18 Mart 1937 Tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 3

18 Mart 1937 tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

| | | | | l 4Ğ 18/3/9317 İtalyan sı!ahlanmasının’lıedefı B. Mussolini, Akdenizde komşolarımızla dost ge- çineceğiz, diyor İlalyan mılletı, impratorluğu ihya etmek için sulh içinde yaşamağa muhtaçttr Trablusgarb, 17 (Radyo) — Bay Mussolini — Trahlusgarb'a — gel- dikten sonra bir İüğiliz gezetesi Muhabiri ve Macar diplomatı Kont Saki ile birlikte harabeleri ziyaret etmiştir. Akşam Bay Mumolimi şeref ine kara ve denisde bir Yapılmıştır. Bu sabah Bay Muwolümi, Trab. İhagarb fuarmın küşad resmini yap: Buştur. Bay Müssolini, hu münase- betle bir nutuk - iradetmiş, onbir #ene içinde ikinci defa olarak Trab- İusgarb'a geldiğini, bütün ,Trablus- Batb'da sükün ve asayişin hüküm *ürdüğünden memnun kaldığını söy- iştir. Bay Müssolini, yerli — müstem- leke halkına teşekkür ederken, Trablus'ta yapılacak yeni işleri de Yerlilere bildirmiştir. Bu nutuktan — Mâreşal — Malyo- fener alayı Tun bir müddet daha 'Libya'da ka- | Tacağı anlaşılmıştır. Bıy Mussolini nutkuuda, müs- temlekeci bazı Avropa devletlerini tenkid etmiş ve İtalya'nın imar faaliyetine mukabil diğer devletle- rin aksi bir müstemleke - siyaseti takibettiklerini söy emiş, bu arada Uluslar sösyetesine bazı imalarda bulunmuştur. Bay Mussolini, seyahati - hak- kında Avrupu gazetelerinin neşret- tikleri haherlerden bahsetmiş ve bunların sulba aykırı olduğunu ilâ- ve eylemiştir. Bay Mussolini: «Seyahatim emperyalistir. — Fa- kat hiçbir devlet aleyhine - tevecih edilmiş değildir. Akdemiz'de hedo- fimiz olan bit millet yoktur, Bu denizde komşu ve alâkadarlarla dost geçinmek emelindeyiz. İtalya'nın — silâhlanmasının he- defini arıyanlar kesin yaptığını biz de yapmaktayız. İalyan milleti - sulhperverdir. Kurduğumuz ımlurılıırlıvı:ıı ibya | ıgın sulha muhtacır Filistin'de tedhiş siyasa- sı'devam ediyor Kudüs müftüsü, İbmssuud '"la vaziyeti gö- rüştükten sonra Mekke'den döndü Kudüs, 17 (Radyo) — Filistin'de, kan dökülmeden geçen Bgün yoktur. Bugün gene muhtelii yerlerde birçok kargaşalıklar Olmuştur. 23 kişi yaralı vardır. Üç kişi tevkif edilmiştir. Kudüs'te belediye civarında Yahudi'lerin üzerine hücum edil- Miş, yeniden suikastlar yapılmıştır. Bir Yahudi öldürülmüştür. ir de coban yaralanmış, bir köyde bulunan Yahudi'lerden hi'wğu katledilmiştir. Yahudi'lerin protesto hareketi büyümek- &dir .Cemaatler, asilerle şiddetle mücadeleye davet edilmiştir. Halk müthiş korku içindedir. Telaviv'de Yahudi gençlerini yetiştirmek için zabıtaca kurs- ? açılmıştır. Hükümet, bazı tedbirler almıştır. Kudüs, “ruşluğunu söylemiştir. 17 (Radyo) — Kudüs müftüsü, Miştir. Orada Filistin vaziyeti Mekke'den - gel- hakkında kral İbnissuud ile < Kudüs, 17 (A.A) — Son günlerde - karışıklıkların — artması Üzerine Yahudi teşkilâtları idaresinin- şimal dııılmtkledıı e ilânını isted Fransız stikrazının ikinci kıs- mı da kapandı. Paris, 17 (Radyo) — Fran- ? istikrazının 3 milyarlık kıs- tda bugün öğleden sonra men - kapanmıştır. — İstik- l:ll bu ikinci kısmı vilâyet- 'N de işirakini temin etmiştir Resmi bir tebliğ istikrazın Pandığını ve 3 milyar frangı Wlğıııı bildirmiştir. ANADOLU Günlük siy: sıyanl gazete Sahip ve Başyazganı Hlydar Rüşdü ÖKTEM uıııl neşriyat ve yazı işleri llıınd.ı Nüzhet Çançar "';—h...... Ğ." İkinci Beyler sokağı Halk Partisi binası içinde "’*mı İzmir — ANADOLU "'oıı 2776 — Posta kutusu 405 Y ABONE ŞERAİTİ ti 1200, altı aylığı 700, üç * aylığı 500 kuruştur. | -u memleketler için senslik abone üereti 27 liradır Hür yerde <3 kuruştur Beçmiş nüshalar 25 kuruştur. Bi Filistin'inde — örli İzmir körfezi İçin iki vapur daha ısmarlanıyor İstanbul, 17 ( Hususi ) — İzmir körfezi için bugünlerde iki vapur dana ısmarlanacak- tır. Alâkadarlar, burada bu- lunmakta olan fabrikalar grup mümessilile bu hususta ko- nuşmaktadırlar. Maliye Vekilimiz Çekiliyor mu? İstanbul, 17,(Hususi) — Ma- liye Vekili Bay Fuad Agra- h'nn, istifa edeceği ve yerine, Merkez bankası - müdürü Bnı Salâhiddin'in, saylav seçilere | getirileceği söyleniyorsa da buna| ihtimal verilmemektedir. Feci bir kaza. Ankara, 17 (Hususi) — İk- tısat Vekâleti mütercimlerin- Bay Namık, burada oturduğu otelin penceresinden düşmüş ve ağır suürette — yaralanarak ölmüştür. mik; bundan evvel İzmir Al- man konsuloshanesinde ter- cümandı Daha evvel de İstan- bul matbuatında çalışmış ve son zamanlarda İktısat Vekâ- letinde memuriyet almıştı. (ANADOLU) — Bay Na- | Karabük YAK T A Fabrikasının temel taşını Başvekilimiz atacak İstanbul, 17 ( Hususi ) — Karabük demir ve çelik fabri- kasının temelatma- merasimi; Nisanın ortasında, bizzat Baş- bakanımız İsmet İnönü tara- fından yapılacaktır. Odalar Fuarda daimi bir sergi yapacaklar Ankara; 17 (Hususi) — İk. tısad Vekâleti, İzmir fuarında Ticaret Odaları için daimi bir sergi inşaasını muvafık bulmuş ve bunun- için lâzım gelen tedbirleri almıştır. Üniversited - bir hâdise İstanbul, 17 ( Hususi ) — Üniversite Rektörü, — Kimya Enstitüsü müdürünün — uzun süren konferansını kesmek is- temiş ve fakat talebe, dinle- mekte ısrar. etmşitir. Bunun üzerine kısa bir tatilden son- ra müdür, birkaç sözle kon- feransını ikmal eylemiştir. Bir askerimiz Roman İstanbul'da bir kadın, Ad- liyeye müracaatla; — Filâncı, bana, çirkin de- di. Halbuki ben onun - sevdi- ğinden güzelim. Bir heyet tet- kik etsin, kararını versin. Eğer onun sevdiği benden güzelse, bin İira veririma Şeklinde bir müracaatta bu- lunmuş. Bunları okuyunca hiç şüphesiz, ya Amerika veya Av- rupâ'nın bazı şehirlerinde va- kit ve nakdi bol bol sarf ve israf cden — acayipperestlik, yahutta kadın kıskançlığının insan muvazenesinin tepesine bayrak dikmesi habırınıza ge- lir. Nitekim, İstanbul müddei- umumisi de, herşeyden evvel, kadının akli vaziyetini tesbit etmeği daha muvafık bulmuş, onu muayeneye — sevketmiş. Eğer bu mülâhaza tahakkuk ederse, sadece bir. hemşire vatandaşın hastalığından müte- vellit ıstırabla kalacağız. Açıkça söyliyeyim ki, ben, peşinen, böyle bir ıstıraba seve seve gönlümü bağlamağa hazırım, Çünkü, eğer ortada dımagi bir intizamsızlık değil de, hakika- ten, Avrupa ve Amerika'yı saran acayip ve garaipperest- liğin Türkiye'ye sıçramış. ve bulaşmış bir tezahürü varsa, bi- Tramvay altlında can verdi| çim için çok fecidir. İstanbul, 17 ( Hususi ) — Harbiye önünde bir asker tramvay altında kalmış ve par- çalanarak ölmüştür. Vatman derhal tevkif edilmiştir. Müd- deiumumilik tahkikata başla- mıştır. 4 Ankara Spor kulüpleri birleşti Ankara, 17 ( Telefon ) — Ankaragücü ve Kınkkale ta- kımları, (Ankaragücü) adını alan yeni bir takım halinde birleşmişlerdir. General Liyota Bir klinikte kalacak.. Roma, 17 (Radyo) — Adis- Ababa suikastında yaralanmış olan general Liyota tayyare ile Roma'ya vasıl olmuştur. Gencral bir müddet bir kli- ——t nikte bulunacaktır. Hükümet | Taahhüdlerini yapmıyan tüccarlar cezalandıracak Ankara, 17 ( Hususi ) — Hükümet; harice karşı olan taahhüdlerini yerine getirmekte kusur gösteren ihracat tüc- carları hakkiında muhtelif ce- zalar tertib — etmeğe karar vermişti. Sofya'da Tevkif olunan talebenin bir kısmı serbest bırakıldı Belgrad, 17 ( Radyo ) — Sofya'dan bildiriliyor. Hap- sedilmiş olan üniversite tale- beleri hakkındaki — tahkikat bitmiştir. İlk dela yakalanmış — olan 70 üniversiteli, tahkikat s0- nunda — serbest bırakılmıştır. Yalnız elebaşılardan 12 kişi mevkuftur. Dahiliye nazırı, talebenin nümayiş tertip ettiklerini, fa- kat hükümetin bunu haher alarak — lâzimgelen — tertibatı aldıcını, sokaklarda söz söy- lemek - istiyen ve üniversiteli- ler tarafından mendilen eski liderlerin, gene söz söyledik- lerini bildirmiştir. Esasen kötü bir. taklit için- de - yuvarlanan kadının, Artist fotoğrafını - karşısına alarak kaşlarını şuna ve buna ben zeten genç kızın, Moda mecmualarına mukad- des-kitaplar gibi sarılan salon tipinin, Berberden çaya, çaydan ba- loya, balodan banyoya, ora- dan karyolaya, karyoladan bil- | inem hangi mağazaya veya sinemaya taşınıp duran kadı- nın vaziyeti bile, - bizim gibi bir cemiyetin bugünkü mua- şeret hayatına tamamen taban tabana zıttır. Bu arada; — Şu erkek benim saçları- mın filân artistin saçlarına benzemediğini söylüyor, ken- disinden davacıyım, yirmi bin lira tazminat isterim, Veyahut ta — Zevcim beni, kültürümü yapmamış olmakla itham edi- yor. Kendisi ile geçinmekliği- mize imkân kalmamıştır. Onun mahkümiyetini dilerim. Demğe kalkarsa, böyle bir toprağın sırtı ve böyle bir cemiyetin başı, böyle bir gai: leye — tahammül- edebilir mi? Biz Türk kadımının ruhi bün- yesine böyle korkunç bir mik- robun, daha doğrusu körü kö- rüne taklid iptilâsının girme- mesini, büyük bir endişe ile karşılıyanlardanız. Halbuki, garp kadınının herşeyden evvel tetkike; hattâ taklide ve benimsenmeğe de- ğer daha pekçok meziyetleri vardır ki, birkaçını işaret ve tavsiye etmeği faydalı bulu- yoruz: 1 — Okumağa alışmak ve okumayı sevmek, 2 — İyi bir ana, iyi bir zevce olmayı araştırmak, 3 —İyi bir cemiyet kadını olmak, 4 — Hakikaten spor yap- mak, müzik bilmek, konuşa: bilmek, dağarcıkta birçok ha- | yat güzellikleri ve malzemesi | bulundurmak, | Musevi'ler ve Türkçe Cj h Baliklem “Türkiye'de T ıı'II dili hâkimdir.,, ancak Türk Bay Katan şunları ilâve ediyor: Başka dille konuşmak, hem ayıb, hem de içtimat bir suçtur. Dün de; se- nelerden beri muallimlik - et- miş B. Roben Katan'la .— ko- nuştuk. Söyle- diklerini aynen kaydediyoruz; — Ben, on B.R. Katen dokuz yaşlarında iken Ka- vala'da — muallimliğe — başla- dim. O zaman, Rumeli bizde idi. Selânik'te çıkan bülün gazetelerde Türk dili hakkın- da yazılarım vardır. Yangında evim yandığı için, o yazılarımı ihtiva eden gazetelerin kollek- siyonu da |beraber yandı. Kavala'dan — Nazilli'ye ve oradan da. Bergama'ya, Akhi- sar'a ve daha bazı kazalara muallimlikle nakledildim. 31 Mart vak'asında, Selâ. nik'ten birçok Yahudi genç- lerle birlikte hareket ordusuna gönüllü olarak - iltihak ettik. Seferberlikte, zabit olmak hak- kım iken, sırf Türk kardeşle- rimle - daha fazla kaynaşmış olmak için nefer olarak ordu: ya iltihak ettim. Fakat, bilâ- hare, lisan bildiğim için san- sör heyetinde çalıştım. Bunları anlatmaktan maksadım, şim- diye kadar nerede bulundum- sa, dalma Türk dilinin tami- mi için canla başla çalıştığı- mi söylemektir. (Anadolü)ğnun bütün neşri- yatını ve Yahudi münevverle- ri tarafından ileri sürülen — fi- kirleri takip — ediyorum, Bu işin, zamanla alâkadar oldu- ğunu esas itibarile kabul et- mek lâzım gelse bile; bir Ya- hudinin, Türk dilini ihmal edip, İspanyolta veya — her hangi bir dille — konuşması, hem ayıp ve hem de fiçtimai bir suçtur. Her Yahudi anla: malıdır ki, Türkiye'de, ancak Türk dili hâkimdir. Yahudi olsun, başka bir unsür. olsun, herkes Türkçe konuşmalıdır. Ve bunu, bir viedan borcu, hayat icabı ola- rak kabul etmelidir. Gerçi telkinat şarttır. Zira eski zamanın bıraktığı günah: ları biran evel silip süpürmek için, biribirimizi ikaz etmemiz lâzımdır. Fakat, Türkçe konuş- mağı, yukarıda arzettiğim şe- 5 — Sade olmak ve sade- liğe itina etmek, Yani, biz Garblı kadının, hattâ garbın iyi olan şeyini kabul etmeğe ve bunu, kendi cemiyetimizc, kendi hayatımıza uydurmağa mecburuz, Vaktile, garblılaşma — işinin, bir kül halinde mi, yoksa ayrı ayrı seçilerek mi tahakkuk edeceği de münakaşa edilmişti. Ben, ikincisine taraltarım. Çünkü bizim cemiyetimize iyilik ve kötülüğü ile bu uzun devirle- rin, muhtelif sistem, veraset, şu ve bunün mahsülü - olan garp varlığı, aynen elvermez. *Biz en kısa yoldan tekâmüle gitmek istediğimize göre, gar- bin en iyi olan medeniyet, âdet, teknik ve bilgisini ahp gendi - teknemizdeki hamura karıştırmağa mecburuz. Orhan Rahmi Gökçe kilde nefsimiz için mecburt- bir vazife diye telâkki edersek, uzun boylu nasihatlara da ma- hal kalmaz. Rica ederim; Fransa'da, Al. manya'da, İngiltere'de, Rus- ya'da ve dünyanın her yerinde böyle değil midir? Fransa'da yaşıyan bir Yahudi, Fransızca konuşmağı kendisi için lüzumlu addeder de, Türk Yahudi'leri bunu neden böyle yapma: sınlar? Ben eminim ki, Cumhuri- yetin büyük - feyizlerini — anla- muş ve idrak etmiş olan Yas budi gençleri, istisnasız benim gibi düşünüyorlar, Ancak, es- kiden yetişmiş ve Yahudice- den başka bir. dil öğrenme- miş — olanlar, — itiyatlarından kolay kolay ayrılamazlar. İşte bu gibilere telkinat — şarttır, vazifedir, borçtur. Her Yahu- di genci, muntazam bir suret- te bu telkinata devam ederse az bir zaman içinde memle- ketimizde kendi — dilimizden başka dille konuşan bulun- maz ve maksada daha çabuk vasıl oluruz. Yeri yetişenlerin, tamamen Tütk dilile konuştuklarını söy- lemiştim. Bunu ispat edecek deliller çoktur. Meselâ, benim 10-12 yaşlarında bir çocuğum var. Türk mektebine gidiyor ve mükemmel Türkçe konu- şur. Kendisine, arasıra? Fran- sızca bir kitap veririm, oku- maz. Fransızca okumak, ona âdeta zor geliyor. Binaenaleyh gençler artık döğru yold tut- muş gidiyorlar. Maksad, 25 yaşından yukarı olanları ten- vir'etmek ve Türkiye'de, Türk dilinden başka hiçbir dille konuşmamak — iktiza ettiğini anlatmaktır. Bu da, hem gaze- telerimize ve hem de münev- verlere #düşen bir vazifedir.,, Hi A'manya 3Satışları tahdid ediyor İstanbul, 17 ( Hususi ) — Almanya, takasa tâbi Alman mallarının satışlarını, kendile.» rile takas üzerinden iş yapı: lacak memleketlerin miktarını ve Almanyajile olan ticari mukavele - vaziyetlerine göre tahdid etmiştir. Arnavutluk Asya paktına giriyor İstanbul, 17 ( Hususi ) — Roma ajansının (verdiği bir habere göre, Arnavutluk ta Asya paktına girmiye karar vermiştir. TAK VİM

Bu sayıdan diğer sayfalar: