12 Hşsiran 937 Ondü âsyon makineleri Berber Bay Muharremin başına gelenler Ester adındaki kız, yarım ondüle ile makine altından çıkarılmış Ondülâsyon makinelerinde kullanılacak olan ilâçh sular Sihhat ve İçtimal Muavenet Vekâletince evelce tesbit edil: Miş ve berberlerin uzviyet için Zararlı bazı zehirli ilâçlar kul- hmaları menolunmuştu. Buna Tüâğmen ondülâsyon — işlerinde Zehirli bir mayi olan süblime kullandığı görülen Namazgâhta karakol karşısında berber B. luharrem hakkında dava açıl- Bak süretile belediye başbe- imliği tarafından mahkemeye Yerilmiştir. Sulhceza mahkeme- finde maznun B. Muharrem Sticvab edilmiş ve demiş- fir ki: — Benim ondülâsyon işinde İlandığım mayi, memnu ze- hirli ilâçlardan değildir. İçinde | | Süblime vardır. Fakat ekseri- Ya süblime kullanmam. Hem tülime, korkulduğu kadar fena zehir değildir. Hafif bir 'fhirdir. Bunu önünüzde içe- Tim bile... Mahkemec: lütfen ehlivukuf — seçilsin, onun ünde bulacağım bir - kızın Tıçlarına altı aylık ondülâs- ’f"l yapacağım ve bunun hiç Sir zararı olmadığım — vukuf li görecektir. Maznunun bu sözleri üzeri- Ae hâkim B. Şevki berberin unda — istediği şekilde üt ondülâsyon tecrübesi ya- "h;ııuıı kararlaştırmış — ve San'atı icradan — menolunan bere, bu tecrübenin yapı- günü söylemiştir. Na- Tüazgâhta berber Muharremin berber dükkânında yapılan übede vukuf ehli — sıfatile B. başhekim muavini Dr. B. tib ve kimyager B. Salâhed- id hazır bulunuyorlardı. Hâ- kim B. Naci de orada idi. ı"bet B. Muharrem, ondü- İsyon ilâcını — hazırladıktan “Honra: .— İşte bu ilâç diye gör- ğî—yü mayi, sudan başka değildir. Demiş ve ay- Te bir mayi göstererek: ç — Bu - süblimedir. Bunu Di:iıün. miş, bir miktar da — iç- ; Ester adında bir ığu*dî kızi bulmuştu. — Bu tak Makinenin altına oturta- İı. Ondülâsyon ameliyesine Bi BAn Şu beyaz bez parçala- İşte bu suya batırarak —'A“'ıı' nakiller arasına yer- m, ceryanla saçlar kiv-: ;:l.' Finlil nakiller, sulu bez- ,d_ı;"linee hararet — hasıl e. Demiş, kendisine, H_"Uıevi köşesi —İum—_ saat 15 te gösterit '-u:" 17 de de Güzel sa- İariş komiteletinin toplant- Vardır. Cumartesi ve Pa: günü akşamları verilmesine Ydeva gardenpartilerimize Tizin İdare N edilmektedir. Azaları- .z.l"l!eleriııi rica eder “"_";Yllflln da evimiz S Ve * ğlÇÜE Ve nezih toplantı ve "*.;4 istifadeye suyun içinde ilâç veya zehirli bir mayi bulunup bulunmadığı sorulunca; — Bu sudur, başka birçey değildir. Demiş ve o sırada Dr. Bay Saib kendisine mendilini ve- rerek: — Git, dişarıdaki çeşmede bu mendili ıslat ve ondülâs- yonu yap bakalım. Deyince, berber; — Nasıl olur, o vakit saç kıvrılmaz. Cevabını vermiştir. Bunun üzerine Bay Saib, derhal mü- dahale etmiş: — Ehli vukuf vazifesini gör- müştür. Bir belediye doktoru olmak itibarile bundan sonrası için benim de yapılacak va- zilem vardır. Demiş, berberi, işten me- nettiğini söyliyerek, Esteri bir kısım saçları öndüleli olduğu halde makine altından - kal: dırmış, berberin — kullandığı ilâçları tahlil ettirmek üzere almıştır. Şimdi, berber hak: kında resmi bir heyet önünde ondülâsyon için muzır - ilâçlar kullanmak - suretile süç - işle- mekten yeniden takibat ya- pılmak üzere ılâçlı suların tah- ll raporları beklenmektedir. Ömer kurşunla yaralanınca.. Bozyakada Ayet oğlu Ömeri katil kasdile yaralıyan Süley- manın muhakemesine dün şeh- rimiz Ağırceza mahkemesinde devam - edilmiştir. Vak'anın şahidi sıfatile dinlenen Hüse- yin, hâdise yerinden altmış metre kadar uzakta bir. tepe üzerinde Keçilerini otlatırken Ömerle kardeşi Mehmedin, maznun Süleymana silâhla ateş ettiklerini ve Süleymanın da tabancasile mukabelede bu- lunduğunu, © sırada bir çalı dibine saklanmış olan davacı Ömerin bir taş dibine saklan- mak üzere yerinden kalktığı sırada atılan kurşunlardan bi- rinin — isabetile yaralandığını Şahit Osman da: — Yaralanma vak'asından yirmi beş gün kadar evel idi, dedi, Süleyman; Ömerin tütün çardağına geldi, kaybolan kıs- rağını aradı, Ömer: — Yok burada... Ben hay- van hırsızi miyim? Dedi, ara- larında bazı münakaşalar oldu, birkaç gün sonra Ömer yolda bana rastladı: —Süleymanın bana yaptığını gördün mü? ben bunu onun yanına koymam, dedi. Mahkemece, hastanede bu- lunan Ömerin yaralarının iyi- leşip iyileşmediğinin hastane sıhhat heyetinden sorulmasına karar verilerek muhakeme baş- ka bir güne bırakılmıştır. Yırtılan zabıt varakası Çeşme kazasının Germeyan köyünde jandarma bulunduğu sırada memnu bir silâha ait zabıt varakasını yırtmaktan maznun Fatsa kazasının Dua- yeri köyünden Hasanın muha- kemesine, dün şehrimiz Ağır- ceza mahkemesinde devam ANADOLU Şel benzin deposu me- Merkezi Avrupa ' muru yakalandı Kan davası Cumhuriyet hükümetini bu sabah gene alkışladım: Kan davalarını ortadan kal- dırmak için bir kanun hazır- lamış.. — Hay Allah razı olsun. Diye bağırmaktan kendimi alamadım. Çünkü kan davası, hamam, davası - değil, basbayağı bir can davasıdır. Ötedenberi bu gibi şeyleri işitiriz: — Kan güdüyormuş ta öl. dürmüş, Veyahud: — Kan alacağı varmış ta almış. Derler.. Kan istiyen, kıtlığı yok ya, buyursun mezbahaya, burnunu soksun kanala, - içe- bildiği kadar içsin.. Eskiden, vahşet vedvilik — devrinde, han veya Be- insanlar a | münasebetini tanzim eden ka- | nunlar ve adalet hükümleri hafıf olduğu için, insanlar ya | kendi aralarında bir teamül olarak böyle birşey kabul eder, yahud bunü - dini bir kanun haline sokarlarmış. Fa- | öldürmüş.. adam her varislerini raza birisi, birini Bu işleri halleden kim ise, maktulün çağırır, sorarmış: — Ne istersiniz? — Kısasa kısas, cana can, kana kanl. — Vurun - öyleyse kalilin kafasına :baltayıs Bazen de, mesele hâkime düşmezmiş, akrabasından biri öldürülen herhangi bir şahıs, ya bizzat , katili, «yahud da katilin - akrabasından — birini öldürmek için fırsat bekler dururmuş.. Faraza, kendisine fırsat düşünce bu “kana kan,, davası, bir miras halinde ev lâda, ahfada intikal edermiş.. Meselâ, aradan yüz sene ka> dar bir zaman geçtikten son- ra, bakımışsınız ki, dan dun namlular, cart curt bıçaklar işlemiş ve birisi öldürülmüş: — Ne oldu? Diye sorarmışsınız, size ce- vap verirlermiş: — Hiçl.. Kana kanl, Bittabi, bu âdetler, bu ib- tidai, vahşiyene — hareketler goktan suyunu. çekti amına, aramızda hâlâ. ve hâlâ bu kanlı an'aneye bağlı olanlar da bulunabilir. Binaenaleyh, ka- nun tam - yerinde bir iştir. Cumhuriyetin mahkemesi, ka- nunu, — zabitası burnumuzün dibindedir. Bizi onlar korur, hakkımızı o verir.. *Her ko- yun kendi. bacağından asılır,, şeklindeki atalar sözünün bu meselede yeri yoktur. Erlik namı altında vahşet meydanı ortadan kalkmıştır artık.. Burnumun ucuna dokunür- sanız, hiç tereddüd etmeden sizi mahkemeye veririm,. Ben de yaparsam, cezamı kanun elinden çekerim, adalet ve insanlık ta budur işte.. glındı'k çen celselerde bu vak'aya ait şahitler dinlendiği için muha- keme sona ermiş ve kararın tefhim edilmesi için maznunun sabıkasının, mahallinden sorul- masına karar - verilmiştir. Ha- san, evelce Ağırceza mahke- mesince arattırılmış ve Fatsa- dan ihzaren İzmire getirilmişti, Hasan, Fatsadan İzmire kadar 67 günde yaya yürümek su- Meşhud suçlar kanununa göre akşam mahkemeye verildi Dünkü sayımızda benzin ve petrol — satış fiatleri hakkın- da vilâyetin bir tebliği vardı. Hükümetimiz, benzin fiatini kilo başına on kuruş ve pet- rolu sekiz. kuruş ucuzlatmak için Büyük Millet Meclisinden kanun çıkarmak üzere olduğu halde İzmirdeki bazı - petrol ve benzin müesseseleri, ortada makul bir sebeb mevcud ol- madığı halde bazı iddialar ileri sörerek benzin. ve - petrol fi- yükseltmek — istemiş- ilâyet bu vaziyet kar- atlerini lerdir. ödemiş - Halkevinde Güzel bir sergi açıldı ;'ıııı 4) şısında fevkalâde hassas davı ranmaktadır. Nitekim dün, bir benzin satış memuru tev- kif edilmiştir. Lüzumsuz yere muayyen olan fialtten yüksek fiatle ben- zin satan ve ihtikâ a sapan Alsancakta Şel benzin satış yeri memuru dün zabıtaca tutulmuş ve hakkında tahki- kata başlarmıştır. Satış me- muru, tevkif edilmiş olduğun- dan dün gece meşbud suçlar kanununa göre, mahkemeye sevkedilmişti! Bayan Melâhatle talebesi ve sergiden bir köşe Ödümiş, (Höisüt) — Öde miş Halkevinde Ba. Melâha- tın idaresinde bir dikiş-nakış sergisi açılmışlır. Sergide Bn. M. Öcgüderin idaresinde 7 *aydanberi devam eden kursta çalışmış olan 22 kızın işledik- leri eserler görülmektedir. Sergide dikiş - biçki, nakış- larından Rumen ve İran işle- rinden çay takımları, elbise- ler, melanj desenler, çiçekler- den yağlı boya, tabii ve fan- tazi çiçekler, abajurlar, vazo- lar, şekerlikler, Bayanlara mah- sus tuvalet kutuları, şapkalar, fosfor işlemeleri vesaire ayral bir düzenle teşhir edilmiştir. İşlemeler biribirinden daha cazip alımdaydı. İzmir Kız Enstitüsünden mezun MI. Rey- manın talebesi olan Bn. M. Öcgüderin idare ettiği kurs- tan 22 kız diploma almıştır. Sergi çok güzel olmuş ve çev- renin genel takdirini - topla- mıştır. Bu parlak başarısından do- layı Bn. Melâhat Öcgüderi ne kadar takdir etsek yeridir. Sergi bir hafta sürmüş ve ka- dın erkek büyük bir kalaba- lık tarafından ziyaret edilmiştir. Bu seneki tütün rekoltemiz Yapılan ilk tahminler doğru çıkmadı Ancak geçen seneki miktarda tü- tün yetişeceği söyleniyor Büsene Ege mintakasında ekilen tütün miktarı geçen se- neye nazarn yüzde 25 nisbe- tinde fazladır. Rekoltenin ilk tahminleri busene Ege mınta- kasında 40 milyon kilo tütün yetişeceği merkezinde idi, Fa- kat havalar kurak gittiği için tütünler yükselememiş, bodur kalmış, mahsül az - olmuştur. Onun için rekoltenin şimdiki tahmini 30 milyon kilo radde- sindedir. Fakat ziraatle alâkadar olan tecrübeli tütüncülerin söyle- diklerine göre, tütün rekoltesi busene, geçen seneki miktarı, ai MAĞ KA G .. bulacaktır. Son hafta içinde »durmadan esen şimal rüzgâr lan, tütün mahsulünü erken idrak ettirecektir. Eğer bun- dan sonra yağmur yağacak olursa ancak uç mahsul - o da kır yerlerdekiler:fayda gö- rür ve bol mahsul verir. ıgn cak yağmur yiyen uç mahsul de kalite itibarile iyi sayık maz. Tülün kımdapları piya- sada yüksek fiatle satılmak- tadır. Bu satışlarda da ihti- kâra sapılmak istendiği haber alındığı . için vilâyet, mahsul mevsiminde bu işle ehemmi- | yetle alâkadar olarak tetkikat X “aedee yüği Bayla $ ae Vaziyeti nazarları celbediyor Belgrad, 11 (Radyo)—Mepr kezi Avrupa vaziyeti, bülün büyük devletlerin dikkat na- zerlarını Üzerinde toplamakta, beynelmilel siyasetin mibveri buraya çevrilmiş bulunmak: tadır. Bütün tekziplere rağmen İar giltere Hariciye Nazırı Lord Edenin yakınlarda küçük anı tant hükümetleri merkezlerini ziyaret edeceği ısrarla söylen- mektedir. Fransa Hariciye Nazırı B. İvon Delbosun da merkezi Avrupada bir seyahat yapması mevzubahstir. — Söylendiğine göre, B. İvon Delbos, B. Nöy- ratın ziyaret ettiği payitahtlara da gelecektir. Resmi mehafilde — devran eden bir şayiaya göre, Avus- turya Başvekili B. Şuşnig ya- kında Belgrada gelecek ve B. Stoyadinoviç de iadci ziyaret için Viyanaya giıdecektir. Biri bozar, diğeri yapar.. Tokyo, 11 (A.A.) — Başve- kil prens Konoye sabık Baş. vekil B. Hayasınin lâğvettiği | siyasi müsteşarlıkları yeniden On Nezarete müsteşar tayin tesis rimiştir. birer — siyasi olunacaktır. Ödemişte cinayet Ödemiş, (Hususi) — Beyda- gının Kordağ köyünden Mus- tala oğlu on dört yaşlarında Arili ayni köyden Mahmud oğlu on altı yaşlarında Mehmed Karadağ tabancasile bir zarar ziyan işinden dolayı göğsün« den vurmak suretile öldürmüş- tür. Adliye hâdiseye el koya- rak suçlu Mehmed tevkil edik miştir. Ödemiş G. savamanı Ödemiş, (Hususi) — Yeni genel savaman Bay İsmail Zeybekoğlu şehrimize gelmiş, — vazifesine başlamıştır. Bükreşte Kahramanlar günü tes'id edildi.. * Büxreş, 11 (Radyo) — “Kah- ramanlar günü,, dün fevkalâde — merasimle ve Karol parkında — Meçhul asker âbidesi önünde tes'id edilmiştir. J Âbideye birçok çelenkler — konmuştur. Ayni merasim, as- keri mezarlık bulunan her Ru- men şehrinde tekrar — edil> miştir. Bir yolcu tayyaresi Marsilyaya gelirken Kaza geçirdi Marsilya, 11 (Radyo) — Marsilya ve Cezair arasınd işliyen bir tayyare, denize in- mek mecburiyetinde kalmıştır. Yolda bir vapur - rasgel- miş ve kazazede tayyarenin on iki yolcusunu almıştır. 'Tayyare de deniz taj ğ limanı olan Marinyana - geti- rilmiştir. 4 B. Mussolini Amma. re valisini kabul etti Roma, 11 (Radyo) — Bay Mussolini bugün Venedik sa- rayında Müstemlekât Nazırı B. Sonanın huzurile Ammare valisi General Birçiyopiroliyi kabul etmiş ve generalin vah ziyeti umumiye hakkındaki iza-