eyi ei zaman Ss la- mank'ta yaş büyüktü; ie kırdı; fakat en- di İamı ince ve zarifti. Bakışları da pek genç kalmı; Ee ve zamanlı kendisini hakikate, i , Fakat iki De ne ie. samdan sonra tabia! ssiyatını iie ek Eni ocamla beraber Barselon irin ei Burası Fransa hududuni pek yakındı. Ve bu cehennemi e rebeden evvel hayat oradada tapkı ki ik camın Yoj ları; siyatikleri ar- tık bu par emi ata devam etme- mize mâni oluyordu. Hattâ Ya ibrikasını idare sn için . 8 kanidim. abi atile e ii eğiiniilerier çekildim. Artık Gittiğimiz izde oturuyoruduk. Bu- Barselondan ai Ni > ride bir yerdi. E e çok Yâzım geldiğini dı bi ü eli. > ik in a muh: sonra harabeye dön- e hafta kocam otomobille Bada- lona'daki fabrikasına giderdi. Ben de 'kendisile beraber inerdim. O işlerine bakarken şehir Ea alışveriş ya- dım. Maamafih gitgide bunlar da içi imi yordum. azibemi kaybi? Yağ vim bs Kendini! beğendirmi biliyeti mahv mı olmuştu? Halbuki henüz otuz iğ ki Bazan Barselona gittiğimde bilden inerken, sokaktaki bikini beni e tarzda söz attıklarını işitirdi Ba senelik e ki fabrikamı- müdürü meğer Ekstremist ye iin mensupmuş ve patronun mi para çekmeği gayet ke bi. Tuyı Yani e bir yaz evvel. iz yakalan: eydan kalmı kaçtı. Hakkında. çok iyi Kariyer si kocamı artık yıldırmıştı. kl ii gecede on kere Fm uyandırır, onu saatlerce sira lerdi A gene tered- düd öç > Bk nlar kendisi- Bi çi Ere ban bu genç akrabası hakkın- ar kei vermişti — rağmen ba 1 hissi vermi ie Ordu. Yalnız a az farkımız olduğu halde «Yenge» diye hita! dum. ilk ie Gg iğ akşam, neşeli ve bi bir. sesli — Düm © ı- ge DEM e Ti (2) diyor Elizi ei ın dikkati- ni İZ nek AKŞAM AŞK VE MACERA NUVELİ Yemekten sonra zevç koltuğunda bermutad horlarken, Karlo da benimle ya sesle konuşmağa başladı. Primita! - diyordu. - haynda gördükten ç bulacağımı tahmin etmi- in Ben bu komplimana, gülümsiyerek cevab verdim. — Haydi haydi!... Sözleri ri , hayır... Kalbim tamamile serbes... Pencere açi Dışarı e 7 e ayışığı parlıyordu. diyordu. - -Su gibi iler- müze “doğru gelince, ben ürkerek ayağımı el 5 Bu halime ikimiz de, geriye çocuk- , ne manevi hi e iğ değildim. Bi in öl işgal ediyordu. ie üzüm ela ebeni kalmadığından vücudü- e çok ileride, tayin edemediği- miz bir zamanda Karlo'yla evlenece- ya ve ii yanyana yaşıyaca- © Aşılam, n geçilen iki ez bir hü kr e rr. e kocamı de de uni yaş onu ir ri dum. Sal şafakla o beraber Epmş ei ral merdivenin başına gel- ik bir gölge gördüm. Sesini İş ri emi ağam ta- nıdım, Kocam onu kovmuştu. O sa- bah evden gidecekti. 'aklaşarak ve perişan halimi Sü- n! 16 - diye mırıldan- n evden vedâ edin... Benim vaktım -yol Öyle asabileşmi iştim ki, cevap mekten âcizdim. Fakat öfke; Ele her yüzüne ti ükürerek o merdivej den yukarı tam. Tercüme eden: (Vâ-Nü) İ amma mm amaa e la ye yaptı. Fakat sonra erek li giti. ze acamin çişi uyum ni eek ie e ane Korkudan gözü mıyordum. Sal iel odama kahvaltımı ge- tiren hizmetçim: gitti efendi onu kovdu... Nele: du. mii korkuyordum. ..'- pi iğ ordu? un- pe polikaya ala ke 1 ze in pi di. o ile bi münasebetim- en hal li ölamlği nl ei a rahatladı, Bereket herif bizim muhitimizden değildi. Yap ar her de kocamın kulağına gelemez, trafma yayılamazdı. Hem de kovul- du diye inti yor sanılabilirdi. ik bu işi di ez oldum. ar gelmişti. İçimde neş'e ve zevi , Günler uzayordu. Kar- 10”; göreceğim liyordu. Bir gün onu fabrikada Ziy: düm. ri çevirmek ME ayi öğan ahelile uydu. Bir hafta sonra bir cumartesi gü- , Karlo, kocamla ciddi ciddi ko- nuştu. İkisinin de düşünceli, dalgın rn e Şimdilik şehre inmeme- daha doğru olacağını söyledi- g Kapan odasında yalnız salncn bağırdım: Beni sigma. atlatmak ci yorsun da onun şehre inmemu mâni yarn. benden saklamak istediği hakikat ana İşler günden güne fena gidiyor- muş. İhtilâlciler sça az azıtmış... Fabrikalarda ameleler birbirlerile vara ediyormuş. e öğe çizi e uklara, taşkı biyet veriyormuş. Her e e s5 rez hüki , kadını, güzel bir tomobilde nini si bilir neler yapmazlar... Endişeyle bağırdım — Ya'sen? Demek « sen bütün gün tehlike Dr a » şimdilik di o kadar kai sap vaziyet a ie Mim beni ie var... Dayani İN ri güni nden. sonra Karlo'nun fabri- ba parasız mı kalacağız? Anarşi Hududda süngülerle karşılaştık ribirini takib etti. Karlo bize: — Artık çıkmayın, bene İki ki hafta kadar eve hiç gelmedi. Hep telefonla konuştuk. O sıralarda şoför ve hizmetçi bizi terkedip gitti- r. Ne oluyordu? Yalnız yanımızda ihtiyar, ellik bir adamcağız kaldi a Z gitmişti. Bir gün Karlo iin — Çabuk, çabı a anın... Kasada kalan ein eğe rek pasaportlar elde lebi Şimdiye kadar beni kurşuna e diklerine hayret ediyorum. me otom: e binelim... kii Eve ne olursa ği » Za- vi si “5 va yıkılıyo! e yola düzüldük. pe mem nun in Gi ü Karlo » yanmadı. Gi heran tehlikede arak kol maktan kurtulmuştum. iz, sonra Fransız Ketalmyasna geçe- bilec: meli bir iki kere tüfekli insanlar yolumuzu kestiler. Fakat pasaportla- rımızı görüp kai Gerona'ya aklaşmıştık. © Caddeden geçmemek Bi Karlo araba) Sini Bir e 'ür savrul dn: aldito D. bu ipe düşt den gölgeler yaklaştı, Ka- dın seri içim ordu” Eer ear yokluyordu. — in senora (8)! - dedi. Başka bi —Ay dibe (9)1 - diye inledi. iluğa rağmen, içerde benden a da kadın. daha olduğunu sezdim bi: — etdi ln üstüne düştün e uj zavallıyı! - dedi. İki oğlunu Giri ii göze önünde yak- tılar, ağa ici gibi oldu. Şimdi hep işlerim kilid- nd. Karlo' im nereye koy- pm ve apacaklardı? Yalnız. yemi hayalimde onu görü; Bir e an sonra bir adam gelerek 1. Önüne düştüm. Bir sürü in toplandığı bir odaya girdim. Hepsi sarhoştu. Bağırıp gü; Tüyorlardı. Beni görünce bir ses yük- sseldi: enüke İl Ğ ; EE li Hangisini öldürelim? — Dediğim doğru işte... - Pasaport. Dinlediler * kahkahal: kii ” gülerek bağırdılar: — Yaşasın aşk!... Yaşasın Bemar- da! — Susun. Şimdi şu kadın istin- tak etmeli. Öteden biri seslendi. — Erke kleri sonra... amlarız... Bu sözler beni biraz teselli etti: Demek ee © de yarar Bahçıvan İg- ime Biz galan Öleden rorviike bir herif isyan ede- rel — «Bernarda» diye san 8... Bahçıvan öfkeyle: Amir benim... İstediğimi yapa- ismile çağır- ey birden bağırdılar: agi Todos! dop burada âmir Mihayek sustular, İgnacio vaziyeti anlattı. Odadan çıktığım zaman hoş gibi sendeli- öne Arkamdan herifler bağırışı- yorlardı: öri kiliseye götüri bp lar Gene kadınlar etrafımı sardı. merakla soruyordu: — Ne dediler? Ne oldu Fakat ben meme Gan iz — vi eni bırakın.... Yalnız kalayı Ba Bişi büzüldüm. Ve söylenen ri kendi kendime tekrarladım: — £ Sü an bana sabaha kadar düşünmi vaktin var! - dedi. dei in miri sağ elimin tırnaklaril: rmalıyordum. Saatler bi © ği Ee imden: «— Zavallı Estapan! - diyord ahküm... karşı itle dyolamiş da a birini öldüre- Ve bunu me Yl çe m sesi hâlâ kulaklarımda ak- ar. Diz çöktüm; ve uzun uzun d e başladım. Zaman > en cio beni yegrk ie — E. kv ll Ne haşim bilmem. Fakat titre- Kafam öyle Ml ki, ağzımdan çıkan alla in, Btrafta vi gürültü S Ni li yumrukları ak: (Devamı 13 üncü sahifede) ük kuzin. (2) Amca. (3) Nişanlı, (4) Pekâlâ, (5) Kim bilir. (6) — Allah belâni versin, 'Bir hanımefendi. * Vah zavallı kalca). 10) Hepimiz, hepimiz 4