Sayfa 6 Numarâ —17 — Eyvah, bir şey var? Dedi ve pencereye doğru Ikoştu. Saray kapısında Doka- nin iki|neleri duruyordu. De- nizde de Dokanın “Gondolu .gözüküyordü Merdivenlerden ayak sesleri yaklaşıyordu ve Dokanın, yük- sek sesle: — Kat'iyyen!..: Sinorinanın sodasında bir erkek bulundu- ğünü kat'iyyen kabul edemem. Evet, saraya girmek, çıkmak yasaktır.. Dediği işitiliyordu,. Kiyara, Meçhul Korsana baktı ve sapsarı kesildi: — Doğan!.. Doğanl... Bu bir faciadır, bir skandaldır. Meçhul Korsan, elini kılıcına götürmüştü.. — Hayır, ona dokunmayı- nız.. Yalvarınm sana Doğanl. Beni seversen.. Doğan, kararını çoktan ver- miş görünüyordu: Çarpışacaktı. Derisini paha: hya mal edecekti. Ölürse bile, sevdiği kızın gözlerinin önünde ve dizlerinin dibinde ölecekti. Çok nazik bir saniye içinde bulundukları muhakkaktı. Ki- yâra ise, onu kolundan yaka- lamıştı: — Hayır Doğan!.. İmkânı yok, bırakmam... Şuraya, şu: raya gir! Ve, Kiyara, Doğanı adeta iterek, yatak “odasının bitişi- | ğindeki hususi tuvalet odası- min kapısına doğru sürükledi. Meçhul Korsan, — kıltcının kabzesini yakalıyarak, ateş sa- çan bir çift gözle: — Fakat ben bunu yapa:- mam! Dedi,. Yapacaksın Doğan, yapa- caksın, benim için... Aşkımız namıma rica ediyorum.. Hatta emrediyorum.. Doka merdivenleri tırmanı- yordu. — İmkânı yok prensesin odasında bir yabancı adam hal. Kiyara titremeğe başlamıştı. — Birdenbire kendisini şezlonga attı. Mümkün olduğu kadar itidaline hâkim görünmek isti- yordu. Meçhul Korsanın gir- — diği tuvalet odasının kapısını — kilitlemiş, anahtarını da kon- — solun bir çekmecesine - sakla- mıştı. Kapı şiddetle vuruldu: — Sihorina, açınız.. Kiyara kapıya yaklaştı ve tabil bir sesle: — Müuhterem Dokadan rica ediyorum. Bir saniye müsaade — buyursunlar da sırtıma bir şey alayım.. Genç kızların odasına — en yakın akrabaları bile gire- mezler, - Doka dişlerinin arasından homurdanarak cevap verdi: — Takdir. ediyorum tabii sinorinal Ve, yanındakilere döndü: — Görüyorsunuz ki, Sino- rina Kiyaranın yanında kimse — yoktur. Fakat ona bu iltirayı yapanı, şiddetle tecziye ede- ceğim, Çünkü Dokalık ailesi- — nih en ıııle'hşıquı ı.nııı ile - Oynamıştır. . — ve bir şeyb 'ıDoka bağırdı: Anahtarı ver, diyorum sanal.. Sevgilin bu odada saklıdır muühakkak.. İçinizden bir ka- çınız, onu tevkife hazırlansınlar. Zabitlerden Siçü süratla ay- rıldı've “kapı açıldı. Kiyara, Tengürenk işlenmiş, eteği yerde sürüklenen bir gecelikle gö- ründü, karşısındakilerin yalın kılıçlarını görmemiş gibi ya- parak güldü ve Dokayı; —Buyurunuz muhterem Da: yıml Dedi. Hepsi biden içeriye dald- lar ve biribirine baktılar. Do- ka, yaralanmış bir hayvan gibi bağırdı; — Ben size demedim mi?. Bunun imkânı - olamıyacağını söylemedim mi?. Çıkınız ve o mülteri köpeği zincire vurup en derin bir zındana fırlatınız. Zabitler, kılıçlarını kınlarına koyduktan sonra Dokayı se- lâmlhyarak çıktılar. Kiyara, kaşlarını çattı: — Fakat muhterem Doka, ne oluyoruz?. Bu ziyaretteki gayri nazikâne vaziyeti... Doka, hiddetle ona doğru yürüdü ve gözlerini, gözlerine dikti: — Sus Kiyara, yalan söy- lüyorsun.. — Anlamadım.. Kiyara, sapsarı olmuştu. — Hem de pek iyi anla- mışsındır. Söyle, onu nereye gizledin?. Kiyara, derin iniltileri hatır- latan bir sesle; — Ben mi -diye kekeledi- ben, kimi gizlemişim!. Doka, acı acı güldü: — Onul... Onul... Sevdiğin erkeği? Doka, - merhametsizce cum ediyor, demekti.. — Beni aldatamazsın, söyle, nereye gizledin onu?. Kiyara, kendini bir kanepe- ye attı: — Sözlerinizden bir anlamıyorum.. Doka, kılıcını, masanın üs- hü- şey “tüne vurdu: — Meçhul Korsanı diyorum sanal.. O herif bu .. sarayın içindedir; anladın mı?. Ben sadece, ailemin şerefini kur: tarmak için zabitlerin gözünü boyadım, onları atlattım.. Fa- kat, o herifi her ne pahasına olursa olsun, inde yakalanmış bir kurt gibi gebertmek iste. rim. Onu, imkânı yok bura- dan çıkartmıyacağım, Doka bunu söyler söylemez, eğildi, karyolanın altına baktı, sonra, büyük bir dolabı açtı. Ve bundan sonra da tuvalet odasına doğru yürüdü, kapıyı açmak istedi. Fakat kapı ki> litli âdiz — Anahtarını ver! Diye bağırdı.. Kiyara, taş gibi donmuş kalmıştı.. — Haydi diyorum sana!.. Bu odanın anahtarını ver.. — Fakat Doka hazretleri, bir genç kızın tuvalet odasın- da taharriyat yapmaklığınız, sizin asaletinizle mütenasip değildir. Ben buna müsaade edemem.. Benim haysiyetimi ayak altına: alıyorsunuz.. — — ; Daka, başını salladı. melidir. , Denilmiştir İzmir Pamuk Mensucatla-k Anonım irk eh | ŞİRKETİN MERKEZ VE FABRİKASI İZMİRDE HALKAPINARDADIR VE LEYKLEK MARKALARINI HAVİ HER NEVİ KAPOT HEZİ nuı.m.nımı OLUP MALLARI Avııunnıı Anl YiP Vızâıı M. yAhın lirsiniz. Fakat ben 'emrediyo- rum, Dokanin emri, her şeyin fevkinde bir kanundur.. Kiyara, doğruldu ve kaşla- rını çattı: — Tatbiki kabil olmıyan kanunlar ve infazı imkânsız emirler çıkarıyorsunuz.. Doka, hiddetle genç kıza doğru yürüdü: — Mahvolacaksın, rezil ola- caksın.. İnkâr etmekliğine im- | kân da kalmamıştır. Sevdiğin haydut, bu odanın içindedir. Ver diyorum anahtarı! Kat'iyyenl... Bir kadının hu- susf odasına tecavüz edilemi- yeceğini bilmelisin.. Doka kendine hâkim ola- madı ve Kiyarayı yakasından tuttu: O husust odalar ki, kudsi- yet ve nezahatini, deniz hay- dutları çiğnemiştir. Namussuz- luğun melcei olmuştur. Bun- ları mı söylemekliğimi istiyor- dun.. Son defa emrediyorum: Anahtarı ver!. Pişman ola- caksın.. — Veremem ve vermiyece- gim.. Doka, geriyedöndü 've pen- cereye doğru koştu: — Şu halde, seni mahvol- muş telâkki ediyorum. İlfet ve ismeti ile tanınmış olan Sino- rina Kiyara, artık ne hürmete, ne sevgiye lâyıktır. ve Vene- dikte de oturamaz. Adamlarımı çağırıp kapıyı kırdıracağım.. Kiyara, sendeledi.. — Haşmetmeab!... Sizi ne- zakete davet ediyorum.. Sizin gibi centilmen bir adamın, hâ- misi bulunduğu bir genç kızı bu kadar zalimane şekilde çiğnemesine imkân yoktur. Doka durdu ve ona baktı: — Fakat, namus her şey- den üstündür ve bundan hiç bir zaman vazgeçilemerz. Doka pençereye doğru tek- rar yürüdü.. Tehlike muhak- kaktı. Çünkü Kiyara, onun hiç de merhamet etmeden bu işi yapabilecek bir yaradılışta olduğunu pek iyi biliyordu. — Sonu var — - Almanya Eski müstemlekelerini istiyor Doseldort, 15 (Radyo) — Almanyanın büyük müstamirat segisi merasimi fevkalâde ile general Von Hesel tarafından açılmıştır. Bu müasebetle Hitlerin müs- temlekeler -hakkındaki — son beyanatı tekrar edilmiş ve bir nutukta: *“Bu, boş bir söz değildir; tahakkuku şart olan bir mese- ledir. Almanya müstemleke- lekelerini mutlaka istirdat et- | Telefi Mnow. j Izmırlıleı dün hava şe- hidlerini saygile andılar - — Başı 2 irci sahifede — leket ve imillet için » ne yap- mak Jİâzimgeldiğini - gösterir, midihlekete ve millete karşı 'olan borcumuzun ne olduğunu öğretir. Bu mezarlar karşısında hazin hazin boynumuzu bü- kerken aynı zamanda vatana ve millete karşı olan vazife- lerimizi de hatırlıyoruz. Muhterem - Şehidler! Siz mezarlarınızda müsterih uyuyunuz, Siz öldünüz, fakat isteğiniz, emeliniz — ölmedi. Türk milleti buna kâfildir. Kıyametin sonuna kadar biz sizin mezarlarınızın ebedi bek- çisi olacağız. Bu topraklara yad ayak bas- mıyacak ve kem göz de baka- mıyacaktır. Bun: huzurunuzda ahdederiz, andiçeriz. (Sürekli alkışlar) Valimizin bu veciz nutkunu, bir manga askerin manevra fişeği ile havaya üç defarateşi takip etmiş ve alay, yavaş yavaş hareket ederek Şehid- lerimizi selâmlandıktan sonra merasim yerinden dönülmüştür. Manisada: Manisa, 15 (Hususi muha- birimizden)— Bugün Cumhu- riyet alanında Tayyare şehidle- rine yapılan ihtifal merasimi çok parlak olmuştur. Daha sabahtan itibaren sa- ha bütün Manisalılarla - dol- muştu. Tam saat onda önde askerler, mektepliler yerlerini almış ve başta İlbay Doktor Lütfi Kırdar bulunduğu halde Generallar, zabitan ve me- murin mevkilerine gelmişlerdir. Merasim çok hazin olmuştur. Hava Kurumu adına Rıza, Parti. namına Azmi Önâkın, ordu namına da bir genç za- bit hitabelerde bulunarak şe- hid tayyarecilerimizi taziz ey- lemişlerdir. Töreni müteakıb yapılan resmi geçid çok par- lak olmuştur. Ankara, 15 (Hüsusi muha- birimizden) — Kırık kanadlar günü olan bugün Ulus mey- danında hava şehidlerimiz için büyük ihtifal yapılmıştır. Me- rasimde vekiller heyeti azası, saylavlar, asker kıtaları, ku- rumlar, mektebler, esnaf mü- messilleri, binlerce halk bu- lunmuştur. Saat 11 de mera- sime başlanmış, müteaddid nutuklar - irad edilmiş, muzıka matem marşı çalmış, bir man- ga asker, üç defa manevra İişengile selâm atışı yapmış ve sonra Atatürk amtına bir şükran çelengi konmuştur. Da- ha sonra hava şehidlerimizin mezarlarına müteaddid çelenk- ler konmuştur. İstanbul, 15 (A.A.) — Tay- yare şehidleri ihtifali bugün saat 14 de Fatih parkındaki | tayyare abidesi önünde yapıl- mıştır. Merasimde askeri ve mülki yüksek memurlar, Cum- | huriyet Halk Partisi, Türk Hava Kurumu ve Türkkuşu erkânı, asker kıtaları, muzika, izciler ve mekteblilerle büyük bir halk kalabalığı hazır bu- İunmuştur. Tam saat 14 de bütün şe- hirde bir ihtiram vakfe ve sü- kütu yapılmış; şehrin bütün düdükleri uzun müddet çala- rak bu hürmet rak etmişlerdir. Türk hava kuvvetleri namı- na yüzbaşı Kemal, Hava Ku- rumu ve Türkkuşu namına B. Rüşdü, Şehir namına Bay Cemalettin Fazıl ve Üniver- siteliler namına B. Bahadır tarafından söylenen nutuklar- dan sonra bir manga tarafın- dan havaya ateş edilmiş ve merasime son verilmiştir. resmine vişti- 16 Mayıs 93? DOKA zllm satışları Ç. Alıcı K. S. 95 Esnaf Banka. 10 50 11? 91 Vitel 12 50 13 58 Kâ, Taner 11 50 12 35 Alyoti 13 adöğ 29 F. Klark — 975 12 22 M. J. Tarans11 50 İt 15 Ş.Rıza ha. 14 14 14 J. Kohen 12 12 , 8 İlya Galami. 10 50 10? 7 .H. Alyoti 975 97 374 Yekün ğ 433922,5 Eski satış 434296,5 U. satış İncir satışları Çu. “Alıcı K. S. 40 İnhisar — 4 50 183696 Eski yekün 183736 U. satış Zahire satışları ** .* Z yip aei Çü Gini K, . İ 138 Buğday 6 6 160 Arpa 4 45 Bizi'Mi'dan S 310 B. Pamuk 40 43 göER v Si üi d a ü ubaHa eai (1584 Kilo Yapağı52 52 169 Ken. Pala. 250 — 415 Prag-Venedik Hava yolu açıldı Venedik, 15 (Radyo) © Yeni Venedik-Prag hava y“h buğün küşad edilmiş ve DE İtalyan tayyaresi postayı a9 rak Praga hareket — etmiştir Bir Çekoslovakya tayyare p? tası da Venediğe gelmiştir. » - DAT RARATAKTLAĞAAK IADA IAA CII KDUK FOTO OrR. Refik Lütfi Or Zevkinizi okşayacak Temiz işçilik Hükümet civarı Kaymakaf? Nihadbey caddesi No. 20 KKK KALANYAKDAKAAAKADAKIKAK II A EKKIKUKIKAN YERLİ PAMUĞUNDAN AT, TAYYAHRE, KÖPEKRAŞ,