17 Ağustos 1940 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

17 Ağustos 1940 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SÖZÜN GELİŞİ Sihirli kemer âlin şairi Horatius o mektuplarından birinde şöyle bir hikâye anlatıyor: sl cuika'an meferlerinden ii kendim yaşamak için İâzem gelen parayı bin rahmetle toplayıp per i :i lâzmgeldiğini ettiler. Hafif bir uyku anında kemerin ları yerde gerilediler, netice onu ri iz rr in mii lr gelmedi ve haleti ruhiyesile, Har kaybetmek oldu. > j Zira hürriyet ve istiklâl öyle bir sihirli kemerdir ki yalnız, uğrunda hiçbir fe- dakârliktar. kaçmıyanın belinde durur. A a W Horatin, Maarif Vekilliği neşriyatı Tercilme eden: Yakub Kadri. n tad NELER GRU Şevket Rado 25 sene sonra saatini buldu Göçen umumi harpte Fransadaki hâre- | tası ile gene Domplerre'de döğüşmüştür. RAta iştirak eden Alman topçu ataylarından | Muharebe bittikten sonra meydanda ka» birine mensup Suab bavatlsindeki Erkhelm ) topçu köyünden Bernhard isminde bir Domplerte ınuharebesinde babasından ya» dirir Kalan pek saatini kaybetmiş, çok sev- GRİ saatin kuyıbından çok müteessir ol- muştur. Fakat diğer arkadaşlarının daha büyük yyalara uğradıklarını ve bamlarının canlarını bile kâybettikletisi düşünerek kendi kendini teselli etmiştir. Bu defaki harpte tekrar silâh altına alı- man Bemhard, Somme muharebesinde ki» Jan eşya toplandığı zaman bir cep gaali bulunmuştur. Üzerinde 1407 Bernhard, Erk- heim diye bir yazı hâkkedilmiş olduğundan bir Alman askerine ald olduğu anlaşılarak sahibi aarştırılmıştır. Topçu alayının maaş eman derhal hatırlamış ve bu adama hâber vermiştir. 'Tam 25 sene son- ra cep saati tekrar eski sahibini bulmuş- tur. Bu garib tesadüf birçok batıl itikadia- ri canlandırmıştır. Uzun köprüler Dünyanın en uzun köprüsü çenubi Çinde gimdi Japonların iğçali altında bulunan Kanton civarındadır. Şauşu veya Döki ismi verilen bu köprünün uzunluğu tam 144 ki- Bometredir. Bir başından öteki başına yaya yürümek için 29 saat bilâfasıla taban pat- latınak lâzımdır. Dünyanın ikinci büyük köprüsü Amerika müttehid hükümetlerinden (o Kioridadaki Boğmacanın tedavisi Boğmacanın Yı - n keştediimiştz. “A Çimi re gazhanede muhtelif doktorlar tarafından Yapılan tecrübelerde havagazının tasfiye- «inde kullanılan alüminyom toprağının &i- tu ay fütre vazifesini gördüklen sonra boğmaca öksürüğünü tedaviye hizmet ede- ceği sabit olmuştur. Bu netlee elde edildik- ten sonra Lâypelg whhiye idaresi beledi- 2010808208 88080EU EE EB AA BARSENAA SEA BANUDESEBANEESEBEEDUNDESEEASENA SAA EENEMA 624 SANGABAEEE Erzincanda tabii hayat başladı Her gün yeni binalar yapıl e eki İNN) br. Yehi şehrin iik binası Kızılay pav iyonuma vali ve Belediye reisi Key-West köprüsüdür. Uzunluğu 120 kilo- metredir. Gene Amerikada Utah'da büyük tuz gülü üzerindeki köprü YI küometre uzunluğunda olup bir başından öteki ba- gına gitmek için altı saat yürümek İâzım- dir. Bunlardan sonraki dünyanın en uzun köprüsü San-Fransiskodaki (Altınkapı) köp- rüsüdür ki, 17 kilometre uzunluğundadır. 3.5 smatte katedilir, ye ile birleşerek gezhanenin yanıbaşında ki çocuk bahçesi açmıştır. Boğmacadan muztarip çocuklar bu bahçelere devam et- mektedir. Alt sy kullanılmış alüminyom toprağı kum yerine bahçeye yığılmıştır. Has- ta çocuklar ellerindeki küçücük kota ve küreklerle bu yığınlarda oynamakta ve bil- miyerek filtre edilmiş gazi teneffüs etmek- tadirler, Birkaç gün sunta çocuklarda boğ- macadan eser kalmamaktadır. iyor, dükkânlar açılıyor Süküti Tükel temel atarken Erzincan (Akşam) — Yeni Erzincan #ehirinin pidm. geldi; büyük vukufla Şiri'miş olan plânm derhal tatbikine Pesilmek üzeredir. Yeni şehir imtase Yona “Geniş ve asfalt bir cadde ile bağalnacaktır. Yeni Erzincan her türlü konforu haiz olacaktır. Şehrin kurulan “ağı yerde mevcut ağaçlıklardan istifade *dilnekle berabir Yeni sene teşçir mev- siminde #zamt faaliyet sarfedilerek yeni yösclar dikilecek, parklar yapılacaktır. *ni şehirin ilk binası olmak üzere Kızıl Y Paviyonunun tewlatma Tesmi Yapıl Mapte, Memleketin en büyk bir ihtiyacma ce ? verecek olan şehir klübünün inşası inek üzeredir. Zelzeleden hasara uğ- mah Halkevimizin yerine: yeni gebirde Mrılacak Evin inşasına kadar Evin mub- va bi telif kolları klüp solanlarında hemen İa- aliyete tir, Şehirde normal hayat başlamıştır. Bar gün sayısı ârtan mağazalar; bilhassa in- şmat faaliyeti şehrin manzarasını tama- mile değiştirmiştir. Bir müteşebbisin aç” tığı bahçeden ve sinemadan da istifade edilmektedir. Muhite en kara günlerinde sıcak ağır şunu açan Kızılay hastanesi faaliyetine devam etmektedir. Başında operatör döktor Faik ve dahiliye mütebasası dok- tor Zekâinin bulunduğu değerli bir sıh- iye heyeti, her gün yüzlerce vatandan mi tedavi etmektedir- ler, Şehre trenle sen ilk yp a dan ii len sevimli ve miz çadırlarile selienlayan Kızlar bas: tanesini takdir etmek ve minnetle ap” | Den Yıldırım barbinin karada oynadığı rol Alman ordularının Polonyada ve garp cephesinde yaptıkları büyük tanrruzlar- da büriz olarak görüldü, Bu sistem har- bin başlıca vasfı düşman cephesine sızın ve baskın tarzında yüklenmek taarruzu hiç bir tevakkufa meydan ver- meden inkişaf ettirerek kati neticeyi ka, xanmaktır. Bu zayenin istihsali motörize edilmiş kara ordusunun bava kuvvetle. rile sıkı. teşriki mesaisi sayesinde müm- kün olmaktadır. Bu harp tâbiyesini kı- saca ifade etmek lâzımgelirse denebilir ki yıldırım harbinin esas unsuru sürat ve bunu temin den de motördür. Bu sis“ tem harp birmilletin güttüğü topyekün harbin muhassalasıdır. Şimdiye kadar karada cereyan eden yıldırım harbini bütün şümul ve-ehem- miyetile gördükten sonra bu harp siste- minin denizde tatbiki mümkün olüp ol. mıyacağını tedkik etmek lâzımdır. Fil. hakika donanma cüyütamları birer mas kine" ve motör mecmünsıdır. Harp ge milerinde süratin büyük kıymeti olmak ln böraber metanetle telif edilmedikçe yalnız sürat, deniz harbini kati neticeye sal edecek bir âmil olamaz. Savaş için karşılaşan donünmaların, kara orduların- da olduğu gibi pumu kurarak yahut bir- birinin zayıf noktağini arayarak o nok- tadan saldırmaları mevzuu bahis olamaz. Esasen klâsik deniz harbinin hususiyeti buradadır, Her iki donanma daha ufuk- Ormanlarda kesilmiş çok miktarda odun var, fakat bunlar nakledilemiyormuş Bu sene odun fintleri, geçen senelere kıyas edilemiyecek kadar pahalıdır, Henüz nun çekisi dört yüz kuruşu geçmiştir. Bü- mun sebebi hakkında Belediye iktisad mü- piyasasına hâkim olan bası firmaların stalarının o kifayetsizliğinden dolayı bu odunlar sahile get . Odun pi- yasasını düşürmek ve halkın ihtiyacını amak üzere bü #öne eylâlün on be- ginde yeni kesime müsaade edilecektir. Belediye, vesalt tedarikine çalışmaktadır. ——. m Somada bir cinayet Bir işçi eski metresini bıçakla öldürdü Soma (Akşam) — Burada kıskançlık yü- #ünden bir cinayet olmuştur, Vaka şudur: Aliye isminde 25 yaşında bir kadın bir müd det evvel Kocasından ayrılarak Mehmed 1ş- minde bir işçi ile birlikte yaşımağa başla mıştır. Yakat çok geçmeden aralarında ge gimsizilk ve kavga başlamıştır. İki ay evvel 19 karakolu kadar aksetmiş, kadın kara- kolda Mehmede: «Artık evime gelmel, de- miştir. Mehmed bir ay evve! tekrar Aliyönin evi- ne gltmiş, fakat Aliye kendisini eve alma“ miştir. Mehmed cumartesi akşamı gene Aliyenin evine giderek kapıyı çalmıştır, Aliye kendisini ere almamıştır.” Mehmed, kapı önünden ayzılmayınca Aliye şikâyet için karakola gitmek üzere evden çıkmış- tır, Mehmed kadını yakalıyarak bıçakla bir kaş yerinden yaralamış ve kaçmıştır. Aliye aldığı yarrlardan ölmüştür. Katil stasyon elvarında tütün tarlaların- da yakalanmıştır. Hâdiseyi inkâr etmekte. dir, İncirin satış fiati tesbit edildi İzmir (Akşam) — İzmir üzüm ve İncir diş piyasalara satış ve İhraç flatlerini Şimdi den tesbit etmiştir. Üzüm flatleri de yakın- da tesbit edilecektir. Bu suretle müstahsil) “..000110004 8000880084890 0908448088 0n0 mak bir memleket borcudur. Vilâyetin hususi ehemmiyetini nazari dikkate alan Dahiliye Vekâleti, bir vali ini i maiyet memuru ile kadru- . Yeniden asri bir şe- hir kurma işi gibi pek mühim vazife alan valimizin fevkalâde mesaisinde yeni idare âmirleri muhakak ki faydah ola- caklar daha ağustosta bulunduğumuz halde odü- dürlüğü tedkikai yapmış ve şehrimiz odun mümessiilerini davet ederek izahat almış- | Odun kömür (D Hordövr makamında ve muhriplerle ve yahut tayyazelerle bu» İundukları vaziyet ve teşkilâ kilomet- relerce uzaktan keşfedebilirler, Muha- sım filolar, rüyet mesafesine dahil ol duktan sonra gemilerin aralığı muayyen olmak üzere muntazam bir hat teşkil ederek ateşe başlarlar, Zırblılar arasında bu top düellosu kâh birbirine yaklaşarak kâh uzaklaşarak kısa fasılalarla şiddetli bir surette devam eder. Filolar azasın- daki bu klâsik muharebe tarzı bugün de caridir. Böyle yeknasak döğüşmenin yıldınm harbile alâkası yoktur. Anak bugün donanmaların büyük hava kuv- vetlerMle takviye edilmiş olması savaşa tayyarelerin de iştirakini zaruri kılmak- tadır ki işte bu andan itibaren yıldırım barbinin tatbikine imkân hasıl olur, Bu- İtlar arasıns saklanan yahut keşif tay- yarelerinin suni olarak yaptıkları du- man perdesi arkasına gizlenen bombar- dıman tayyareleri ahsizin büyük bir süratle meydana çıkarak ekserisi pike dalışlârla düşman donanmasına bomba yağdırırlar. Yahut hasmını muharebeye icbar etmek için onun karasularina ka- dar sokulan mütearrız filo, torpido tay- yarelerinin ve ayni zamanda seri hücum botlarını nagihani hücumuna maruz kalır. Bu iki silâhın düşman donanma- sına karşı müşterek İstimali imkân de- nizde yıldırım harbinin müessir surette tatbikine yol açar, Son zamanda torpido atan tayyare- İerin sürati 360 kilometreye çıkmış ve atış irtifaları satki bahirden 100 metre- Yi aşmıştır. aldığı ilk hızla sürati fazlalaşan bu cig » Tayyarenin uçuş süratinde torpidolarım barut hakkı hayli arttır; miş olup kitle halinde hücum eden mü tenddit tayyarelerden hedefe 4000 met mesafeden salvo halinde isabetli atış lar yapılabilmektedir. Diğer taraftan 51 mil (90 kilometre) süratindeki hücün botları hamil oldukları büyük çaptı (300 kilo barutlu) iki, yahut küçük çap ta dört torpidoyu hücuma | kalktıkı birkaç dekika zarfında düşmana yol! mak fırsatın bilhassa 'süni duman per dösi arkasından Gini çıkarak; temin et. mektedirler. Bunların düşmana savüri dukları torpidoların tesiri en ağır bom- baların gemi üzerinde yaptığı tahrip des recesinden çok fazladır. Bu seri tekne- lerde ne motör gürültüsü, ne de ekzost dumanı belli olmamaktadır. Denizde yıldırım harbi için torpido alan deniz tayyaresi ve seri hilcüm botları en elve: #işi iki tip silâh olarak tekemmül etmiş bulunmaktadır. Büyük donanmalar bu iki müziç silâhın şerrinden sakınmak mecburiyetindedirler, İstikbal deniz harp lerinin karada tatbik edilen yıldırım hare bi tarzında icrası bu yüksek kifayetli silâhlor sayesinde mümkün olacaktır. G3. sülüyor ki denizin yıldırım harbi kin de *sa9 unsur sürat ve bunu temin eden de motördür. Karada ve denizde btaman Motör harbi başlamıştır. O halde yıldı- nm harplerinin zaferini motör küzana- ta birbirini görmezden evvel kruvazör > caktır. A.B, unyanın en obur adamı yedikleri : 10 börek, 10 düzine yumurta, bir sandık elma, 20 kilo kavun! Amerikada «Dünyanın en obur ada- mı» diye meşhu: bir zenci 72 yaşında ölmüştür. John Horton adındaki bu zenci 20 yaşındanberi mütemadiyen şehirden şehire giderek yemek üzerine bahse tutuşmakla hayatını kazanmış ve servet sahibi olmuştur, Horton gittiği şe- hirde herkesten fazla yiyip içmeğe muk- tedir olduğunu ilân eder ve kendisine rakip olabilecekleri müsabakaya devet ederdi. Bu müsabakalar kendisine mü- him bir para getirirdi. John Horton girdiği müsabakâların bepsini kazanmıştır. Yalnız bir defa has- talanmmıştır. O da iki kaşık çimento yu tup Üzerine bir bardak sü içtiği zaman olmuştur. Bereket vaktinde aldığı müs hil kendisini tehlikeli vaziyetten kurtar- miştir. Kirk sene evvel zencinin şöhreti © kadar yayılmış, tertip edilen müsaba- kalar o kadar rağbet bulmağa başlamış: tr ki hükümet işe müdahale ederek bu tarzda iddiaları yasak etmiştir. Bunun üzerine Horton Arkansasa çekilmiş, bu- rada bir çiflik satın alarak çifçilikle vakit geçirmiştir. Horton işten çekilmekle beraber va- kit vakit yemek gösterileri tertip ederdi. Bunlara dostların, ve en sadık taraftarla nn çağırırdı. Horton'un bu toplantı. larda başlıca numarası kabuklarile bera- ber bir düzine iri limon yemekti. Zenci bu suretle iştahasını açar, sonra Yemeğe girişirdi. Hordövr makamında 10 börek, John Horton 10 düzine yumurta, bir sandık elma, 20 kilo kavun yerdi. Yemek arasında her birinde 48 şişe bulunan 2 sandık ga- xoz içerdi. Horton bir defa 10 bin dolara bahse tutuşarak 24 yumurtayı kabuklarile be- yaber yemişti. Ölümünden bahseden bir gazete <Hörton vesika usulünü görme diği için bahtiyar ölmüştür.» diyor, Mebuslar dün Yalovada halkın dileklerini dinleti (Baştarafı 1 nci sahifede) Bundan sonra yine ayni vatandaş şun- lan anlattı; — Bizim köyde 600 nüfus vardır. O- tuz kişi beşten fazla çocuğa sahiptir. Be- nim de kendimin altı çocuğum var. Kö- yümüz çok çocuklu analar ve babalarla doludur... Elmalı köyünden gelen vatandaş çok çocuklu babaların yol vergisi mükellefi yetinden affolunduğunu, lâkin bu gibi- İerin kendi vaziyetlerini isbat için “bir çok muamelelere tabi tutaldağunu; “bu 'en epey masraf edildiğini, — «yol vergisinden af» muamelesinin sadeleşti- tilmesini istedi. Mebular heyeti bu mösele hakkında Dahiliye Vekletile temas etmeğe karar verdi. Not aldı. Muhacirlere verilen zeytinlikler Bundan sonra Katır köyünden bir mubacir söz aldı. Şunları anlattı; — Biz köyde ikişer dekarlık zeylin- lik verdiler. Muhacir olduğumuz için Lâkin oradan uzun zaman geçtiği halde bu zeytinliklerin tapularını bize vermi- yorlar. Halbuki zeytinlikler tizeşinde çok çalıştık. Buralara emek sarfettik. Bunlar rın tapularının biran evvel bize verilme» si,lâzimdır... dedi, Yalova - Bursa yolu Yine Yalovalı bir vatandaş da alarak çu meseleye temas etti: alova » Bursa yolu berbad bir hale gelmiştir. Geçen sehe burada heye- İân oldu. Öyle ki geçid vermiyecek bir hale geldi. Halbuki bu yol için tahsisat yarmış. Yalova - Bursa yolunun tamiri lâzımdır. si kaymakamı 457 alarak vatandaşm gayet haklı olduğunu, İstanbul Vali ve Belediye Reisi LG Kırdarla temas ettiğini ve yolun tamira- tma başlanacağını söyledi. Nihayet yine Yalovalılardan” bir zat Yalovanın bir İstanbul kazma olmazı its barile bütün mülki teşkilâtının İstanbula bağh olduğunu, halbuki adlive teşkilâs bnm Burssya bağlı bulunduğunu işaret etti. Bu vaziyetin o düzeltilmesini ileri sürdü. Köylü ile mebuslar yaptıkları hasbi. hallerde adeta birbirlerile kaynaştılar Bu konuşmalardan sonra mebuslar kaplıcalara çıkarak burada yapılan Yeni tesisatı tetkik ettiler, Çorluda yapağı satışlari Çorlu (Akşam) — Üstün vasıflar dolayısile daima makbul tutulan Çorlu muntakasi yapağıları geçen seneki fiatten on kuruş fazlasile 65 » 68 kuruşa kadar satılmakta vebu netice sürü sahiplerini sevindirmekledir. söz

Bu sayıdan diğer sayfalar: