üÜçüncü kısım 200,000 Yunan askeri nasıl mahvoldu? Mostafa Kemel, Yunan - or- a nasıl bir âkıbet hazır İdığını kâfl — derecede — İhsas Simiş ve etmekte İdi. Basmın, nasıl küdretli — bir * İle küvvetlendiği ve — idare ..İİİJI biç mazarı dikkate *lınmıyordu. Bundan tam onüç sene evvel Afyon Karahisar'da, 11 ağustoa 1922 de askeri kulüpte büyük içtima yapıldı. Generaller, şübedon — kaymakamler, lar vesair nâfiz mevkili Zabitler bu İçtimada hazır bu- —llymlı. he yapılıyor veya no görüşü- ? Ordunun vaziyeti mi? Yeni bir taarraz veya biçol- Mazsa yeni bir müdafas — plâ- M Mi? HBayır... Hiçbirisi!. Bu içtimada orda erkânı *Eleniyor, gülüyor ve oymu- Yordu, Gören, zaferle tetevvüç Stmiş bir sulh arefesinde bu- u sanardı. Halbuki hal ve mevki çok başka idi. Düşman; hiçbir şey etmemeğe çalışarak Yunan Ordüsunun dört tarafında kor- bir felâket ağı kurmakta Vaziyet —öyle Idi ki, evin tarafı yanarken, beri tarafta Tengâ çegane İle meşgul olan- İtin vaziyeti gibi 1di. Bu gibi içtima (Eğlencenin bittiğini, Türk — casusları Rünü gününeo Mastafa Kemal'in AMumi karargâhına bildiriyor: d, Bir sinek dahi — gelib Hse, Mustafa Kemel bundan Mutlaka haberdar oluyordu. D ağuastos İçimamında, büyük *Elenceler yapılmıştı. Bunun İin 12 ağustos sabahında ordu- ea mühlm unsurları yor- Bün ye bitap, benüz mahmur- _ıİ:ıle idiler. aa için hemen hiçbirlei Yezlfeleri başına — gitmediler, u_lli de mıntakalarında ne *ldağunu gidib — aramadılar, lar bilel. 12 ağastos akşamı, — İçtira E*de sakeri kalüpte tekrarlandı. Casus Romanı: No. 8 İsamalarını emrettim. - Şimdi, Hane elimizde) demektir. İşte ı:.:l Buretle bitmiştir, yöz —* Bir dahe tebrik ederim.” Mabud gibi çalıştınız, önü- Ü, hiçbir. meçhul bırakma- ö Patron bundan çok mem- Tni kalacaktır. |Bunları pat- k baber vermek sizin hak- Pi T. Giderken mühim bir Arta slzi evinde de kabal *deceğini söyledi. Possi cadde- 45 numarada ikinci kat- f Gizli Sebebleri.. Yunan Cephesi Kumandanları Türk Taarruzundan Haberdardılar. Ağustos Hezimeti Artık Mukadderdi kadar patlasın,, Sabahın eat “Çal oynasın, bavası devam etti. Ancak, Türk toplarının kuv. vetll sesleri altında nihayet bolabildi. Mustafe Kemal, teribi bü yük hareketine iİşte bu anda, bu suretle ve Afyon Karahisar cephesinden müthiş bir. bom bardımanla başlamıştı. beşine Bu top sestleri Yunan orda- sunun vlcdanında — patlıyordu. Yaonan ordusu, tehlikeyi sez- miş gibi idi; bunun için de müdafan ve hattâ — mukabil taarruzlarla kendini gösterime- miş değildi. Afyon'an şimal eihetlerindeki Yunan alayları, bu top tasrruzuna şiddetli hü- cumlarla cevab vermeğe - baş- ladılar. Yanan ordüsunun — cevheri büsbütün bozulmamıştı; Mustafa Kemal, kuvvetli — istihbaratına rağinen karşınnda büyük bir mukavemet ve taarruz — kabili: yeti yerinde bir Yaunan ordusu bulunca, herhalde bayret et miştir. Türk erkâmı hearp miralayı Kemal Cevdet (*) Küçük Asya barbı hakkındaki eserinde: «13 ağastostan evvel Bilecik ve Sarayköy'de yapılan — keşif taarruzlarında düşmen — kıt'ala- zının mevcuüdiyeti ve mükave- meti görülmüştür.,, Demektedir. Bununla — beraber, — Afyon Karahisar'da bir Yonan