) l j . UeHolivu dun bir göl; * Şarl Boyer ve Greta Garbonun beraber oynadıkları — ——— meşhur “Mari Volevsko,, filiminden bir sahne Avrupada da — Amerikanın Holivudu gibi muazzam ve Esaslı sinema merkezleri vü- £ude getirmek için büyük bir Arzu ve heves vardır. Sinyor Mussolini ve Her Hitler gibi Haşist diktatörleri hususta en dazla ve cebri Zayret sarfedenlerdendir. İtal- Yanın Holivudun bir gölgesini bile vücude getiremiyeceği ar- tık tahakkuk etmiştir. Çok kuvvetli bir san'at memleketi olan Almanyada filim âlemi Yaratmak tecrübeleri devam etmektedir ve belki de Avru- Paya göre bir filim hayatı kurulacaktır. Avrupaya göre, — diyoruz, çünkü Fransa ve İngilterede de, daha tabii şartlar altında filim âlemleri vardır ve bunlar tam Avrupaya, eski dünyaya göre filim karargâhlarıdır! W b İkz D. Derriyö ve'çocukluğu Yeni bir filim için, küçük bir yıldız lâzim olmuş ve ÂAn- na ğ:"ı bu çocuğun intiha- bına da bizzat nezaret etmiş. Filimde yer ve rol almak! kolay bir şey değil. Bunun için bu müsabakaya'ancak on beş kador küçük kız iştirak edebilmiş ve bunların da an- cak dördü, tedkike değer bu- lunmuştur. Bu hâdise, şimdiki sinema yıldızlarının çocukluğu üzerin- de bazı tedkikleri akla getir- Miştir. Yıldızların çocukluk fotog-' rafları bulunmuş ve şu - neti- celer elde edilmiştir: Avrupalı olmasına rağmen Filip Heriot adlı bir sinema muharrir ve aktörü altı ay Holivudda kaldıktan sonra şu haklı sözü söylemiştir: “Ben, Holivuddaki hallere ve hayata hâlâ hayret edi- yoruml,, Filip Heriot, Holivuddaki fevkalâdeliğin, kontforun, ka- laylık ve hüsnü — muaşeretin karşısında çok büyük hayret göstermektedir. Diyor ki: *Holivuda hayret etmemek mümkün müdür? Bir senaryo muharriri, eserinin ücretini, Fransaya — nisbetle kat kat fazla ve... Peşin alır! ve filim şirketleri eserleri muharrirlerin ayağına kadar giderek alırlar. Artistler ve çoc Bunu Avrupa filim alemle- rinde görürsek hayret ederiz! Bir muharrir eserini kabul et HN Kalerin ve çocuklnğu Ginyer Rogers bugünün kı- vırcık saçlı, şen ve şuh, gü zel bir. yıldızıdır. Fakat bu yıldiz. çocukluğunda - soğuk, sevimsiz - bir kızcağızdı. Fo- toğraf objektifi karşısında du- ruşu bile budalaca idi. Hal- buki- parteneri Kreb Aster, küçüklüğünden — itibaren pek değişmemiş ve ayni kalmıştır. Daha dokuz yaşında iken şim- diki gibi silindir şapka giyer, akasına beyaz karanfil ta-. ardı!. Bir zamanlar Danyel Dariyö adlı küçük bir kız vardı. Bu kızı gören, fevkalâde karktu- ğuna ve bunun için gözlerini açtığına hükmederlerdi. Dünün bu kızcağızı, bugünkü sinema âleminin parlak yıldızı Danyel Dariyö olmuştur. Fakat dünkü küçük kızdan bugünkü yıldız- d ve Avrupa Almanya ve İtalya, nafile uğra;masınlar, Holivu- 'gesini bile yapamıyacaklardır | ne göre ya çok serin yahud | sıcaktır! Avrupada, aklör ve uklukları | melidirler!. ANADOLU tirebilmek için yirmi defa kapı beklemeğe mecburdur. Holivudda stüdyolar Avru- panınkilere hiç benzemez, ha- vadardır, ziyadardır, mevsimi- aktrislerin soğuk veya sıcaktan çekmedikleri ıstırab mı kalır?. Holivudda bir filim için “yok, yoktur! Ne lâzımdır? Sicilyah 300 İtalyan baydud mu? — Filim bundan mahrum kalmaz; Ho- livad - direktörleri ne yapıp ederler ve Amerikâdan bakiki Mafya veya Karbonari gizli haydud — cemiyeti —Mmensubu 300 kişiyi bulap vazır sahne- nin emrine verirler! Şarl Boyer tarafından ibda edilmiş olan ve Napolyomun çok meşhur bir aşkını ifade eden “Mari Valevska, filimi için Holivud ne fedakârlıklar yopmamıştır? Aleksandr Va: Tevskayı bulmak için ne bü. büyük müşküller iktiham edil- memiştir! Fransız sinema gazeteleri, Holivud ile Fransa, Almanya veya İngilleıe filim âlemlerini mukayeseye kat'iyyen girişme- Hele, Amerikan filimlerini tenkidde çok imsak göstermelidirler, “Allahın bah- çesi,, filimi hakkındaki Fran- sız sinema gazetelerinin ten- kidi böyledir, haksızdır. Bu filim Avrupalıları memnun et- miyebilir, fakat Amerikalılar için böyle değildir; bilhassa rekorlar — kırdığı için Ameri- kalıların en güzel filimlerin- dendirl,, Fernan Gravey ve çocukluğu da baki kalan sndece iri ve şimdi güzel gözlerdir! İren Dün, bir kır çocuğu ve çok sevimsizdi. Kim derdi ki, bugünün bu romantik yıl- dızı bu çocuktan yetişecek. Katerin Haprun, çocuklu- ğunda uslu, itaatli ve çok mahcub bir kızcağızdı. Bu kızcağızdan Katerin Hapru- nun teşekkülü cidden hayrete şayandır. Fransuvaz Rozaya gelince, bugünkü kadar zeki, sevimli ve cana yakın bir kızcağızdı. Fakat Fernan Gravey, hiç değişmemiştir. Bugün ne - isc, dün, henüz çocuk iken de aynı idi. Yalnız boy, yalnız hacim artmış sima, hareket ve tavırlar aynı kalmıştır. Moda, bu iptilânın sekilleri ne kadar çok ve ne kadar da cevvaldir! Ramanyada belki bir kadına sahib olmak im- kânı bulunur. Fakat modanın bir şeklinin ne kadar devam edeceğine kim inanabilir?. İşte modanın yeni bir ci- vesi daha: 8 Şimdi de genç kızlar ara- sında bisiklete binmek moda oldu! Genç kızlar ve... Genç kadınlar birer erkek gibi bi- siklete binmektedirler. Fakat arada büyük bir fark var: De- likanlıların kostümleri ekseri: yetle beyaz veya ona yakın bir renktir. Fakat kadınların- ki... Beyaz ve bir sürü canlı renkler... Modacılarla birlikte moda- cılara tâbi olanlara sorarsanız: — Bisiklete binmek mi; çok sıhhidir, cevabını alırsınız. .. Bisiklete binmek... Yalnız bu kadarla kalsa ne iyil Ka- dınların — bisiklete — binmesi, “İspanya işlerine ademi mü- dahale, işleri kadar mürekkep ve muğlâk bir iştir. Bisiklete binerken ne renk tuvalet giymeli? Kısa külot YFA AAA LND | Marlen Ditrih diyor ki: Ü aptmint | Marlen Ditrih — Holivuda —bundan yedi sene evel gel miştir. Fakat bu uzun zaman içinde matbuata kocasından hiç bahsetmemiştir. Marlen: — Hususi hayatım, ammeyi alâkadar etmez! Der. Fakat geçenlerde bir beya- natta bulunmuş ve: — Kocam tam bir erkektir. Aynı zamanda tam bir ba- badır dal. Demiştir. Solda Antita Linz tenis oynuyor, sağda Silviya Sidney bisikleti ile mu? Göğsü açık bülüz mü? Kollar çıplak mı kalmalı?, Moda üstadları iş bilen, ya- pan adamlardır. Bir bisiklet modası çıkarmakla tam bir | düzine yeni modalar: daha çı- karmış oldular. Boks şampiyonluğu Maçlara haftaya başlanacak * yalnız renk mi ya?.