“Fransız artisti Gaby Morlay Amerikaya gitti Artist beraberinde 120 kat elbise, her elbise için bir şapka bir ayakkabı götürmektedir Bu eşya tamam 58 sandık tutuyor Gaby Morlay vapurda kendisini ugurlıyanlar arasında Fransanın tanınmış tiyatro ve sine- ma ertistlerinden Gaby Morlay geçen hafta Normandie vapurile Nevyorka hareket etmiştir. Artist Nevyorktan Kanadaya gidecek ve Kanadanın muh- telif şehirlerinde birçok temsiller vere- Cektir. Gabiy Morlay bugünkü Fransız ar- tistleri içinde en çok takdir edilenidir. Artist, sahnede olsun beyaz perde de olsun, deruhte ettiği rolü hakkile can- Tandırmaktadır. Bu bakımdan bazı münekkidler kendisini bugünün en yüksek Fransız artisti addediyorlar. Gaby Morlay'ın Amerikaya hareke tI bir hâdise olmuştur. Fransız sanat âlemine mensup bir çok zevat, tema- şa muharrirleri, tiyatro müdürleri; münekkidler, pek çok artistler kendi. sini teşyi için Havre limanına kadar gitmişlerdir. Fransız gazeteleri artis. tin teşyiinden, Kanadada oynıyacağı piyeslerden uzun uzadıya bahsediyor- lar. Bu tafsilât arasında en ziyade dik- kate şayan olan şeylerden biri de Gaby , Morlayın birlikte götürdüğü elbiseler hakkındaki tafsilâttır. Artist Ameri- kâya tamam 120 kat elbise ile gitmek. tedir. Bu elbiseler şu suretle kısımlara ayrılıyor: 25 suare elbisesi 12 tayyor . 15 öğleden sonra elbisesi 8 etek ve caket 20 yarım suare elbisesi 18 manto 12 ev elbisesi 10 muhtedif elbise (CAkşam)ın edebi romani YAPRAK AŞISI BURHAN CAHID Necmi bey uzaktan tanıdığını söy- Jedi. Müteahhidmiş. Sehayat iyi başladı. Yarın akşama doğru Pireyedeyiz. #x — Akropola çıkacağız değil mi? Başımı eğdim. — Vapur akşama kadar Pirede ka- Jacak, İstersen öğle yemeğini de Ati- mada yiyebiliriz. Gözlerimle cevap verdim. O halde yalnız çıkalım. Yolcular arasında grup halinde Atinaya gitmek fikri var. Biz İştirak etmiyelim. Bugün o kadar neşeliyim ki içimin | saadetini ürkütmemek ister gibi konuş- " mak İstemiyorum. Kar, fırtına ve kurşul bulutlar hep İstanbulda kaldı. Akdenize açıldıkça © hava değişiyor. © — Bir otomobil bizi düz bir asfalt üze. zinden on beş dakikada Atinaya gü- türdü. Bir iki kıvrıntıdan, yokuştan sonra Akropolun eteğindeyiz. Kuru bir soğuk var. Küçük setlerde mini- © mini heykeller. Kartpostallar satan ço. Bu elbiselerden her birinin kendine mahsus bir çift ayakkabı ve şapkası vardır, Bunlar da hesaba ithal edilin- ce 360 parça eder. Çorap, iç çamaşır. ları ve saireye gelince, bunların da mt: him bir yekün tuttukları şüphesizdir. Artistin elbise ve çamaşırları 58 san» dık tutmaktadır. Birçok da el çantala- rı vardır, Gaby Morlay ile birlikte 20 artist gitmektedir. Bu artistler de, 120 kat olmamakla beraber birçok elbise, şap- ka, ayakkabı, çamaşır götürmektedir. Binaenaleyh giden heyetin eşyasını bir furgon alamıyacaktır. Gaby Morlay marta kadar Kanada- da kalacaktır. Kanadadan cenubi Amerikaya gitmesi ihtimali vardır. Maamafih evvelâ Avrupaya dönmesi ve Amerika seyahatini yaza birakma» sı daha muhtemeldir. Erzincanda geçen sene par- tiye yazılanlar Erzincan (Akşam) — Yıldan yıla ar. tan partili adedi bu yıl daha fazla art- makta ve her gün bu vesile ile semt ocaklarına yüzlerce yurtdâş baş vur- maktadır. Gösterilen bu arzuya göre merkezdeki semt ocaklarının adedinin arttırılmasına lüzum görüldüğünden ikiden sekize çıkarılmıştır. Üyeler me- yanında bir çok bayanlar da partiye yazılmak için beyannamelerini doldur. muşlardır. C. H. P. merkez ilçesine bu yıl içinde yeniden 1123 tiye kaydolmuş- tur. Merkez ilçesinin verimli başa- rıları ilyönkurulunda ve il kongresinde vali ve parti başkanı bay Fahri Öze- nin takdirlerini kazanmıştır. 'Tefrik& No, 19 çıların üzerimize çevrilen objektiflerin: den kurtulmıya çalışarak taş merdi- venlere tırmandık. Bakire Annena mabedi önündeyiz. Eski Yunan topraklarının bütün mer. merleri buraya toplanmış. Taş, taş ve hep taş. Basamaklarda Parth&non'un cephesini çizen kadın, erkek amatör. Jer, yandaki Artemis mabedi önünde fotoğraf çektiren bir seyyah kafilesi, Bir seyyah rehberi Akropolun son basamağına çıkmış etrafını saran Amerikalılara ingilizce tarihi bir kon. ferans veriyor. Bu taş ve mermer yi. ğınları hakkında az çok malümatım var, Onun için dinlemeğe lüzum yok, Necmi bey resmimi çekmek için mi: nasip bir yer arıyor. Nihayet buldu. Mabedin tenha köşesindeki bir taş yı- | Şanı üzerine zahmetle çıktım. O daha geride bir mermer sütunun kırık par. çasına ilişti. Maksadını anladım. Be- nimle beraber bütün basamaklar, ma. bedin anirsei ve dahâ sonra aşağıda bütün Atina görünecek. Makinenin otomatik kordonunu has —— ASYAŞU Sinema ve tiyatrolar Dahiliye Vekâleti ücretlerin lüzumu kadar inmediği kanaatinde Dahiliye Vekâletinden vilâyete ge- len bir tahriratta sinema ve tiyatro ücretlerinin ucuzlatılmasını temin et- mek üzere geçen sene, alınan vergi ve resimlerin indirildiği, halbuki İstan- bul ile Ankaradaki sinema üçretlerinin hâlâ yüksek olduğu zikredildikten sonra vilâyet mâkamının sinemacılar. la yeniden temas ederek fiyatların in. dirilmesi hususunda icap eden tedbir.” lerin alınması bildirilmiştir. Bundan başka plâj fiyatlarının da mevsiminde indiriimesinin temini ilâ. ve edilmektedir. Belediyede tedkikler Bir baskül mübayaasında da bazı yolsuzluklar görüldü Belediye m müdürü B. Nusrete işten el çektirilmesinde bebleri dün yazmıştık. Aldığımız mi temmim malümata göre Karaağaç mezbahasına bir kaç sene evvel alı- man otomatik baskülün mübayaasın- da da bazı yolsuzluklar görülmüştür. İstifa eden garaj ve atölye müdürü B. Tarık hakkında tahkikata devam ediliyor. Belediye müfettişleri şimdi- ye kadar B. Tankın mesuliyetini in- taç edecek bir nokta (o görmemişler- dir. Bundan başka geçenlerde işten el çektirilen Belediye muhasebe müdü- rü B. Kemal kındaki tahkikata da devam ediliyor. Sıtma, mücadelesi Bir aylık faaliyet hakkında mühim rakamlar Ankara 3 (A.A.) — Sıtma mücade. lesinin son bir aylık faaliyeti hakkım- da ajansımız şu malümatı elde etmiş- tir: vi rında son ay 7: yene ve 62.896 k Sarfedilen kinin fr dır. 9,864 metro kanal açılmış, 25,003 metro uzunluğunda kana! temizlen- mişlir. Açılan kanalların 4,875 metre si Konyada, 1.486 metresi Eskişehir. de. 1,088 metresi Kocaelinde, 910 met resi Manisada ve üst tarafı Kayseri ve Samsundadır. Ayrıca 360 metroluk ye- ni ark açılmış ve 53,173 metrelik ark temizlenmiştir. Doldurulan çukur 1,829 metre mikâ» bıdır. Kurutulan bataklıklar 80,130 metre murabbaını bulmuştur. Bunun 80 bini Kayseride, 130 metre murabbal da Bursa mmtakasındadır. objektifin açılıp kapandığını haber ve ren #esi duyduk. Mabedin arkasındaki kuyuları ve ak çak çam ağaçları arasında gömülmüş küçük müzeyi dolaşıp otomobilin bek- lediği yere geldiğimiz zaman öğle ol. muştu. Bir fotoğrafçı elime iki kartpostal sıkıştırdı. Hayret ettim. Biz daha ma» bede girmek için merdivenleri çıkar. ken resmimizi çekmiş. Bu enstantane hiç de fena değil, Necmi bey çocuğun eline birkaç drahmi sikıştırırken ben de otomobile girdim. Epey yorulmuştum. Bu kadar yo. kuşlu yerlerde ben gençliğimde bile dolaştığımı halırlıyamıyorum. Mer- mer basamakların bazıları o kadar ge niş ki dar etekle çıkmağa imkân yok. Eski insanlar ne kadar sporcu imiş. ler, Atinanım meşhur bir otelinden bah» sederler. Büyük Britanya. Oraya gi- decektik. Şoför yeni yapılan «King Corcvdan daha memnun kalacağımızı söyleyince oraya gittik. Necmi bey Atinaya ikinci defa geli- yor. Yeni oteli ve lokantasını daha gü- zel bulduğunu söyledi. N Atina küçük fakat temiz ve girin bir yer. Yemekten sonra yeni stadı ve bü- yük müzeyi gezdik, cuk ve kadınların takibinden, fotoğraf. | zırlayıp yanıma geldi. Ve arkahuzdan | Akşama doğru Pireye, vapura döner- Devlet demiryolları A UNU 159 Avrupa hattı Iki sene içinde ücretler mühim surette : ji: “-.. indirildi, çok mühim Ankara 3 (A.A.) — Alelümüm nak- liyat işlerinin, bilhassa demiryol mü- nakalâtının milli, içtimai ve iktisadi faaliyet mevzularında haiz olduğu müslesna ehemmiyet malümdur. De- ilarının memleketin yüksek men- © uygun bir şekilde çalışabil- | için bunların devlet eliyle işletil- mesindeki mutlak zaruret Cümhuriyet hükümetimizce zamanında takdir edil- miş ve ecnebi sermayesi ile İmtiy: şeklinde çalışan hatlar sırasile hükü- | metimizce mübayaa edilmişti. Eski Şark demiryolları işletlei kum- panyasi da yukardaki zaruretlerin sev kile 1936 senesi nihayetinde devlete intikal eylemiş bulunmaktadır ve ha- len Türk devlet demiryolları Avrupa hatlı nami altında çalışmaktadır. Gerek bu tarihtenberi mezkür hat Üzerinde teesstis eden yeni devlet reji- mi ve gerek Balkanh komşularımızla münasebet bakımından alınan veya alınması düşünülen tedbirler etrafın- da Nafıa vekâletimizin alâkalı daire- lerinden ajansımıza malümat verme- leri ricasında bulunduk. Aldığımız not; ları aşağıya sıralıyoruz: İşletme tarzı ve dahili hizmet mü- basebetleri devlet demiryolları usulü- ne tamamen intibak etlirilmşitir. Halk | münasebetlerin! idare eden işletme nis| zamnamesi Anadolu kısınındaki hat- larımızın aynıdır. Devlet demiryollarımızın işletme- sinde takip ettiği iktisadi sistem, hiz- metlerin ifa, ve ücretlerin tayininde halkın ihtiyacını, memleketin iktisadi imkânlarını dalma göz önünde bu- lundurmak esasıdır. Bu esasın yanında gene ayni dik- katle takib etmek mecburiyetinde bu» Tunduğumuz diğer mühim prensip de asgari ücretleri zaruri masraf hadleri- mizle ayarlandırmaktır. İşte bu esaslardan hüreket edilerek Şark dem nın mübayaasından sonra halka en ziyade sıkıntı veren banliyö ve anahat yolcu tarifeleri İs- lâh edilmiştir. Banliyö tarifelerinde adi biletlerde münasebetlerin ehem- miyetine göre yüzde yirmi ile otuz ara- sında gidiş - dönüş biletleriyle aylık ve üç aylık karne biletlerde bir ücret Üzerinden ayrıca ayni derecede müte- favit tenzilât yapılmıştır. İstanbul, Edirne ve Kırklareli ara- sındaki münasebetlere taallük eden anahat yolcu tarifesinde de ayni usul tatbik edilerek mevcut tenzilât nisbe- ti adi biletlerde yüzde elliye, gidiş - dö- nüşte yüzde altmışa iblâğ edilmiştir. Ayrıca halk ve ticaret münasebetlerin. de büyük bir rağbet görmüş olan grup &ile biletleri ve maktu ücretli haik tlcaret biletleri bü kısma da teşmil edilmiştir. neticeler elde edildi Bundan başka Edirne münasebetle. rini kolaylaştırmak maksadile Kulelis burgaz Karaağaç arasındaki Yunan demriyollarına sit kısım ücretleri üze rinde de dahili yolcularımıza münhasıl kalmak kaydiyle yüzde otuz ile elli arasında tenzilât temin edilmşitir. Malüm olduğu üzere Avrupa hâttı- miz Balkan ve garb memleketlerine olan münasebetlerimizde hususi bir ehemmiyeti haizdir. Balkanlar arasin da yolcu münasebetlerini inkişaf et- tirmek için ahiren Bulgaristan da da- bil olmak üzerö Balkan devlet demir. yolları arasında tenzili umumi ve müşterek bir yolcu tarifesi ihzar edil miştir. Alâkalı idarelerce bazı met simin ikmalinden sonra bu tarifle va kında meriyet mevkiine gitmiş bul nacaktı: Eşya tarifelerine gelince, her munta kanın ve maddenin ticari hususiyet- lerine göre değişmektedir. Müb; y müteakib eşya tarifelerinin de Trak- yanın iktisadi ihtiyacına uygun bir şekilde tadil ve islâhına gidilmiştir. Ezcümle her nevi nakliyata şamil bu- lunan ve kullanılan tonaj haddine gö- re değişen yüzde yirmi beş ilâ elli ten zilli grupaj ve ayni derecelerde ti Tâtlı kavun, karpuz, yaş meyva ve seb- ze, canlı hayvan, mesajeri, odun ve kömür, zahire ve hububat, tuz ve tâli nakliyata mülteğilik diğer bir çok rifeler tedricen meriyet mevkiine zedilmiştir. Bundan başka evvelce Sirkec; da pek yüksek bir hadde bulur İstanbul ticareti için cidden a; yük olan tahmil ve tahliye üc ton başına 90-100 kuruştarı 20-25 ku- ruşa tenzil edilmiştir. Diğer cihetten ötedenberi şirket za« manında pek durgun bir vaziyette bim lunarı beynelmiled ticari eşya nakli. yatını harekete getirmek ve ihrac caretimiz için bu yoldan da kânlarını ihzar etmek için ilk olmak üzere Türk, Yunan, demiryolları arasında Romi goslavya bududlarına ka fesi meriyet mevkiine vazettirilmiştir. Başlıca ihracat eşyamızı ihtiva eden bu müşterek tarife eski ücretlere na- zaran yüzde yirmi beş ile elli arasın. , da bir tenzilâtı ihtiva etmekte ve mah larımızın kendi vesaitimizle ve tek ha- mule senedi ile Avrupa merkezlerine irsaline imkân vermektedir. Bu sahada takib ettiğimiz gaye ten- zilli tarife şartlarını merkezi ve şima- Yi Avrupanm istihlâk pazarlarına ka- dar teşmil etmek olduğu için Yugos- Javya demiryollariyle yapılmış olan ip tidal bir anlaşmada yukardaki esasla, (Devamı 9 zuncu sahifede) ken tatlı bir güneş denize altın ışıklar | dim döküyordu. Bütün yorgunluğuma rağmen çok memnundum, Mesuddum. Yirmi üç yıllık hayatımın salon de- dikoduları içinde, mânasız, kof, baya» ğı bir cemiyet içinde çürümüş olma sından neler kaybettiğimi şimdi an. yorum. Kadın yaşatıcı bir mahlüktur, fakat ona yaşamak imkânı verenin erkek ol. duğunu itiraf etmek lâzım. vas Biraz dalga var. Çok şükür beni deniz tutmuyor. Ar. kamda sıkı bir yün tayyör ve üze rinde bir emprime var. Arka güverte. de dolaşıyoruz. Deniz köpük içinde, Mesinayı geçiyoruz. Etna yanar da- Bının tepesinde bulutlara karışan ince bir duman var. Hâlâ tütüyor. Hava gittikçe kırılıyor. Yarın Napoliye varacağız. Vapur ko. miseri eğer Vezü'nün elevlerini gör- | mek istersek erken kalkmamız lâzım geldiğini söyledi. Vapur idaresi Napoiiye varınca Pom» pei gezmek için bir program hazırla» dı, Fakat biz hep beraber yapılacak bu gezinti programına girmedik. Yal. mz gideceğiz. Bundan bahseden Nec- mi bana sormağa lüzum görmeden ©& vap vermiş. Bahsettiği zaman yalniz. kğı tercih ettiğini söyledi. Başımı eğ- | Basini li ön ie nn — Evet, dalma yalnız. Bu kelime artık beni Değirmendere de olduğu gibi ürkütmüyor. Bu yalmız- lıktan korkmuyorum. *. Boğuk bir gecenin sabahı. Yaklaştı. ğımız sahilin sra dağlar üzerinde kurşunilikler içinde kızıl bir alev. Müt hiş bir ejderin nefes alışı gibi. Fasıla- larla parlayıp sönüyor. Sanki arzın küklerine çöreklenmiş bir yılan &iv- Ti, zehirli ve ateşli dili gibi, İşte Vezü. Fakat sabahın alaca karanlığında muhteşem görünüyor. Bizim gibi bir çok seyyah erken kalkmışlar. Güver- te dolu... Bu haşmetli manzarayı sey- rediyorlar. Bin yedi yüz yıl evvel ilk patlayışın- da eski Romanın iki büyük beldesini kül eden büyük yanar dağ... Hâlâ hı- sını alamamış, eski Romanın şarap ve şehvet âlemlerine olan kinini unu- tamamış gibi içini çeke çeke alev ve duman püskürüyor. Fakat bugünün medeniyeti onun bu ateş kusan ağzına kadar asfalt yol yap» miş. Vezünün cehennem kokulu ne feslerini dudaklarına kadar sokulup dinlemek ve seyretmek kabil. "Tabiat haşin ve kuvvetli, Fakat ins sanın zekâsı onu gittikçe yeniyor. sak Napolideyiz. (Arkası var)