18 Ağustos 1936 Tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 6

18 Ağustos 1936 tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Fie. Pietri'nin — mukaveme — ve inadının — sarsıldığı — görüldü; başını eline dayamış düşünü- yordu! Dük Lodovik vaktin geldi- gine hükmederek: — Size tekrar ediyoru mki Pibulet tamamen masumdur! Kendisine her kim tarafından hattâ benim tarafımdan bile böyle bir teklif yapılsa kabul etmez; isyan eder. Bizim vilâ- yetin insanları çok namuslu insanlardır, buna inanınız| Dedi. Müdür, bir işaretle buna emin olduğunu bildirdi. Dük sözüne devam ederek: — Şu halde ricamızın ka- bulünü beklemiyoruz. Hasta- nede çok hasta vardır; bu kızla hususi surette meşguül olamıyacaklardır. Zavallıyı ölüm- den kurtarmak için bize yar- dıim ediniz. Dedi. Fakat polis müdürü: — Tahkikat kâfi derecede ilerlemedikçe, ve ben bu kızın | masumiyetine resmi surette saadeyi vermem! Dedi. Dük Lodovik polis müdü- rüne söz anlatamıyacağını kati surette anladı, ve ayağa kalktı. | Kora'da ayni suretle hareket etti. ve soğuk bir selâmla ay- rılırlarken, Dük Lodovik mü- düre: — Pekâlâ! Fakat ben mü- racaat edecek başka makam- ları da bilmez değilim! Dedi. GĞi Bu akşam, İtalya'ya yaptığı küçük bir seyahattan dönmüş | olan Prens Napolyon, Pom- penyen sarayında dostlarına bir balo veriyordu. Babası Floransa'da kaldığı için bu baloda Prens Kloild hazır değildi; bunun için ba- loya davet edilenler arasında san'atkârlar, maruf şık ve ho- vardalar, maruf salon kadın- ları ve bu arada Kora Pcarl'da vardı. Polis Müdürünün yanından çıktıkları vakit, Kora, Dük Lodavik'e; — Bu davete gidelim. Plon- plon'dan başka bize bu hu- susta yardım edecek yoktur sanıyorum, dedi. — Hakkın var! Hem de balo kıyafetindeyiz gidelim. Kora'nın kupası Alma köp- rüsünden geçerek Dük ile Kora'yı çabukça sarayın kapı- sına götürdü. Kapıda bulunan merasim Sahip ve başyanganı Haydar Rüşdü ÖKTEM Umumi neşriyat ve yazı içleri — İzmir İkinci Beyler sokağı €C Halk partisi binası içinde Telgraf: İsğmir — ANADOLU Telefon: 2776 - Posta kutusmu 405 ABONE ŞERAİTİ Yallığı 1200, altı aylığı 700, üç aylığı 500 kuruştar Yabancı memleketler için senelik aböne ücreti 27 Hitadır. Her yenle 5 kuruştur sünü geçmiş 'ın:ılu 25 kuruüştur. ANADOLU MATBAASINDA BASILMIŞTIR Siyaset.. Aşk Edebi, Tarihi, macera romanı ve teşrifat memurları kendile. rini hemen karşıladılar; çünkü her ikisini de çok iyi tanı- yorlardı. Geniş ve çok güzel tenvir edilmiş salonun dört büyük mermer sütununun göşelerinde güller arasında birinci Napol- yon'un Sezar kıyafetindeki kü- çük heykelleri vardı. Dâha girdikleri anda, zama- nın meşahirinden Jül Sondo'yu, Flober'i, Sen Böyei, Ogüstin ve Madlen Brohon'i, henüz genç yaşta bulunan Saraber- nar'i, Teofll Gotye'yi, Matma- zel Fovor'i, Samson'i, Jödit'i ve saireyi gördüler. Prens Napolyon Emil Dji- ye'yi bir kenara çekmiş, ya- kında vereceği bir davette en güzel eserlerinden birinin tem- sil edilip edilemiyeceğini - so- tüyordu. Kora, Prensi görünce hemen yanına gitti ve selâmlıyarak, alçak sesle: — Monsinyör dedi, Zâtrâsi- FAEr ae kça böyükbe vibi | lanelerine söyliyecek çok mü- him sözlerim var. Prens, gözlerini genç kadına dikti, bu bakış, kendi kanaa- tınca, amucası büyük Napol- yon'un bakışlarının ayni idi! Ve sonra: — Sözümü bitirmekliğime müsaade ediniz. beş dakika sonra emrinize tabiim! Kora, bir reverans yaparak Dük Lodovik'in yanına çekildi. Kol kola bir müddet dolaş- tılar, bir müddet Vikont Pol Dar'ü, Baron Edvard Andre, Marki Filip Dö Masa ile gö- rüştüler. Bu sırada prensin kendilerini aradığını gördüler. Prens: — Söyliyeceklerinizin mü- him olduğunu anlıyorum, bizi hiç bir kimsenin rahatsız et- memesi için isterseniz benim iş daireme geçelim! Dedi. Üçü birden geniş mermer merdivenlerden bitinci - kata “çıktılar; iş dairesine girdiler, prens kapıyı bizzat kapattık- tan sonra, Kora'ya: — Şimdi, sizi dikkatle din- lemiye hazırım! Dedi. — Sonu var — Yeni Neşriyat: Pamukkale suları * Yazan F. Akcakoca Akca. Fiatı 25 kuruş. Denizli civarında eski Hie- rapolis kasabasında çıkan ve dünyada bir eşi daha bulun- mıyan ve teressubatından ko- ca tepeler hasıl olan sıcak su hakkında eski ve yeni malü- matı içinde toplamıştır. Sekiz kılişesi vardır. Memleketimizin bir köşesinin hususiyetini bize lanıtması — itibarile tavsiyeye değeri vardır. Denizli'de Ça- lalçeşme pazarında ve İstan- bul'da Kanaat kitapevinde sa- tilmaktadır. Konferans Şehrimizde bulunmakta alan ve Ankara ile İstanbul'da tet- kikler yapan Japon profesörü Okubo, dün akşam Elhamra sineması — salonunda (Japon kültürü) hakkında bir kon- ferans - vermiştir. KA 97 KN Spor Ve Devletçilik Yazan : Suad Yurdkoru Hakiki spor kulübü olma- yınca hakiki sporcu da bulun- mıyacağı tabiidir. Netekim spor teşkilâtımızca müscecel binler- 'ürk sporcusu içinden yüz- de biri bile proğramlı ve da- imi bir şekilde idman yap- maz, çünkü idman yapacak saha ve levazim, idman yap- tıracak muallim bulamaz. 3 — İdman cemiyetleri itti- fakı Devlet ve Parti prensip- lerimize ve terbiye esaslarına aykırı kurulmuş bir teşekküldü. Türk Spor Kurumu da bu ba- kımdan — yanlış ve sakat bir teşkilâttır. Kültür işinde devletçiliği kabul eden bir ulusun spor teşkilâtını husust teşebbüsler elinde bırakamıyacağını söy- lemiştim. Kültür, kısa manasile ter- biye ve irfan demektir. Tür- kiye Cumuriyetinin irfan işi, yani İlkmektepten Üniversite- ye kadar mektepler devletin elindedir. Mevcut beş on hu- susi mektep ise devlet maarif proğramını aynen - tatbik et- mek şartile açılmıştır. Kültürün bir anlamında dev- letçi olan ulusumuz, diğer an- lamının küvvetli bir cüzünü teşkil eden beden terbiyesi işinde de zaruri olarak dev- letçiliğe gidecektir. Halbuki İdman Cemiyetleri İttilakı ta- mamen İliberal bir zihniyet ve metoda göre kurulmuştu. Bu teşkilâtda aşağıdan yukarıya doğru salâhiyet ve mes'uliyet tevzi eden bir sistem vardı. Türk Spor Kurumu bu sistemi pek az tadil etmiş ve yarısı liberal, yarısı devletçi bir teş- kilat olarak kurulmuştur. Faide vermesi matlüp bir değişiklik ya tam olarak yapılır, yahut hiç yapılmaz. Burada istitraden söylemek isterim ki ; İttifakın - sekizinci umumi kongresine -tekaddüm eden günlerde Ankara'da top- lanan ve spor teşkilâtımızın yeni mahiyeti hakkında rapor verecek olan ihzari komisyon- da bu ciheti uzun boylu mü- nakaşa etmiştik. Yeni spor teşkilâtımızın tam devletçi bir sistemle kurulma: sına muarız olan ekseriyet ta- rafından, esaslı mahzur olarak, mevcut bazı kanunlarımızın bu sisteme tearuz edeceği ileri sürülüyordu. « Âz zaman sonra hâdiseler bu düşüncenin me kadar yer siz olduğunu meydana çıkar: mıştır. Türk ulusu siyasi ve içtimai bünyesini tanzim için yeni birçok kanunlar yapmış- tır. Spor işimizi düzeltmek için de elbette bazı kanunla- rimız islâh ve tadil edilebilir. Bugünkü teşkilâtın kuruluşu terbiye esaslarına da aykırıdır. Terbiyenin başlıca esasların- dan biri otorite ve disiplindir. Bu da yukarıdan aşağıya dağ- ru tesis edilir. Türk Spor Ku- rumunda iki türlü otorite hü- küm sürmektedir. Teşkilâtın ilk kademesi olan kulüplerde aşağıdan yukarıya doğru inti- hap usulü ve buna dayanan otorite, ikinci kademesi olan bölge idari ve teknik heyetle- rinde yukarıdan aşağı intihap tarzı. Spor kulüplerinde idmancı- ların kulüp idarecilerini seç- meleri mekteplerde talebenin hoca ve müdürlerini seçmesin- HLA Ce ee d CT er 'NADOLU UT Tz YA (Y AY SON HABER KELKFON a AŞt YELGRRF İngiltere - Mısır Kral Faruk, Ingiliz ko- miseri ıle konuştu. Nuhas Paşa beyanat verdi. Mı- sır'da son bir hareket beklene- mez. Vergi tadilâtı yoktur, dedi. Paris, 17 (Radyo) — aSt d giliz—Mısır mukavelesi parafe edilmiş bir halde olduğu için Mısır heyeti 23 Ağustosta Londra'ya hareket edecektir. İmza hakkında henüz bir tarih tesbit ve ilân edilme- miştir. İngiltere'nin Mısır - fevkal- âde komiseri Sir lamison'da imzada hazır , bulunacaktır. Bu mukavele, askeri ma- biyeti hasebile bazı ecnebi mehafilde endişe uyandırmış hattâ, bazı esham üzerinde düşkünlükler bile görülmüştür. | Nuhas paşa bu hususta ira- dettiği bir nutukta demiştir ki: “Bu yeni mukavele ile M- sır'da hiçbir değişiklik olmıya- caktır. Yeni vergi. şayiaları yalandır. Yapılacak bazı zam- lar da tedrici olacaktır. Yabancı sermayeye Mısır açıktır. Ecnebi sermayesine den farksızdır. ocağı olan mekteplerde böyle bir seçime nasıl yer verilme- miş ise, fizik terbiye talim eden spor - kulüplerii çim tarzı da ayni ortadan kaldırılmalıdır. Şahsi teşebbüsler, 30 sene denberi memleketimizde ama- tör olarak tanılan ve kütleye hitap eden sporun ideal ku- lüplerini meydana getireme- miştir. Bu kulüpleri (İdman sahaları, spor levazimi ve mu- allimlerile birlikte) devlet ku- racak olduktan sonra - ki bun- dandan başka çare yoktur - orada hâlâ, (Gençler kendi kendilerini idare etmeğe, teş- kilâtçılığa alışsınlar gibi) yer- siz bir düşünce ile aşağıdan yukarı intihap usulü bırakıla- maz. Kısabir * sözle ; Türk genç- liği tam bir devletçi zihniye- tile Cumuriyet hükümetimiz tarafından teşkilâtlanmadıkça bu memlekelte spordan randıman beklemek faidesizdir. * .. Son Olimpiyad mağlübiyet- lerinden sonra bazı gazeteler- de, spor teşkilâtımızın devlet- leştirileceği ve Maarif vekâle- tine bağlanacağı bildiriliyor. Sporun devletleşmesi geç kal- miş hamlelerimizdendir. Kay- bettiğimiz zamanlar telâfi edil- mek isteniyorsa bu büyük iş yapılırken hesaplı hareket edil- mek, bilhassa sporun hakiki varlığı bir takım formalitelere feda edilmemek lâzımdır. Spor teşkilâtının bağlana- cağı en münasip bir otorite Maarif vekâletidir. Şu şartla ki, henüz daha mekteplerde bir spor varlığı yaratmamış, sporu hakiki çehresile mey- dana çıkaramamış olan klâsik maarifçi zihniyeti -evelemirde tadil ve ıslâh edilsin. Bunun için de, harika denecek rekor- lar yapan gençleri yetiştiren ulusların spor telâkkisini örnek almak çok faideli olur. B SA ç ai el zart Fikir ve irfan | karşı hiçbir tedbir ittihaz edil- miyecektir. | Mısır'da bir sol hareketine | intizar en büyük hatadır. Bu memlekette böyle ceryanlar olamaz. Misır'da vaziyet böyle ka- lacaktır.,, Kahire 17 (Radyo) Kral birinci Faruk bugün İngiltere fevkalâde komiseri Sir Milles Lampson'u kabul etmiştir. Sir Lampson'u saray nazırı Zülfikar paşa ve Nahas paşa istasyona kadar teşyi etmiş- lerdir. Necaşinin emlâk ve arazisi İtalyanl'ara dağıtılacaktır. Adis-Ababa, 17 (Radyo) — Teşrinievele doğru yağmurların hitamında İtalyan tebeasının | yerleştirilmesine başlanacaktır. Sabık Necaşinin ve dehalet etmiyen Habeş'lilerin arazi ve emlâki bunlara verilecektir. Elçimiz Dün Adis-Aba- 'badan ayrıldı.. Adis-Ababa 17 (Radyo) — Türkiye —hükümetinin Adis- Ababa maslahatgüzarı bugün Cibutiye hareket etmiş ve gi- derken Mareşal Graçyaniye gösterilen kolaylıklardan do- layı teşekkür etmiş ve konso- loshanede hiçbir kimse kal- mıyacağı için Türk tebaasının himayesini rica etmiştir. Ma- reşal da bu cihetten müsterih olmalarinı söylemiştir. Fransa Ve uluslar sosyete- sinin ıslâhı Cenevre, 16 (A.A) — Delbos Milletler cemiyeti umu- mi kâtibi M. Avenol'a millet- ler cemiyetinde reform yapıl- ması mes'elesinde Fransa hü- TELS)ZLE k Fransa Erkânı | Harbiye Reisi Parise Dönüyor Lehistan 'a.;kerlerı'nî Ve tesisatını geziyü! Varşova, 16 (A.A)—Fransâ Büyük Erkânı Harbiye reisi general Gamclin dün sabah general Rydz Simygli ile gö* rüştükten sonra refakatında Polonya Büyük Erkânı harbiye reisi olduğu halde Varşova civsrında Okience askeri tay- yare meydanında birinci hava alayını teftişe gitmiştir. General Gamelin bundan sonra P. Z. L. tayyare fabri- kasını ve Demplin'deki tayya- recilik mektebini de gezmiştir. General Gamelin öğle ye- meğini birinci hava alayının misafiri olarak orada yemiştir. Paris, 17 (Radyo) — Kara- kovi'de general Gamelin halk tarafından büyük tezahuratla kümetinin neler düşünmekte olduğunu bildirmiştir. M. Delbös bu mülâhezala- rında Fransa'nın l)îlhıssf mil- letler cemiyeti mukavelename- sinin 11 inci ve 16 1ncı mad- delerinin — tadilini istemekte olduğunu beyan etmektedir. Amerika'lılar ve İspanya hâdiseleri. Montevireo, 17 (Radyo) — Urugvay hariciye bakanı, bü- tün cenubi Amerika hükümet- lerinin İspanya'da dahili harbı durdurmak için faaliyete geç- melerini istemiştir. Hava faciası Tokyo, 17 (A.A) — Motarö tayyare gemisinde bir deviz tayyaresi Sasebo yakininde denize düşmüştür. karşılanmıştır. General, Pilsudeski'nin me- zarına büyük bir çelenk koy- muş hbalk tarafından şiddetle alkışlanmıştır. General akşam üzeri Viyana tarikile Paris'e hareket etmiştir. Varşova, 17 (Radyo) — Fransız erkânıharbiyci umu- miye reisi general Gamelen dün, eski Leh krallarına mah- sus tarihi salonda cumur rcisi tarafından kabul edilmiş ve en hüyük nişanla taltif olun- muştur. Generalın sinifindaki zabi- tana ve Varşova'daki Fransiz alaşemiliterine de muhtelif ni şanlar verilmiştir, Fransız gencralı saat 15 de Varşovayı terketiniş ve Kara- koviye gitmiştir. General mü- teveffa mareşal Pilsudeskinin mezarına bir çelenk koyacak- tır, Kendisina Lehistan erkâ- mharbiyei umumiye reisi de refakat etmektedir. General Gamelen Karakoviden Viyana tarikile Paris'e dönecektir. Gennral Gamlen — Varşova- dan ayrilirken — gazetecilere kendisine yapılan hüsnüka- bülden dolayı beyanı — teşek- kür etmiş ve Lehistan ordusu umumi — müfettişinin — Paris'e gelmesinin — Fransız'ları çok memnun edeceğini de söyle- miştir. Varşova, 17 (A,A)— Saml- dığına göre, Polonya ordusu- nun büyük şefi general Rydz Ramigiyin general Gamelin'in Polonya'ya yaptığı — ziyareti iade etmek üzere pek yakında sonbahar Fransız manevraları sırasında Fransa'ya gitmesi ihtimali vardır. Sıhhat Vekili- miz Aksaray'da Göçmen işlerini tet- kik ediyar. Aksaray, 17 (A.A) — Sıh- hat vekili Dr. Refik Saydam refakatinde teftiş heyeti reisi ve iskân umum Müdürü oldu- gu halde bugün şehrimize gel- miş ve göçmen evlerini teftişe başlamıştır. Sitma mücadele teşkilâtınca kurutulan Karasaz bataklığının - ve bunun kenarında yapılacak olan göçmen köyü yerini tef- tiş edeceklerdir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: