ya konulmakta olduğundan, Haydar- amam ihtiyacma ait takım inşaatın otomatikman vü Sude getmesi emri vakidir. Binen Aleyh, bugünkü Anadolunun hal ve #aziyetine göre, yani birçok anali. şimendiferlerle bağlanmış ve olduğuna göre, artık I- “İman işinin Anadolu tarafına tebdili (mevki etmesi ve doğrudan doğruya bahsi geçen ana limanlaria muamele bir zaruret haline gelmiş Mem elm, iltere yesipariş edilecek 11 gemi — İngiltereye sipariş edilecek yeni evsafı nedir? — İngiliz kredisi ile İngiltereye si- edilmesi mukarrer olan İl ge , süratleri 16 mildir. Diğer yedi tanesi de 1800 tonluk, 14 mil sürate matik olacaktır. Bu yedi gemi, Mar- ra sahilleri ile İmroz, Ayvalık, Bar- ve İnebolu arasında işliyecektir. Şimdiden derhal söyleyim ki vapur- 16 milden daha fazla süratte ol- üzerinde çok münakaşa edilmiş. » Karadenize işliyecek vapurlar, sı- ile birçok Imanlara uğramağa meo olduğuna göre, iş ve yolcu nakli. cihetinden 16 millik süratin ka- vapurlar rolü de mal nakli- müstenid olduğu için 14 mil sürat vasalayı, önümüzdeki sene daha doğru temin etmeğe hazırlan. yız. Mevcud tayyarelerimize veten bugünlerde daha kuvvetli ve mesafeye kifayet edecek dercede altı tayyare sipariş etmek Üzere- İz ve memleketin mühim noktaların- hava yolları üzerinde telsiz istas- rı tesis edeceğiz. Bu suretle Di. b , Elâzığ, Musul ve Tahrana, bir zaman sonra da Kâbile kadar uçuş ipmak imkânmı hazırlamak tasav- ndayız. Bu suretle şark ile garp rasındaki rolümüzü yapmış olacağız. İN iranbrela kali geleli ları ber farbe, garpten şarka doğru aramiış- sa, bugün de hava yollarını bu su- ehemmiyetle takip etmektedir. » İngiliz devleti şarka doğru alâka. olan bütün devletlerle postaları, 'B. Ali Çetinkaya mühim beyanatta bulundu sevketmektedir. Diğer bütün devletler dahi kendi vaziyetlerine göre bu hu- susta ehemmiyetle çalışmaktadırlar. Biz de nazik ve ehemmiyetli coğra- esası üzerine, yani onların hava vası- taları hiçbir imtiyazı tazammun etne- mek üzere İstanbula kadar gelmekte- dirler. Biz de vesaltimiz kifayet ettiği gün, Avrupa seferleri yapmağa çal- şacağız. Diğer devletlerin de bu esas üzerinde müracaat etmeleri ihtimal dahilinde olmakla beraber henüz bir müracaat vaki olmamıştır. Tayyare işini bu suretle izah eder» ken, şunu da ilâve edeyim ki, meselâ İstanbul hava meydanında lüzum gö- rülen pist ve sair inşaatı yapmağa te- şebbüs etmek üzereyiz. Ankara, İzmir ve Adanada dahi ayni veçhile çalışıl. maktadır. Doğu vapuru neden teslim alınmadı? — Doğu vapurunun teselümünü geciktiren sebepler nelerdir? — Almanyada Blum und Fos tez güâhlarında inşa edilen ve edilmekte olan Doğu vapuru tipi, vaktile mutad olan usul ve esasların fevkinde, 5300 tonajlı ve iki güverteli yapılmıştır. İkinci güverte lüks olarak fevkalâde ihtiyaçlara kâfi gelmek üzere düşü- nülmüş, dolayısile, tonaj miktarı 5300 4 çıkmış ve geminin su satlundaki eni- ne fennen icab eden genişlik verilme. miştir. Bunun içindir ki vapurun in- şası ikmal edildikten sonra merkez müvazenesi maalesef tam olmamıştır. Yani tamemen suya amud bir vaziyet alamamıştır. Zannediyorum, yüzde 5 nisbetinde bir eğrilik vardır. Buna mukabil, bu gemileri yapacak olan şir. ket, vapurların esas tertip ve kurulu. şundaki teklifin aykırılığını güya nd zarı dikkate alarak, bazı aksamda da- hilen tedbir aldığını ve üç yüz ton ka- dar safra konulduğu halde bu müva- zenenin temini mümkün olduğunu, ve bu safranın gerek geminin hac- minde, gerek sürâlinde ve gerekse mahrukat sarfında gayri tabii bir va de tuttuğunu, ve binaenaleyh gemi- nin tecrübesi yapıldığı zaman bu ne- ticenin elde edileceğini ileri sürmek- tedir, Bununla beraber mütcahhid, im- zaladığı şartnamede de müvazene merkezinin tam olması esasını kabul ve teahhüd etmiştir. Müteahhid tara. fından ifade edildiğine göre, gemiye ikinci bir güverte ilâve edildiği vakit merkezi siklet daha yukarıya çıkaca- ğına göre, müvâzene, su sathının ge Şimdi Almanyada bulunan tesel lâm heyetimizin mütalâasına göre, henüz tecrübe edilmediği halde, bu- nun belki mümkün olabileceği anla- şülmuştır. Merkezde bulunan fen he- yeti bu teklif üzerinde etüdler yap- maktadır. Müdafaai Milliyeden de bahri mütehassıslar istiyerek büyük bir komisyon teşkil ettik. Komisyon, bu meseleyi inceledi ve müteahhidin teklifinin tecrübeye konulmasını ka- bul etti. Biz de bu neticeyi mütalâa edilmek üzere Heyeti Vekileye âraet- tik. Hükümetin vereceği karar üzeri- ne vapurun kabul edilip edilmiyeceği hakkında son sözümüzü söyllyeceğiz.» Egede üzüm rekoltesi İzmir, (Akşam) — Yeni mahsul Tekoitelerini tesbit eden komisyon faaliyete geçmiştir. Üzüm bölgesinde yapılan tetkiklerde bu sene Üzüm re. koltesinin 70-75 bin ton raddesinde olacağı tahmin edilmektedir. İnelr rekoltesinin o geçen senenin ayni, yani 40-42 bin ton olacağı an Jaşılmaktadır. Bu sene, bu iki mühim ihracat mahsulümüzün nefaseti fevkmlâde dir. Bir haksızlığa (Fransız gazeteleri Alman haklı bir cevap (Baştarafı 1 inci sahijede) Halbuki bütün bu mütalâalara hiç bir lüzum yoktur. Çünkü Celâl Muh- tar Özden servetinin bir kısmını bu enstitüye vasiyet etmemiştir. Gazetelerde sırf kendi teşebbüsü ve kendi çalışmasile toplamış olduğu servetini en faydalı gördüğü bir şe kilde istimalde serbes olan Celâl Pastör enstitüsüne servetini verdiği ni yazdıktan sonra bir resim yapmış ve altına zavallı Celâlin gözlerini kaybetmiş olmasını büyük bir hissiz- likle ele alarak, (Nan... Kör) tah- kirini ilâve etmiştir. Buna isyan et- memek kabul değildir. Yetmiş iki yaşına kadar hayatını büyük bir vata nsevgisiyle memleketi- nin hizmetine tam bir vukufla sar- fetmiş olan Celâl Muhtar, çok temiz * bir insandır. Servetini sırf kendi 28- kâsı ve sa'yile toplamıştır. Hiç bir nüfuzdan istifade etmemiştir. Zevki- ne de sarfı düşünmemiştir. Yüksek zihniyeti sayesinde eline aldığı işi daima pek iyi başarmışlır. Doktor Celâl Muhtar, tıpta ehemmi- yetli keşif yapmıştır. Bugün onun İs- mini Avrupada, Amerikada, Japonya da cild hastalıkları kitaplarına par- lak bir surette geçmiş buluyoruz. O beynelmilel bir simadır. Umumi harpte, İstiklâl harbinde Celâl Muhtar, Hilâllahmere bütün ruhuyla kendini hasretti. Yaptığı hiz- metleri herkes bilir. Bir zaman Celâl Muhtarı, sarsılmış bir bankayı, (İti- barı MİM) kurtarmak için uğraşır buluyoruz. O devirde yanında yetiş- tirdiği Türk gençlerinin bugün o meş- lekte mühim mevkiler tuttuklarını beri âmadır, Tedavi eden göz müte- hassısları fkinci bir ameliyattan son- ra biraz daha iyi görebileceğini söylü- yorlar,. Münasip zaman bekliyorlar, Bu halinde bile o bir kâtip veya bir gelecek nesillere misal olmaları insa- niyet için kati bir ihtiyaçtır. Zannediyorum ki, Celâl Muhtar gi- HM yüksek şahsiyetlerin bazı orijinali» teleri hasebile karikatürleri yapılsa bile o resmin altına nankör gibi ağır bir ahlâk naokisesi ifade eden bir ta- biri yazacak tek bir Türk bulunamaz. Bunu görmek, bana çok acı geldi. Akbabanın hakareti şüphesiz Celâl Muhtarın ayaklarına erişemez. O hü- cumu yapanlara karşı, ahlâk ölçüleri doğru olan bütün vatandaşların hiş- sedecekleri nefretten başka birşey olamaz, Dr. Akil Muhtar Özden 9 Ağustos 1939 tahşidatını blöf addediyor (Baştarafı 1 inci sahifede) Berlin 8 (A.A.) — Haber verildiği- ne göre, Danrig nazi teşkilâtı relsi Börster dün akşam Berchtesgadene gelmiş ve derhal Hitler tarafından kabul olunmuştur. Hitler - Förster konuşmalarına bu gün, bütün gün devam olunmuştur. Berlinin iyi malümat alan maha- filinde bu mülâkatlara hususi bir ehemmiyet veya mana Aatfolunma. maktadır. Pariş, 8 — Gazeteler, Danzigdekt vaziyetle meşguldür ve harp tehlike. sinin henüz önü alınmadığı kanaa- tindedir. Journal gazetesi diyor ki: «HAA Berlinde Fransa ile İngiltere- nin Alman ordusunun harekâtından ve ihtiyat sınıflarının o davet edilme- sinden korkacakları mı sanılıyor? Al manyanın askeri hazırlıkları, hiç şüphesiz şimdiye kadar yapıldığın- dan daha geniş mikyastadır. Alman askeri hazırlıkları ikmal edilince, Alman devlet çefinin bütün bu mekanizmayı harekete getirmek ve Fransızlara, İngilizlere, Lehlere, Ruslara boyun eğdirmek için bir düğmeye parmağını dokundurması kifayet edecek mi zannediliyor? Bu müddet zarfında manevralar baha- nesile Alman askeri tecemmüleri Po- meranyada, Şarki Prusyada, Alman- yanın cenubu garbi hududunda ce- nubunda ve garbinde yapılıyor.» Epogue gazetesi yazıyor: «Alman- yanın askeri manevraları, geçen 50 neki gibi, talim yapan bir ordunun manevraları değil, fakat harekete geçmek üzere hazırlanan bir ordu- nun manevralarıdır. Harp tehlikesi her zamandan ziyade vahimdir. Her halde, Almanyanın harbi göze alma- ğa karar vermediği kabul edilse bile muazzam bir blöfe baş vuracağı ka- mak ve her ihtimale karşı hazır bü- lunmak.» Ordre gazetesi de şöyle yamyor: «Ufukta geçen senenin eylülündeki. ne benziyen bir buhran beliriyor. Bu hâdise karşısında daima kuvvetli ve müttehit bulunmak lâzımdır.» Londra 8 — Times diyor ki; Londradaki umumi kanaat, heyeti umumiyesi itibarile Danzig mesele- sinin daha hâlâ tehlikeli vaziyetini muhafaza ettiği ve şu veya bu nok- tada ciddileşebileceği merkezindedir. Polonya hududunda Alman kıtaları Varşova 8 (A.A.) — Wieezir War- zawski, gazetesinin yukarı Silezyada Alman kıtalarının tabşidine dair Ka- toviç'den verdiği bir habere göre cu- ma günü yedinci kolorduya mensup bazı müfrezeler otomobille hududa birkaç kilometrelik bir mesafede kâin Zabrze mıntakasmna gelmişlerdir. Bu müfrezeler burada bütün uumu- mi binalarla mektepleri işgal etmiş- lerdir, Berlindeki mekteplere ma- nevralar için asker yerleştirilecek Berlin 8 (A.A.) — Hususi kaynak- lardan alınan haberlere göre, Ber- mek üzere bu hafla sonunda tahliye emri almıştır. Alman gaztelerinin hiddeti Berlin 8 (AA.) — Gazeteler, Po lonya matbuatının mareşal Smigiy - Rydz'in nutku etrafındaki neşriyala karşısında hiddet göstermekte ve bu neşriyatı takbih eylemektedirler. D. N. B. ajansı bu neşriyat hakkın- daki yazısında diyor ki; Polonyanın büyüklük deliliği, ta- mamile maskesini yüzünden atmış tır. Fakat bu tafrafuruşlar, müte- madi surette Almanyayı tahrik ede- mezler, çünkü Almanyanın sabrı bir gün tükenecektir. Danzig âyanının cevabı Varşona 8 (A.A.) — Polonya hü- kümeti ile Danzig arasında testi edilen notalar hakkında aşağıdaki resmi tebliğ neşrolunmuştur: 1 — Danzig âyanınm dün hükü. mete tevdi edilmiş olan cevabı, Po- lonyanın Danzig komiseri B. Şodaki ile yapılan şifahi görüşmede alınan hattı hareketi teyid etmektedir. Bu hattı harekete göre, Polonya hudut müfettişlerine karşı hiçbir emrivaki yapılmayacaktır. 2 -- Danzig âyanı, bu mektubunda muhtelif Danzig hudut karakolları tarafından Polonya hudut müfetliş- lerine yapılan beyanatın âyanın em- ri üzerine yapılmadığını bildirmekte. dir. 3 — Danzig âyanı, gümrük kon- trolünün şimdiye kadar olduğu tarz- da meriyet mevkiinde kalacağını te- min etmektedir. İşçilerin grevi Varşova 8 (A.A.) — Lodr'da büyük bir mensucat fabrikasında bir grev çıkmıştır. 700 işçi Alman kadın işçilerle usta başılara yol verilmedik- çe çalışmaktan imtina etmektedir, Berlin - Varşova telefo: muhabereleri kesildi Kaunas 8 (A.A) — Bütün Litvan- yada çok şiddetli fırtınalar hüküm sürmektedir. Yıldırım ve yangınların yaptığı hasar fevkalâde mühimdir Berlin ve Varşova ile telefon muhabe- releri kesilmiştir. Danzlig 8 (A.A) — Dansziğin üze rinde uçmakta olan bir Polonya as- keri tayyaresi, denize düşmüş ve kay- bolmuştur. Danzig Ilmanına mensup bir vapur gelirse tayyareciyi kurtarmağa muvaffak olmuştur. Mançuko - Moğol hududunda Japonlarla Sovyetler ara- sındaki müsademde 74 Sovyet tayyaresi düşürülmüş Tokio 8 (A.A.) — Domei ajansının Mançuko, Mogolistan ohududundan aldığı bir habere göre, üç günlük bir famladan sonra Buir gölü civarında Sovyet ve Japon tayyareleri arasında müsademeler 5 ağustosta tekrar baş- lamıştır. Sovyet tayyare filoları mü- kerrer defalar hudu geçmişlerdir. Mezkür haberde bu Sovyet tayya- relerinden 74 ünün düşürüldüğü bil- dirilmektedir. İki Japon tayyaresi Üüs- süne avdet etmemiştir. RADYOLİN En büyük sergilerde 18 diplo- ma, 48 madalya kazanmıştır Böyle güzel dişler yalnız RADYOLIN 'Diş tabibleri diyor ki: «Dişlerin ve ağam sıhhati sabah öğle ve akşam her yemekten sonra günde 3 defn dişleri temizlemekle kabildir.» pe