'ir Ormana Dalmışlardı. Ağaçlardan Anadolu'nun Tarihit Tefrikası #HAarTun FHakaN Tefrika No, 52 . M. AYHAN Kuşlar ürkerek Kaçışıyorlardı.. . | FG YA TU ww — ua e kerre büyük İmpurator. *’.| Cücenler imparator Yıkıldıktan sonra mes'ele » Teşekkül edecek yeni in de çaresini bulacaktı. bö,le düşünüyor ve va: h. bu Bİyasetle idareyo çalı- ybey, siz böyle doğdu- t sonra parçalandınız; $ kargıdan, kılıçtan, kal. h gırhlardan, demirler. ! parıl tatuşan bir or- 'Uğtu. Seven, tanıyanlar, kal- İ'ıyııııı altına koşmuş Alıııdıg eteklerinde bü- ordugâh kuruldu. Ordugahta yüzlerce kabi- bayrakları sallanıyordu. İlhan, ne bakandı, ne A T" birşey? O, şimdi yalmız olarak hareket edl- Kabile rekleri, ağalar, h bir kurultay — yaptılar, orada berşeyi anlattı, kendilerine uşak, ba: gibi baktığını, - top didişe elde ettik. kendi keyflerine t, hanların kanla- lduğunu ve sıtik en © İsyana bile dayana: ; vaziyete döştüklerini | Bu arada kendi başın- ü Fden hadiseyi de gizleme- ee Bu sevda dillere dee- K &'— sonra da akınlar, başladı. Kanlı, çetin bunlar! ı.k'-ı kahramanları, yürü- *tmanlar gibi saldırdılar. Bi ummadığı bir vaziyet | kalmıştı : V ı"vlel edemliyordu. K Kızı vereyim! Ö Çdü. Fakat İlhan, bu Ki ı::ıı çiğaemişti. Evvelâ B rmak — lâzımdı. &'""l ı.l.ı..ı.rıınıl. bir. haa / İÇin mükemmel bir fır- Halmaştu : Bunu, bir kalbin mı foda edecekti? Beviyordu ve hergün, Yüşman ordularına bakar- banın kızının - güzal yü- , Fötüyor gibi oluyordu. Ve İ hi alarda kalbi sancı- ıl»_ıı'—ıı tutan eli titrer gibi b Ü W. derbal gene kendini S Yı 4 Te Ş İhtllâl? Ya benim gu Hı Olecak? #T bu Güşünce ile, derin q'“ yarasının acılarını k Sevdannı unutüyordu. —.:;h kuvveti Ho İlhan'ın )lı*_ durdarmağa — çalışı- İ Fakat muvaffak olamı: Gi ' hakanma - elçiler ND Ai S lmdat İstedi. Fakat İh, İ boy döndü. Çünkü Çin: 'N_ *Ttk İlhan'a meyletmiş: aP ve küvvetli nere: h!ç.:'ıll da o tarafa geçl: İ & j B W “M'Pılık Çin'den — İlhan'e Slipr) Bt Çin hakanı bir birçok bediyeler göne e — deriyor, ayni zamanda yardımcı küvvetler gönderdiğini bildiri- yordu, Elçi bü meyanda dedi ki: — Hanımız, bir kız için me. rak etmesinler. Eibette Çin prenseslerinden o — kahramana lâyık olanını veririz? Dediler. Demek ki, işler artık' İyiden işiye yolu girmişti. Çin haka- nımıa hediyeleri arasında öyle değerli ipekli elbiseler vardı ki, bunlar tamamen — Tükyolatın tarzında bazırlanmıştı : Soldan İlikli, dizlerine kadar uzayan clbiseler. Kiohskan (Çin Hakanı) en İyl en sağlam boynuzlardan ya- pılmış yaylar ve oklar da gön- dermişti. Bu okları da İlhan çok beğendi. Tecrübesini havada uçan bir kartalda yaptı. Ok, göğe doğru çıkarken bir yılan aslığı çalı yordu. Gelon göğüs zırhlarına, ke- merlere diyecek yoktu, İçlerin- den bir tanesi alındı. ve ön tarafında iki tane büyük pır- lanta, parıl parıl - yanıyordu. İhen bunlara baktı, baktı ve güldü : — Bize kılıç, zerre ve ok. lar daha İyi gelir. Biz göçebe kişileriz. Dedi, Flihakika, eski dede- leriniz, çok kabraman kişiler- miş. Olar, — Merttler, yiğltler, deriden çadırda vöya tanrının ovasında, dağda doğarlar. Fakat kavga Muhtelif mevkilerde meydadında ölürler, Derlerdi. Oolara göre, bir kahraman için evde ölmek, bir talisizlik, bir şerefsizlikti. Er- kek olan, boğaşa boğuşa ölmek gerekti. Yakar bunları anlatırken, gü neş tepoye çıkmıştı. Uzak, mavl göklerin ortasında göz kamaş: tırıcı büyük Bir elektirik Tâm- bazmı gibi yanıyordu. Bir ormana dalmışlardı. Se- rio, yeşil hlssini veren bir rözgür esiyordu. — Ağaçlardan kuşlar örkerek kaçışıyorlardı. Bölbüller ötüyordu. Yakar gözlerini kapıyarak derin derin içini çekti: — Ne güzel, ne güzel? Diye mırıldandı. - Sanki in. ena elile açılmış bir yoldan geçiyorlardı. Aübey; — Diye mırıldandı. Bu ara- bhk karşılarından bir yabeni heyvan göründü. Yakar onu görünce; — Aybey -dedi. seğa bakın sağa! Güzel bir giyikti bul. Siyalı sürmeli gözlerini dikmiş, renkli boynuzlarla süslü başını — kal. dırmış, ürkek, Grkek, onlara bakıyordu.. — Bu ne Aybey! — Giyik!... — Galiba, — sen böyle bir mahlük görmedin Yakar!. — Görmedim. — Arkası var — haleleri yapılacı asker ilânları Ankara M. M. V. & Cumuriyet — ordusunda i. ko, re. den: kullamılmak üzere 1455 suyılı mskeri memurlar kanana ve tallmatı hükümlerine uygun olrak aşağıda- ki şartlarla yedinci sınıf askeri bareme göre 1 el kânundan lti baren 30 lire asli maaşlı ve 1 el kânuna kadar 25 lira msli maaşlı askeri adli haklın alınacaktır. 1 — Bir hukuk mektebini en aşağı Iyi derecede olmak 2 — İhtiyet zablti olmak biltirmiş 8 — 830 yaşından yukarı olmamak 4 — Başkasına geçer bastalığı ve vazifesini gereği gibi yap mağa mani olabilecek vücut ve akılca bir arızanı bulunmamak tam teşkilâtlı bir nekeri hastanede muayene ettirilecektir. 5 — Yabancı İle evli olmamak 6 — Şeref ye huyslyetini muhil bir suçtan mutlak sürette ve bir cürümden dolayı üç ay ve daba ziyade bepse mabküm veya böyle bir suçtan takip altında bulunmamak, T — Sarhoşluk, kumarbazlığı adet etmiş, kamar oynatmış #hlâk ve siretço bakimliğe yaramıyacak bir hal ile dile gelmiş olmamak ve bunları polls tahkikatı Hle tevsik etmekı 8 — Nüfas kâğıdı suretl ve İhtiyati terhle teskeresl. 9 — Diploma tasdikli suretl ve muhtasar hal tercemesi. 10 — Bu şartlar dabilinde Isteklilerin buolundakları yerin en büyük kumandanlığına veya sskerlik şubesi başkanlığına ve ve- tikaları ve dörder adet fotoğrafları İle beraber Ltida ile müra caatları Ankara M. M. V. ne mürucaat olunur. 1015 Üçüncü Karataş selâmet sokağında Karşıyı Yukanda mübadil vesikasile ve 60 eski no. lı 30,5,935 tarihinden ödenmek üzere ybey celâl sokağında 65 cskl! 45 tejno lı ev 2 no.lı evin bedeli peşin para veya İkinci tertip 26 28 31 3 Izmir Millt Emlâk Müdürlüğünden: Lira 125 2000 22 kapı 18 tej no. h ev evla bedell sekiz - senede tibaren bir ay zarfında pozarlık saretlle satılacaktır. Taliplerin bu müddet zarfında her gün Milli Emlâk müdürlüğüne müracastları, 1604 Cevab! İsrar Ediyorum.. Dünkü nüsbada — Altınordu kalecisi bay Sabah Eytemis'in bir yazısı çıktı. Yazı sahasında eplce çelik çomak oynamış bir Iasanım, Çok müvekkidler, mu: arızlar gördüm. Fakat bahtın münakaşasine pirerken, ( Bay- ram çavuşun kasap dükkânın dan, etten, buddan, çırak, usta, anaforcu müşteriden) dem vu- rarak peşrev yapanları görme miştim, Bu genç ve idesl sporcuyu hatırlamakta gecikmedim: Altay kulübüne giderek, (Hâ- sılâtı yarı - yarıya takelın ede- Hm, fakat birbirlmizi yenml- yelim) diyen bay Sabehaddin imiş.. Hani, şo mahut mes'ele!.. Herşeyden evel, kendi yazımı bir daha okudum ve gördüm ki, kimseyi İncitmemişim. Hüdlee- lere, kararlara ve nazar nok- tama göre bir. yazı yazmışım, Altınordu kalecisi banu anlıya mamışsa, oncağız kabahatlı de- gildir: Körolam kollejler, çocuklara Türk'çe öğretmemişler!. Bay Sabahaddin, iptidai bir kalem tutuşa, ve Malettayin bir sokak ağzile — kasaphaneden, şundan, bundan dem vuruyor. Gene bu delikanli —mes'al de- glldir. Kahrolası — spor - politikası, gençlerimizi bu hale sokmuş tor. Yazış; âöz nezaheti namına me varşa, silip süpürmüştür. Bence enteresan ve dikkate şayan cibet; Altay'ın şamplyon. luk işinden ziyede gençlerdeki sinir bozukluğunun, itidal zü- gürlüğünün ve umumi müna kaşalardaki beceriksizliğin, vu- kufsuzluğun ve hulâsa hiçliğin kırmış olpuğu yüksek rekordur. Matbuat sütunları, ne Alsancak tribünleridir, me de - fatbol sahası; Burada gala, kabalığa, tek- meye mesağ yoktar. Zannodi- yorum ki ANADOLU tehrir müdürü a yazıyı okurken, (Bir nümune) vermek İstemlştir. Ben Altınordu'ya — bhakaret mi ettim, ben kimin şahsıma *hususlyetine girerek, ne saman ve ne söyledini? Her yazıda bir teşbih ve tasvir balunabi. lir. — Fakat bütün bunların edebi — ölçüleri, yazılış — kal- deleri — vardır. — Kaldı. ki, ben, kendi kulübümü konay ( Umami efkür ) karşısında en acı bir dlille çekiştirmiş ve Altınordu lehine, hattâ bizzet, bu delikanlı lehine yazılar yaz mışımdir. Ne kendisi İle tanı şıklığım, ne de — Altınorda İle bir münasebetim vardır. Bence, memleket ve gençlik bakımın- dan, Altınordu İle Altay — ara- soda, kaleci Sabahiddin'le Ce- mll, yebud Cemal, Sami ve Mahmud arasında, yanl sporcu fertler urasında hiçbir ayrı dü- şünüş yoktur. Mesleğimle tabili fcabları bunlardır. Gene sporcu yazısında, — — (Umuni efkâr böyle kabul etti, gazeteler bunu böyle kabul etti) Diye fatbol beyeti — hangi vak selâhiyetle — Altay'ın şampiyonluğunu tmzalıyabilir? Diyor. Onun fikrince kamoy ve matmuat, bir hiç, bir değer- ve PI Atina'da Yapılan Arsıulu- .' Nazar Noktasında| sal Maraton Yarışları. Atina'da yapılan ve Romen- ler tarafından kazanılan Dekat- lon beynelmilel müsabakaları çok heyecanlı olmuştur. Koyu- lara — Yugoslavya'dan, — Bollas, Starman, Sporo, Romaoy>'dan Gal, Togala, Bulgaristan'dan Harslambıyef, Fingerof, Yuna- panlatan'dan Erıkalıs, Vamva: kasla, Vartzakıs, Ramellatla, Ni- kitopulos, Stefanu, Krlakidis, Sarras. Yekün itibarile muhtelif mil- letlere mensop 15 atlet İştirak etmişlerdir. Koşa 42195 metre üzerlede lora edilmiştir. Netl- celer mraslle şavlardır : 5 inci kilometrede : Birlaci Romen Togela daki- ka 19, ikinci Romen Gel da- kika 19,15, üçüncü Bulgar Haralambiyef 19,2 5 10 uncu kilometrede : Birinci Yunun Krlakidle da kika 34,55, ikloci Romen To gtla dakika 36,55, üçüncü Yu- göslav Starman 15 kilometrede: Birinci Yunan — Kınakidis dakika 57,40, ikinci Romen Togala dakika 59,40, üçüncü Yugoslav Starman saat 1,25,3.5 siz varlıktır. Öyle mif.. Bu fikir karşımuda kendisine söylenecek şözü biliyorum, Fakat muba- tabımın oibayet bir kualem ve Fikir adami olmadığını — düşü- nerek bilgisizllğine bağışlıyorum. Dikkat eteln; yeldeğirmenlerine saldıran Don Kişot bile bu ka- dar balâpervezlık yapmamıştır. Gene Bay Sabahiddin, hak- tap, Dizamnameden, kurarlardan bahsederek, ihtilâflı - gönlerin kendi aklına göre, kendi hususi ve teayifkâr Wfadesile, bir mu- hasebesini yapıyor.. Verilen ka- rarın (Seromoninin başladığı on- birinel haftadan itibaren bütün maçların tekrarı) şeklinde oldu- ğunu İddlaya kalkışıyor ve bu bakımdan Altınordu K.S.K, ma- çını tekrerlamak netlcesine va- myor.. Çarpık bir. mantık: Bütün o münakaşalı günlerde amaç, İhtilâfin halli idi. Bu Ihtilâflar ise, uncak seremoni ilo geçen maçlar üzerinde du ruyordu. Yoksa, teknik ve nl- sami hiçbir pürüzü olmıyan bir maçı (Altınorda K.SK maçımı) tekrarlamak düşünülmemişti ve düşünülemezdi. Çünkü herşeyde sebeb ve İllet aranır. Bu olma: yınca, yapılacak muhakeme ve yürütülecek mantık da sakattır. Netekim verilen karar ve yapı- lan fikistür ancak ve ancak (Seremonl ile geçen maçların tekrarı) nı amaç tutmurtür. Yoksa bütün maçların değil!. Nizamname, kararlar ve he- yet otoriteleri üzerindeki iddia ve bassatiyetlerini samlıni, fakat dsabetli görmek İsteriz. — Gelib gelmiş bir takım (K.S.K.) kal- kar de; — Ben oyunu kazandım. Hakem kararını vermiştir. Derse ne olacık?. Onun da bir hakkı yokmu- dur? Her çey, bilâkayd ve şart, Jadi ve şabsi düşünüşleremi feda edilecek? Bu delikanlı; — Yazısını okuduğum #spor yazganı, mvanı çıktığı kadar gevel merkezden yardım İste- mekliğin nizami olmadığını bil- aai 20 kilometrede: Birinecl Romen Togala — esat 1,20,26, İkinci Yanan Kırıa: kidle aant 1,18,26. — üçüncü Yunan Vartzakis ssat 1,22,23. 25 kilometrede: Birinci Romen Togala esat 144,43, ikinol Yunan Kırla- kidis sast 1,42,44, üçüncü Yunan Trikalis enat 1,46,45: 30 kilometrede: Birinci Yunan — Kınakldis saat 2,9,20, Ikinci Romen Ta: gala aat 2,11,20, üçüncü Ro- men Gal saat 2,13,34. 35 kilemetrede: Birinci Yunan Kırıakidis saat 2,34,57, Ikinci Romen Gal esat 2,36,57, üçüncü Romen Togola sant 2,37,27. Buudan sonra finale varın- ciya kadar Üç etlet arasındaki müsabaka çok beyecanlı geç- miştir. Nihsyet Romen Gal 42 kilometre 195 metre Ma- reton koşusunu 3 saat 7 da- kika ve 40 saniyede bitlrerek birinci gelmiştir. 20 — saniye farkla Yunanlı kırıakidie ikin- elliği ve üçüncülğüde Romen Togala kazan dır. melldir; Şeklinde bir vecize de savur: muüş.. Merbametle karışık bir gölüşten kendimi alamadım: Ben kimim? Bana kim hitab ediyor? Bir gezeteciyi, spor nizamati nasıl susturabilirmiş. Görüyorum ki, bay Sebahiddin, çürük tahtalar Özerinde hare- ketler yadarak scsler çıkarmak heveslae kapılmıştır. Kisaon tekrarlıyorum: Nazar noktamda baklıyım. Amma, — karşımdakilerine de bürmer ederim. Altınordu da hak aramakta serbestir. Fakat beri tarafta İzmir merkez he- yetinin, valimiz General Kâzım Dirik'in İzmir de bulunmadık. ları gönlerde İki — kişi ile top: lantılar yaparak kararları ve hakikatları tevil ve tahrif etti. & de vakidir. Futbol heyeti de — vazifesini yapmamaktadır. Yani bizde spor teşkilâtı, bo: zuktur, fesad içindedir. Vuliml- zin şahsi varlıkları nüfoz ve otoriteleri bu İşten biraz uzak- laçsa — ve bü “heyetler, şimdiki ballarile bırak İsalar, kimbilir ne velvelell bir spor pandoml- nası kopacaktı? Ray Sababiddin; Siz nazar noktanızı söyledi. niz. Ben de yazdım, Neticeyi bekliyelim. Sporcu, çok söyle mekten ziyade disiplin ve itidel mefhumlarını tanırsa daha iyi olar... * Tayyare Piyangosu 19 uncu Tertip Bi- letleri Satılıyor.. Büyük Ikramiye 30000 lira Mükâfat 20000 lira