taar- ruzu Ahilmali — de kavvetle söylenmekte Idi, Maamafih 6 ağustosta Türk'lerin Ortanca'ya yaptıkları bir beskın — muvaf: fakıyetle bitmiş, Türk'ler kâfi derecede esir de almışlardır. Ortanca hâdisesi, başkuman dan — general — Haclanesti'nin nazarı dikkatini celbetmiş — ve orduya 8 ağastosta mühim bir tamim — göndererek cephenin salr yorlerine de Türk'lerin ayni sarette baskın ve taarruz- lar yapması ihtimalini bildirmiş dikkat ve takayyüz taveiye etmiştir. Türk kuvvetleri, umumi ve büyük bir taneroza geçecekle- rini bize (Yunanlılara) sadece bir hafta Ortanca'da evvel n DA 28 Eylâl 935 Sıkı sarette İzl üzerlude, bu: (Ştadır. Yarın da burada:8,30'da? bulunuyoruz. Ertesi güön, saat 9,30 da Be- nua ve komliser Rokur İstihba: rat bürosu şefi miralayın dal- resinden birlik çıktılar, Her iklal de düşünür bir va- ziyette görünüyorlardı. Kendilerine hasredilmiş olan odaya girdikleri vekit, sükütu komiser bozda : 28 9935 — £ göstermiş değildller. Tanrruzdan üç gün evvel, Yonan kuman- Alyon Sandıklı orasına üç kuvvetli iyi teçhiz edilmiş Tük fırkasının yerleştiğini Iyi sürette baber almışlardı. Birinci kolordu önüne de, 10 ağustosta tahşidat yupıldığı Yunan erkâmı — harbiyelerine meçhul değildi. « danları, ve ve .. Türk tearruzu, 13 — uğustos 1922 de sabahleyin saat beşte başladı. Tasrrazan şiddetli ve mües tir bir topçu ateşi İle başladı. ğini evvelce söylemiştik. Daha akşamdan birinci Ya: nan kolordu kumandanı gene: ral Trikopla ve üçüncü kolorda kumandanı Tück — kıtalarımın endişe veren bir takım — hare- ketlerini farkettiler. Generml Trikopla telgraf la, Yanan cep: sinin şimal kısmına nazgrı dikkati celbetti. Üçüncü kolor. du kumaadanı da cevab olarak Türk — topçularının — onuncu fırkayı — şiddetle — dövdüğünü bildirdi. Bu suretle görülüyor ki, Mustafa Kemal'in 6 sğus tosta — Ortanca'ya — yaptırdığı baskın ve 13 agustostaki hare- Ü mosyyen bir. plâmın — eseri idi ve bunun da Yunanlılarca meçhol olmaması lâzımdı. Halboukt Türk erkânı barbi. yesi, Afyon Karabisar cephesini asıl hedef itilihaz — etmişti. (© Yunan muharririnin ese- rinden aynen alıyoruz. — Sonu var — Gerede'de Büyük Bir Köy Yangını.. Bola 26 (A.A) — Geredenin Ahmetler köyünde dün gece bir. yangın çıkmış 15 ev 30 samanlık ve 15 ahır tamamen yanmıştır. Yalnız bir ev kar- tarılabilmiştir. Köylünün zahi- releri ve eşyaları da yandı. Yangın bir ahırdan ve köylü- nün hayv gece çıra İle bakarken otların tutuşmasından çıkmıştır. emrelmesine ne dersiniz? — Dostum, ben bir wekerim, bunan için de âmirimden emir. leri alır ve aldığım şekilde ifa- ya çalışırım, Masmafih haki. kati söylemiş olmak için bu İşte ben biraz şaşırmış olduğu a İtiraf ederim, Fakat pat ronu çok İyi bilirim. Kuvvetli görüşleri vardır. Bu suretle ha. reketinde de her halde mühim bir mes'ele vardır. Nasıl mes'e- le veya mes'eleler? İşte bunu bilmem. Bunları elbet öğrene- ceğiz ve bu asna kadar çalışa- hbm, Lele Hans'ı elden kaçır: mamağa çok dikkat edelim. — Merak etmeyiniz! Adam- larımın elinden kurtalmak ko- — Miralayın Hansı son emre | lay birşey değildir. Bu İşe, en kadar serbest bırakmamızı yal- zaktan kontrol etmemizi müsteld adamlarımdan Leomar ile Gördan'i tayin ettim. Mira- I ncirler Anadolu'da Yunan Bozgunluğunun || Aydın 1 nciri, Onun Gelişmesi ve Yeryüzündeki Mevkii. İç Bakanlık basın işleri genel direktörlüğünün çıkardığı (La Tur- güle Kamâlist) in 7 inci sayısında” Nihat İyribozun '(İncirlerimiz) baş- Tığı altında bir yazısını okuduk. Ege ile çok ilişiği olan bu ya-f| fuyı Türkçeye çevirerek buraya ge- çiriyoruz. Amerika'nın ünlü profesör. lerinden Hansen ve Smlth in- cirin acum yemişleri İçinde en besin ve en sağlıklı bir yemiş oldağunu yazmaktadırlar. İncir yetişen ülkeler balkı bunu en çok İiyl anladıklarından bol incir yemeği âdet edinmişler- dir. Aydın ve İzmir şar ve köylerinin sofralarında her za man İçin teze İncir bulunur. İklimi bu besia ürünü yetiştir. meye uygün olmiyan — illerle dış ülkeler balkı ise kurnanna yemekle isteklerini — giderirler. Bu yolda. yapılan Umiğ incele- meler yaş ve kuru İncir yiyen kişilerin mide ve barsak hasta. lıklarına karşı dayanıklı oldak- larını göstermiştir. Ülser, kan- ser ve kan bozüklükları gibi hastalıklara İncirin çok faldeli olacağı aydınlatılmıştır. En güzel ve en nefis incir yetiştiren büyük ve küçük Menderes - vâdilerinde acanun en bereketli ve — verimli top- rakları bulunur. Bereketli top rakların bulunduğa alanlarda bava; İnsan yaşayışı için pek aygun değildir. Bu; böyle ol: makla beraber ba iki büyük vâdi içinde kurulmuş şar ve köylerde oturunlar hep güçlü kuvyetli İnsanlardır. Cılız, 80- lak çocuklara - rastlanmaz, bu- ralarda kadınlar — erkeklerden daha çok yaşarlar. Yöz yaşına ermiş kadınlar çok — görülür. Incir İşlerile daha yakından ve daha çok uğraşırlar ve böylece erkeklerden daha çok — incir yirler. Çlayın Çikrine göre, bu tehlikeli adamı mülâye- T metle takip ettireceğiz! — Görünüşe göre öyle! — Hansn — kimlerle mü nase beti ol du ğunu anlayınca ensesine yopı- şacağız demek oluyor. — Belkil — İüraf edilmeli ki benl birşey hayrete dü- şürüyor : Miralay *Ace- Üçüncü gün sokak kadınlarından 'birinin leya lüzüm yok. Önü- müzde vakit çoktut!,, dedi. Hal- buki benim fikrimce Fon Stra- mer'in sükütü karşısında çerikl cürmünü sıkıştırarak söyletmek lâzımdır. Böylece daha seri yü- rümüş olmaz mıydık? — Belki! — Yoksa., — Benua komiserin sözünü İncirlerimiz Artalusal bütün — bilginler buğday ve arpa ve buna benzer ekin çeşitlerinde olduğu gibi yemişlerin de Asya'dan çıkıp acuna yayıldığında birliktirler. Adi incir (Ficus carfcae) nın ana yurdü İse Arap - illeri olduğu zannvedilir. Ana yurda nmereel olurma olaan bütün Akdeniz ve Türkiye'nin deniz kıyılarında bulonun bu bitkinin yaloız kü- çük ve büyük Menderes vadi- lerinde yetişen bir çeşidi vardır ki, renk, koku ve dat itibarile bütün çeşitlerin üstündedir. Ay dın İnciri (Calimyroa) adı veri İncir. topluyan bir köylü kızımız len bu çeşidin yalnız bu slana özel bir ürün olduğu Vanlaşıl. “makiadır. Gerek Türkiye'nin başka — bölgelerinde ve gerek | Amerika ve Avrupa'nın incire uygun alanlarında yıllardanberi yapılan uzün denemeler bü mefie ürünün başka yerlerde yetişemiyeceğini göstermiştir. Acunda incir ziraatçiliğinin tarihi sz çok belli ise de Ay davetini kabul etti.. gölerek kestl ve : — v Patron mes'eleyi başka bir. zaviyeden tedkik - ediyor. Banun için siz beyhude yere kafa patlatmayınız! Patron, size birkaç defa söylediğim veçhile istibbarat bürosumun kurdların- dandır. ve mesleğinin bakkile eridir. imiz Isviçre'de Alman'lar ve Propaganda.. Bern, 26 (A.A) — Ulusal karal İsviçre'deki Alman nazl- leriolo sinır dişina çıkarılması içla şimdi biçbir. sebep olma: h dığına karar vermişlir. Tüze bakanlığı polisze verdiği © emirde hiçbir yabancı teşekkü: B) löm içeri işlerine — karışmıyacağını her türlü propagandadan sakınacağını bil dirmiştir. İsviçre'nin ve — aa — dın incirl bakkında hiçbir bilgi yokur. Bunun yapma bir seleke Biyon İle mi İklim ve toprak şartları altında belirmiş bir çeşit olduğanu — dalr izlere rastlanmamıştır. — Olimpliyanım caki imsanları büyük ve küçük | Menderes - vâdilerinin çok ve- rimli topraklarında önemle Ça- Lışmışlardı. Elma, #ermüt ve ekin çeşitlerini bulup dünyaya yaymak yolundaki çalışmalarını bakılıran Anadolu'da — eskiden yaşamış atalarımızın İocir üze- rinde de çalıştıklarına İnanmak lâzımgeliyor. — İşkilelz ki, — acuk nun en güzel meyva çeçidi olan Aydın İncirinin yapma selekstiyonuna İklim ve toprak şartlarının — özel daruşları da yardım edecektir. Ozaanlı imparatorluğu her noktada görüldüğü gibi bu İşte- de cumuriyete değerli birşey bırakmış değildir. Cumuriyet rejimi İzmir'i gerl uldığı vakit bu işi uzmanlara vermişti. Ya. zılan raporlar ve yapılan an- ketler gu noktuları aydınlattı: Aydın İncirleri beklenen ürü- nü veremiyecek kadar kötü bir duruştadır. İncireklikle uğraşan çifiçiler san'atlarını İşl bilmi. yorlar. İmparatorlok Idaresinin miskinliği yözünden incir bah- çelerini birçok bastalıklar sar- mıştır. Bu yüzden Türk inel- rinin dünya — piyasalarındaki yeri gittikçe buzulma! r. Genel ülke ekonomisinde top- rak işlemesine büyük bir yer veren cumuriyet rejimi İnclr işini de büyük bir - tidizlikle ele alarak uzmanlarını harekete getirdi ve aşağıdakl kalkınıma- lar yapıldı: Bilgisi az olan çiftçisinin; toprak tman, gübreleme ve hastalıklar — tedavisinde bilgisi arttırıldı. Salgın — haztalıklara karşı devlet oğraş açtı. İncle kurutmasını en temiz ve sağlığa uygün biçimde yaptıran kurum. lar yapıldı. Bir yandan incelemelerle uğ: raşan bilginler de ilekleme İşl- Bin karanlık noktalarını aydın- lattılar. İzmir İncirl dişidir, kendini — Sonu 6 ma yoken Beek İ RERRER L G — ae yüzde — Yüzbaşı Benna sözüne devam etti: — Bizim patron böyledir. Açık söyler, İyi görür ve mut- Jaka muvaffak olur! Hamle yap- mak için kendisini zapteder. Fakat hedefe mutlaka — varır! Biz hele çalışalım. Polla rapor« ları yanınızda mi? Dedi, — Evet yüzbaşım. — Fakat mühim birşey yok. Haymer dün gece, mahallesinin sinema- sıda gitmiş, sonra dönerek yat- mak üzere eve girmiştir. . Hans HBaymer bir. haftayı, İşsiz ve güçsüz, can sıkıntısı içinde ve kendisini takip eden teharri memurlarından hubersiz olarak geçirdi. Emre itaata aliş- mış bir halde, hergün M, Ser- vesin telefonu başında sekizden ona kadar bekleyip durdu. — Sonu var —