HY S AA Japonlar, Ha ANADOLU ğehirden röErtaila ? a aa — ruz için hazırlanıyorlar aan 4 Şanghayda kolera devam ediyor. Dün yirmi kişi — öldü. Çin kadınları da harbe iştirak ediyorlar Pekin, 11 (Radyo) — Çin ükümeti, Japonların, Kan- tonda umumi Lir hücuma ge) Seceklerini tahmin ederek, bü- tün sahillerde tedbirler al- Miştir, Japon erkânı harbiyesi, (At- Yân) adalarının işgalini derpiş €&mekte ve bunun için hazır- İklara başlamış — bulunmak- aır, Şangkay, 11 (Radyo) — Ja- Pon donanması, Koning şeh- Fini - bombardıman etmekte devam ediyor. Çin tayyareleri, dün bir Ja- Pon hastane gemisini bombar- diman etmişlerdir. Tokyo, 11 (Radyo) — Ja- Ponya Deniz Bakanı, Japon- Yanın, bir deniz teslihatı ya- Fişına girişmek — istemediğini 'an eylemiştir. Şlnghıy, 11 (Radyo) — hirin her tarafında kolera iğı hüküm sürüyor. Çin Mahallelerinde dün yeniden musab görülmüştür. Bun- lardan yirmisi ölmüştür. Şanghay, 11 (Radyo) — b sahasına gitmek istiyen kadınlardan mürekkep bir ta: bur teşkil edilmiştir. Bu tabur, üz edilir. edilmez, derhal cepheye sevkolunacaktır. _Tokyo, 11 (Radyo)— Hari- Ciye Nazırı B. Hirota bugün Rüs- sefirini kabul - etmiştir. Rlllyı sefiri son Japon nota- sına Moskovanın cevabını ge- tirmiştir. Sovyet — hükümeti, sularında - tevkif — edilen topçekerinden bahse- — Gdilmektedir. Binaenaley müsa- — dere kanunidir. — B Hirota, Topçekerin Rus h"lmlın dahilinde tutulmasına imkân olmadığını söylemiştir. - Pekin, 11 (Radyo) — Ma- Çâng cephesinde, Çin ordu- — Fürile Japon kıtaatı arasında #iddetli muharebeler cereyan €Etmektedir, Japon ordular, - Yeni mevziler almışlardır. Sanji Muntakasında Japon kıtaatı 25 kilometre ilerlemişlerlerdir. © , Çinliler Yatung cephesinde $ Myük kuvvetler tahşid etmek- — tedirler. f — Şimali Çinde, 300 bin kişi- P lIİ:.Çiıı kuyvetlerine karşı 180 —ANADOLU Günlf'ık—ıiy.u:l—gııe(e Haydar Rüşdü ÖKTEM Ü Umumi u.ış;lı'ı ve yazı işleri lürü: Hamdi Nüzhet Çançar İdarehanesi : İzmir İkinci Beyler sokağı C. Halk Partisi binası içinde Telgraf: İzmir — ANADOLU Telefon: 2716 « Posta kutusu 405 ABONE ŞERAITİ 1200, al aylığı 700, üç ylığı 500 kuruştur. Yabancı memleketler için senelik abono ücreti 27 liradır Het yerde _S kuruştur. geçmiş nüsbalar 25 kuruştur. ANADOLU MATBAASINDA BASILMIŞTIR. bin kişilik bir Japon ordusu tabiid. edilmisliri Şanghay, 11 ( Radyo ) — Çinliler, Yançe nehrini ka- pâatmak — için şatlarını batır- mışlardır. Bu tedbir, Japon gambotlarının şehre girmele: rine mani olmak için ittihaz edilmiştir. Tokyo, 11 (Radyo) — Ja- pon tayyareleri, beş gün de- vam etmek üzere manevralar yapacaktır. Japonyanın — hertarafında, harb lehine nutuklar iradedil- mekte, nümayişler yapılmak- tadır. Tokyo, 11 (Radyo) — Mec- liste Çin-Japon harbi hakkın- da izahat veren başvekil prens Kanoye; harbin- bu sene bite- ceğinin şüpheli olduğunu, 938 senesi harb büdçesinin bu veziyet nazarı dikkate alına- rak hazırlanması lâzımgeldiğini söylemiştir. Başvekil kabinede tebed- dülât yapılacağı haberini tek- zib etmiştir. Ihtilâlciler bir vapur daha tuttular Gemi, İngiliz bandıralı ve fakat Yunanlı vepetrol dolu idi Londra, 11 (Radyo) — Lapalmastan alınan haberlere göre, Frankoya ait Kanarya zırhlısı, İngîjiı bandrası taşıyan (Papa- yanaki) Yunan kumpanyasına ait (İyoniyo) yük vapurunu tuta- rak (Seta) limanına götürmüştür. Vapurun petroldan ibaret olan hamulesi, derhal müsaderc edilmiştir. Bayon, 11 (Radya) Gılondaki vaziyet, son derece karışıktır. Franko tayyareleri, dün beyannameler atmışlar ve halkı tes- lim olmağa teşvik eylemişlerdir. Şehir halkı, açlıktan sıkıntı çekmektedir. Akdeniz konferansı dün iki defa toplandı — Başı | inci sahifede — koönferans, harb gemilerinin veya tayyarelerin muhtemel ta- arruzlarına karğı tedbirler ala- caktır. Akdenize tayyare ge- mileri gönderileceği ve bunla- rın avcı - tayyarelerini hemen harekete geçirmeğe — amade bulunacakları söylenmektedir. Fransız ve İngiliz torpidola- rının Garbi Akdenizi kontrol edecekleri Trivayet olunuyor. Konferansın nihayetinde İtal- yanın muayyen bir mıntakayı kontrola davet edileceği ve imtinat halinde Fransız ve İn- giliz - torpidolarının İtalyanın yerine kaim olacağı söylen- mektedir. Şarki Akdeniz diğer Akde- niz devletleri - tarafından bil- hassa Türkiye - Sovyet Rusya ve Yunanistan tarafından kon- trol edilecektir. Niyon, 11 (Radyo) — Ak- deniz konferansı, bugün de Fransa Hariciye Nazırı Bay İvon Delbosun riyasetinde top- lanmış ve deniz eksperlerinin raporlarını tetkik eylemiştir. Dün gece, bütün delegas- yonlar, hükümetlerini dünkü müzakerelerden haberdar ede- rek talimat istemişlerdi. Bu sabahki içtima, saat 11 den 12 buçuğa kadar de- vâm etmiştir. İngiltere Hariciye nazırı B. Eden, B. Rober Vansityarla daha evvel bir buçuk saat kadar kanuşmuşlardı. Bu ko- nuşmaların sonlarına doğru, Rusya Hariciye Nazın B. Lit- vinof da kendilerine mülâki olmuştur. Konferans reisi B. İvon Dülbon öğlüden aömtü bütün delegasyonlara bir ziyafet ver- miştir, bu ziyafette, Niyon be- lediye reisi de hazır- bulun- muştur. Ziyafetten sonra toplanmış olan Baikan antantı devletleri Hariciye Nazırları, vazyiet et- rafında uzun müddet konuş: muşlardır. Niyon, 11 (Hususi) —Akde- niz konferansı, bugün öğleden sonra saat 16 da gizli bir toplantı yapmıştır. Bu toplantı, iki saat devam etmiştir. Gizli toplantı neticesinde bir itilâf husule geldiği bildi- rilmiştir. Bu itilâf hakkında bütün delegasyonların, hükü- metlerini haberdar edecekleri ve, gelecek Salı günü tekrar toplanacak olan konferansta esaslı bir tarzı hal etrafında tanzim olunak protokolün im- zalanacağı anlaşılmıştır. Yugoslavya ve Yunanistan Baş delegeleri, umumi bir va- ziyet karşısında müessir ol- makta mazur bulunduklarını ima etmişlerdir. İstanbul, 11 (Hususi) — İs- panya işlerine ademi müda- hale komitesinin verdiği karar karar mucibince Rus filosunun kontrol için yakında bağaz: lardan geçerek Akdenize açı- lacağı söyleniyor. Paris, 11 (Radyo) — Havas Ajansının verdiği bir habere göre; Akdeniz konferansı ne- ticesinde — verilecek olan ka- rarlar, konferansa iştirak et- memiş olan İtalya ve Alman- yaya bildirilecektir. Ke unutulup gidiyor.. umumMı blr taar- İhtiyar kazancı, eski aşkını ha- tırladı ve içini çekti. Bırak bırak -dedi. sevap işliyelim der- ken günaha girmiyelim.. Helva yapılıyor Birkaç gün eveldi; tam kan- dil gecesi günü — çarşıdan geçiyorduk. Bir zat, yanında- kine: — Dur -dedi- helva alayım. Çünkü eve bBu akşam ellerim boş, helvasız gidersem küçük kıyamet kopar. - Âdetleridir: Her kandil benden helva is- terler, susam belvası.. Bu zatın yanındaki gülü- yordu: Helvacıbaşı satışta — Olur şey değilsin vallahi. Hatırıma getirdin ben de ala- yım. Ben bu helvayı ağzıma koymıyalı kimbilir kaç yıl ol- du.. Geçen sene bir düşün- düm; tamam yedi sene kestâne yememişim. — Evet evet, dedi. Öbürü: — Ben de öyle, bazan bir meyvayı üç sene, beş sene ağzıma koymam ve farkına da varmam. * .. İkiçeşmelik yokuşuna tırma- niyorduk.. Onlar bir helvacı dükkânı- na- girdiler.. Ben de, biraz fikir edine- bilmek için az sonra ayni dükkâna uğradım. — * Dükkândakilerin hepsi te- lâşta idi. Kimi kazandaki ağdayı ka- rıştırıyor, kimi ateşi canlan- dıriyor, kimi de - tartıyor ve satıyor. Halinden ustaları olduğu anlaşılan birisine yanaştım: —Kolay gelsin helvacıbaşı.. O benim bu sözlerimden hoşlanmıştı. Beni tanımadığı halde bir iskemle uzatarak: — Hele buyur da otür bakalım. Dedi. Oturmuştum... Helvacıbaşı bir yandan benimle konuşur- ken adamlarına da tenbih ve ihtarlarda bulunmaktan geri kalmıyordu: — Oğlum dikkat et sönüyor. — Sen de iyi karıştır; yapış- mMasın.. âteş .'. — Bunu niçin yaparlar usta? Güldü: — Sevap için.. — Sevap için mi? — Evet, hem de eski bir âdettir. Ben sormakta devam edi- yordum: — Usta sevabı bunun? — Bu helva “ kandil için- dir,, Kandil günü pişi yapar- lar, veya susam helvası alıp dağıtırlar. Susam — helvası al- mak işin kolay tarafıdır. Zah- met etmeden ayni sevabı ka- zanmış olursun.. Usta sözü çevirdi: — Bu kazanı karıştıranı gördün mü.. Bunun işi gücü budur. — Desene çekirdekten ye- neresinde Cebimden fotograf maki- nesini çıkarmıştım, Bu emek- tar helvacının resmini alacak- tım. Fakat 0: — Olmaz olmaz, diyordu. Sevap işliyelim derken güna- ha mı girelim? Hem bana geçen gün doktor söyledi: — Baba, sana bu yaştan sonra tasvir filân çıkartmak yaramaz. Dedi. İhtiyar adam bu sözleri o kadar tabil bir tavır ve a nisbette saf bir dille söyliyor- du ki.. Az kalsın inanacaktım. — Amca, dedim. Senin yaşın kaç? Düşündü. Sonra tereddütle: — Yaşımdan sana nel.. Dedi. Yetmiş varım, seksen varım. Bu esnada aklına mükem- mel birşey gelmiş gibi: — Sen, dedi, tasvir çeki- lecek yerleri bilmiyorsun.. İhtiyar kazancı, bu manidar cümleyi izah edecekti, nedense | vazgeçti? Damdan sordum: — Allah kolunun kuvvetini artırsın amımna Aamca, doğru düşer gibi ona Karabük seyahati Bir kaç gün geri kaldı İstanbul, 11 (Hususi) —Baş- vekilimiz general İsmet İnönü- nün Karabük seyahati, Akde- nizde tahaddüs eden vaziyet münasebetile bir iki gün teeh- hüra uğramıştır. Hatay Fransız komiserinin bir mariteti İstanbul, 11 (Hususi) — İs- kenderunden haber veriliyor: Fransanın, Hataya gönder- diği yeni delege, bugün bura- ya gelmiş ve derhal bir be- yanname neşretmiştir. Beyanname, Hatay - temel yasasına aykırı olarak yalnız Arap dilile yazılmış olduğun- dan Türkler üzerinde çok fena bir tesir bırakmıştır. Hâdise, derhal protesto dil- miştir. Tütün rekoltesi İstanbul, 11 (Hususi)— Bu “seneki tütün rekoltesinin 66 milyon kilodan ibaret olduğu tesbit edilmiştir. Ankarada Bir Adliye Vekâleti binası yapılacak İstanbul, 11 (Hususi) — Am- karada, Vekâletler mahalle- sinde büyük bir Adliye Ve- kâleti binası inşa edilecektir. Hükümet, bunun için lâzım gelen tahsisatı ayırmıştır. Kanlıcada Bir vapur kazası.. İstanbul, 11 (Hususi) — Şirketihayriyenin bir vapuru, dün gece Kanlıcada bir köş- kün rıhtımına çarpmış ve ha- sara uğramıştır. Yolculardan birkaçı hafifçe — yaralanmış- lardır. Erzurumda Atatürk abidesi yapılacak İstanbul, 11 ( Hususi ) — Erzurumda — yapılacak — olan Atatürk abidesi için bir mü- sabaka açılmıştır. Bu müsa- bakayı Türk heykeltraşların- dan B. Hadi kazanmış ve abidenin inşasını üzerine al- mıştır. Atinada Feci bir otomobil kazası İstanbul, 11 (Hususi) — İn- gilterenin Atina maslahatgü- zarile orada bulunmakta olan Irak - İngiliz konsolosu, feci bir otomobil kazası neticesinde ikisi de ölmüştür. Ressam Nazmi Ziya öldü İstanbul, 11 (Hususi)— Bir müddettenberi hasta olan meş- hur ressamlarımızdan Nazmi Ziya bugün ölmüştür. — Neyi olacak, her hangi birini.. İçini çekti: — Olmasaydım bu hale ge: lirmiydim. “Ömrümde yalnız *O, na âşık olmuştum, onu çok sevdim... Fakat “o, beni ilk önceleri sevdi sonra yüzüme bakmadı... .. Onları fazla meşgul etme- dim. İşleri pek aceleydi. Bir iki poz alarak yanların- dan ayrılırken elime bir kese kâğıdı uzatarak: — Buyurun, birde sen da- dina bak. Dediler. Yedim hem temiz, hem kuvvetli ve gıdalı,. Fakat yeni yetişenlerimizin çoğu bu- nu bilmiyoruz, tıpkı meyve bile yemediğimiz gibi... Fethi Yıldırım Eralp