Köylü ve biz Tavastan imzasını okuyamadığım bir kati bana soruyar: Aru sıra memleket ve köylü hayatı hakkında yazı! rum. Bizim vaziyetimize, bizim derdlerimize tercüman olu; çok teşekkür ederiz. Fakat müsaadenizle birşey sormak - ist mi Anadolu köylüsünü bilir misi siz de başkaları gibi, oturduğunuz yerden, romanlarda okuduğt leri düşünerek veya kendiliğinizden birşeyler icad ederek mi yazarsınız? Bu sual bakikatte bana değil, Türk münevverine, Türk moharririne tevcih edilmiş, manası çok büyük hatta bizim bir de gunü kıtmağa çalışan bir sualdir.. Evvelâ şahsen bu — Evet, ben seni senin kadar bilirim. Çünkü hen de hııJ ola top- rağında yaşamış, bu toprağın kokusunu tatmış, harmanlarının, tütün kü- felerinin, üzüm yığınlarının, incir ağaçlarının etrafında dolaşmış vaktile ni söylemiş, geceleri tütün — kırıs Siz, hakikaten hizi orudakilerle beraber Anadolu hu lurken yaprakların nasıl sos — verdiğini, gece sessizliğinde nasıl çıtırdadığını, Türk kızlarımın gelin olurken tabua: larına nasıl kına yaktıklarımı, kış vakti sababa karşı x rlar damlarda burçak beklerken üst kısımdaki ocakta tarhananın ağır a koktuğunu tatmış, görmüş, duyınoş, yaşamış bir Türk kızıyım. Ben çita- reyi de bilirim, gök bezi de, tolli uskufayı da, salu basmayı da.. Fakat benim bunlurı bilmekliğimle, koskoca bir bilmemezlik de- nizinden eksilen şey, ancak ve ancak bir damlacık olabilir. Türk biyatında iddialı olarak yaşatılınak istenilen asil Türk köylüsü ve Ana: dolu, hekikatte ne kadar uzaklarda duruyor? Bizde köy maddi ve manevi varlıkları, hayatı, zevkleri, sertlik — ve incelikleri, bütün realitesi ve herşeyi ile, yazan ve düşünen münevve- rin henüz ayak basmağa cesaret edemediği bir kutup noktasını andırıyor. Bizde, hele İstanlul maharrirlerinin çoğunun, Ankara — caddesinde, hayalhanelerinde yarattıkları o köyler, bizim küylere Anadolu köylüsüne ne kadar yabancıdır, ne kadar uzaklır? Tavastan ge- işte bana bu acı bakikati tekrarlamak vesilesini yermiş Ton mektub, oldu. Sadık bir delikanlı Bundan on sene - evel, 25 yaşlarında bir İngiliz delikan lisı, Rober Davis 19 yaşında Süvelin Yarı isminde bir kızla nişanlanmış ve daha iyi bir iş bulmak üzere memleketi olan Tılmııtıyıdın Kanadaya “gltmıştr. Dekkanı nanadadan "_ğ.'"h'".ıl,.m b“(MeLlı;pluın adedi beşyüzü bulunca, deli- kanlıya üç buçuk milyon do- larlık bir piyanko düşmüştür. Delikanlı bemen İngiltereye dönmüş ve nişanlısı ile ev- lenmiştir. Beş senelik uyku Şikagoda Patrikya Mankoir adlı genç bir kız. 1932 sene- nesindenberi uyumaktadır. Kı- zır kalbi muntazam surette ça “nakla ve kendisine em- zikle süt verilmektedir. Kızın tedavisi mümkün ol- mamıştır. Doktorlar, bu kızın uyanacağına biç ihtimal ver- memektedirler, Bu suretle kız- cağızın uyanmadan öleceği an- laşılmaktadır. Roma sergisi Roma 1841 senesi için bir sergi hazırlamaktadır. Bunun için baş döndürücü bir faa- liyet vardır. Roma, faşist zihniyeti ile »illâsı icab ettirecek te olsa- milyonlar sarfile fevkalâde bir sergi yapacaktır. Yollar 40 metre genişliğin- de ve hep asfalt olacak ve sergi herşeyden ziyade Romayı andıracaktır. Alagarson saçlar Kesik saç, alabrus, alagar- son saç.. Bizce yeni, hem de harb sonu modalarındandır. Halbuki bu zannımız çok