1 Ekim 1939 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3

1 Ekim 1939 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

1 6 Teşrinlevvel 1939 AKŞAMDAN AKŞAMA Devirler ve isimler Bir bayan yana yakıla anlattı: — Ah, başıma gelenler... Bundan Yedi sene evvel çocuğum dünyaya ge- İnce «bir orojinal isim bulayım!» de- dim. Düşündüm, taşındım; düşün- mekle de kalmayıp sordum, soruştur- dum. Birkaç kişi birden tavsiye etti- * «Sevim koy! En modern ad...» de- diler. Ben de öyle yaptım. Evvelâ sa- Buyordum ki, evlâdımın ismi bir ken- dibe mahsustur, Sonra, sağdan sol- dan Sevimlere raslamağa başladıkça Yüz buruşturdum. Zira herkese ben- | Zemekten. hoşlanmam; teferrüd etme: Si severim, Derken efendim, tahsil Sağı geldi; çocuğu mektebe verdim. Geçen gün ziyaretine gitmiştim. De- Mir kapı kapalıydı. Oynaşan çocuk- lâr arasında kendiminkini farkederek Sarmaşıklı parmaklığın arkasından haykırdım: «Sevim!» Bir de ne göre- Yim?. Küçük kızların dörtte biri, — Öbür çeyreği de «Ayten. ola- «ak... Burhan Cahidin Akşam'da yaz- dığı bir tefrikanın Türk çocuklarına hediyesi! — Erkekler de Erdoğan falan... Bir muzip alay etti: > — Ben ne yaptım, biliyor musunuz? Bir kızımın ismini Ayşe, ötekininkini Fatma, bir oğlumun adını Mehmed, öbürünün Ahmed koydum. — Bundan ne çikar? — Ne çıkacak? Mektepte başka ç0- Cuklarla karışmıyor. — Amma yaptınız ha.. Akkuş da sizin oğlanların okuluna Eidiyor. Oranın kapıcısını tanıyorum: med ağa... Kâtip de Ahmed bey... — Ben «çocuğum başka çocuklarla karışmıyor!» dedim. Eski nesilde en Müptezel isimler benim yavrularınki olabilir, Fakat yeni jenerasyonda da | <n örijinal... Sonra lâf her tarihi devreye göre | Adların moda takip etmesine intikal di: — Mürriyet hanım! — Bfendim? — Kaç yaşındasınız? — Hanımların yaşı sorulmaz amma, &tne neyse... Cevap vereyim: 251... — Kik! — Ne oluyorsunuz? >> Hürriyet senesi 1908 di... Ara- dan 31 yıl geçti, Yirmi beş sene evvel İse umumi harbin ilk yılıydı. O za- Man kimse kızının adını Hürriyet düşünmez. Şüphesiz «Hürriyet» ismi, senesini Sır bağır bağırıyor. «Reşad * İsimleri keza... Fakat ehli irfan > divan edebiyatı, edebiyatı ce- ©, fecriâti, Türkçülük devrinin mahsullerini de anlamakta güçlük Sekmezler, Her devre göre bir isim. — Şimdiki ne olmalı? sÜggü Bana kalırsa «Mehdi»... Dünya. Mi hercü merçten çekip çıkarsın Vâ - Nüj İm Köy yatı mektepleri için te müracaatlar kıdhane Alb, yi kinin ihane Alibey köyünde, mahalli hal- aye imi, bir köy yatı mektebi açıl- mektep gerat verildiğini yazmıştık. Yeni Yat ço biRasI bugünlerde açılacaktır. Köy ta aktabine devam eden talebe, hem dan yi ETİNİ, hem de ziraat yaptıkların kendi şeyeti diğer semtlerindeki halda için Gerinde birer yatı mektebi açı- e vilâyete müracaatta bulunmak- imi Valet bu müracaatları sıraya ko- Helen” le lüzumlu ve muhtaç görülen z Yeni Köy yatı mektlepleri - tesis e Nihayet Avrupadan bir müte. ağ ln karar verdim bay B.A. — Aman Yazgeçi... ŞEHİR HABERLERİ Eminönü meydanının tanzimi ilkbahara bırakılacak İ (Eminönü meydanının tanzimi, bir | milyon elli bin liralık yeni asfalt yol programına dahil olarak münkasaya çıkarılmıştı, Fakat yolların inşasına | talip çıkmadığından, ihale yapılama- İ mışta, Belediye, bunun üzerine Emin- önü meydanının tanzimini yol müna- Kasasından ayırmış ve bunu 98 bin Yeni bina yaptırılmasından | şimdilik vazgeçildi Yeni ilk mektep binaları inşa etmek Üze- re 939 bütçesine 600 bin liralık tahsisağ konmuştu. Yapılan münakasaya talip çık- madıfından yeni mektep binalarının iha- lesi de yüzüstü kalmıştır. Bina inşaatına ald şariname hükümle- rinde bazı tadilât yapılarak taliplerin rağ- betini celbetmek düşünülmüşse de, diğer bazı işlerde alınan tecrübelerden, şartna- mede yapılan tadillerin hiç bir fayda ver- mediği anlaşılmıştır. Bu itibarla vilâyet, yeni mektep binası inşaatından şimdilik | vazgeçmiştir. Ancak mektep ihtiyacını da karşılamak iâzımgeldiğinden şehrin yeni mektep açıl masına ihtiyaç görülecek semtlerinde el- verişli mektep binaları bulunursa satın alınacaktır. Vali şehir meclisinde söyli- yeceği nutku hazırlıyor 1 Teşrinisanide açılacak olan umumi med- liste Belediyenin bir senelik faaliyet ve ieraatına, dair vali doktor Lütfi Kırdar ta- râfından bir nutuk söylenecektir. Bu nu tuk etrafında her şube ve daire son aylar- da yapılan işleri sıralamakta ve bunlar et- rafında tafsilât hazırlamaktadır. j i Valinin hutkunda bilhassa son ayların İ yol faaliyeti etrafında durulacaktır. Beli- diye bazirandanberi altı yüz bin Jiralık yol yaptırmıştır. Bu suretle ayda yüz bin Uradan fazla yola sarfedilmiştir. Bir ev köpeği bir kadını ısırdı Sokaklarda gezdirilen kö- peklere ağızlık takmak lâzımdır Evvelki akşam Beyoğlu caddesinde bir kadın, zincirinden tuttuğu büyük kurt kö- İ peğini gezdirirken köpek yerde sürüklenen İ zincire ayağı bakılan başka bir kadının elini ısırmıştır. Sahibi müdahale etmemiş olsaydı elin parçalanacağı muhakkaktı. Bu hadise, İstanbulda çok ihmal edilen bir noktayı hatırlatıyor: Sokaklarda dola- şan er köpeklerinin behemehal ağızlarına ağızlık takılması lüzumu... Birçok kimseler gezdirmek için sokağa çıkardıkları köpek- lerini serbes bırakıyorlar. Bunlar kudur olmüzalar bile çok defa ölekine berikins saldırıyorlar, Bu hale mâni olmak için 60-. kakta ağızlıksız köpek gezdirenlerden ceza alınmaldır. Eminönü - Unkapanı istimlâki İstimlâk kanununun tadil edilmezden evvelki hükümlerine göre İstimlâk edile- cek bir bina için. gayrisafi iradının on misli veriliyordu. Son tadilde bu kayıd de- Mektep binaları! Giştirilmiş, kıymet takdiri usulü kabul edi. miştir, Belediye bu sayede Eminönü e Unka- arasında” yapılacak istimlâklerde mühim fedakârliklarda bulunmuyacağını ümid etmektedir. Bu mıntakada istimlâk işine yakında başlanacaktır. — Lâkin... B. A. — Vazgeç bayım vazgeçi... liraya yeniden imünakasaya koymuş- tu. Fakat bu defa da talip çıkmâdı- ğından, Belediye, meydanı kendi ve- sailile, emaneten tanzim etmeği dü- şünmüştü. Yapılan tedkikler, bunun için mü- him hazırlıklara ihtiyaç olduğunu göstermiştir. Bu sebeple, Belediye; Karilerimizin mektubları Ankara radyasunda çifte ses Dün bir mektup aldık. Ankara rad- yosunu bir türlü iyi işitmek kabil ola- madığından şikâyet edilerek deniliyor xi: «Radyonun en ziyade dinlendiği 3â- man akşamları ve geceleridir. Halbuki göctleri radyodan daima çift, ses geli- yor. Bazan ikinci 365. yani Radio Pa- ris'in sesi bizimkini bastırıyor. Anka- ra yerine Parisi İşitiyorur. Bükreş, Botya, Belgrad ve Atina gibi diğer Bal- kan memleketlerinin radyolarını pü- rüzsüz dinlediğimiz halde kendi mem- leketimizin radyosunu İyice dinlemi mekliğimiz tabii muvafık değildir. Bu- na bir çare bulmak lâzımdır. Fikrim- ee en muvafık çare dalga uzunluğunu değiştirmektir. Eski Ankara radyosu- nu geçeleri, bugünkü kadar kuvvetli olmamakla beraber, pürüzsüz dinliyor- duk, Gene ayni dalga uzunluğundan neşriyat yapılır pek iyi işilmek ka- bil olacaktır zannederim» Şehir tiyatrosu Gümeli geniş cadde açı- lınca tiyatronun inşası için hazırlığa başlanacak Belediye, Taksimde Camlıköşkle arkas sındaki garajı yıktırmağı başlamıştı. Bu işe gecce gündüz devam ediliyor. Geceleri kuvvetli elektrik Iâmbaları altında çalışıla- rük duvarlar yıkılmakta, kamyonlar en- kazı taşımaktadır. Vali B, Lütfi Kırdar bu- rasının Cümhuriyet bayramına kadar be- hemehal açılması için emir vermiştir. Burasının âcele yıktırılnası Belediyenin bir an evvel Şehir tiyatrosunu yaptırmağa karar verdiğini göstermektedir. Tiyatro, Ayaspaşaya giderken Taksim meydanının karşısına gelen karakol mahalli ile yanın- daki elekirik idaresine ald bina yerinde yapılacaktır. Yakında bu hususta hazır. lıklara başlanacaktar. Küçük haberler: k Şoför Alinin idaresindeki otomobil dün Kadıköyde Kuşdili köprüsü üzerinden geçerken Ali adında bir gence çarparak yaralanmasına #sbep olmuştur. Polis, yaralıyı tedavi altına aldırmış, ş0- för yakalanmıştır. k Bebekte oturan Günsel isminde bir kadın, eldivenlerini benzinle temizlerken benzin havagazı musluğundan ataş almış, kadın göğründen ve başından yanıklar al- maştır. k Aksarayda oturan Gün isminde bir kız çocuğu evde oynarken düşmüş, tehli- keli surette yaralandığından hastaneye kaldırılmıştır. Cağaloğlu Kiz talebe Yurdunda ya- tıp kalkar odacı Ahımed evvelki gece siğa- rasını içerken UyUMUŞ, az sonra düşen ateşle bir hali ve kısmen tahtalar yan- mıştar. — Sebebini arzedeyim bay Amca... B. A, — Vazgeç dedik al... Yalnız kışın çamurun önünü almak için açılan çukurlar kapatılacak meydanın tanzimini ilkbahara bira- kacaktır. Yalnız kışın fazla çamura mani olmak üzere Elektrik, Su ve Havagazı idarelerinin açtıkları çu- kurların kapatılmasına çalışılacak- tır. Burada ikinci kısma dair istimlâk- ler hakkında henüz verilmiş bir ka- rak yoktur. | Gazi köprüsü Nakil vasıtalarına ancak bir buçuk ay sonra açılacak Gazi köprüsünün üzerine konan tahta parkelerin yağmurların tesirile kabararak yerlerinden oynadıklarından dolayı Bele- diye ile müteahhid arasında ihtilâf çık- muş. Mukaveleye göre inşaattan müteralld | ihtilâflarım hakem vasıtasile halli lâzım- geldiği halde müteahhid firma, mahkeme ye müracaat ederek «tesbiti delâil. yap- tırmıştır, Maamafih Belediye, parke tah- talar yerleştirilmeden ve değişmeden in- şaatı kabul etmemekte ısrar ediyor. Diğer taraftan parkelerden bozuk olan- lar değiştirilse bile köprünün açılma me- rasiminin Cümhuriyet bayramına yetişe- miyeceği anlaşılmıştır. Çünkü köprünün Azapkapı cihetinde köprü İle Azapkapı meydaninı birleştiren rampa kısmının 98- tonları henüz dökülmüştür. Bu betonların İ kuruyup sertleşmesi için on beş güne ihti- yaç vardır. Köprünün yaya kaldırımları bittiğinden Cümhuriyet bayramında yalrız yayaların geçmesi kabil olacaktır. Nakil vasıtalarının geçmesi, ancak bir, bir buçuk aysonca mümkün olacaktır. Fatihte 7 yaşında Bedii adında bir ço- cuk balkondan sokağa düşerek başından yaralanıpıştır. Yaralı çocuk Haseki hasta- nesine kaldırılmıştır. Şehzadebaşında Lramvaydan atlıyan Av- ni adında 8 yaşında bir çocuk düşmüş, sine kaldırılmıştır. Kadıköy önünde bir kadın çeseli Hüviyeti anlaşıldı, kadın si- Dün, Öğle üzerine doğru Kadıköyünde Moda açıklarında bir kadın cesmdi görüle- rek zabıta haberdar edilmiştir. Zabıta me- müurları, bir taraftan Kadıköy müddelu- mumiliğini haberdar eylemişler, diğer ta- raftan da cesed! sahile çektirmişlerdir. Kırk, kırk beş yaşlarında oldukça müun- tazam giyinik görünen kadnın hüviyetini isbat edebilecek üzerinde bir esere tesadüf edilmemiştir. Cesedin yapılan mugyen?- sinde de yara, bere ve emsali görülme- miştir. Kadının hüviyeti dün akşam geç vakit anlaşılmış ve marangos Dimitrinin karısı Ahsedet, olduğu öğrenilmiştir. Marangoz Dimitri, karısının ötedenberi sinir illetine müptelâ olduğunu söylemiştir. Tahkikata devam edilmektedir. Şehzadebaşında oturan 13 yaşında Abdullah oğlu Ömer Şehzadebaşından ge- çerken Mehmedin idaresindeki taksi oto. mobili çarpmış, başından ve müteaddid yerlerinden yaralanmıştır. Yaralı Cerrah- paşa hastanesine kaldırılmıştır. # Üç sündenberi şehrimizde bulunan Maliye Vekili B. Fuad Ağralı bugün Anka- det edecektir. 7 | kendini bilmez bir halde Haseki hastane- | nir hastalığına müptelâ imiş | Sahife 3 ISTANBUL HAYATI Yeni taklid modası Muharebenin © başlangıcındanberi “gazetelerde neşredilen resimler, İs- tabulda yeni bir taklid merakı uyan- dırdı. Bir zamanlar sinema artistle- rinin giyinişleri, tuvaletleri, bıyıkları taklid edilir, sokaklarda ne acayip kılıklara raslardık. Şimdi de gazete lerde sık sık resimleri çıkan meşhur $imaların mukallidleri türedi, Ucları avurtlarına kadar uzanmış, iki par- iğinde bıyık bırakanlar, saç- larını yâna tarayıp ucunu alınlarına sarkıtanlar, göğüslerini zorla şişirme- ğe çalışırken karınlarını ileriye fır latıp kalçadan adım atarak yürüyen- ler, kollarını havaya kaldırarak se- lâm verenler, ellerinde şık çantalarla diplomat omukullidliğine özenenler, Azı dişleri arasına birer kocaman pi- po kıslırıp salya saçarak, kelimeleri çiğneye eye konuşanlar, türlü türlü gözlükler takanlar ve daha ne- ler neler... Hele son zamanlarda Sirkeci, Ba- biâli civarında sık sık rasladığım bir delikanlı, benim gibi birçok kimsele- rin de nazarı dikkatini celbediyor. Başındaki koyu Jâcivert şapkanın yanlarını bastırmış. Gömleğinin ya- kası yeni peyda olan İngiliz biçimin- de ve, güneşli, sıcak havalarda bile elinde daima bir şemsiye. Sırtında uzun, siyah bir palto, Yeleğinin orta düğmesinden geçirdiği kalın kordo- nun uçlarını ceplerine sokup ortasını sarkıtmış. Kendisini eskiden de gö rürdüm; alelâde kıyafetle dolaşır ve daima gözlük takardı. Şimdi, taklide başlayınca gözlükleri de çıkarmış Fakat bu zoraki fedakârlık yüzün den çektiği ıztırap, çil çil bakışından belli, Geçen gün Babıülide köşe başında rasladım. Şemsiyesini sol eline almış, karşısındaki kadına hararetli hara- retli bir şeyler anlatıyor. Konuşurken sağ kolunu mütemadiyen salliyor, ara $ıra şemsiyesile havada daireler çiziyor, kelimeler dişlerinin o arasın- dan ezile büzüle çıkıyor: — Yakitlerim o kadar az ki, dost lardan gelen mektupları bile okuya- mıyorum, Dünya gaileleri göz açlır. mıyor bana. İngiliz gazeteleri evde toplanıyor, bir türlü vakit bulup İ adam akıllı mütalâa edemiyorum. Dün sabah da Sirkecide rasladım. Müvezziden bir gazete aldı. Birinci sahifedeki büyük bir fotoğrafı dik- katle süzerek berber dükkânının ya- nındaki aynaya yaklaştı. Şemsiyesini koluna taktı, Güya etraftakileri his- settirmemeğe çalışarak bir gazetede- ki fotoğrafı gözden geçiriyor, bir dö- nüp aynada kendine bakıyor, yaka- sanı düzeltiyor, uzun paltosunun eteklerini çekiyor, kaşlarını indire kaldıra çehresine acayip şekiller ve- riyor Ben karşıdan öna bakarken yanı- ma yaşlıca bir lokanta garsonu s0- kuldu: K — Hey yarabbi, günden güne modadır çıkıyor. Şunun kıyafetine bak Allah aşkına. Sırtındaki ceket, eski Babrâli kâtiplerinin kıyafetine benziyor. Ya, şu açik havada elinde- ki şemsiye ne oluyor acaba? Aşçı dükkânının kapısından başını uzatan arkadaşı cevap verdi: — Yahu, görmüyor musun harifi? Gâzetedeki resme benziyeceğim diye sokak ortasında tuvalet yapıyor. Her B. A. — Bu zamanda Avrupadan gelecek mütehassıs ya top müts hassısıdır, ya tüfek!...

Bu sayıdan diğer sayfalar: