22 Ağustos 1936 Tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 4

22 Ağustos 1936 tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Üamimul <— — Duk hazretlerini kabule hazırım, hrmşırccığım' Dedi. Dük içeriye girince hemen - karyolanın yanına koştu, elle- rini sıksiki tuttü ve kendi- sini kucaklıyarak: — Benim sevgili küçüğüm, ne oldun böyle? Dedi. Genç kız, Dük'ün bu mua- melesinden o kadar derin bir teessür hissetti ki,hemen hıç- kırıklarla ağlamaktan kendisi- ni alamadı. Ve ağlarken de başını Dük'ün omuzuna koydu! Dük: —Ağla.. Dedi. Bu ağlamak seni açacatır! — Çok bedbahtım! — Belki bedbaht idin, fa- bundan sonra mes'ud olacak- sın. Çünkü seni müdafaa ede- ceklerin yanındasın. — Ah, Monsinyor, siz ne kadar iyisiniz! Dük, genç kızı sıktı ve ba- “şına bir' büse kondurdu: — Sakin ol artık. Ve ba- şından geçenleri bana anlat! Dedi. Pibulet yaştığının altındaki mendilini aldı, göz yaşlarını sildi. Dük'te karyolada yanına oturdu. Pibulet, - Hanri'nin yanına geldiği andan Sen nehrine atıldığı ana kadar başından geçenleri bütün talsilâtile an- | lattı . Ve nihayet: -— Doktor olduğunu - söyli- yen ve bana taarruza kalkışan adamin başına indirdiğim dar- be ile yerde “cansız gibi ve kanlar içinde yattığını gördü- ğüm vakit çok korktum, kaç- tım. Gözümün önüne zından geldi, büsbütün korkarak öl- meyi daha muvafık buldum ve kendimi nehire attım! Dedi. Dük, genç kizın macerasını hiç bir söz söylemeden din- ledi. Bu sözler, Kora'nın şüp- helerini takviye edecek mahi- yette idi. Bu facianın Lüsi Dö Kola'nın başı altından çıktığı muhakkak idi. Dük, simdi Pibulet'i temin lüzumunu hissetti, ve: — Bunlar, senin sandığın kadar korkunç şeyler değil! Dedi. Hele kendini nehire at- mıya hiç düzum yoktu. Bana — kalırsa, başını kırdığın herif; henüz - sağdır, lâyık olduğu cezayı henüz tamamile bulmuş değildir, sonra, ölmüş te olsa.. Her öldüren mutlaka hapse mi gider; kanunlarımız müdafaa hakkını herkese vermiştir, sana ANADOLU —H Günlük siyasal gazete Sahip ve başyazgamı Haydar Rüşdü ÖKTEM Umumi neşriyat ve yazı işleri müdürü: Hamdi Nüzhet İzmir İkinci Beyl, yler sok, C' Halk partisi binası ıçı.:ıîe Telgraf: İzmir — ANADOLU Telefon: 2776 -Posta kutusu 405 ABONE ŞERAİTİ aylığı 500 kuruştur Yabancı memleketler için senelik aböne ücreti 27 Hç:-ıdıı Her yerde 5 kuruştur. — |Şotoü geçmiş müshalar 25 kuruştur ——— aa SS — ANADOLU MATBAASINDA BASILMIŞTIR Yıllığı 1200, altı aylığı 700, üç İ| nan'ı Siyaset.. Aşk Edebi, Tarihi, macera romanı FEASÜK GA * M tecavüz eden adam, mücrimdir; sen gendini müdafaadan başka birşey yapmadın, ki... Dük'ün bu sözleri, genç kı- zın maneviyatını kuvvetlendir- di. Ve: — Haklısınız! Dedi. Bu ci- | het hiç aklıma gelmemişti. — Pekâlâ., Bir defa bana kadar gelmek yök mu idi? Benim yanımda korkacak bir şey kalmıyacaktı; bunu elbet biliyordun.. Pekâlâ.. Sana bir şey daha soracağım, bu uğur- suz evin nerede olduğunu bi- liyor musun?. — Bilmiyorum.. Bu uğursuz evden kaçtıktan sonra, arkama hiç bakmadan nehirin kenarı- na kadar dos-doğru gitlim. Dük Lodovik, Polis müdü- rünün araba kazasında aldığı adresi hatırladı ve: — Bu ev KlodLoren soka- ğında kâin 3 numaralı ev olsa gerek! Dedi. — Acaba?. — Bu hususta emin olmak için buradan oraya kadar ayakla gideceğim; bütün tefer- rüata dikkat ederek dönece- ğim. Bakalım bu mudur, değil- midir? anlıyalım... Ve Dük Lodovik hemen hastaneyi terketti. Tam bir saat sonra döndü. Ve Stu- ber'in evini tarif etti. Arltık şüpheye mahal yoktu. Pibulet, Dük'ün anlatışına göre evin neresinden ve nasıl kaç- tığını anlattı: — Evet. Evet.. Dedi. n Dük Lodovik için de mese- le artık tamamile tavazzuh et- mişti. Bunun için, Alman se- farethanesi ve Lüsi Dö Kola denilen şüpheli maceraperest kadın ile sıkı alâkası olan bu Stuber'in kaçmasına meydan vermemek lâzımdı. Bu adamın sıkı sürette - ta- kibi sayesinde dosya sirkatının hakiki mahiyetini meydana çı- karmak ve bu suretle Hanri'yi büyük bir ittihamdan kurlar- mak mümkün olacaktı. —Sonu var — Bu evdir! Aydmda tü- tün mahsulü.. Aydın. (Hususi) — Aydın inhisarlar bnşmudurlugu böl- gesinde bu yıl tütün ürünü çök nefistir. Çinede - 640, Nazillide 19, Sökede 763, Denizlide, 211, Çalda, 89, Tavasta 811 ve İspartada 85 ki cem'an 2618 hektar tütün ekilmiştir. Geçen yıl bölgenin bütün istihsalâtı 1,300,000 kilo idi. Bu yıl 2 milyon kilodan fazla trhmin edilmektedir. Havala- rın çok müsait gitmesinden gerek kalite ve gerekse rand- man bakımından geçen yıla nazaran iki kat fazla olmuştur. Serbest bırakıldı Kordonda Deniz sporları yurdu önünde — kendisinden ayrı yaşıyan karısı Nuriye Ca- yaralıyan Bandırma'lı İbrahim, müstantikliğe verdiği bir istida ile tahliyesini iste- mişti. Müstantiklik, yaralanma hâdisesi hakkındaki raporu nazarı dikkate alarak İbrahi- m'in tahliyesine karar: ver- miştir. l f ı Çimdikler Ambalâj ve isakallı kadın Cenan namında bır Türk bayanı, ambalâj işine - iyice sarılmış, mütemadiyen tecrü- beler yapıyor. Ve, muvaffak olacağa da benziyor. Kendi- sinin muvaffakıyetini bütün sa- mimiyetimle dilerim. Bence ambalâj, tâ eski Mı- sır medeniyeti ile başlar. Am- balâj, nihayet bir mazrufu sar- rıp sarmalayıp muhafaza eden şeye derler, Mısır'ın meşhur mumyaları, düdyanın hâlâ dikkatle mua- yene ve tedkik ettiği öyle bir ımbıliidır ki, içine konulan insanı, İzmir'den orta Avrupa ve şimal memleketleri paza- rına kadar değil, üçüncü asır- dan yirminci asıra kadar gö- türmüştür. Kendi hesabıma, böyle bir ambalâj içinde kazıklanıp ta | soluk bir sima ve camlaşmış gözlerle asırlarca durmaâktansa cesedimin yakılmasını tercih ederim, Ambalâj, bir hürriyetsizliktir ve yahud dik- tatoradır. Maamafih bu am- balaj, bir mahsul nasıl ki ter temiz, sapa sağlam, eriyip çürümekten kurtarıyorsa, ba- zan milletlere de iyilik veri- yor, Sararıp solmaktan, buru- şup çürümekten ancak bu sa- yede kurtuluyorlar. Fakat esas itibarile amba- lüj, cismani ve ruhi ambalâj berbad birşeydir wesselâm! Ben, sirke içine oturtulmuş hıiyara, tomata bile merhamet- le bakarım. Kutu içinde omuz omuza durmuş biçare kavun- ların yerinde kendimi, yuvar- lak asma kabağı halinde bir başkasını düşünürüm de ter- lerim. %()N YI ABhR hi t.lt“—l*' YELGRAF TİLSıZLE Amerika, İspanya işlerin- de bitaraf kalacaktır. Bu husustaki fikir ve teşebbüs akim kalacaktır. Hiçbir Amerika devleti buna yanaşmıyor. Rio de Janciro, 20 (A.A)— Brezilya'nın Uruge hükümeti- nin yapmış olduğu teşebbüse cevap verirken İspanya'daki dahili harbe bir nihayet ver- dirmek maksadile yapılacak bir tavassutun — ihtilâlcilerin muharip sıfatını tanımak oldu- ğuna işaret edeceği tahmin edilmektedir. Yine tahmin olunduğuna göre, Brezilya İspanyol veka- yiünin Avrupa'nın vaziyeti üze- | rindeki akisleri, dolayısile ha- nevi | ! hükümetlerinin Bence, bir insana ceza ver- | mek için onu muvakkaten mumyalamak, — ambaiâjlamak * kâfi ve vafidir. Kaynananın dili, bu ceza için bire bir namzedlerdendir. Onu, şöyle ağızdan dışarıya çıkmış ve zarfın içine konup — sım - sıkı ambalâjlanmış şeklinde bir ta- hayyül ediniz. Vay bayan ge- Hinin kahkahasına ve keyfine! ** Sakallı bir Fransız kadını, hem de zengin, evlenmek is- tiyormuş, Vaktile bir pehlivan Yocası varmış. Karısının sa- kalına baka baka öbür dün- yayı boylamış. Fakat karısına epiyce servet bırakmış. Bu kadıncağız, şimdi diyor- muş ki: — İyi Bir koca bulursam evlenirim! Sakallı bir zevce bir hayli gülünç olduğu gibi, ayni za- mandk epiyce terleticidir. Er- kek hiç şüphesiz ki, zevcesi- nin yumuşak, temiz bir cilde sahip olduğunu ister. Yanak» larını onun yanağına koyunca taze, pürüzsüz bir cilde do- kunduğunu — duymakla zevk alır. Maazallah, süpürge gibi bir sakala yanak vermek, bilhassa bu yaz günlerinde çok feci- dir. Binaenaleyh hiçbir mem- lekette, garabet ve macera meraklısı Amerika'lılar müs- tesna olmak üzere, böyle bir izdivaca talep gösterecek kim- se çıkamaz. Kendisine pehli- vanları tavsiye etmeği daha akıllıca bir iş sanırım, Cim Londos, Dinarlı, Kara | | | Khazırda tavassutta bulunmak için sarfedilecek gayretlerin mevsimsiz. olacağını — bildire- cektir. Bununla beraber Brezilya hükümeti Urugen'in teklili bi tün Amerika milletlerince müt- tefikaa kabul edildiği takdirde kendisinin de - onlara iltihaka âmade bulunduğunu - bildire- cektir. Montevideo, 20 (A.A)—Ha- riciye nazırı M. Espalter gaze- tecilere beyanatta bulunarak Ürüge'nin İspanya'ya mütea'- lik olan teşebbüsünün iyi an: laşılmamış — olduğunu - söyle- miştir. Mumaileyh demiştir ki: Muharipler arasında hukuki | bir tavassutta bulunmak mev- zuubahs — değildir. Yapılmak istenen teşebbüs Amerikan dahili harbe nihayet verecek bir hal çaresi bulmıya çalışmalarıdır. M. Espalter uzlaştırma yol- ları ile bir sureti hal bulmak mümkün olduğunu çünkü iki muharibin tarafında Cumuri- yetçi hükümetin şekillerini ka- bul etmekte - olduklarını mıntakavi mubhtariyet mesele- sinin İspavyol vahdeti çerçe- ve j vesi içinde halledilmesi müm- 'İngiltere ve İspanya Hâdiseleri Londra, 21 (Radyo) — İn- giliz siyasal mahafili, İspanya hâdiselerini büyük bir dikkat ve ehemmiyetle takip eyle- mektedir. Lord Eden, İspanya'nın Londra sefirini kabul etmiş ve ( Kameron ) mes'elesinde İspanya hükümetinin dikkatli olması lüzumunu bildirmiştir. Polonya konsolosu Öldürüldü. Paris, 21 ( Radyo ) — Po- lonya'nın ( Valençiya ) konso- losu öldürülmüştür. Polonya hariciye nezareti, İspanya hü- kümeti nezdinde teşebbüsatta bulunmuş ve keyfiyeti şiddetle protesto etmiştir. z Ali ve sair pehlivanlar, eski meslektaşlarının karısının ar- zusunu tedkik edebilirler. Sa- kallı bir karının kendilerini maalüp edeceğinden korku- yorlarsa kendilerine diyebili- rim ki : Kadın, zaten erkeği yenen yegâne kuvvettir. Sakallısı da ©, sakalsızı da ol Çüimdik kün olduğuna kail bulunduk- larını söylemiştir. Vaşington, 21 (A.A) — A- merika hükümeti bugün Mon- tevido kabinesine bir nola göndererek İspanya'daki da- bili harb mes'elesinde tavas- sutta bulunmanın — Amerika için imkânsız olduğundan ba- hisle bu husustaki teessürlerini bildirecektir. anevi siyasetinin Avrupa iş> lerinin haricinde kalmak ol- duğu hatırlatılacaktır. Hariciye nezareti bu notayı tanzim etmeden evvel Ar- jantin, Brezilya ve şimali hü- kümetleri ile müşaverelerde bulunmuştur. Bu hükümetlerde İspanya mes'elesinde her hangi bir teşebbüste bulunmağa mua- Bu notada Amerikanın an- | rızdırlar. Macaristan naibi Amiral Horti istir ıstıralıate mi, yoksa M Hitler'le konuşmağa mı gidiyor? Viyana, 21 (Radyo) — Macar hükümet naibi amiral Horti M. Şuşing tarafından kabul edilmiştir. Bu mülâkat yarım saatten fazla sürmüştür. Amiral Horti şimali Tirol'e tebdilhava için gitmektedir. Şerefine dağ keçisi avlari terlip edilecektir. Maamafih maksad av olduğuna, göre Tokyo, 21 (A.A) | lür etmiş bulunmaktadır. şunlardır: arttırılması, Macaristan hudutlarına çok yakın olar Stiriya gidebilirdi. Bu- nun için Tirol'un intihabında hususi bir Hitler'le bir mülâkat yapılacağı tahmin edilmektedir. zamanda Von Papen de bu avlara iştirak edecektir. Japon İç Siyasası 'Yeni kararlar verildi. Kara_, deniz Büdçeleri Arttırılıyor - Başbakan Hirota'nın finans Bâkanı ile yaptığı görüşme üzerine Japonya'nın yeni iç siyasası tebel- Bu siyasanın en mühim noktaları maksad olduğu ve Ayni 1 — Kara ve deniz milli müdafaa !kuvvetleri büdçelerinin 2 — Mali kanunlarda reform yapılması, 3 — Tecim ve endüstrinin inkişafı. Bunlardan başka hükümet sivil bavacılığın Tnkişafı, ders senelerinin arttırılması, umumi sıhhatın ıslâhi ve tecim borçla- rının tahkimi için birçok tedbirler tasarlamaktadır. Fransız amelesi İspan- ya'ya yardım edecek! Hürriyet cebhemiz Guadarama'dadır. Her Ffedakârlığı yapmağa mecburuz, diyorlar Paris, 21 (Radyo) — Fransa İş umumi federasyon reisi M. Jüo, sol cenah gazetelerine yeni beyanalla bulunmuş ve: Eğer hükümetler İspanya işleri etrafında bir bitaraflık tesis etmek istiyorlarsa, istedikleri gibi hareket edebilirler, fa- kat bizim için hürriyet cebhesi ve hududu (Guadarama'dadır. Bunun için İspanyollar'a elimizden gelen her fedakârlığı yap- mağa mecburuz. Fransız hükümetine diktatör hükümetlerle anlaşılabileceğini söyledim. Hükümet bir bitaraflık teminatı verebilir, bitaraflık ilân edebilir. Fakat biz bu kararlara uymıyacağız; serbest ola- rak hareket edeceğiz: icabında hükümet aleyhine döneceğiz. Biz herşeyden evel kendi cephemizin selâmetini ve zaferini duşunumz Demışur Tekirdağ'da 1800 göç- men evi yapılıyor. Tekirdağ, 21 (A. A) — Bu yıl Tekirdağ bölgesinde 1800 göçmen evi yapılması karar- Taştırılmış ve evlerin - inşaatı mütcahhidlere - verilmiştir. İn- şaatı hızla ilerliyen bu evler şimdiden sonra gelecek göç- menlerin vakit — geçirmeden yurtlandırılmasına yarıyacaktır. Aygır deposu yapılacak Tekirdağ, 21 (A.A) — Mu- ratlı nahiyesine bağlı İnanlı aygır deposunda bu yıl 75,000 lira sarfiyle modern bir aygır deposuyle bir inek ahırı yapı- lacaktır. - Projeleri - hazırlanan bu binaların inşaatına yakında başlanacaktır. İstanbul spor takımı Edirnede Edirne, 21 (A.A)— İstanbul, spor iki maç yapmak üzere bu akşam şehrimize gelecektir. Edirne spor kurumu ve spor- cuları arkadaşlarını karşılamak ve istirahatlerini temin için bazırlıklara başlamıştır. Maçlar Cumartesi ve pazar günleri yapılacaktır. üüü

Bu sayıdan diğer sayfalar: