Korsanlığa son verilmesiiçin tedbirler düşünülüyor sız ve İtalyan sefirlerile korsanlık hâdiseleri etrafında konuştu Londra, 2 (Radyo) — İngib- tere Hariciye Nazırı B. Eden, (Adiniyon) vapurunun torpillen- mesi münasebetile bu gün Fran- sz sefiri B. (Korben) ile İtalya- niın Londra sefiri Grandiyi nez- dine davet ederek, Niyon mua- hedesinin ahkâmı et a ko- nuşmüş — ve bu gibi liselerin tekerrür etmemesi için alınması lâzın gelen tedbirleri; derpiş eylemiştir. (Adiniyon) vapurunun - torpik lenmesi hâdisesi üzerine başlı- yan tahkikat neticesi, bu gün bekleniyor. Londra, 2 (Radyo) — Avam kııııırııınııı bu günkü içtima- ında işçi partisi lideri Atlı, İs- panya sahillerinde meçhul tah- telbahir tarafından torpillenerek batırılan Adiniyon vapuru hâdi- sesi hakkında deniz lordundan izahat istemiştir. Kral Karol, harp olacağına ihtimal vermiyor Ramanya Kralı, Romanyada bir Yahudi meselesinin mevcudiyetini inkâra lüzum görmüyor Bükreş, 2 (Radyo)— Roman- ya Kralı Karol, bugün Asosyate Presin hususi muhabirini kabul etmiştir. Bu muhabir, Amerika- da üç bin gazeteye yazı ver mektedir. Muhabir, Kraldan evvelâ şu suali sormuştur: — Romanyada bir Yahudi Mmeselesi var mıdır? Kral, tereddüt etmeksizin ce- vap vermiştir: - —___W bu mesele üze- le mücadele hâlindeyiz. )ı- kat, Yahudilere karşı tazyik gös- terdiğimizi kabul etmiyorum. Bu meseleyi, siz Amerikalılar yâkından — takip — ediyorsunuz. Çünkü Amerikada çok Yahudi #ardır. Lâkiu emin olabilirsiniz ki, Yahudileri kitle halinde koğ- mak tasavvurunda değiliz. Şim- diye kadar böyle bir plân dü- şünmedik. Rumen topçraklarından çıka- rılması lâzım gelen Yahudiler diğer devletlerle de — mutabık kaldıktan sonra lüzum görülecek yere tedricen nakledileceklerdir. Muhabir, Romanyanın harici siyasetini anlamak için sorduğu suale kral şu cevabı - vermiştir: — İngiltere, Fransa, küçük itilâf ve Balkan devletlerile si- yasi münasebatımız dostanedir. Bz, bu dostluğu geniş'letmekle beraber, diğer devletlere de teşmil etmek arzusundayız. Yeni hükümet, yeni programla işe başlamıştır. Fakat, bu progra- meen Anlaşılabilmasi Öiçin saman” lâzımdır. Kral Karoi, umumi hakkında da muhabire leri soylemiştir: — Sulhün sarsılım yacağı ka- naatindeyim, Gerç - siyasi ihtilâf- lar çoktur.. Ve bu tibarla müşkülât ta günden güne lazla: laşıyor. Fakat, harb olâcağına vaziyet şu söz ihtimal vermiyorum. Maahaza, hatıra gelrmyen br. takım ih: tmaller bakkında daha evel hüküm v:ııııı:k te doğru bir ha- reket l Uluslar sosyetes' konseyı müzakerelerini bitirdi Çin murahh-sı, plâtonik bir şekilde yardım " edilmesi hakkındaki karara rağme 1 Zecri tedbirler isti yar — Cenevre, 2 (Radyo) — Ulus- lar Sosyetesi Konseyi, bu gün saat 13 de toplanmıştır. Evve- lâ, Çin delegesi Detington Ko söz almış ve şunları söylemiştir; — Vadettiğiniz yardımı isti- yoruz. Bunu, cihan sulhu namı- na istiyoruz. Zira bu gün, Uzak Şarkta dökülen kanlar, doğru- dan doğruya sulhu tehdid et- mektedir.,, Çin murahhasından — sonra Po:onya murahhası Komarniti ile Peru delegesi söz söylemiş- ler ve Çine yardım için bir kaç devlet tarafından hususi kanaatlerle verilen bir karara iştirak edemiyeceklerini bildir- mişlerdir. Bu sözlerden sonra, Çine Pâtonik bir şekilde yardım hususundaki proje reye konmuş ve kabul edi.miştir. Konsey, bu karardan sonra yüzüncü içlma devresini saat 14,07 de bılirim şlir, 28 (e- komitesi de menin tadili haxkındaki teklif n, eylâl - içtimama — bırakılmasına karar vermiş ve faaliyet.ine soa vermiştir. Cenevre, 2 (Radyo) — Çin delegasyonu, — bu gün Uluslar Sosyetesi konseyine verdiği bir muhtırada, esas nizamnamenin 16 1ncı ve 17 inci maddelerine dayanara: Japonya — aleyhine zecri tedbirler konmasını iste- miştir. Fransa Hariciy2 Nazırının Ankara seyahati mühimdir İstanbul, 2 (Hususi) — Fran: sa Hariciye Nazırı B. Delbo- sun, Mart ayı içinde Ankarayı ziyaret edeceği hakkındaki ha. ber, teeyyüd etmektedir, Alâka- dar mehafil; bu ziyaretin, fev- kalâde ehemmiyeti haiz olduğu kanaatinde bu unuyor. Deniz lordu DüfKuper, cevap vererek şunları söylemiştir: — Adiniyon vapurunun, İs- panya sahillerinde meçhul bir tahtelbahir tarafından batırıldı- ğından ve gemide bulunanlar- dan on bir kişinin boğulduğun dan, dört kişinin de kurtarıldı- ğından malümatımız vardır. Vapur, Niyon muâ&hedesi mu- cibince tayin olunan yolu ta- kib ediyordu. Vapurda telsiz cihazı yoktu. Bundan başka malümat almış değiliz.,, B. Atli, hükümetin, bu hâ- dise dolayısile ne gibi tedbirler almak niyetinde olduğunu sor- muştur. Bu suale Düf Koper, tahkikatın neticesinden evel bir şey söyliyemiyeceğini beyan et- miştir. Bundan sonra saylavlardan Drojel söz almış ve hükümetin korsanlığa son verilmesi için şiddetli tedbirlere — başvurması lâzımgeldiğini söylemiştir. Deniz Lordu Düf Goper, bu sözleri tasdik etmiş ve ken- disinin de ayni kanaatte bulun- duğunu ilâve eylemiştir. Münakaşa, uzun sürmüş ve batırılan vapurun, ne zaman Lutid kumpanyasına kaydedil- ,diği, telsiz cihazından mahrum olduğu halde buna, seyrüseler için neden müsaade edildiği so- rulmuştur. Deniz Lordu Düf Kooper, bu suallere cevap vermemiştir. Yunan kralı İle Başvekil Metaksas ara. sında ihtilâf mı var? İstanbul, 2 (Hususi) — Yu- Dün, Avam hkamarasında asabi bir hava e esiyordu. B. Eden, Fran-| »a Başvekili General M'“h”- bu ayın 13 ünde Ankırı teveccihen hareket edı Başvekille kral ırınndı ilı- tilâf çıktığı şayiaları vardır. Erzincanda zelzele oldu Erzincan, 2 (Hususi) — Bugün saat 11.12 de bir saniye devam eden bir zelzele olmuştur. Nü- fusca zarar yoktur. Koyun nakli yatında vapur navlunları indiriliyor İstanbul, 2 (Hususi) — Ko- yun nakliyatında vapur navlun- larının, bu ayın on beşinden itil n indirilmesi, İktisad Ve- ce denizyolları — işletme müdürlüğüne bildirilmiştir. Kız talebe de askerlik kampına çıkacaklar İstanbul, 2 (Hususi) — Kiz talebenin de askerlik kampına çıkması ve kızlara okutulan as- kerlik dersi çerçevesinin geniş- letilmesi tekarrür eylemiştir. Şimal kutublarında tetkikat yapan Rus alimleri tehlikede Moskota, 2 (Radyo) — Rus alimlerinden M. Payantini ve arka- porçalanmağa — başlamasından kalmıştır. Payamtini ve arkadaşları, dün telsizle imdad istemişler ve mubak- kak bir ölümle pençeleşmekte ol- doklarını bildirmişlerdir. Profesör Smitia — riyasetinde bir imdad beyeti yola çıkmıştır. Çinliler, Tiyençinde bütün köprüleri uçurdular Japonya, artık (Şan-Kay-Şek) hükümetini tanımamağa karar vermiştir Japon askerleri siperde Şanghay, 2 (Radyo) — Çetin ] bir muharebe ve müthis ııyiıb tan sonra Japon kuvvetleri Pem | ko şehrine girmişlerdir. Hankov, 2 (Radyo) — Tien- çinin cenubunda müthiş bir mu: harebe devam ediyor. Çinliler, cenup kısmındaki bütün köprü- leri berhava etmişler ve geriden mühim takviye kuvvetleri almış- lardır. Tokyo, 2 (Radyo) — Japon ordusu: şiddetli bir muharebe- den sonra Tençu şehrini yapt: eylemiş ve Çin ordusundan beş tank almıştır. Tokyo, 2 (Radyo) — Japon: ya parlâmentosu, gün top- W e Ç lanmıştır. Hariciye Nazırı M, Hirota, uzun beyanatta bulun- muş ve Mareşal Şıııi—K.ıy-ş,g hükümetinin, artık Japonya için mevcud olmadığını, bir. mev. cudiyet eseri göstermeğe — kab- kıştığı — takdirde, bu — hükü- metin temellerini yıkmak çaresi için Japonyaca her türlü teşeb- büsata tevessül olunacağını ve Japonyanın, Pekin müstakil hü. kümetinden gayri bükümet tanı. madığını söylemiştir. B. Hirota, Japonyanın, Şan- Kay-Şeke — teklif —ettiği sulh şartları - dairesinde Yeti Çin hükümeti — ile — müzakerelere girişmek üzere bulunduğunu da parlâmentoya bildirmiştir. Şehir bünyeleri (Le Corbusier) fikirl: Harpten sonra şehirlerin sü- ratle büyümeleri, şehir kesafet- lerinin birdenbire fazlalaşması, iktısadi buhranlar, medeniyetin gittikçe motörize olması, işde taylorism gibi âmiller karşısında insanlara eski devirlerden kalma şehirlerde — oturmak — iztırap membaı oldu. Tesis olunduğu devirlerin —ihtiyacını terennüm eden bu şehirler bu günün sert müessiratına cevap — veremiyor- lardı. Bunu zamanın - şartlarına uydurmak lâzımdı. Diğer taraftan ijiyen kaidele- rinin tecrübi ve riyazi sahalar- da inkişafı ve urbanizm — naza- riyatı, şehirlerin merkezini - teş- kil eden asır görmüş, fakat gü- neş görmemiş küflü, ziyasız so- kakların ve evlerin insan — sıh- bi üzerinde ne kadar fena bir tesir yaptığını meydana çı- karmıştı. Kurunuvustadan kalma bu şehirlerin esaslı ıslahı firkir- leri ortaya atıldı. Çalışan, çalışmak mecburiye- tinde bulunan insanların, sükün içinde dinlenmeğe muhtaç ol- duğü ki başında da sakin fikir selâmeti ile, zevk ve neş'e ile ziya ve hava bollununda ça- lışmaları lâzımdır. Binaenaleyh hayatlarına bir az renk vermek için banliyölere hicret etmeğe başladılar. Fakat — banliyöde oturmak gerek, vakit kaybı ve gerek nakil Üücretleri bakımın dan müişet vasıtalarını kemiri- yordu ve tekrar merkeze dön- meğe başladılar, Bu ise sıhhat- leri üzerine çok fena tesir edi- yordu. Halbuki bu günkü te- şekküller, çalışacak, prodüktif ellere ve sıhhatli bir nesle şid- detle muhtaçtırlar. İşte bütün bu âmillerin neti- cesi olarak ortaya “şehrin ve dolayısile insanların; iş kabili- yetini artırmak, ekonomi ve sıhhat nazariyatına uymak üzere tertip olunmuş bir çok p ojeler meydana geldi. Bunların ara- sında en ziyade nazarı dikkati calip ve orijinal olanlardan bis risi de “Le Corbusier, nin pro- jesidir. “Le Corbusier, — düşün- celeri şöyle telhis olunabilir: Bu günkü belediyeler, büyük şeh rlerin merkezini boşaltmak TEK LT TERRACENEREES LA Şehirt Gazinosunda ayın İzmir halkının gösterdi yüksek alâka dolayısile , Bu defa | Celbedilen onn dört artistin iştirakile yepyeni Matine saatleri: yalnız Süvareler her akşam saat 21 de başlar Şehircilik L OŞO LNİDN K MA LA LRARDN U Elhamra Yııııı ıvııluıalcrden ilibaren hakiki şaheser iki film birde ROBERT TAYLOR Başrollerde: LORETTA YUN : 3 ve 7 de * Kıskançlık: 5 ve 9 da hakkında Yazan: D. M. S için halkı banliyölere te ediyorlar. Bu iş teşvik ile y yecek bir iş değildir. Mes esaslı ve normal olarak & lâzımdır. Büyük şehirlerde lanan milyonlarca ahali tes fün sevkile mahdud bir sıkışmış insan kütleleri, deği Bunları oraya çeken kuvv vardır. Bu kuvvetleri, bu yaçları düşünmiyerek merkı hemen gömülmüş tarzda | yan ahaliyi banliyölere gön mek (şehir büyük olduğun banliyöler de o nişbette u tadır) ve her gün onları saatte iş için merkezin sıh sız bucaklarına zorlüklarla vasıtalarla celbe k.ılkışıııkı tabiidir. Bu Aadamlara, — hâyatla kısmı azamını ibtidaf — va; içnde geçirin diyen söz $ mek hiç şüphe yoktur ki mal bir teklif değildir. Bi şehirler birer milli taazzuv Mili faadiyetler enternasy faaliyetlere müncer olursa meredar olur. Milletler faaliyetlerin yeri büyük Ş lerdir. İşler orada işidilir, rülür ve görüşülür. Köyl bunların hiç bir izi bulun Bu günkü ticaret ve , ekor hâdisatını bir an evel işiti kavramak ve yeni faaliyeti göre hazırlamak lâzımdır. yük şehirlere ne kadar y ve ne kadar onların içinde lunulursa o kadar çabuk » kadar yakın alâkalanır ve £ yetinizi tanzâm edersiniz. günün — şehirlerinin — biol budur. Diğer taraftan tedkik ulıın görülür ki, şehirlerde birçol aliyetler boşuna sarfolün! tadır, bu da mütekâsil, yoll neşesiz, — karanlık ve olmiyan büroların nel İnsan kuvveti, buralarda n. yorulur ve sâye göre d elde edilemez. Şehir idarecil bir taraftan mütemadiyen merkez aramak ve teşkil el ğe çalışmaktadırlar. Meselâ, ris belki bin senedenberi bir saha içinde sağa, sola ranıp durmaktadır. Hılbııkj yeni merkezi hariçte tesis c! *Sonu 8 inci ıahilıdio numaralar Pazar günü saat 177de MÜDÜRİYET İdaresinde Milli Kütüphane SİNEMASI ı - KISKANÇLIK Bıçrölde ıunun ik. meşhur ve maşuku BARBARA STANWIG 2 - ROMANA Tabü renkli harikalar fil DON AME!