nrxe MACERA NUVELİ Dumanlı havadan hoşlanan kurtlar (Geçen günkü büyük siste olup bitenlere a) krem İnanpara, bankadan saat b se filmi var, Bir iki kere tereddüd €t- Barlen'e bayı- sanat ie değil, artistleri Ja ie hakikatte gem Z ler... Herkes KMS müte; ir Me ına göre, böyle Kez seçme- vi lâzım il AKS: i rı kendi arına almak, masrafa iştirak etimek, hattâ evin geçimini run üzerine yıkmi Fransız”| narin bir Sonel vardır: «Ne zaman kurttan bahsolunsa kuyruğu ği » bizde bunun vee b an, çomağı hazırla! der... Fakat ayni 7a- di. Ah Marlen ah!.. manda da ah para... Kıyamadı! rçi cüzdanının arka tarafında Lâkin otuz beş li- — Bozdurmsmal ak il Pal ag kaderi da madeni üç dik m a MZ da bo- zukluk var amm yın sonu- na r vapur ve ki arası... Günl ayrılmış, taksim olmuş... Ne — kuru an iş di” kuruş eksik... inanpara, n Ditrih'in hayali sü ri ğl rogramı bozamadı... İçini çekerek yürüdü. a, omşusu mimar Kenan Evkuran ilişir gibi ol- at ne oluyor?... Bugün imei de bir donukluk mu var?.. Manzara Tarı iyi seçemiy: n yânındâ bir de genç kadı ba. ım var gali krem e uğuşturarak bir ktı Ve ” Tünele doğru kapı karşı im Adnan'ın vE Ulviye? a a... Sessiz filim Za- si Dan eri alnına bir eği uğurs uz sayarak, ezeli ve roi o çeşid; gözler öyle uzun Mieyii ve derin bakışlı; ikleri tebarüz edecek tarzda — a selâmlaşır, geçerlerdi. Fa- “ ei Uiviye, dostça, er Ek- rem İnanpara'ya doğru bir adım attı. Genç erkek mecburen yaklaştı; — Bonjur hanımefendi. pacağı ağız sz Sis müthiş... iki İN. Bu tarafta kal- . Eyvahlar olsun, Sesini de değiştirmiş... . Marlen Dit- e gibi konuşuyor... bir .kaha me e krem, bu.derin gözleri büsbütün erin, bu. e kirpikleri büsbütün gö: ıştı. Sesi ha- 13 B güel BR Ge rübunda, attı ve dişlerini - Gündüz yapa: | göstererek bir sinema işmizazı yaptı. zi, untazaman 1 birazdan işler. dönüyor... İşte gene e pe ” — Hayır... İskelede sordum... Yir- bez Kimbili ir, nereye. mi seneleri bu derece sis görülme- söylenenler ii ei aralarında miş kadar işlemez diyor- «Beyaz Tâl yeri | Jar, sis yaps 122... Evlerimize iyimi varmış... Ga; ni gizi ui çeşi telgraf çekse ARİ öğle Aradasırada orâya gidermiş. Acal üzeri m e öne mi9... Sonra, vapura yetişip, sa- | kaldım... Ne mera) tak ee ak dık ve muntazam bir k« a hi ği İ Hanımefendi ne tarafta? evine... Ah bü mimar E | — Vallahi onun ne e yaptığı belli Kendi rini yıkacak, beka eri İ olmaz... Fakat si ün oda vi a re evde bekle- şide e iyice yakalamış...» mişt vah... Cidden merak ede- Tünele vardı. Acele ediyordu: Bu | cekle: af çekelim gece, sl arasında toplana- | — Sonra ne yapacağız caklar. Dedikodu kazanını bermutad | i .O,el kekler gibi, üzerine tözla düşülinesin. den höşlanmaz... Mürşide, kocasını ye kisakandırsa, eminim ki, herşey a ei arabasi, ie 'ya varmıştı. Kalabalığın arasından çikârken, 'Ekrem sokağa baktı > şöyle düşündü: «— Ne çabuk akşam oldu UL... Ortalık kararmış bil a, yaaşnda bir muhavere kulağı işa sis var, — Gö — Bel eli vapurlar bile işlemez. . ımiyet vermedi. ee de nl geye in am ediyord asını, kardeşi 1m: i Adnan ve karısı Ulviye kışkartıyı eler Cünkü - n. Mari ren yl daha fazlaydı... Kadınlar, ei E seferkinden erkekler. ve — gençler grupu konuşuyor. Küs- e boru gibi bir ses, Ekrem'in ku- ei çalın: dı: fırsat günü m .. vE — Azizim nı açtın ia avı düşürür: dırcın yağı var... Mahal fet i be va yü indlr geçemedi! "Bağazi iler... İstediğine iy si Çantaya... Gün bugün, saat bi Ekrem kaşlarmı ğe Bir şe en Fakat Dik e gülümsedi- nce, o di iü. — Evvelâ kafan çeki z — Sonra da; yaz e ğe iyi r yer varmış ideriz... Ye- si yeriz... A dedikodu olmaz. Sed Saplar açılırsa. Kadın her cümleyi tebessümle din- liyordu. Yalnız son kısımda gayet mukavves, ince, sun'i kaşlarını kal- dırdı: eğil mi?... — İmkânı yok.. —o izi bakarız. Ve Ekr Bi şükür cebimde çi lira ar. diye e düşündü, - Amma, feda diri bakayım: Ne Ziy, Adal de... Ceste ceste vere- da yerine Skye Takarım saa ceğimi söyleri — Taksi Hit, Egil Bs” Lâle'nin salonuna girince . Hsst... Taksi... uşa döndüler, Hele Ekrem, yer açılsa, içine aks girecekti. Yazan: “ (Vâ - Nü) Evvelâ: — Eyvah... Mahvoldum... Yaka- denim © Ad yıkıldı!» diye dü- şündü. Karısını, du. karşıki masada görüyor- Fakat sonra, birdenbire kendini toparladı: akayım... Neden mahvo- m yakalanmı- Selimi Kajal anam, Nihal- ciğim de öyle. ema an Allah gri etti.. ben de... Ebi de sis e yüzen kaldık... isterseniz.... şey... zel geçimimiz var... Benim Sm minim; Birinci gi? bunu mu yaya wi ur... Doktor da ani çocuk değildir... den...» Dimağından bütün bu düşünceler geçti... Gülerek ve neşesini karısile komşusuna m sirayet ettirmek isti- yer Eş ağ İn CANİ sis ze Hü zde Hanımef diye; A Ea Eğim tek raf çektik.. . Ve sis nerede bekliyelim, ekini e ek yi- in Ge aklımı: rası geldi... an. geçen ie mac: -. Değil mi? Bu Il mi?» di et! rkacak bir şey yok; tabiileşin!» mâ- B 3 zg EB > Ben dem si asını siz de muhakkak, be- EN sr düşündü; üğünüz. için deği niz... Ulviye hanım yakı o da işitmiştir: Mimar eni metresile, yahud mize -— lara gelirmiş diye Bi Aş Na- sıl yerdir, b incesi. 1 Hah hi mi en Yeme kalmağa ibi olduk, bari bu me rTakımız da tatmin edilsin .. Tıpkı bizim gibi... Artık, kara bulutlar dağılmıştı... Ta- bil bir hava esmeğe başlamıştı... Hat- tâ İri bir hav. m İni kpa şöyle düşünüyor- «— Komşunun tavuğu komşuya kaz) > im a ne pe yalan söyliyeyim. g Ve Ne iyi Marlen” er Viz iii il yere ii mi?.. Sir. getir de mp orum... Canım, karım evde na usile, ırzile, ege oturamadı mı? İstanbul'a inecek ne vardı sanki? de- mek isti; pk dı... Tırl rısında... Mutlaka benim sökülmem icap edecek... Eyvah! ye ei re terzinin yaralar boş yere... ktı bu sis! zari Bir ar) hareme çimi kesilmiş gil gibi, elek- rik cereyanı inkıtaa uğramış gibi, şıp! Sani pes # >. ye ii toparla- MERU tı ki, doktor, un eteğini çel ke bir sesle: Aman ge RA beni mah- yemeyiz —— baş doktorun iriyerek 'baktığ fına gözlerini çevirdiler, ta ar, elli- bacaklı, Onlar ee ie mütereddid, bu tara fa bakıyol Doktar; alikinakde devam etti: — Sanki hepimiz me < ii Taya gelmişiz gibi yapalim... rıma öyle sö; iü m? «— Köpoğlu Adnan!:. Doktorun ka- Birden sı Önden Db mimar Kenan durak» amıştı. — Beyhude sem - te onlara e. ” amme s gecesinde a yemek pi bütün plamışsırlı Sözde ine il hazırlıyacaktınız, bütün şahidler irüyor. Ve içeriye seslenerek: — Görüyorsunuz ya... dıkım... Yapyalnız... Bütül ie hümler, hakkımda deveran çe tün diayeller. hep sSaçmi ene m gös- Mademki burada toplandık, yi öyleyse, sizin barışmanızı Öei edelim... Bay ve bayan İlin kuran! tüsemma vü vukatın, mi > arzu, ve ve gülüm lümsedi. Mürşide'nin de canına et. ri Sai 1 tebessümü herkes al- kışlarken, şaşkınlığı hâlâ geçmemiş avukat, kabahatini örtbas etmek için: gönülden bekliyordum... Haydi, bu gecenin : masrafları benden... bi van reddetme rl Ev paranı; i 1. gem ein Hire üzere, herke- sin — İçel Ve ei Ee ii lu kaza- kaynatarı ei dâir, bin türlü yer nr » Gec: dan sonra, neler, in yaptılar... — Aman yarabbi. - İnsan, karısı- nın itimadını sulistimal edebilir mi?.. 'debilir mi efendim? Çk! Çkl 'K! (Vâ- Nü) nu biliyor... Bu gece fırsattır diyerek şünmekle beraber, gene ey idare- nin kendisine düştüğünü anladı; ye- Bi Hint eğ li yürüyerek, onları nnemi 2; — ie a de kine ein ee ördümi Değil mi, efendim — Buyrun.. masayı büyütelim... oiiliminne irinli bar artist- rd Fifi ile ber; aber, tam le- si ile Mürşidenin ta- Karısı Mürşide lâk davasındaki avukatı Mil... O şişman, o kalantor kılıklı, o cerbe- m herif... — Eyvi m Ee » Bası- ie diye üşü Beri ii içerinin ei iyi bili yordu. karım geliyor... Beni bur rada a bulsun! - dedi. Ve elleri sesinde, Eri “doğru, Jâkayıd adımlarla Arkadan gelenler Eş konuşuyar- ardı: — Ne iyi ettim de sizi köprüye ka- dar otomobilimle ei ettim Mümide hanımefendi. ei rk 8 ha- 2 ia karşı katiyen eskisi b ibi a ve şefik olmamalısınız. geriçsiniz, gü Si aldatıyor... Siz, e e muamelelere müsta- Ne kadar iztırab çekiyor Halbuki bir iki-kaşe bu m ei . gibi Ne vrozin dan, kalbi ve a yormadan dindirir. icabında günde 3 hak değilsi kaşe alınabilir mlm emi yn