yan- lştır. Bir Yunan asarı atika mütehassısına — göre, Giritte alagarson saç 3000 seneden- beri malümdur. Minosta elde edilen birçok kadın resim ve heykelleri hep alagarson kesilmiş saç arzet- ir. muharrirler mzı oküyo- puz. Size yoksa z köye n seri kabu- büyüyon karpurların gene ayni asıl kaynatılıp ede- ve tipler, bizim DAC Tuhaf bir iş Bir İngiliz binbaşısı tara- fından Hindistanda büyük bir kaplan avlanmıştır. Kaplan, ağzını açtığı zaman kurşunu yemiş ve hemen ölmüştür. İngiliz binbaşısı, bu avdan çok memnun olmuştur. Çünkü p dehksiz otarak elde Cüi Kıplıııın postu yüzülürken şayanı hayret birşeyle karşıla- şılmıştır: Kaplanın azı dişlerin- den birisinde bir halka bulun- muştur. Bu altın halkanın vahşi hay- vanın dişine kimin tarafından ve niçin takıldığı bir türlü anlaşılamamıştır. Modanın en garibi Kadınların moda iptilâsı ve kadın modalarinin — garabeti meşhurdur. Fakat kadın mo- dalarında en büyük garabet şapkalarda görülür. Şapkalar bir zamanlar çadır kadar genişledi; bir zamanlar Sen Doniken papazların tak- yesinden de küçüldü. Sivri- leşti, yassılaştı, Afrika orman- ları kuşlarının kuyruklarile süs- lendi. Şimdi de şapkalara ba- hk cıkılıyormuş Hava posta tayyareleri 18 Eylülden itibaren İzmire uğrıyacak.. İzmir - İstanbul ve Ankara arasında tayyarelerle yolcu ve eşya nakline 15 Eylülde baş- lanması kararlaştırılmıştır. O vakte kadar Cumaovası sivil havâ istasyonu tamamlanacaktır. Cu- maovasile İzmir arasında hava postası evrak ve eşyasile yol- cularını nakletmek için sekiz kişilik modern bir otobüs sa- tın alınmak üzeredir. Altyarışları 12 Eylül pazar günü yarış ve ıslah encümeninin Sonba- har atyarışlarına — Kızılçullu alanında başlanacaktır. -Ya- rışlar üç bafta sürecektir. karada Ziraat Vekâletinde top- lanacaktır. Bu kongreye İzmir- den Ziraat Vekâleti mücadele istasyonu müdürü ve bağcılık enstitüsü şefleri ile bazı müs- tahsiller Ankaraya hareket etmişlerdir. ve orta Anadoluda bağ yetiş- tirmek mevzuu - üzerinde — ka- rarlar alınacaktır. Feci bir otomo- Müddeitumumi mah- TT SW v.“ ““EE“XEWA #W, Bagcılar kon- İlzmirde yeni yapılan Kız gresi Yarın Ankarada toplanıyor — — Bağcılar kongresi; yarın An- Enstıtusu binası İmar pâlnında unda: mevcud bir yal) ihtilâfa sebebiyet verdi Yangın sahasıntla Vasıf Çı- nar bulvarı kenarında inşa edilecek olan büyük kız ens- titüsü binası inşaatına yakın- da başlanacaktır. Enstitü bi- nası inşa ediimek üzere bele- diyeden alınmış olan ve mo- lozları temizlenen geniş arsa- nin -plâna göre- ortasından bir yol geçecektir. Enstitü bi- nası, Ankarada İsmetpaşa kız enstitüsü binası büyüklüğünde ve çok güzel bir bina olaca- ğından içinden yol geçmesi binanın teşkilâtım ve güzelli- ğini bozacaktır. Belediye mühendisleri, imar plânının değişemiyeceğini ileri sürerek yolun her halde açık bırakılması noktai - nazarında ısrar — etmektedirler. Enstitü müdürlüğü, bundaki mahzur- ları bildirmişse de binanın yola tesadüf eden kısmında bir köprü inşa edilebileceği ileri — Ehli ,;va;’fır | Öğretmenler sergisi günü mast lâzımgelen — bu- yol yüs zünden Enstitü binasının bu arsa üzerinde inşasından sarfı nazar etmek mecburiyeti hasıl olacağı bile söyleniyor. Başka bir yerden bu kadar büyük bir binaya kâfi gelecek derecede arsa bulunmasına da imkân yoktur. Ege mıntakası ihtiyacına cevap verecek olan bu mektep binası 145 metre uzunluğunda ve 60 metre ge- nişliğinde inşa edilecektir, İzmirin en güzel bir saha- sını süsleyecek ve büyük bir ihtiyacı karşılıyacak olan Ens- titü binasının inşası yüzünden çıkan bu ihtilâfın, Kültür Ba- kanımız Bay Saffet Arıkanın şebrimize gelmesile halledile- bileceği ümid olunmaktadır. iştirak Tetmek - için Kongrede filoksra meselesi bil kazası ——ti » $ « a— — kümiyet istedi Kavaklıdere köyü civarında dikkatsizlik, — tedbirsizlik - ve nizamlara riayetsizlik yüzünden idaresindeki kamyonu kazaya uğratarak İsmail adında -bir kişinin ölmesine ve Hüseyinin de yaralanmasına sebebiyet vermekle maznun şoför Cemal ve mes'ulübilmal sıfatile maz- nun kamyon sahibleri Muhar- rem ve Kemalin muhakemele- rine dün şehrimiz Ağırceza mahkemesinde devam edil- — Genetim miştir. ğ Busene çok alâkalı Öğretmenler Çakal- Bu celsede iddia makamını oldu burnunda CİICII& işgal eden — müddeiumumi Yarış ve ıslah encümeninin Bucada yeni inşt edilen ehli ahi !ıı:yvın sergisinin büyük alık: muavini Bay Hulüsi, iddiasını cekl" serd ile maznun Cemalin ka- zaya sebebiyet verdiği barşılakdiltın Ö HaReçe A aa P L d ga erenanae AMAYAT ve üç gün devam eden ser- | ©© günü y YA 455 inci ve mal sahibleri Ke- mal ve Muharremin 465 inci maddeleri mucibince mahküm edilmelerini istemiştir. Maz- nunlar: — Adalet bekliyoruz. Söy- liyeceğimiz yoktur. Diyerek uzun uzadıya mü- dalaada bulunmamışlardır. Kararın tefhimi için muha- keme önümüzdeki salı gününe bırakılmıştır. giyi, uğurlu elli Vali B. Fazlı Güleç bir söylevle açmış, kas labalık halk önünde sergiye iştirak eden hayvapların sa: hiblerine muhtelif derecelerde ikramiyeler tevzi olunmuştur. Sergiye 22 kısrak, 54 tay, 4 boğa, 2 inek, 2 eşek aygırı, 17 katır, 4 eşek sıpası geti- rilmiştir. Bunların sahiblerine 2050 Jliralık ikramiye - veril- miştir. Sergiye getirilen bay- evvelâ milli İmtihanla talebe | Yarların mühim bir kasm, | A L A h dersle- vilâyet aygır deposu aygırla- nile alâ buli âtika alınacak rımın mahsulü idi. L AÇA getelüi İsmetpaşa Kız' Enstitüsünde kız sanat öğretmen okulu kıs mına busene parasız yalılı 35 talebe alınacaktır. Bunun için talebeler arasında şehrimiz Kız enstitüsü ile İstanbul Selçuk ve Bursa kız san'at okulların- dan mezun olanlar arasında okullarında imtihanlar yapıla- caktır. İkramiye kazanan hayvanlar arasında Manisalı Hasan Mu- taf ve Yüzbaşı B. Hikmetin kısrakları birinci, Manisalı B. İsmailin saf yarımkan İngiliz tayı ile İktisad Vekilimiz B. Celâl Bayarın safkan İngiliz tayı birinci gelmişlerdir. Urlalı B. Ekremin Pilevne boğası birinci, Burnavalı B. kalburnu akşam saat 19 da İzmire dö- neceklerdir. lar olmuştur. Bu katırlar, şüp- İmtihanlara 14Eylülde baş- | Osmanın Pilevne cinsinden | hesiz yüksek kıymetlerle satı- lanarak 16 Eylülde son veri- | ineği, Seferihisardan B. Hü- | lacaktır. Vilâyet aygır deposu lecektir. — İmtihan; — riyaziye, | seyinin eşek sıpası birinci, | damızlıklarının, hayvan cins- T.ürkçe, resim, tezyini resim, | Cumaovalı B. Demirin dişi | lerini tslah hususunda bariz biçki ve dikiş derslerinden | sıpası birinci gelmişlerdir. tesiri, sergide müşahede edil- olacaklır. Sergide en ziyade nazarı — miştir. M İzmirlilere Müjde FUAR GAZİNOSUNDA Büyük Varyete Peşteden getirtilen artistlerin nelis numaraları - Macar köpeklerinin hay- rete şayan marifetleri - dünya bisiklet şampiyonunun akılları durdu- racak cambazlıkları. Bütün bunları görmek için Fuar gazinosuna Ankarada bulunan İzmir Kız San'at Enstitüsü müdürü Bay Hasip Akıncı şehrimize dön- İzmir öğretmenleri bir (Öğ- deei günü), tertik z günü yapılacaktır. Öğretmen- ler, Çakalburnuna giderek bir gezinti yapacaklar ve bütün gün oradaki banyolarda kala- rak eğleneceklerdir. Güzel bir program - hazırlanmıştır. Vali Bay Fazh Güleç, öğretmenler gününü bir söylevle açacak, tarih tedrisatının terbiye üzerindeki ehemmiyeti hakkında bir konferans veri- lecektir. Bunu İzmir havali- ile bunların terbiye ve öğre- tim rolu hakkında ikinci bir konferans takib edecektir. Öğ- retmenler sabah saat dokuzda Kışla önünden otobüslerle Ça- mevküne — giderek L L T O AAA dikkati çeken taylar ve katır- ei döea 5 Rylâl 937 4 Regaip gecesi İzmir müftülüğünden: Regaip gecesinin önümüz- deki perşembe günü akşamı yani cuma gecesi olacağını sayın ulusa bildiririm, İzmir müftüsü R. Çelibioğlu İzmirin iki muhteliti —a — Bugün stadyomda karşılaşacak.. Önümüzdeki Pazar günü İz: mir, Ankara ve İstanbul muh: telit takımları arasında fuar turnovası müsabakalarına baş- lanacağından bugün öğleden sonra İzmirin A ve B muhtelit takımları arasında Alsancak spor sahasında bir müsabaka yapılacaktır. Bu futbol müsa- bakası, İzmirin bu iki muhtelit takımının hakiki değerini mey- dana koyıukuı Kardeş deş katili Gardiyan B. Ziya şahidlik etti Çeşme kıuııııın Çihlik kö- yünde kardeşi Ömeri tabanca kurşunile öldürmekle maznun Haşimin muhakemesine dün şehrimiz Ağırceza ıııhlıeııe— sinde devam edilmiştir. Bu celsede, maznun Ömerin gös- terdiği müdafaa şahidlerinden hapishane gardiyanı B. Ziya dinlenmiştir. B. Ziya şu sözleri söyle- miştir: — Haşim hapishaneye ge- tirildiği zaman Püıılı-ı yırr tıktı. Boğazında bereler, göm- leğııdz de kan lekeleri vardı. Bunlar nedir? Diye sordüm. O vak'ayı bana anlattı: — Kardeşimle ettik, her vakit bel e.ııı döviyuww işe gönderiyordu. Çalıştığım halde çalışmadığımdan — bahseder, babamı, anamı döverdi. Ni- öi el dım. oıuıvurduıı. Üstüme, başıma bakl O da beni bu hale koydu. Başkaca dinlenecek şahid kalmadığından — muhakeme, müddeiumuminin — iddiasını serdetmesi için başka bir güne birakıldı. Eşekarıları Bu zararlı hayvan. lar imha edilmeli Son sene - sancaani eşek arıları pek Üzümlerimize mühim yapan bu haşarat, bi bal yapan arıların dırlar, Karşıyakada bu:ıyvınlııdınhııııoldıuı- rından da şil buli lardı, V'Iı;eıy::ıl müdi ğü, bu muzır haşarata lr.lııı Ödemişin Birgi nahiyesinde muvaffakıyatle kullanılan eşek- arısı kapanlarından bir kaç tane getirtmiştir. et veya ciğer konulan bu kapanlara gıeıı zararlı anlar, bir daha vakit k telef olmaktadır- lır kapanlardan, sarıca arılarile eşekarılarının — çok bulunduğu yerlere yüz kadarı gönderilecek ve istiyenler, bu nümuneye göre kapanlar yap- tırarak bu haşarattan kurtula- caklardır. Birgi nahiyesinde arıcılık yapanlar, her kovanın başında bu kapanlardan birer tane bulundurmakta bu muzır arıları imha etmektedirler,