- ne şekil| Yukarıda genç boksörleri- mizden Mustafa, altta Muharrem İzmir amatör boksörleri ara- sında 24 Mayıs Pazar günü şampiyonluk müsabakaları ya- pilacaktır. Bunun neticesinde 937 İzmir boks şampiyonu meydana çıkacaktır. Şampiyonluk maçlarında iyi netice alan boksörler - İstan- bullu boksörlerle de - karşıla- şacaklardır. Roma - Adis-Ababa Hava postaları başlıyor Roma, 17 (Radyo) — Ya- rından — itibaren Roma-Adis- Ababa, hava seferi başlıya- cak ve haftada dört sefer ya- pılacaktır. Abona Kiril beya- natta bulunmuş Kahire, 17 (Radyo) — Ha- beş başpapazı Abona Kiril, Beyaz ve renkler Fo A l gazetelere beyanatta bulunmuş | ve İtalya ile Mussolini lehine | arasındaki deniz mü; azetelerde Dün gazetelerin serlevhala- rma baka baka, onlarla bir hayli konuştum. Anadolu — İhtiyar bir âşık metresini bıçakla yaraladı. - Herifçioğlu, bunaklık ra- poru alacağından emindir de ondan bu işi yapmıştır. Bun- dan başka, hapse de girse, nasıl olsa birkaç sene sonra öbür dünyayı — boylıyacağım - bilir. Sevgili metresini arkasında bırakmamak istemiş olacak. Yeni Asır — Delilik - iddi- ası — Sen iddiaya bakma, deliliğin ta kendine bak. Fa- kat unutma ki, içimizdeki bazı deliler akıllıl.ra taş çıkartı- yor. Bundan başka deliliğin kârlı cihetleri de vardır. Elve- rir ki, doktorları atlatabilmeli.. Kurun — Güzel mi yahud çirkin misiniz? — Bunu kadınlara sorarsan, sana müdhiş surette kızacak- lardır. Çünkü kadın olup çir- kinliğini — itiraf eden - hatta yetmişlik — bile olsa - bulu: nur mu bilmem! Son Posta — Yeni bir spor dedikodusu mu? — Tabii ya, ne var bunu bilmiyecek. Mübarek, vurdukça | tozur. Tan — Güzel Hon Kono- teck, pire cambazlığı yapıyor. — Dünya bu, birçoğumu- zun — çeşid çeşid cambazlığı meydanda dururken, zengin bir Alman kızı da pire cam- bazlığı yapmağa çıkmış, ne zararı var? — Lindberg hayatın sırrını bulmağa çalışıyor. — Bana söylemiş olsaydı, kulağına fısıldardım. Burada açık açık yazamam, çünkü sır olmak mahiyetini kaybeder, ayağa düşer. 4 Akşam — (Akşamcı) yenii muharrir yetişmiyor. — Aman yapma azizim, muharrir ve şair bolluğundan gina neldi, gına.. Sayısı elliyi, geçiyor. Sen ne diyorsun? Akşam — Yeni çocuklarını ummacısı. — Şayed, yeni mektebliles rin ummacısı, demiş olsaydın, | sana şu cevabı verirdim: İ İmtihan. İ Cumhuriyet — Suriye, ne yapacağını bilmez - bir hale | geldi. — O zavallı, zaten yaptır ğım ne vakit bilmiştir kil. Cumhuriyette Abidin Da ver — Yol medeniyettir. — — Ağzinı öpeyim arkı Bu cümleyi şöyle de liriz: Yolsuzluk vahşettir. Belediyelerin kulağı çın! Çimdik — Deniz müzakerelı Londra, 17 (Radyo) — _ giltere-Almanya, İngiltere-i yetler Birliği arasında bir nedenberi devam eden müzakereleri sona ermiş ve taraflı birer deniz anl imza edilmiştir. Sovyetl İngiltere arasındaki anla Uzak Şarka aid bazi tahdii ihtiva etmektedir. İngiltere ile İskandi devleri, Türkiye ve rine tekrar başlanacaktır.