18 Ekim 1938 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

18 Ekim 1938 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

z z ) İngiltereni n en ihtiyar kadını öldü İngilterenin ve ihtimal bütün Av- Tupanın en ihtiyar kadını 108 yaşın- da olduğu halde Bedford şehrinde Seçen hafta vefat etti, Bu kadın bir asır evvel doğduğu bir küçük bahçeli €Yde ölmüştür. Rachel Swan ismini İâ$ıyan bu kadın bütün : hayatında hiç bir tarafa seyahat etmemiştir. tere deniz ortasında bir ada bu- Yunduğu halde bu asırdide kadın de-, | hizin yüzünü uzaktan olsun görme- Miştir, Denizi görmek şöyle dursun Zâmanımızda köylülerin bile senede bir iki defa gördükleri sinemaya ayak Aatmamıştır. Vaftiz edildiği ve nikâhı Yapıldığı aynı kilisede cenaze duası okunmuş ve bunun civarına gömül- Mmüştür, Bu kadın on sekizinci asrın sonun- GA döğmüş ve on dokuzuncu asrın ortasında evlenmiş ve yirminci asrın başında kocası vefat etmiştir. Kocası bir çobandı, bununla 54 sene mesud bir hayat sürmüştür. Bu adam 1902 senesinde vefat etmiş- tir, On bir çocuk doğurmuştur, Bun- lardan şimdi ancak iki evlâdı berha- yattır. $ Bunlardan Sorah Ashton 85 yaşın- dadır, Diğer evlâdı Willlam Swain 65 yaşındadır. İhtiyar kadının sekiz to- rTunu ve on bir torununun çocuğu ve beş torununun torunu vardır. Hayatında hasta olduğu ne#rdir, Son defa vefatından ancak 30 sene evvel hastalanmış ve doktor celbine mecburiyet hasıl. olmuş idi. Ölümü de gayet sakinane olmuş ve uyku içinde son nefesini vermiştir. Kendisini tanıyanlar derin hürmet hissi ilka eylediğinden vefatı müna- sebetile bütün Bedford halkı kilise. lere dolmuş ve hususi âyini ruhani yapılmıştır. Şimdi İngilterenin en ihtiyar kadını kim olduğu henüz taayyün etmemiştir. İki kere yıldırım isabet ettiği halde ölmemiş Yugoslavyanın Bosna - Hersek kıs- mında Gostuvar şehri ahalisinden Rifat Bayram oğlu isminde bir adam $imdi dünyanın en meşhur bir adar Mi olmuştur. Çünkü on dakika fasıla İle kendisine iki defa yıldırım isabet | ettiği halde ölmemiştir. Tarihi kayıt- lar ve fenni delillere göre bu adamın Ölümden kurtulmuş olması bir ha- Tikadır. Rifat çiflik sahibidir. Bir fır- tinâ esnasında tarlaları gezerken Yıldırım isabet ederek kendisini bi- huş bir halde yere sermiştir. Etra- İmdakiler yardımına köşmuşlar ve kalbi atmakta olduğunu görörek ba- $ına su dökerek ayıltmışlardır . Rifat ayağa kalkmış ve evine dön- Mek üzere yola düzülmüştür. Biraz yürüdükten sonra tekrar bir yıldırım beyni üzerine düşmüştür. Bu defa Bayram oğlu büsbütün yere serilmiştir. Arkadaşları yardımi- | na koşmuşlar ve çok çalıştıkları hal- de ayıltamamışlardır. İki saat sonra arkadaşları araba getirip Rifati has- taneye kaldırmışlardır. Burada yapılan muayenede Rifa- tin bedenen ve aklen sakatlanmamış olduğu tesbit edilmiştir. Müessir ilâç- Jarla iyice kendisine geldikten sonra evine gönderilmesine lüzum görük müştür. Şu kadar var ki hastanenin sertabibi her ihtimale karşı Bayram oğlunun fırtına tamamile geçtikten sonra yola çıkarılmasını tenbih et- miştir. Doktor üçüncü bir defa-daha salkanın Bayram oğluna isabet ede- ceğinden korkmuştur. Yugoslavya tıb cemiyeti bu harikayı bütün dün- ya ilim mahfelletine resmen - haber vermiş olduğundan Rifat Bayrâmo- viç şimdi bütün Avrupada ve Ameri- kada ve dünyanın her tarafında meş- hur bir sima olarak tanımnaktadır , Sultan Abdürrahmanın 700 kravatı Milânodan bildirildiğine. göre 42 yaşında olan sultan Abdurrahman karısı, kardeşleri, çocukları ve hiz- Metçilerile beraber, bir kaç günden- beri o şehirde bulunmaktadır. Sultan Abdurrahman Sumiatra'nın hüküm- | dârıdır. Sumatra oFelemenk idaresi Altında bulunduğu için Kinliçe Vi helmin Kırkıncı cülus merasiminde hazır bulunmak üzere Hollandaya Bitmişti. Şimdi avdetle birer birer Eminönünde yeni bir kısmın | yıktırılmasına başlanıyor Eminönü istimlâk sahasında Yeni- Cami kemerine bitişik olan dükkân ve mağazaların istimlâk muameleleri bitmiştir. Muamelesi biten binalar, Yenicami o mürdivenlerinin önünde Ye kemere bitişik olan dükkânlarla tramvay caddesinde Minasyan ec7a- nesine kadar olan kısımdır. Bu bi- halsrda oturanlardan çoğu binaları boşaltmak istemediklerinden Beledi- Ye kemerden itibaren eczaneye kadar Uzanan sahayı tahtaperde Jle çevir- Miş ve dükkân sahiplerine tebligat Yapmıştır. Tebligat, itfaiye müdürlü- | tarafından yapılmıştır. Belediye bu binaların yıklırılması- Mi bir müteahhide ihale etmiştir. Bu Müteahhid, itfaiyenin nezareti altın- da bugünlerde“ yıkma ameliyesine yacaktır. Tamir edilecek tarihi mahiyeti haiz binalar Evkafın tamir edeceği cami, çeş Me, sebil gibi tarihi mahiyeti haiz aların tamir derecelerini tesbit “mek üzere Belediye imar müdürü Ziyanın iştirakile bir komisyon teşkil edilmişti, Komisyon, şehrimi- “İn muhtelif o semtlerinde tamire Muhtaç olan evkafa sid binaları bi- birer gezmiş ve her birinin vazi- Yetini tesbit etmiştir. Ancak henüz T vaziyetleri tamamile tesbit edi- Ismiyn bazı binalar daha vardır. Bu” vu bir âyaya kadar tamamlans- vak ve bunu müteakip bir program lanacaktır, Bu program üzerine bu binaların tamiri sıra ile yapıla- Saktır. Tarihi binaların tamirinde şehrin imar programının İcapları nazarı dikkate almacaktır. | Avrupa merkezlerini dolaşmaktadır. Milânoda dolaşırken erkek eşyası sa- tan mağazalarda gördüğü kıravatlar © kadar hoşuma gitmiştir ki bu bir iki gün zarfında yedi yüzden fazla kravat almıştır. Bu mübayaa esna- sında kravatların hepsini kendisinin kullanmıyacağını, büyük bir kısmı- nı memleketindeki akrabasına hedi- ye olarak götüreceğini gülümsiyerek söylemiştir. Üniversitede yabancı dillerden imtihan Üniversitede münhal doçentliklere talip olanların dün yabanci dillerden imtihanları yapılmıştır. Bunların im- tihan evrakı, bir heyet tarafından tedkik edileceklir. Dil imtihanında muvaffak olan talipler, talip olduk- ları ihtisastan ayrıca İmtihan edile- cekler ve en iyi muvaffak olanlar döçentiliğe kabul edileceklerdir , Ekmek fiatı on para ucuzluyor Piyasaya son günlerde fazla mik- tarda buğday geldiği için dün un ve buğday fiatlerini tedkik eden Şehir meclisi Daimi encümeni ekmek fiat lerini bir miktar ucuzlatmağa karar vermiştir. Bu karara göre yarınki çarşamba gününden itibaren birinci nevi ekmek fiatini 10 kuruştan 9 ku- ruş 30 paraya, ikinci nevi ekmek te 9 buçuktan 9 kuruş 10 paraya indi- rilmiştir, Son on beş gündenberi yumuşak buğday fazla miktârda geldiğinden fiatler düşmüştür. İki otomobille bir tramvay çarpıştı Saim isminde biri, otomobil kullan- mak için ehliyetnamesi olmadığı hal- de plâkası bulunmuyan bir otomobili idare etmekte iken Aksarayda Mület caddesinde bir tramvayla otomobil arasından geçmek istemiş, bu sırada her üçü de çarpışmıştır. Gerek tram- vay, gerek otomobiller hasara uğra- mışlar, Saim de polis tarafından ya- kalanmıştır. yaşayan beyaz bir kadının macerası Bir Cenubi'Ame- rikali dünyada em- saline tesadüf “edi: lemiyecek olan Şu garip vakayı anla- tayor: N Amazon nehrin- de işliyen çarklı «Negro» vapuru yavaş yavaş Santa remden hareket edetken vapurda ih- tiyar bir kadın peyda oldu. Kadının hali, tavrı ve kıyafeti herkesin dikka- tini celbetti, Boyu çok uzun olan va daima dik yürüyen bu kadında bir fevkalâdelik görülüyordu. Harekâtı makine gibi işliyen bir insanın hare- kâtına benziyordu. Saçları kar gibi beyazdı, yüzünün çizgileri asalete de- dâlet ediyordu. Ne vapurun Kaptanı, ne de yolcular hürmet telkin eden bu ihtiyar kadının Amerika yerlilerinden mi, yoksa be- yaz ırktan mı olduğunu bir türlü ta- yin edemiyorlardı. Ancak üzerindeki iptidai elbise, onun medeni insanlar arasında değil, balta görmemiş vahşi ormanlarda yaşadığına delâlet edi- yordu, Bu makine yürüyüşlü kadının kim olduğunu bir iki sâat sonra yalnız va» pur yolcuları değil, bütün Brezilya bi- liyordu. Çünkü kadın, vapurun genç Brezilyalı kaptanını yanına çağırarak ona dedi ki: «Bundan tam 50 sene evvel Rio de Janeiro'dan kaybolan muallim Fil pine Grabbor benim. Elli senedenberi vahşi kızılderililer arasında yaşadım. Şimdi gene dünyayı görmek İstiyo- rum. Filipine Grahbor, son kırk elli sene zarfında neşrolunan hadsiz, hesapsız seyahat raporlarında zikredilmiş olan bir isimdir, Tedkik seyahatleri yapan âlimler aşağı Arinos havalisinde kızıl- derililer arasında bir Avrupalı kadın yaşadığını ve bu kadına vahşilerin bi- le hürmet ettiklerini, gene kızılderili- Filipine Grabbor yirmi yaşında iken bir gençle nişanlan mıştı. Düğününden bir gün evvel nişanlısının başka bir kadınla münasebetini duydu ve bundan derin bir yeis ve inkisar duyarak, Brezilyanın beyaz insan ayağı basma- mış ormanlarına daldı ve elli sene kızıl derili vahşiler arasında yaşadı. lerden işittiklerini iddia edip durdu- lar. Lâstik ağaçlarından usare topliyan ve avcılık yapan birçok insanlar o be- yaz kadın hakkında akla sığmıyan masallar anlatıp durdular, onun müt- hiş bir servete mâlik olduğunu söyle- diler. Fakat hakkında ağızdan ağıza dolaşan bu şaylalar sözden ibaret kal- dı, Beyaz kadını gördüğünü iddia eden bir kimse ortaya çıkmadı, Onun için Breziiya şehirlerinde beyaz kadın şa- yialarına inanılmıyordu. Fakat, şimdi Filipine Grabbor işte vapur kaptanının önünde duruyor ve 50 senedenberi başından geçen mac&- Talarını ona anlatıyordu. Kadının ma cerası ancak fazla hayal kuvvetine malik olan bir romancı tarafından uydurulabilecek kadar enisalsizdi. Filipine Grabbor Londrada bir leyli rahibe mektebinde tahsil görmüştü. Babası çok zengin olduğu için Fili- pine, istediği kadar lüks bir hayat sür- meğe müuktedirdi. Fakat kız eğlenceyi ve zahiri parlaklığı değil, derin İnsa- ni düşüncelere meylediyor, hoca ol- mak istiyordu. Bu hocalığı da İngil- tere haricinde, yabancı bir memleket- te yapmak niyetinde idi. Kız 20 yaşı- nı doldurunca o zaman pek zorlu olan Cenubi Amerikaya seyahat etti, Rio de Janeiro eşrafından genç Jose Reiro kıza âşık oldu. Filipine, bu aşka mu- kabele etti, Iki genç evlenmeğe karar verdiler, Fakat düğünlerinden iki gün evvel kız sevgilisi Jose'nin başka bir kadınla münasebeti olduğunu haber aldı, Bu hâdise, kızı o kadar meyus etti, o kadar sarstı ki Filipine, mede- r! âleme ebediyen yüz çevirerek inzi- vada sulh ve sü- künet içinde yaşa müğa karar verd. Bir gün hiçbir kin seye görünmeden, nereye (gittiğini söylemeden Rio de Janeiro'dan kay- boldu. Aradan geçen 50 sene zarfın- da bir daha onu gören olmadı, Onun kaybolmasile inkıtaa uğrıyan aşk ro- manınm bir mabadı vardır kl, Fil pine, bunu vapurdan çıktığı zaman haber aldı, Jose Reiro, kızı katletmek ve ölü- sünü gizli bir yere gömmekle itham edilmişti. Bu itham, onun mahkeme- ye sevkolunmasına ve fakat cinayeti isbat edilemediği için tahliye edilme- sine sebep olmuştu. Jose, beraet ettikten sonra tanıdı- ğı bir senalörü yanma çağırmış, onun la beraber bir vasıyetiname tanzim elmiş ve bunda bütün servetini Fili- pine Grabbor'a terkettiğini bildir mişti, Bu servet, İngiltere bankasına yatırılacak ve kız meydana çikınca kendisine verilecekti. Ondan sonra Jose, Filipin Grabbor'suz yaşıyamı- yacağını bildiren bir mektup bırak- tıktan sonra hayata veda etmişti. O senatörün oğlunda bulunan J0- se'nin bu mektubu, Filipine, Brezilya nın Para şehrine muvasalat ettikten bir iki hafta sonra, hayatının 50 se- nesini kızılderililer arasında geçirmiş olan bugünkü ihtiyar kadına teslim olundu, Filipine Grabbor, bu mektu- bu okuyunca, bu defa daha çok me- yus oldu. Gazetlerde okunduğuna gö- re, sevgilisi Jose'nin terkettiği serve- ti hayır işlerine bağışladıktan sonra medeni âleme tekrar yüz çevirmeğe karar verdi. Geldiği yere avdet için bir vapur bileti aldıktan sonra gene vah- şiler arasına karıştı... Kaptan ve makinistler cemiyetinin toplantısı Yeni idare heyeti. seçildi Kaptan ve wakinisiler cemiyeti umumi heyeti senelik toplantısını dün öğleden sonra yapmıştır. İçti- ma münasebetile büyüklere telgraf- lar çekilmesi kararlaştırıldıktan son- ra, Ticareti Bahriye mektebini tesis eden B. Hamid Naci kaptana her $6- ne ölüm günü ihlifal merasimi ya- pilması karar altına alınmıştır. Bundan başka müavcnete muh- taç kaptan ve makinistlerle, ölenle- rin ailelerine beşer yüz lira yardım parasının tevzil münasip görülmüş, gemi zabitlerinin daha esaslı, daha şuurlu çalışabilmeleri - bakımından yeni zabitler vezaifi talimatnamesinin alâkadar makamlar tarafından biran evvel tanzimi için teşebbüsana giri şilmesi ve bu talimatnamenin tanzi- mine, cemiyet idare heyeti âzaların- dan seçilecek bir heyetin iştiraki ka- rarlaştırılmıştır. İntihab neticesinde birinci relsliğe eski Denizyolları enspektörü B. Şev- ket, Ikinci relsliklere Cümhüriyet va» puru süvarisi B. Süreyya ve Nasuhi kaptan, umumi kâtipliğe Karadeniz baş mekinişti B, Kâzüm, muhasebe- ciliğe birinci sınıf baş makinist B. Necmeddin seçilmişlerdir. İdare heyetine de B. Zeki, Tahir, Hayri, Kadri, Sezai, Şefik, Yektâ, Sü- heyi, Cevdet intihap edilmişlerdir, Gümrükler umum müdürü tetkiklerini bitirdi İzmitten sonra İstanbul gümrük- lerindeki teğkiklerini de ikmal eden umum müdür B, Mahmud Nedim yarın akşam Ankaraya gidecektir , İzmirde turistik otel Yeni otelin maketi tedkik edilirken İzmitte vilâyet ve Belediye tara- fından 140 yataklı turistik bir otel yapılacağını dün yazmıştık, Otelin hazırlanmış bulunan maketi dün öğ- Je üzeri Türkofiste mütehassıs bir he- yet tarafından tedkik edilmiştir. Turistik otellerde .mühim bir me- sele de personel işidir. Bu meseleyi halletmek üzere İzmir valisi B. Fazlı Güleç İzmir kazalarında bu işe müs- tald ve ahlâkça iyi vasıflar taşıyan 12 genci yetiştirmeğe karar vermiş- tir. İzmit valisile İstanbul Türkofls müdürü arasında yapılan temas ve görüşmelerden sonra bu gençlerin Türkofis direktörünün manevi hi- mayesi altında Perapalas, Parkotel ve Tokatlıyanda otel ve restoran ser- vislerinde çalıştırılmaları kararlaştır rılmıştır. Staj devresi esnasında 12 gencin her türlü masrafları İzmir vilâyeti tarafından ödenecektir. Stajiyerler birkaç güne kadar şehrimize gele- ceklerdir. İki kadın bir olup çiviciyi dövmüş Nezafet amelesinden Mustafa, Ye- nişehirdeki evlerden çöp toplamakta iken Mayram ve Marika isimlerinde iki kadınla kavga etmiş, Mustafanın iddiasına göre, İkl kadın bir olup çöpçüyü adamakıllı dövmüşler ve yaralamışlardır. Polis, iki kadını ya- kalayıp mahkemeye vermiştir, Bir kadın atla mania atlar. ken düşerek yaralandı Beyoğlunda oturan on sekiz yaşlar rında Bilanto isminde bir İtalyan ba- yan atıyle mania atlamakta iken, beygirin ayağı kaymasile muvazene- sini kaybedip düşmüş, muhtelif yer- lerinden tehlikeli surette yaralanmış- tır, Matmazel Bilanto Amerikan hağ- tanesine yatırılmıştır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: