleri düşünmemişlerdir. Üçüncü kısımda bir de itham vardır: Gösterdikleri bu kayıtsızlık- Ja memlekete yaptıkarı kötü- lüklerin derecesini bugün olsun düşünebi irler mi? Bunlara cevap verelim. Bıy İsmail Hakkıya kim bu ma Ümatı vermiş ise — (ki ayni hekâyeleri bu ay içinde beni zyaretle bara anlatanlardır) yanlış vermişler ve — mahsus tabirile kendisini atlatmışlardır ve kendisi de bu yanlış malü- mat üzerine eline halemi almış *Bir yazayım da — görsünler, demiş. Müsaade etsinler de kendile- rini teavir edeyim, İzmiria bır p.ânı vardır ve bu piân şu Süretie vücud bulmuş: turt İzmir - beledi tarafından mimar, şehir müt-hassısı, Ma- rok şehri banisi, halhazır İs- tanbulu plâalaştıran, Roma akademizi az sırdan ve nazari- yatı bir Çok şehircilik kitapla: #“ADOLU İn2b>'u Faciası mahkemede Dünkü celsede avukatlar arasında münakaşa oldu ———H—HH Mahkeme, tahkikatın genişletilmesi hakkındaki dileği reddetti Tnebolu facirsı mazrualarının muhakemelerine dün şehrimiz Ağırceza mahkemesinde devam ü cesşede mü- Fakat İne- ü B. Meb- med Alin n, tahkikatın geniş- let lmesi hıkkındaki dileği üze- rine ki tarafın avukatları ara- sında Kaşa olmuş, müdafaa ştır. Mahkeme alıktı. Mahke- me heyeti, reis B. Sürevya Or- hua Te aza B. İsmail Öğüt ve Abdarrahıman Birden — teşekkül etmişti, iddia amını müd- delumumt muavini B. Şevki Suner işgal eylemişti. Evvelâ davacıların — vekili B. Vehbi söz almış, kazanın su- reti cereyanını anlatmış: — Müekkilierim, en sevd kleri vücutleri kaybetmişlerdir; ma- len de mutazarrur olmuş'ardr, Halbuki kaptanlar ve tayfalar, yolculardan evel kendilerini kur« tarmağa çalışmışlardır. B. Vehbinin müekkili polis B. N cneddinin çocuğunu dal- gala- arasında nasıl - terkettiği hakkında acıklı zahatı bütün din.eyicireri müteessir etmiş ve Avukat, sözlerinin soruada her iki müekkil için Den'zyo'ları idaresinden Tüzminat İstemiştir.” Kendisine söz verilen maznun süvarı B. Mehmet Al'nin vekili avukat B. Halit Tevfik, tahki- katın geniş'et İmesini hazırladığı br lâvihıyı riyasete rında zıkroluanan Hanrı Prusta müracaat olunmuş, Hanri Prust da J-ometr ve şeh'ir mütehas- sısı Raymond ve Rene Dan isimlerinde iki arkadaşını — ip'i- dal işlerin ikmali için bir mü- hendis ekibile beraber tavzf ederek bu işe başlamıştır. Bir plân ale âde bir şehri görüp öçüp de yapılamıyacığı ve plâ- nın yapılması için © şehrin to- poğraksi, teşemmüsi, tarihi, sıhbi? — vazıyeti, - demogafsi, menatkın — tetkiki, seyrüseler işler:, tahtelarz su arın ve jeo- lojik tetkikatın neticeleri, ikte Sadi vaziyeti gbi ihzari br madnat ve hsaiyatın — elde ed.lmesine mutevakkıf olduğum dan bu ihsai işleri hazırlamak için ve ayni zamanda â esnayı tertibinde beraber çalış- mak üzere burada da mühen- dis Mehmed p ve İbrahim Galip, mühendis mimar Tahsin Sermed, do tor Esad Cimeoz ve doktor Memduh (yani beu) ve ismini hatırlıyamadığım bir zattan müteşekkil ihzart komis- yon teşkil edildi. Bu ihzari komisyon Prust ve mühendis- ler. gelmeden evel şehrin coğ- rafi, meteoroloj k, iktısadi, me- yahı tahtelarzıye - bir çok yer lerde sondaj yoparak- — vesair vazıyetlerile ayni zamanda şe hr sakinlernin örf, âdet ve s:hhat erini üç ay — müdde'le tetkik etmiş ve raporunu ha- zırlamıştır. Tahminen 35 sahi. feden ibaret oan bu rapor belediyeye ve tercümesi de o İzm re gelen Prusta ve- ştir ki, bazı aksamı bâlâ dosyamda mahfuzdur, Bu ra- porün mehizleri de; On — sene- lik gümzük fatiyeti ve bazp . verm ştir. Okunan bu (âyhada vapurda vaktle bir çok tadilât yapılmış olması dolayısile fazla yükün vapur muvazenesine tesir ettiği bildirilmiş, gem nın saç sahnine dair dava dosyasında hç bir kayıt bulunmadığından burun tesbiti istenmiştir. Hatta dalgıç vasıtasile gemi sıçlarının çıkartılarak — sahninin — tesbiti mümkü | olacağı da bildirilmiştir. Vukuf ehli ile birlikte fen mişavri o'arak çalışan Deniz- yolları güverte muamelât âmri B. Şevketin, ehli vukuf raporur Bun tanzminde mühim bir rol oynadığı, levha zayiatının yöz- de 50 yi bulmaynca tebdili iktiza etmiyeceğne dair bir talimatname çıkar.ldığından ba- bisle bu husustaki - tetkikatın önüne geçtiğini Genel Kurmay- dan gelen rapordakinin en esaslı noktaları olan dip ambar ve kömürlüklerinde levha zayia- tının yüzde farkı yazılı olduğu, İhnebolu vapurunun son zamana kadar yaptığı 20 seferde taşr d ğıjhamule manifestolarının ge- tilerek tetkik:, kaptanların vaz- felerine dair Denizyolları ida- resindeki nizamnam>» veya tali- matnamenin getirtilerek tetkiki, ni di v tadilât özerine 'ati su n bözüldüyü" het seferden sonra çimeato dökül- mek süretle tamr edildiği, buna rağmen tanka hariçten istemiş, | deniz suyu karışmakta devam —sonu 8 inc! sahifede — ten eveiki gümrük faaliyeti (gümrükten resmi istatistikler alarak) ayni süretie ticari ma- lümat ve istatstk, (Tıcırat Odamızdan ve o zaman burada mevcud bulunan Fransız T ca- ret Odasından), on beş senelik meteorolojik malümat (Aydın ve İzmir.Kasaba demiyollarından *ki meteoro'ojk bir istasyona malik değildik), seyrüsefer işle ri Beledye ıle Körlez şirketin den alınmış ve bu arada pek kıymettar ma ümatı ihtiva eden hal hızırdaki doktor - Şasonan babası tarafından İzmir hâkkın- da neşrolunan bir. — kitapla, Britiş mazeomdan bilhassa ge- tırtilen ve mühendis Şarl B.llo- nun 1864 ve 1865 de yaptığ çok büyüs bir etüd, — harbi umumide — Almanların yaptığı bazı etüdler ve Fransızca bazı Gsar ile İlisanımızda —münteşir © zâmana kadar Aydin vilâyeti salnameleridir. Azası bulunmuş olmakla her zaman bir fabir duyduğum mez<ür ihzari komisyon bu işle tam üç 3y meşgul o'muştur. İstenilen esasatı bavi raporunu da vermiştir. Piânı — yapacak mübendisler de bilâhare işe başamış ve komisyon bunlarla beraber bir çok celseler akde- derek her sokağın — üzerinde, bihassa — manatık — taksmatı üzerinde birer birer — işliyerek, fik'r mübadelesi yaparak plâaı, yani Bay İsmal Hakkının tas- lak dediği plâni vücude — getir: mişlerdir ki, bu plânın or jinal kopyası ve bazı evrakı bugün dosyalarımda mahfuz olduğu g bi bu hususta ecnebi lisan larda münleşir — tetkikler de benade Mevcut'ur. li Dabili bastalıklar a ltoğamma a De. M. Şevki Uşar diyot kiz Kaııî::tma Bu haştalık, bir nefes darlı- ğından ibarettir. Nöbet nöbet yaptığı soluma — darlığı do« layısıle hastalara pek z yade ıstırap çeklirir. ve büyük — bir bunaltı vermiş olur. Düzensiz aralıklarla vakua gelen neles borularının darlığı sebebile şid. detli ve tahammül edilemiye- cek derecede bunaltılar veren bir nefes darlığı husule g-lmiş olur.. Bu hastalık ekseriyetle ruhi ve Kasabi hastalıklarda mü- şahede edi'en veya nerop ıt ka- biliyet ve istidadını gösteren a'le efradı arasında daha çok görülmektedir. Sar'a hastalığı görü'en alelerde de oldukça bu hastalığa uğrıyanlara çok tesadüf edildiği görülmüştür. Hatta anne ve babadan doğan çocukların hemen çoğu doğru- dan doğruya irsiyet dolayısile bu hastal ğa uğradıkları görük müş vak'alardan Bu nefes darlığına müptelâ olan ailelerin diğer efradında buna benzer rahatsızlıklara da tesadüf edik mektedir. Bazı defa egzema, kaşıntı ve kurdöşen gibi cilt hastalıklarına musap olan veya bu hastalıkları çoculukta çek- miş bulunan, insanlar bu nefes darlığına daba çok uğradıkları görülen vak'alardandır. Bu hal esasen bir bünye tegayyürün- den doğmaktadır, — Sonu var — IN:ibctçi eczarnanalır l — CK Kemerattnda Şfa, Karanti. nada B. Eşref, Kemerde Kımer, Alsıncakta B. Ahmed Lütfi, şada Eşrefp şa eczaha- neleri nöbetç'd rler, ae Tab idir ki bu. komisyon ile beraber çalışan Fransız heyeti plân çırılçıpak vermemiştir ve p'ân verilirken p'ânla bera: ber seksen sah felik kadar ve yirmiyi mütecaviz akvarel tabe lodaa ibaret bir de dosya tevdi olunmuştur. Bu dosyada istediğiniz bina irtıifaları, tah lidleri, inşa tple- r, sokak — profilleri ve hatta mübim socaklar perspektivleri velhasıl bütün teferraat —imza- ları altında olarak verilm ş ve hatta hatırımda kaldığına göre bir de Nivelman haritası ve- rilmiştir. Binaenaleyh bugüa bunlar eks ktir; demek, ya plâm iyi bilmemekten veyahud — beledi yenin bunları Bay İsmail Hak» kıya göstermemesinden veyahud da bunların mevcud olmama» sından, yani kavbolmuş ©o ma> sından münbahistir. Bundan do ayı plânı — hazırlıyanlar mesul tutulamaz. Eğer Bay İsmail Hakkının vazlesi bir mesul aramağa şa- mil ise, lütfen bu mesulü aras malarını ben de rica ederim ve kendisine eseri meydana ç» karmak için uğraşması itibarile mannettar kalırım, Piân işte bu suretle — yapıldı ve müştereken belediyeye tevdi — edildi, bizim de işimiz bitti. Bu p'lânı k merin kabul ett ğini, kimterin kabul etmed ğıni, ka- bulü kat'iain kimlere raci ok duğunu a tık lüfen Bay İ.mail Hakkı tahaik etsin. Bu chet bize raci br keyf yet değildir. Yanlış olarak, bakiçatten aykırı o arak Yazd ği gib, ber ne bu pânia kabulü / kal'isnde, ne