İNllün Birinciteşrin 14 Yunan'lılara (6öre: Anadolu'da Yunan Bozgunluğunun Gizli Sebebleri.. YUnanlılar, Mağlâb Olan Her Milletin Yaptığı Gihi ç a taribin malâe Hezimet Mes'uliyetini Birbirlerine Atfetmektedirler Yananlıların Anadolu hezl: Beti hakkında, bu sefere — İşti- Tak etmiş mütekald bir Yanan Tabitinin yazdığı eseri düne 'adar gezetemizde neşre dovam #ttik, Ba eser, kariler tarafından büyük fbir alâka İle takib Sdülmiştir. Buz zevat tarafın dan, bu eserin naklinin zafe: Tİmizin — kıymetini düşüreceği kında bamı — mütslea Öakitler ileri sürülmüştür. Böyle bir zanna yer yoktur; defa esterin Yunan görüşüne Röre yazıldığını tefrikanın ba- #da koymuş ve küçük mukad "mesinde de Yanan zabitinin eseri “Anadola hezimetinin Met'uliyetini Venizelos ve ta TAltarlarını — yükletmek — için Tazdığını,, da söylemiştik. Bu- ha için bu tenkitleri yapan Tevat, biraz acele etmişlerdir. Bu zevat eseri sonuna kadar bkib otmek süretile zan ve fahminlerinin doğru olmadığını anlamışlardır. Evcı; mubarrir bezimetin v'lllııllıılırlı menfi bareket. inden doğduğunu ve büyük Slerimizin bu sebeble kıyme: © az olduğunu göstermek lş, fakat birçok — yerlerde bi küvvellerinin we kadar h'lklııııe ve — muannidane herbettiklerini kendi kalamile Yamakla kendi iddiasını kendi- 4 tkrhetmiştir. Keasen harp tarihi, Anadolu .'llm“ıııı Türk mekeri deha- Nt en büyük ve müavaffak ANADOLU nni Günlük Siyasal Gazete ve Sahip ve Başyazgamı Haydar Rüşdü ÖKTEM Mumf neşriyat ve yazı işleri Mmüdürü: Hamdi Nüzhet l z c_""'*" İkinci Beyler sokağı Halk Partisi binası içinde W Sleraf: İzmir - ANADOLU *“elan: 2776 » Posta kutusu 405 ABONE ŞERAİTİ: 1200, Altı aylığı 700, Üç Y aylığı 500 kuruştur. Ybancı memleketler için senelik abone ücreti 27 İiradır. Heryerde 5 Kuruştur. Ğ Re Stemiş nüshalar 25 kuruştar. ANADOLU MATRAASINDA Casus Romanı “:*Gııu biçbir İz ve yazı ©medi. Bonun üzerine kâ h." Üillle bir daha yaladı; kâ 'gul“lnl kâfi derecede rutu- ı.ı“_ bir hale gelmişti. Bu ru- .,"“l Fâğıdı acele bir halle ._'.':ı açtı. Bu küğıdı koltu. altına koydu. Bi hararet de’xeeulıl koltu: takıştırmış gibi bir müd: g, unu kıstı ve bekledi. )| general | sabitlere atfodip dururlarken, olmuüş bir ereri olduğunu —ka bul vo tasdik etmiştir. Fırkacı kraliyet taraftarı bir muharrl- rin indi mülühaza ve — görüş- lerile bu büyük zaferin kıy- meti hiçbir vakit düşmez. Tefrika — ettiğimiz — eserin vakıa bedefi bu kıymeti kü- çültmektir; fakat yazılan ya- zıların've mütalesların hülâşası şudur; “Yanan ordasa boş bulduğu bir sahada Kütabya ve Eeki şebir'e kadar İlerlemiştir. Bu İlerleyişte yapılmış zikre şayan bir barp ve kazanılmış bir mubarebe yoktur, Kütahya'dan ve Eskişebirden Ankara üzerine yürümek bir deliliktir. Bu harekete — toşeh. büs eden kolordu büyük bir hezlmese uğramıştır. Yunan ordusu Müstafa Ke: mal ordulana kıymet ve ehem- miyet vermek — İstememiştir. Fakat 13-17 ağustos harbiade karpıstndaki ordanun her hal ve bareketini hayret ve dehşetle görmüştür. Yunan ordasu, bu barpte elinden gelen her fedekârlığı yapmış, son flşengini sarfedin- ceye kadar harbeden — kıt'alar olmuştur. Bu çok büyük mukavemete rağı Türk ordüsü — gelib gelmiştir.,, Muharrir, bilmiyerek İttrafı vücuda getirmiştir buna rağmen de, bu hezimetin Venizelisi zabitlerin partizanlık hususunda gösterdikleri İfrattan doğduğunu da Iddla edib dür muştur. bu ve Kral ıırılı'ı;lın, ordunun Türk ordusundan daha dün bir kabiliyette olduğuna gör- mek — İstemiyerek — hezlimetin mes'üliyetini geçenlerde kral- cılar tarafından idam olunan Papulas — ve — dostları Venizelisi'ler de ba mes'nliyeti gerek siyasi cepheden, gerek Idari noktadan ve gerek askeri vaziyet cihetinden — kralcılara, bilhassa kral Kostantin yaranına yükletmek İçin vesl- kalara müttenid birçok kitablar neşretmişlerdir. Venizellet'ler, ba hezimeti, Kostantin'in krallık mev- ve bah, sana ne derlerse kabul et.,, Yazı Stramer'e tamamen meç huüldü. Fakat ne olursa olsan, mektuaptakl — direktif — özerine harekete karar verdi. Ve mata. motle müayyen zemanı - bekle: meğe karar verdi. Bu aralık, kâğıdı küçük kü: çük topanlar baline koydu ve birer birer yutta! Kendisini kurtarmak İstiyen kilne gelmesi dolayısile —Avru: pa'nin, — bilhassn - İngiltere'nin itlmadının kaybolmasıne atfet. mektedirler. ı.ı Yarından itibaren de — Venl. zelist'lerin bu yolda — yazalmış bir cecrini nakle başlıryacağız. Şimdiden baber verelim ki kraliyet taraf tarlarının eserleri ne kadar bissiyata ve fırkacı. bğa İetinad ediyorsa, Venize. etlerin de eserleri ayni — csas- lardan zerre” kadar — ayrılmış doğildir. Bunlarda da — hedef, kraliyet taraf tarlarım mümkün olduğu kacar göster. mektir. Esasen, âdettir; herhangi bir orduda hbezimet başgösterirse, © ordunun mensab olduğu mem- lekette mes'aliyet şahaslara, par- tilere Istinad olunur! Halbukl her bezimet, bir Idaresizlik, bir vokofsozluk ve dirayetsizlik eseridir; naml ki ber zaferde sağlam ve çelik bir iradenin, İyi görüşün ve iyi idarenin bir eserdir! . Yarından m'b;ıen başlıyaca. gımz tefrika, İzmirden, İzmirin Karataş mevklinde bir villâdan, İzmir'de Türk kahramanlarının fonliyet ve fedakârlıkları bahlı- lerinden başlıyacaktır. Çok meraklı ve enteressan olduğunu şimdiden temin ede- rim, Faik Şemseddin Ilbay Menemen Ve Foça'da.. İlybay Fazlı Güleç, dün Me- nemen ve Foça ilçelerine (Ka- zalarına) giderek köy hareket. lerl etrafında tetkikler yapımış ve bu ilçelere bağlı bütün köy muhtarlarile görüşmüştür. İlbay gece otomobille şehrimiza dön- müştür. Genel Nüfus Sayımı 20 İLKTEŞRİN PAZAR Sayım gönü hiçkimse soka ga çıkmıyacağı için, ber çeşid Ihtiyaçlarınızı daha önce te min ediniz. Başvekâlet İstatistik Umum Müdürlüğü U herbalde yardımım kimin findan - olacağı küçük bir İşa- retle bildirilecekti. Stramer bu muammayı türlü halledemiyordu. . blr Gece; saat d.hnbıçııgı doğru, haplebanenin doktorü ve iki gardiyan böcresine geldiler, Doktor : — Kalp hastalığından büyük bir bubran geçiren hasta sizal. niz, değil mi? Diye sordu. Von Stramer, en küçük bir hayret ve heyecan eseri bile göstermeden ve otomatik bir şekilde : — Evet! Dedi. — Mnayenenizi mi Ististiyor arih Karş.ı”sında Burjiya Ailesinin Zehiri. Papa Aleksandır Burjiya, Kazdığı Kuyuya Nasıl Düşmüştü? meşhur bir allesidir. Bu #ile efradının hırs ve şehvet peresiliği çok büyük idi ve bunlar sadece kendilerine ma- lüm zehirlerle iş görürlerdi! Ve... Bu alle efradından Pa- pt altıncı Aleksandı İle oğlu Sezar'ın gene bu esrarengiz zebirlerle zehirlenerek öldük: lecinden şöyle-böyle dört asır dan fazla bir zaman geçmiş fakat kendi icad gerdeleri olan zehirlerinin esrarı hâlâ öğre Dilmemiştir. 1503 de, Papa altıncı Alek. aandr, kardinal Adrijan Korni- toya mükellef bir ziyafet çek miş, ve bu ziyafette Pspa'nın oğlu Sezar da mevki almıştı. Hizmetçiler, birçok nefle ve badide yemeklerle beraber en güzel Sicilya şarabı ile dolu iki billür kadeb yarap ta ge tirmişlerdir. Bu kadehlerden — birlsindek!i şaraba, Burjuya silesinin meş- hür ve esrarengiz zehiri katıl- mıştı. Ve bu şarap kardinala verilecekti; çünkü bua çok bü- yük olan servetine Papa'nın konması için ölmesi gerekti, Fakat hizmetçilerin bir yan. lışlığı yüzünden Papa ve oğlu nun yşarabı kardinale ve kardi nalin zehirli şarabı da papa İle oğlana verilmiş bu suretle papa hazretleri kendi kazdığı kuyuya kendisi ve oğla düşmüş Idi. Papa Aleksadr daha şarabı içerken bayılmış ve oniki gün iddetli istiraplar İçinde kıvran- dıktan sonra ölmüştü! İşte 1503 — senesindenberi, kimyagerler ve fen erbabı bu zehirin neden mürekkep olda ğünu öğrenmek için çalışıp dur- müuşlardır. Şaraba katıldığı za- man, şarabın koku ve lezzetini hiç bozmıyan fakat en kuvvetli bir Jasanı — mibayet oniki gön içinde öldüren bu zehirin ha kiki mahiyeti bu kadar malara rağmen bir türlü a0 şılamamıştır. Fakat, Viyana'ın en maraf Farmakoloğlarından olan profesör Stravmb, vzun Araştırmalar neticesinde burjl- yaların bu zebirinin neden iba ret olduğunu tesbite muvaflak olmuştur. Ba doktor, Borjiya allesinin bu ea maruf ferdinin ölümü hakkındaki bütün terihl vesi- | kaları tetkik etmiş ve zehirin De gibi âraz göstererek 12 gön busu zındanın yarı karanlık dehlizleri içinde iler- Tedller. .. Kendisini hakikaten hapls bane hastanesine götürdüler. Gardiyanlar - çekilip gidince, doktor musyene odasının pen- çeresini gösterdi : — İşte pencere! Dedi ve sonra masa üzerin: deki kalın ip tomarını da - içe- ret ederek : — İşte İp! Kurtulmak artk sizin mabaretinize beğlı - kal: miştir! Diye ilâve etti ve odada mahkümu yalnız bırakarak çık- tı, gizei! -— içinde ölümü İnteç ettiğini solamıştır. Doktor Burjiyatarın meşhur zebirinin ancak kotas esasla- rıba müstenid olduğunu kabul etmektedir. Çünkü mevcud ve malâm zehirler içinde, ölünü on iki gün içinde İntaç edebi- lecek yegâne zehir bu esastan Getibaal olanabilir. Potasın ar- sinikle karıştırılmasından elde edilen zehir müdhiş olmukla beraber şçarap içinde biç fark edilmez ve tesiri de bati fakat mobakkak olur! Malüm olduğu üzere, Avru: pa'da erbabının en ziyade kul landığı zohir arsenik ve arse- nik mürekkebatıdır. Geçenlerde Güyan cihetinden firer ederek ne olduğu bâlâ belli olmıyan Fransız doktor Loge'de hemşl relerini tedrlcl arsenik vermek suretile öldürmüş ve mirasla- mna konmuştur. Görülüyor ki, Borjiyaların roba bâlâ Avru pa'da baki ve hâkimdir. Pehlivan Güreşleri Topaltı ilk okulu fakir tale- besl usığına (Menfastiae) dün kışla alanında bir peblivan gü- reşi tertip edilmiş ve epey ba sılat elde edilmiştir. Güreşler heyecanlı olmuş ve yüzlerce balk tarafından seyre dilmiştir. Ihtiyat Zabiti Olacaklara! İzmir askerlik şabesinden: İhtiyat zablti yetiştirilecek kısa hizmetlilerden 330 do ğamla ve bunlarla müsmele görenler ve daha - evvelki do gumlulardan olup ta muhtelif tebeplerle geri kalmış olanlar dan yalnız askeri yüksek eh İlyetnamesl olanlarla denlz sı- nifina ayrılmış bulunanlar da dabil — olduğu halde 1-İkinel toşrin-935 Ihtiyat sübay mek tebinde bulanmak üzere sev kedileceklerinden — 25.11.935 tarihinden — itibaren yerll ve yabancı bilümum kısa hizmet Hler askeri ve yüksek ehliyet- name hüviyet cüzdanı ve mek tep şahudetnameleri beraberle- rinde olduğu balde şubeye müraecaatleri. Tam vaktinde mektepte bu- lanmıyacaklar bakkında ka nübi muamelenin tatbik olu nacağı İlân olunar. Ortalık henöz tamamil mamıştı. Ve bu ipten kolayca kayarak uşağıya indi. Burası, geniş fakat tenha bir avlı Idi. Yüksek dıvarlara doğru koştu ve orada demir bir kapı gördü. Kapıyı açmak Alman zabitl için güç olmadı. Von Siramer'in, bu umul mas vaziyet altında kalbi şid detle çarpıyorda. Kapıdan dı- şarı çıkınca, etrafına bakındı. Bir otomobil vardı. Şoförü, sanki firarllere yardım vazife- sile mükellef İmiç gibi yavaş bir sesle : — Alman sefarethanesine mi gidecekelniz? Diye sorda, Hâdiselerin bu umulmaz çe- Savfa 5 ŞT I Halkın Fikir ve Dilekleri | Yurddaşlar —— ..00 ğ Demiryolları Idaresinden Yalvarıyorlar! — Sultanhisar kasabası mevcut dört fabrika ve birbirini takib —| eden mühim İstihsalâtile cidden mübhim iktisadi bir wmerkezdir. Banunla beraber yine iktisadi ehemmiyet ve varliğı “aşikâr olaa — Yeripazar a. transit merkezi nahiyesinin — ve — İstasyonu olduğundan ba nebiyenin posta çantası Sultanbisar İstasyonun- dan sevkolunur. Ahiren Devlet. demiryolları 8 İncl İşletme mü- fettişliğince verilen bir kararla Temirden Eğirdire haftada üç defa tahrik edilen ve yine baf. tada üç gün Eğirdirden İzmire avdet eden ekisperes katarları- nn Soltanbisar — İstasyonunda tevakkufana müsaade — edilme- diğinden fabrlkatör ve tüccar: ların bağlı oldukları İzmlr tica- retevlerine günü günüce yap- mak mecburiyetinde bulunduk- ları tHearj — muvhaberelari takibetmek ihtiyacında bulun- dukları piyasa tobavvülleri bu yözden İmkânsz bir çekil al- maytadır. Bu yüzden de sarar olduğu aşikârdır. Devletdemir. yollarının halkın, tüccarın me- nafi'lal takip ve bu yolda aza- mi tesbilâı — göstereceği hak kındaki kanaatımız kuvvetlidir. Binaenaleyli bu eksperce — ka- tarlarının gidiş ve gelişlerinde eekidenberi olduğu gibi, Saltan- hisar İstasyonunda bir dakika tevakkuflerı 'ba zarar ve me- hazirin önüne geçeceği ve bu bir dakika tevakkufan bu tren- lerin seyrüseferinde matlub in- tizamı halelder etmiyeceği tabil bulundağundan çok baklı dile, gimlein İsafına sayın gazetenizin delâletini rica İle saygılarımızı sunarız. Tüccardan Mehmed Züahtü, tüccardan M. Lütfi, tüccardan Yosuf Ziya, tüccardan Ibrahim Bakkı, tüccardan Feyzullah O, Mehmed, tüccardan #sşçı O, Sa Hb, tüccardan Ozsman, tüccar- dan M. Fahri Celti, tüccardan Bayrem O. Mehmed, tüccardan A, Tevfik, toccardan — Enver, tüccardan K. İnci, tüccardan Aksekili M. Zühtü, tüccardan Hasan oğlu Ahmed ve Ibrahim, Kürt Tsmall O. Şükrü, helvacı Küzum, Ismali O, Ahmed Baki, Mustafa Kemal, $ Nolli FKO TARMETAEMEA KA LKST G CRFOGU C CAGARARC I 2 GGICI T KUK DA AOA UDO GAT T SS Y L L L G DA YN Ve otomobile bindi, Bir çey- rek srat sonra Alman sefaret- hanesinin kopım önünde bu- landa. Artık kartulmuştu. Ve sefarethaneye girlnce sordu: — Beni kurtaran siz mlsIniz? Sefaretbanede hattâ Von Sıra mer'in tevkif edildiği hakkında malümat yoktu. Sefir ve Von Stramer anda birbirlerine sordalar ; — Kurtaran kim? bir .. Karllerim!ze bir haber verelim: Von Stramer'i kurtaran, yüz- başı Benua idi. Fransız İstihbarat bürosunun bu en kıymetli zabiti, nasıl alrensdin 27 W0 .