24 Künunmevvel 1030 AKŞAMDAN AKŞAMA Gazete koleksiyonları — Gazetelerde enteresan yazıları çıkan müellifler, nuharrirler, bunları keserek bize göndersinler. O yanları muhafaza edecejiz ve icabında oku- yacağız! Kadyomuzda buna yakın bir teklif kulağıma çarptı. Fakat bir adım daha atmalıdır: Bu kesmeleri, biriktirmeleri, gön- dermeleri - ekserisi artist ruhlu ve bi- nacnaleyh savruk olan mütefekkire, edibe, şaire bırakmamalıdır. Hem: «Ba» kın ne dahiyane eser yazdım!» de- mekten çekinecek tevazu erbabının ekseriyet halinde bulunduğunu da akıldan çıkarmamalı. Öyleyse, bunları kesip tesnif edecek, kesmeden kolleksiyon yapacak, bun- ların endekslerini de yapacak ayrıca bir büroya ihtiyaç var. — Elbette matbuat müdürlüğü ya- pıyordur. Ankaradaki genel direktörlüğün «Ayın tarihi» diye koca koca ciltler çıkardığını da biliyorum. Bunlardan bende de var, Fakat o neşriyatın da- ha ziyade su şekilde olmasını temeh- ni ederdim: Açıp bakıyorsunuz ve meselâ «Türk parası» bahsine dair hangi gazetelerin hangi nüshalarında ne gibi yazılar olduğunu görüyorsunuz. Metin hâlin- de değil, fihrist halinde... Şayed bu bahiste esaslı bir hata varsa onun tas- hihi... Tâ ki, bir mütetebbi, aradığı her hangi bahsi hangi menbada bu- Yacağını anlasın Bu mesaiden fayda hasıl olması İcin, diğer bir mesele de, gazete kol- leksiyonlarını iyi muhafaza etmektir. İtiraf etmeli ki, cümhuriyet devrinde en enteresan neşriyat kitaplar vasıta- sile değil, garetelerle o yapılmıştır. Beyanat, hatırat, edebiyet, içtimai yat, iktisadiyat, zannetmem ki gazete“ Terden daha İyi olarak başka bir yerde toplanmış bulunsun... Son senelerin fikriyalına makes olan gazeteler, bi- riktirme bakımından ne vaziyettedir? Galiba her gazete kendine aid kollek- siyondan birer tane biriktiriyor. Sonra? İşittiğime göre, İstanbulda, bir iki kütüphanede, ayni kolleksiyonlar ya- piliyormuş, Acaba tamam mı? Acaba diğer | şehirlerimizdeki vaziyet ne merkezdedir? Öyle tahmin ediyorum ki, el yazma- $ı devrinde, bir kitap omüshasından - şimdiki gazete koleksiyonlarına kı- yasla - daha fazla istinsah olunurdu ve saklanırdı! Bir yangın, bir su baskını, bir ih mal, hattâ iki muzib fare, yaşadığımız şu cümhuriyet seneleri İçinde, bizi adedleri pek mahdud olan bu kolleksi- yonlardan da mahrum bırakabilir. Daha şimdiden, bunlar, her müte- ıkla el uzatabileceği yerlerde değildir, Bilhassa Ki, yukarı- da anlattığım sekilde bir fihrist ya. pılmadığı takdirde kullanılabilir ma- hiyette bulunmuyorlar, Gazete kolleksiyonları, ileride ara- yıp da bulamıyacağımız manevi ha- zinelerimizi teşkil edecek. Bunlardan çok nüsha biriktirmek ve fihristlerini yapmak, hayırlı bir iş olacaktır. (Yâ - Nü) Kadıköy yaya kaldırımları Belediye kanun hükümlerine göre yaptırmağa başladı Kadıköy Belediyesi Kadıköyünün başlı- ca caddelerindeki yaya okaldırımlarım o caddelerdeki emlâk sahiplerine rıza ve Mmurafakatlerile yaptırmıştı. Yapı ve yol- kanununun 23 nel maddesine göre sokak ve caddelerin ortası Belediye tara- fından, yaya kaldırımları da balk tara- fından yapılacaktır. Bu kanuni yecibeye riayet etmipenler hakkında da Belediye ahkâmı ceraiye kanununun altıncı mad- desi tatbik edilecektir. Bu maddedeki âza- mi cezal hüküm, $0 lira para cezasıdır. Bu kanuni hükmü nazarı dikkate alan Belediye, Kadiköyünün diğer caddelerin- öanrasamanansaasua senses, diyesi, yaya kaldırımlarının bütün mas- rafini halka tahmil ettiği halde İstanbul Belediyesi taş ve kum vermekte ve yalnız inşa masrafmı halktan almaktadır. Ka- nunun bu hükmü ileride diğer kazalarda da tatbik edilecektir. Belediye makine şubesi müdürü Belediye makine şubesi müdürü B. Nu- | reddin Çuhadar, nafla teknik okulu mual- Bimliğine tayin edildiğinden Belediysdeki vazifesinden İstifa etmişlir. Makine mü- dGürlüğü şimdilik vekâleten idare odilecek- tir, Ticaret Vekili B. Nazmi dün de pahalılık meselesile meşgul oldu Perakende manifatura satanlar, gene hileye saptılar. Italyadan manifatura, Amerikadan demir gelecek Ticarel Vekili B. Nazmi "Topçuoğlu, dün de geç vakte kadar alâkadarlarIa temasla- rına devam etmiştir. Vekilin dünkü temas- ları, bihassu hayatı ucuzlatmak noktasına matuftu. B. Nazmi Topçuoğlu, mıntaka ti- caret müdürlüğünde ecnebi banka direk- törlerini kabul etmiş, avans mukabilinde bankalara terkin edilen manifatura eşya- sının biran önce piyasaya sürülmesinin te- mini hususunu müzakere etmiştir. Pera- kende manifatura eşyasında hiç bir tenzi- Jât yapılmadığı nazarı dikkati celbetmekte- dir. Yalnız, bazı perakendecilerin viteinle- rindeki malları değiştirerek yerlerine zaten çok ucuza sallan cinsleri koydukları gö- rülmüştür. Mıntaka ticaret müdürlüğü, memurları vasısasile bu gibi hile erbabını tesbit ettirerek haklarında takibata giri- Şilecektir. Gümrükte bekliyen mallar Gümrüklerde bekliyen zelvole Alman mallarının İtkaline karar verilmişti Ka- rarname neşri tarihinden İtibaren o mute- berdir. Kararnamenin pazartesi günü, Res- | mi gazete ile neşredilereği söylenmektedir. EB hususta, gümrükler başmüdürlüğüne henüz hiç bir emir gelmemiştir. Pamuk ipliği ve manifatura Yunanistan hükümetinin, son zamanlars da, pamuklu iplik thrscmı menettiği ma- Jümdur. Bu men kararı verilmeden önce bazı Yunan ihracatçıları, memleketimize pamuk ipliği göndermek taahhüdünde bu- lunmuşlardı, Bu gibi müteahhidler, Yunan hükümetine miracant ederek hiç olmazsa taahhüdlerinin ifasına müsaade rica et- mişlerdi. Yunanistan hükümeti, bu müsa- Ekmek narhı Bugündeti i itibaren ekmeğe on para zam yapıldı Daimi encümen tarafından verilen ka- rara göre bugünden itibaren ekmeğin flatine on para yammedilmiştir. Bu su- retir ekmek on kuruşa salılacaktır. Pran- &ala unlarının fiatinde bir değişiklik Ol- madığından francala 145 kuruştan ipka | edilmiştir. Bundan bujka fırinların çıkardığı ek- meklerden bir kısmının Belediye çeşnisi- ne uygun olmadığı görülmüştür. Firinci- lar, değirmencilerin ekmek çeşnisine elve- rişli un çikarmadıklarını ileriye sürmüş- lerdir, Belediye, bu iddinyi tahkik ede- cek ve doğru çıkarsa değirmenelleri cezas landırasaktır. Fırıncılar, İstanbulda yapılar ekmekle- rin yalmz İstanbul değirmenlerinin mah- sulü olan undan değil, Anadoludan da ge- ürllen unlardan yapıldığını ve Anadolu değirmenlerinin İstanbul ekmek çeğnisine uygun un çıkarmadıklarını da Hâve edi- | yorlar, Belediye, bu noktayı da aynca tedkik edecektir. Üsküdarda bozuk ekmekler Bir şirket tarafından idare edildiği için, Üsküdar fırınlarının bozuk ekmek Çı kardığını yazmıştık. Belediye o koöpera- tifi, bu vaziyete nihayet vermek Üze- re Üsküdarda bir firin açacakl. Fakat başka bir müteşebbis boruk ekmek çıkaı makla âirar eden Üsküdar fırıncılar rekabet etmek üzere bir fırın açmak ista. miştir, Belediye bu müracaatı kabul et- miştir. Belediye, diğer mıntakalarda da kapanmış fırınları kiralamak için yapıla- cak müracaatları terviç edecektir, Maamafih Belediye bu tedbirleri almak» la beraber, Üsküdardaki ekmekleri düzelt- mek için takibata devam ediyor. Evvelki gün bütün Üsküdar fırınlarının ekmekleri muayene edilmiş ve yüzlerce bozuk ekmek müsadere edilmiştir. Bu yüzden bazı fi- rınlarda pek az ekmek bulunmuştur. Kadıköy ekmekleri Kadıköyüne gelince: Kadıköyünde çi- kan ekmekler, Üsküdardan daha iyidir. Ancak Kadıköyündeki fırınların imalât ancak Kadıköy ve civarına kifayet eldi- ğinden Üsküdara farla ekmek gönderilmi- yecektir. Aksarayda cezalandırılan dört fırın Bazı gazeteler Aksaray ve civarında ek- mek bulunmadığı için o civarda halkın ekmeksiz kaldığından bahsediyordu. Kay- makamlık, Aksarayda bosuk .ekmek çi- karan dört firm hakkında muvakkat tatil kararı vermişti, Ancak bu kararı bu dört fırın hakkında derhal tatbik ederek bir ekmek buhranına meydan vermemek için sed kararını münavebeye koymuş ve bir tek fırını kapatmıştı. Diğer bir fırmın da hamur makinesi bozulduğundan fırın iş- 1ememiştir. Bu suretle faaliyet haricinde kalan iki fırından dolayı diğer fırınlara tehacüm olmuştur. Kamyon çarptı Osman isminde bir hamal; dün Üskü- darda çarşı içinden geçmekte iken İnhi- sarlar İdaresine aid ve şoför Ahmedin ida- resindeki bir kamyonun sadmesine mAruz kalarak yaralanmış, berayı tedavi hasta- heye eğme ozi â adeyi verdiği takdirde piyasamıza külliyet- li miktarda pamuk İpliği gelecektir. Bun- lardan başka, manifaturacılar namına bir heyet, İtalyaya giderek manifatura eşyası mübayaa edecektir. Hülâsa, alınan bu ted- birlerle, manifatura piyasasının önümüzde- ki hafta içinde genişliyeceği ümidi vardır. Amerikadan demir geliyor Diğer taraftan Ticaret Vekili dün, mın- taka ticaret müdürlüğünde demir tacirle- rinden bir heyeti kabul etmiştir, Tacirler, evvelce verilen karar dahilinde bir ithalât birliği kurmak üzeredirler. Birliz projesi, hazırlanmış, tasdik edilmek üzere Ticaret Vekâletine arzedilmiştir. Tik iş olarak Arns- rikaya 3000 ton demir akreditiri açılmıştır. Demirler, şubatta teslim edilecektir. Evvel- ce, İtalya hükümeti, demir isteyip isteme diğimizi sormuştu, İtalyadan da 4000 ton- luk demir sipariş edilecektir. Yalnız fiat- ler üzerinde kati bir anlaşma yapılamamış- tır. Bu da, bügünlerde temin İecektir. teklif ettiği finder murafık . Bunlardan başka, hurda de- pılacaktır. Malüm olduğu üze- xetimizden, gümrük rüsumu ve- rilmeden hurda demir ihracı merinudur. Hattâ, Haiçte muattal vaziyette duran €s- ki köprünün hurda olarak satılmasına ka- rar verildiği vakit, Maliye Vekâleti, köprü demirlerinin gümrük rüsumunu istemişti, Abdülhamid zamanında memlekete getiri len köprü demir aksamının hurda gümrük resmini hangi makamın ödiyeceği tesbit edilemediği için Unkapanı köprüsü de bir türlü satılamamıştı, Halbuki, ecnebi demir fabrikaları, hurda Haklı dilekler Bir semt halkının belediyeden ricası Bize gönderileri ve altında mütend- did İmzalar bulunan bir mektupta göy- le deniliyor. «Mecidiye köyü-Çarşamba otobüsleri- hiln işlemeğe başlaması Çarşamba hal mi çok memnun etmiştir. Semtimize şim: diye kadar ilk defa olarak otobüs ge- iyor ve yıllardanberi vesaltsizlikten şi- kâyet eden bu civar halkı bu yerinde kararla çok sevinmiş bulunuyorlar, Yal- nız bir derdimiz vardır. O da Fatihle Çarşamba arasındaki yolun çok bozuk olmasıdır, Bu yol iki sene evvel üzerin- deki binnler isümlük edilerek mükem- mel surette açılmış, fakat parke dö- genmesi bir türlü yapılamamıştır. Ge- niş yol çamur ve çukur içindedir. Oto- büsler bu yolda çok müşkülâtla gidip geliyorlar. Bu yolun parke döşenmesi Belediye için çok sığır bir masraf mıdır? Hazır açılınış yolun bu halde kalması bizi üzüyor, Bu derdimizi Belediyeye, halkın derdlerini yakından gören ve halleden valimize duyurmanızı rica ederiz.» Depolara 80 ton kömür verildi Bir tondan fazla kömür almak istiyenler kaymakamlardan vesika alacaklar Şehrin kokkömürü ihtiyacını tedarik et- mek üzere Belediyenin açtığı depolara şim- dilik seksen tan sömikok ve Karabük ko- kü verilmiştir. Halk, ton ve kilo üzerinden kömür satın alıyor. Ancak Belediye, yal- niz bu depoları açmakla iktifa etmemiş- tir. Şehrimizdeki sömikok ve Karabük kö- mür depolarını siki kontsol altına almış- tır. Ezeümle Belediye bir ihtikâra meydan vermemek üzere bu depolardan bir tondan fazla kömür almak istiyenler için yeni bir usul ittihaz etmiştir. Kaymakamlık- lardân, veya iktisadi müdürlüğünden ve- sika almadan bir tondan fazla mübayaat yopılmıyncaktır. Bu suretle kömürü mu- tavassıtlar değil, ancak ihtiyaç sahipleri satın alacaklardır. Bu usul, flatlerin yük- #ölmesine mâni olacaktır. Diğer taraftan hükümetçe alınan bif karara göre devair ve müesseseler yalnış Karabük koku istihlâk etmeğe mecbur ola- caklardır. Haltâ resmi daireler arasında sömikok için mukavele Imza eden mües- seşelerin mukaveleleri Heyeti Vekile ka- rarile feshedilmişti; Otomobil kazalari Şoför Eilminin idaresindeki teksi, dün Harbiyeden Taksime gelmekle iken Sü- leymanın idaresindeki bir çöp Kanıyönlle çarpışmış, hasara uğramıştır. 95 numaralı hususi bir otomobil de Har- biyeden Taksime gelmekte iken şoför Ta» naşın otomobiline çarparak hasara uğrat- mıştır. Polis suçlu şoförleri yakalıyarak De takibata, başlamıştır. demir istemekte devam ediyorlar. Memle- ketemizde külliyetli miktarda hurda demir mevcud olduğu anlaşılmıştır. Bu hurda de- İ mirlerin ihracı, meslekete mühim miktar- da yeni ve mamul demir girmesini intaç edeceğinden Ticaret Vekâleti bu hurusu da temine çalışmaktadır. Haber aldığımıza göre İlaiya ile hurda demir mukabilinde mamul demir ithali hususunda müzakere yapılmaktadır. Teneke kutu sıkıntısı Konserve fabrikalarından başka yuğcı- lar, sütçüler de tenek kutu sikin çek- meğe başlamışlardır. Dün bu sınıf tearet erbabını temsilen bir heyet, Titaret Veki- Uni ziyaret ederek derdlerine bir çare bu- lunmasını istemişlerdir. Memlekette teneke buhranının başlaması, benzin ve petrolün açık olarak İlmanımıza sevkinden ibaren- dir. Bu gibi hamule, vapurlar içinde 2çık olarak limanımıza gönderilmekte, ve İste- yenler kendi vasıtaları ile istodikleri kadar gaz ve benzin almaktadırlar. Halbuki, bir iki ay evvelina kadar bu metalar, büyük te- nekelerle memleketimize gönderilmekte idi. Bu yüzden piyasada teneke bulunmamak» tadır. Buğday, arpa ve hayvan ihracı müsaadesi Buğday, arpa, çavdar ve canlı hayvan gis bi evvelee ihraci memnun mallarımızın ih- racına müsaade edilmişti. Bu büsustaki | emir, dün Ticsret odasına tebliğ edilmiştir. Dün gelen mallar Romanya bandıralı Trahsllvanya vapuru ile limanımıza Sutkostik, teneke eşya, cam ve kürdan gelmiştir. Kurnaz bir dolandırıcı Avram, ötekini berikini nasıl dolandırdı? Konuşma arasında bazı kimselerin mem- leket haricinde akrabaları bulunduğunu öğrenerek bunlar vamtasile dolandırıcılık yapmaktan mazmun Avrümuın muhakeme- sine dün asliye altinci ceza mahkemesinde başlanmıştır. Tahkikat evrakına ve şahid- lerin İfadelerine nazaran Avram Samat- ya civarında oturan Evdoksiya adında bir kadının Yunanistanda teyzesi olduğunu öğrenmiş ve bir gün Evdoksiyaya giderek: — Atinadan teyzen geldi. Fakat pasa- portunun vizesi için parası yok. Bu yüz“ den vapurdan çıkamıyor, Sizderi para isti- yor, Bana veriniz de kendisine götüreyim. Diye on !ki buçuk lira almış ve savuş- muştur. Avram, Fatih civarında oturan Lütfü adında birine de: Ben Edremidde ağabeyin Sabri ile beraber askerlik yaptım. Şimdi ağabeyin terhis edilecek. Sivil elbislerile paltosunu istiyor, diye kandırıp elbise ve paltoyu dla- rak kaçmıştır. İshak ve Marya adlarında iki kişiyi de ayni şekilde dolandıran oAvram nihayet yakalanmış, zabıtada verdiği ifadede, pa- raaz kaldığı için bu dolandırıcılıkları yap tığını söyliyerek cürümlerini Itiraf etmiştir, Dün muhakemesi yapılan Avram mah- kemede bu ifadesini değiştirerek! — Ben bu paraları ve elbiseleri aldım. Fakat kimseyi kandırmadım. Hakikaten vapurda bekliyen yolculara ve elbiseyi de Lütfinin kardeşi Sabriye verecektim. Fa- kat yoleuların bulundukları vapurlara tek- rar giremediğim için paraları veremedim. Elbiseleri de göğürmeğe vakit kalmadan yakalandım. Demiştir. Bir kısım şahidler dinlenmiş, bunlar Avramın dolandırıcılığını yazdığı- mız şekilde anlatınışlardır. Diğer şahldle- rin çağırılması için muhakeme başka gü“ he birakılmıştır. Taksi otomobilleri yolcu taşımağa başlıyorlar Taksi otomobillerinin de otobüsler gibi yolcu taşımalarına Belediyece müsaade olmak üzere Eminönü ile Şişli arasında tatbik edilecektir. Otomobiller, yolcu ba- gina Eminönünden Taksime kadar 10 ve Şişliye kadar da 125 kuruş ücret alacak- lardır. Bu tecrübe, müsbet netice verirse şehrin diğer semtlerine de aym tarzda yolcu nakline müsaade edilecektir. Gazi köprüsünün istinad . duvarları Gazi köprüsünün Azapkapı ve Urkapa- nı taraflarındaki istinad duvarlarını teş- kil edpesk demirler Almanyadan trenle gelmiştir. Burada yapılan dökme demir, köprünün iki başındaki metanetli temin etmediğinden OoAlmanyadan o celbedilen ayaklar bu işi göreceklerdir. Bu ay niha- yetinde köprüden vesalti nakliyenin geç- mesine müsaade edilecekti. Fakat son yağmurlarda her Iki meydandaki zemin çöktüğünden meydanları yeniden doldur- mak lâzım geliyor. Bu itibarla nakliye va- m yeni köprüden geçmesi bir İSTANBUL HAYATI aka nin all la Baş okuyucunun hakkı varmış ! Kapıdan girerken keskin bir ispir. to kokusu, boğucu sigara dumani genzimi tırmaladı. Nefes aldıkça ar- tan şiddetli öksürüğüm her halde et- rafta oluran keyif sahiplerini fazlaca rahatsiz elli ki, yanlarından geçer- ken dik dik yüzüme bakarak homur- danmağa başladılar, Masalardan ka- şık, tahak şakırtıları, şarkı mırıltıları yükseliyordu. Garsonun, elindeki bulaşık bez parçasile sözüm ona temizlediği ma- saya olurduk. Ben listeye bakarken garson, ahbabıma doğru uzandı: — Bu gece talihiniz varmis pasam. Baş tenörümüz bir hafladanberi has- ta idi. Bu aksam iyilesmis, gelmiş, Güzel sarkilâr odinleyezeksiniz. Garson, ısmarladığımız şeyleri ge- tirmek üzere reverans yappı uzak- laştı, Sahnenin önünden geçerken hafif bir baş işareti yaptı, derhal ha- reket başladı. Uut, keman, kanun elele verip seri bir akorttan sonra famliyete geçtiler. Sahnenin kenarın- da sıra ile oturan bayanlardan biri ayağa kalktı. Bir elini ağzına kapa- tarak öksürürken öteki elile de açık pembe dekolte robunun buruşuklarını düzeltti. Mağrur bir eda ile masalarda oluranları süzerek feryadı bastı, Sazın gürültüleri arasında sesini duyurabil- mek için kıvranıyor, yüz kıpkızıl olu- yor, boğazının damarları moratıp Şi- Şiyordu. Diğer üç bayan da birer şarkı oku- yup sıralarını. sâvdıktan sonra ses kesildi. Fakat bu defa da müşteriler arasında yüksek sesle homurtular başladı: — İsteriz... Baş okuyucudan şarka isteriz... Kimi kasığını tabağa vurarak gar- sona sesleniyor, kimi köşede oturan gazino sahibine bağırıyor: — Baş okuyucuyu isteriz. Bazıları cep defterlerinden yırttık- Tarı kâğıdlara bir şeyler Okaralayıp gürsonun eline sıkıştırarak baş oku- yucuya gönderiyorlar. Ve lâkin, baş okuyucu bayan hiç birine aldırış et- miyor, müstehziyane dudak büküp masalarda lütfunu bekliyen müşteri. leri göz ucile süzüyor, gönderilen kâğıdları açmağa bile lüzum görme den buruşturup atıyor... Yanımızdaki masada oturanlar bir aralık gazino sahibini çağırdılar, baş müganniyeyi dinlemek istediklerini söylediler. Gazino sahibi gözlüklerini alnına kaldırarak ciddiyetle elini mas saya vurdu: — Olamaz bayım. Siz hiç Avrupa görmediniz galiba. Gazinoların baş okuyucuları muayyen saatlerde şarka okurlar. Bizim bâş okuyucumuzun da şerefi var. Saat on bir buçuğa gel. meden şarkı okumaz. Ricalar, hiddetler para etmedi, Saat on bir buçuğa kadar baş oku- yucu bayan şerefini bozmadı, bir hey» kel gibi yerinde oturdu. Fakat, oku. ma saati gelip cırlak bir sesle yayga- rayı basınca masalar birer ikişer bo- şalmağa başladı. Arkadaşım kulağı: ma eğildi: — Baş okuyucunun bu kadar gecik» mekte hakkı varmış. Daha evvel oku- saydı şimdiye kadar burada kimseler kalmıyacaktı. Cemal Refik Baroda içtima İdare meclisi âzaları intihabi tamamlandı İstanbul barosu dün öğleden sonra top- lanarak, geçen toplantıda yarım kalan idare meclisi Azaları İntihabını tamamla» mıştır. 123 &zanm iştirakile yapılan intihapla uvukat B. Osman Nuri, B. Celâl Sofu, B. Asım Sorgon idare meclisi asli âzalıklarına © seçilmişlerdir. Müsavi rey alan B. Ahmed Cevdet ve B. Hüseyin Avni arasında kura çekilmiş B. Ahmed Cevdet de.asli za ol- mugbur. Bundan sonra, baro idare heyetinin ges çen seneki mali raporunu tedkik etmek Üzere mürükipüğe B. Vedad ve B. Ahmed Sabri İnhan seçilmişlerdir. Bara meclisi, mali rapor üzörinde mü- rakiplerin tedkikatı neticesini müzakere etmek üzere şubat içinde bir toplantı das ha yapacaktır. İskeleden düşen işçiler Eyüple Bahariyede yapılmakta olan bi? kadife fabrikasında n Yuvan ismin- de bir ustabaşı İle Ömer adında bir işçi, çalıştıkları iskeleden düşmüşler, polis ta- rafından Alman hastanesine kaldırılmış» lardır. Sahife 3 alm yi e