12 Şubat 1935 Tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 3

12 Şubat 1935 tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Oba Mektupları: ÜDK DİSKRİLİRİZ Arkadaş, Domuz Bekle- mek Nedir, Bilir Misin? Afyon Kaçakcılığı Tahkikatı — Arkadaş, domuz bekle- mek nedir bilir misin? Bunu bana soran, berhalde domuzdan pek cam yanmış bir obalı idi. Onun obasında ben, «Türk devriminde — obalının yükümü>» üstüne bler göylev söylemiştim. İzmir Halkevinin gönderdiği doktor obanın has: talarını; baytar obanın hayvan- larımı bakıyorda. Ziraat müta- hasaası da tarla ve bahçeleri dolaşıyordu. Halkevinin köycü- ler kolu, o gön, en dolgun günlerinden birini yaşıyordu. Mektebin büyük dershanesini ağızağıza dolduran — obalılara karşı söylevi bitirdikten sonra ız, saçlarına ak düşmüş bir yurddaş bana şöyle dedi: — Arkadaş! Domuz bekle. mek nedir bilir misin? Bizim *n büyük bir derdimiz - do- Müzdur. — Bilirim, arkadaş bilirim. Amma bu satırları okuyan: ların çoğu belki bilmez. Oba: hının domuzdan neler çektiğini, Ml—ly—lm. bu birkaç satırla hikâye edeceğim. Bir yaz güniydi. Yolum oba larda bir harman yerine düştü. Konuğu olduğum obalının iki oğla vardı. Akşamın alaca ka- ranlıklarında oğullarının — biri çiftten geldi. Biri hurmandan öküzleri, koruyordu. Pamuk tarlasının kıyısındaki çardağın yanına vardık, Akşam yemeği yiyecektik. Bir tencere ayranın İçine darı ekmeğini doğradılar. —Ardından bir de karpuz kestiler. Konuşa konuşa yedik, Baba, — oğullarına şu buyruğu verdi: — Biriniz darı tarlasına, biriniz bostan salmasına gidin, Ben de buğday demetlerini beklerim, Sonra bana döndü: — Ah, buralarda bize do- muzdan rahat yok. Hergün tefaktan akşamın alaca karan- lığına kadar çifte, barmanda çalışmak birşey değil amma, #0 domuz beklemek olmasa.. Dedi. Üçü birden sustular. — Beni de götürmez ml: f Dedim. Babnları gülümsedi: — Ne üstüne lâzım! Uyku: kalmağa hevesla mi - var? tın sıkıya gelirse ya bir uğaca tırman, ya yüksek bir kaya üÜstüne koş... Daha birçok şeyler. Biz demet tarlatına varınca Ela Bgöz olaydım s"düııbiıpeıdk ©$ ben a Ağlama sevgilim ağlama ı.:.ı":___ gelirim Altın tüle bürünmüş dağlar, &y ışığı altında çalkanan demet tarlaları, uzaklardan gelen yanık türkü, benl bir hoşetti. — Ne güzel Türkü çağırıyor şu delikanlı! — Yeni yavuklu oldu.. Şim- di demet arabasını koyuverince © da şu yanıbaşımızdaki tarlaya domüz beklemiye 'gelecek.. Ben bir kayanın üstüne çık- tm, Demet tarlasının arkası, bir dağa dayanıyorda. Domuz- lar o dağdan — gelecekti. Hiç kımıldamadan bekliyorduk, E piyce bekledik. (Ülker) — Ovalarda domnz bekleminde saat, ülker burcu dür. — yükselmişti. Balkandan gelen giden yoktu. sonra ormanın — kıyısından bir karaltı çıktı. Ben dana sandım. Çünkü bana domuz sürü İle gelir, demişlerdi, İki üç dakika Gsonra, — karaltıler çoğaldı. — Meğer İlk — öncekl klavuz imiş.. Benden bir kur- şun çalımı Ötede olan tarla sa- hibi, bana İşaret verdi. Lâkin sörünün yönü benden yana değildi. Gittikçe onun kurşun çalımı altına doğru gidiyorlardı. Otuzdan fazla idi. Bir - keçi sürüsü gibi. Tam onun kurşun çalımı altına yanaşınca, iki el silâh patladı. Sürünün olduğu yer, toza, dumana karıştı. Do- muzlardan — biri vurulmuştu. Amma, bir vakit — yanına s0- kulamadık, . .. Domuz beklemek nedir bili- rim arkadaş. Çifçinin baş düş- manlarından biri Domuzdur. O domuz ki çiftçiye — tatlı yaz uykularını baram eder; tarlasımı bir gece beklemese on iki aylık emeğini yok ediverir. Bazan da danayı domuz yerine öldürtür. Benim amca eğlümun başına bu da gelmişti. Ah, çiftcinin domuzu bir de- gll ki... Ona, ballık denilen ha- şereler domuz... Kınacık deni. len küf domuz; fareler domuz; çekirgeler domuz; baklalarına saran yer canavarı domuz, zey- tin ağaçlarını kemiren köçük kurdlar domuz; mitir. darıla- Tına saran porsuklar domuz; akdarısına, kumdarısına saran kuşcağızlar domuz,... Domuz, domuz, domuz... Bizim yediğimiz ber bir di- l ekmek, yaz geceleri tatlı ayku görmiyen binlerce çifiçi. nin uykusuzluğunu ve daba bin bir faciası pahesına.. Rahmi Balaban Vilâyetimiz Büt- : |çesi Hazırlanıyor. * |Varidat 1500000 Lira. Vilâyet amumi meelisi 1 Mart'ta toplanacaktır. Yeniyıl bütçesinin varldat kısım bazır- Tanmıştır. ve 1,500,000 İlradır. Bazı daireler bütçeleri de vilâ- yete verilmiştir, yakında masraf bütçesi de bhazırlanacaktır. — « . |Kömürle Zehirlenmiş Karşıyaka'da Selimiye cad: desinde bir evde otaran Bay Hüseylo; evin” üst katındaki odasında ölü olarak hıhıııın'_ tür. Memleket — hastanesinde yapılan otopside kömürden ze: UŞT TUT K Ş CNK TUT NN Jozef Pardo ile David ve Leon Evvelki gün Umanımızda bu. lunan Alıman bandıralı Derince vaparunda ehemmiyetli bir af yon — kaçakçılığının meydana çıkarıldığım ve 180 kilo kaçak afyonun elde edildiğini yüzmış- tik. İlk tahkikat —sırasında af yonların Şelom kardeşler tütün mağazasında memur bay - jozef Pardo adında birlei tarafından Hamburg transit yolu ile Ha- vanaya gönderilmek üzere ba- dem içi dolu sandıklarla vapura yükletilmek — İstendiği — anlaşıl mıştı. Fakat zabıtamızca ve güm Izmir Ahlâk Zabıtasının 1 Aylık Faaliyeti Bazı Düşkün Kânlar Yakalandı, Randevu Yerleri Kapatıldı Emhiyet müdürü Bay Feyzi Akkor tarafından biray evvel teşkil edilen dört sivil memur- larile bir üçüncü komiserden mürekkeb ahlâk zabıtası biray içinde epey iİşler görmüştür. Ablâk zabitasınm biray içinde gördüğü iİşler şunlardır: Yangın yerinde Girld'li Zey- neb'in barakasında bazı yabancı erkek ve kadınları kabul edib randevu yeri gibi - kullandığı görülmüş ve hakkında tahkikata başlanmıştır, Çorakkapı'da Akhisar otell- nin, Çorakkapı mektub soka- ğrnda garson Seyfl'nin otür: doüğü 12 sayılı ev, çaydar sokağında — topal — Sabri'nib #ayısız evinin, Damlacık yoku- şanda oturan madam Reçina: nın, Selhanede Tokadi sokağın- da İhsan'ın 2 sayılı evinin, Gerenlik caddesinde — Dinar'lı Hanife ve Ümmü'nün 31 sayılı evinin, Çorakkapı'da mekteb sokağında Seher'in evinin gizli fuhuş yeri ve pansiyon olarak kullanıldığı tcsbit edilmiş ve bütün bu otel ve evler müd detsiz. koputılmıştır. Sokaklarda — dolaşıp — alenen pazarlık etmek süretlle fcrayı fahşeden — Sababat ve Azime, Keçecller'de bir araba içinde alenen fuhuş icra eden Matilda, İkiçeşmelik'te 399 sayılı evine erkekleri alerak keza yolsuz lakta bulonan Halil kızı Naz: miye, sokak ortasında Şaziye adında bir kadını bazı müşte- rzilere satış eden Topal Hacı Mehmed kızı Ayşe ve Aydın'lı Ayşeyl fahşa sevekeden ve er: keklerle pazarlık ettiği görülen Nazmiye, evli Seher adında bir kadını fahşa sevk ve üç erkeğe vermek suretile pazarlık eder. meden kaçan Mehmed kızı Gül- süm, on üç yaşında Hayriye adında bir çocuğunu fena yol. lara teşvik eden İkiçeşmelik caddesinde karakol karşısında tötüncü Şerife Muazzez, öteden- beri — vamtalık — ettikleri — de- Hilerle tesbit edilen meşhur kadın alınsarlarından Kör Rıza, Servet ve Lâz Halil tutularak baklarında tanzim edilen tahki. kat kâğıtlarile adliyeye - veril. mişlerdir. Kadınlar ayni zaman. da moayeneye sevkedilmişlerdir. Vapurda ölen Kim Imiş? Zavallı Izmir'e Te- davi Için Geliyormuş. Evvolki akşam Karşıyaka'da Konak — vapar — iskelesine . gel mekte olan Çankaya vapurunda bulünan — yolenlardan — birinin ansızın düşüb öldüğünü yaz- miştik, Ölüş vapurun konak va- pur İskelekine gelmesinden sonra imdadı sıhhi otomoblli ile has- taneye — kaldırılmıştı. — Yapılan tahkikata göre ölen adam Me- nemen'de oturan seyyar satıcı bay Arif namında elli yaşlarında bir. zattır. Cesedino yapılan otopside vahim sarılıktan öldüğü anlaşılmıştır. Vücudu — sapsarı kesilmiştir. — Kendisini — tedavi ettirmek için şehrimiz memle- ket bastanesine gelirken vapur- da ölmüştür. Borsa Büdcesi Borsa idare heyeti dün Bor. sanın yeni yıl büdecsini hazır. lamıştır. Büdce, bu) hafta oda meclisinde Yoda büdeesi ile be. raber tetkik ve tasdik edile. FAŞA B NŞ YRSA Hâdisenin Evveliyatı Vardır. Ayni Za- manda Başkalarının Da Parmağı Var. rük muhafaza kumandanlığınca yapılan esaslı tabkikat netice. sinde bu mühim kaçakçılıkta daha başkalarının da - alâkaları bulundağa tesbit edilmiş ve daha üç kişi meydana çıkarıl. mıştır. Bunlar Jozef Pardo İle birlikte çalışan David Abolafya ve Leon Mataloa namında iki sermayeder ile kaçak afyonla- Tn içine konduğu çinko kutu ları buzırlıyan ve bü süretle kaçakçılığa yardım eden tene- keci Musevi Bebor Frankodur. Daha bazı Muüsevi sermaye- darlarındın da ba İşte alâkaları bulunduğu söylendiğinden tah kikat derinleştirilmekde ve şe- bekenin bütün fertlerinin mey- dana çıkarılmasına çalışılmak. tadır. Afyon kaçakçılık şebekesinin Çokur hanında Afyon tacirl David Abolafya'nın mağazasın den afyonları bazırlıyarak ko- kusu çıkmamak ve bu suüretle keşfedilmemek — için hu"ın!ı kapalı çinkodan kutuları yer- leştirdikleri ve bu kutulara ba- demiçi dola ssndıklara koyarak güya bademiçi Ihraç ediyormuş gibi hareket ettikleri anlapıl. mıştır. Yapılan tahkikata göre şimdiye kadar bu suretle İzmir. den üç dört defa afyon kaçır. dıkları anlaşılımıştır. Zabıta; iki aydanberi bu mübim — kaçakçılığın — peşinde idi. — Polis ve Ege imntakası kaçakçılık takib âmlrliği gizli memurları; afyon kaçakçılığına karşı aldıkları esaslı tedbirlerle buldakları İzler üzerinden yü rümekte idiler. Zamanında af. yonların çinko kutulara yer. leştirildiğini, gümrüğe geliril. diğini, gümrükte muayeneden geçirildiğini, vapura yüklendi. gini tesbit —etmiş ve vapurda açtırılan sandıklarda 180 kilo kaçak efyon meydana — çıkanl: mıştır. Yapılan tahkikata göre güm- Tük muayene memuru badem içi dolu olduğu hakkında güm: rüğe beyanname verilen san. dıklardan (kisini açıb muayene etmiş, bu sandıklarda afyon çıkmamış İmiş. Bu müayene memuru - İle gümrük — komusyoncusu Bay Osman — Nuri hakkında tahki- kata devam edilmektedir. Vilâyette Köylerin Imarı Için 5 yıllık plân hızırlınıyor Vilâyet köy bürem köylerin İmarı için beş yıllık bir prog: ram buzırlamağa — başlamıştır, Köylerde yapılacak #por mey- danları, çocuk bahçeleri, lâğrm işaatı — vesaire — sağlık teşkilât ve teslsati “İiçin bir bildirim hazırlanmaktadır, —Her köyün yanında birer koruluk yetişti. rilecektir. Ve köylerde temiz: Üğe çok dikkat edilecektir. Program — beş yal içinde haşa: rılacaktır. Bay Sedad Vali muavini Bay Sedad Erim yakında — vilâyete — bağlı kazaları tetkike _ıwhııl_ tr. lir eh z , #SU GÇ S Masal ve Hakikat.. Bir. ninem vardı. Ya mut- bakta bir tahta iskemlede veya odanın köşesindeki koyun pos- tudun üstünde otururdu. Elinde tcabihi sallanırdı. Ağzı, ya benl ve kardeşimi, ya ananı kımam- samak için açılırdı. Anam; evin birzinci uşağıydı. Tanyerinde karanlığın — diklşi sökülürken kalkar, süpürgenin Bapına — yapışırdı. -Arkasından bulaşık gelirdi. Sonra yemek, daha sonra bisi yidirmek, ge- leni gideni ağırlamak ve birçok işler.. Zavallı, geceleri yatağa girince baygın, yarı 8lâ bir kılığa girerdi. Tanrıoın günü bulaşık, süprüntü, kahve fin- Canları, çamaşırlar arasında sü. rözürdü. Babamın İçki sofrası da başka he!.. Kız kardeşim küçüktü. Son: re büyüdü, serpildi. Arkadaş- ları da gelirdi. Otururlar, Pis fis konuşurlardı. Kafesli pen- çereleri vardı, evimizla perdeleri de yarıya kadar inikdi. Uzun gergeflerini açar, bacaklarımı gergefin altına uzatır, yuvaş yavaş, içli içli konuşurlardı. Ara sıra bir şarkı söyliyecek olurlardı.. Alçak, pes perdeden İnce ve titrek sesleri sokaktan düyulmazdı. Ninem gene dara- maz, odadan — solaya doğru İri iri öksürürdü: — Öbhö öhhöööl.. Ve kızlar birden susarlardı. Ne yalan söyliyeyim, ben biraz yenvi kafalıydım. Elimde kiteb. larım, çantam, resim uygularım şu veya bu, kızların yanıma gidiverirdim.. Beni, sanki - kırlangıç yüva- sına girmiş yılan sanırlardı. Çığlıkları basarlardı. Kız kar. deşim — kızginliığından yüzüme bakar; — Ne saygınzsın sen! Derdi.. Ninem tesbihini val. hyarak koşar gelir, İhtiyar bir koloçka gibi çatılır. — Boyuna bak, boyunu, eu &lt yaşındasın. — Evlenvem İki tane çocoğum olur. Çık dışarıyal — Diye bağırırdı. Anam aşağıdan seslenirdi: — Gene ne yaptın, ürkâr: tün mü kızları?. Dar — akçamı olsun, baban gelsin de.. t Derlemir, toplanır, İnerdim uşağıyal.. Bu bizlm sua, baba Ocafı, o günkü ulusun bir ör nDeğiydi. Her «y böyleydi. Her kadının işi buydu. Her delikan- b kız böyle yaşardı. Kafeslerim — arkasında, bacaklar gergel al- tında, yaşamanın masalımı din- lerlerdi. Piyerloti bunlara bayılırdı. Yarı Ölü yaşayışımızın gözelli. gini, tatlılığımı, Iç çekişiliğini adlatırdı. Ah Piyerloti, bugüme yetlı- seydin de,veni doğumnun sekak- larında, gerine gerime taşa, yu- haya tatsaydık. — Sonu Yarın — Orhan Rahmi Gökçe Mühim Haber Japonya, Polonya, Rus- ya “Aleyhine Anlaşmış İstanbal, 11 ( Hasust Y Mühtelif Avrupa gazetelerinin verdikleri habere — bakılacak olarsa, — Japonya ile Polonya arasında Rütya aleykine bir anlaşma akdedilmiştir. Fakat alâkadarlarca ne tokzib, ne de ; t J : t lak n ağ,

Bu sayıdan diğer sayfalar: