SİYASİ İCMAL —— Orta Avrupada ziyaretler Orta Avrupada ve Balkanlarda si- Yasi ziyaret ve temas faaliyeti şimdi bir kat daha arttı. Almanya Hariciye Nazırı Baron Von Neurath Belgrada vanil oldu. Burada Yugoslavya Baş- Vekti ve Hariciye Nazırı Dr. Stoyadi- Moviç ve diğer devlet adamları ile mü- him müzakerelerde bulunacaktır. AP Manya Orta Avrupannı ve Balkanlar Hn bütün hububalını almak istiyor, .Bu maksadla Berlinde vilcude getiri- len ihracat merkezinin bir şubesi Belg- Tüdda açılacaktır. Demek oluyor ki, Yugoslavyanm. Almanya ile iktisadi münasebatı bir kat daha genişletile- tektir. Almanya diğer taraftan Bul Yaristanın ve Macaristanın da Ak manyaya ikisadi münasebatını arttı- Tacaktır. Orfa Avrupadaki siyasi fa- aliyetin en mühim merkezi Belgrad Oluyor, Ayni zamanda Bükreş de diğer mil- him bir merkez oluyor. Baron Von. Ne- uratk'ın Berlinden hareket ettiği ay- mi günde Lehistan Cümhurreisi B. Moscicki beraberinde Leh Hariciye Nazırı Baron Beck bulunduğu halde Komanyanın payıtahtına hareket et- miştir. Kral Karol Kendi oğlu ve ve- Hahdı prens Mişeli mahsus surette rr m AA A0 rr A Sadaka mı? Beyoğlu caddesi. İhtiyar bir dilen Ci, köşe başında duran büyük bir oto- Mobile yaklaşmak üzere idi. Otomo- bilden şık bir bayanla kocaman bir kurt köpeğinin indiğini görünce du- Taladı. Bayan farkına vardı: — Yaklaş, dedi, yaklaş... Dilenci sordu: — Köpeğiniz ısirmaz mı? — Bunu ben de bilmiyorum, daha bugün aldım; tetrübe etmek istiyo- rum, Asıl tuhafı fıkranın doğru olması- dır, "Yünün cinsi Yünün cinsi yalnız koyunlarla ko- Yunların yaşadıkları iklime göre de- Eişmez. Son zamanlarda şayanı dikkat bir şey öğrenildi. Kireçli vadilerde otl- yan koyunların yünü kalite itibarile fena, mümbii arazide beslenen koyun» ların'yünü iseince, ipek gibi bir yün oluyormuş. Tarihten önceki doktorluk Hindistanda, Madrasta salgın bir hastalık ortalığı kasıp kavuruyor. Hü- kümet halkı aşılatmak için tedbir al- dı. Fakat yorliler hastalığın önüne geçmek için tarihten önceki çareye başvurdular: On binden fazla hayvan başı'yaktılar. Sıhhiye memurları bunun önüne geçmek için çok uğraştılarsa da, yer- Wler İngiliz ilâçlarına kulak asmıyor- lar, Brahmanın hidğdetini teskin için hâyvan başı yakmakta devam edi- yorlar, Karamanda arteziyen kuyu tecrübeleri Varşovaya gönderip Lehistan devlet şefini Bükreşe davet etmişti. Daha yakınlarda Lehistan Harici- ye Nazırı B, Bek Bükreşe gelip Sov- yetlere karşı vaktile akdolurup Ro- manyann sabık Hariciye Nazır: Titu- lesko'nun tuttuğu Soryet tarajtarlığı siyasellen dolayı gevşemiş olan siyasi ve askeri illijakı tazelemişti. B. Bekin şimdi Cümhurreisi ile birlikte tekrar Bükreşe gelmesi bu ittifakın bir kat daha sağlamlaştırılmasına vesile ola- caktır. Ayni zamanda Lehistan, Romanya ile Macaristan arasındaki münaseba- tn iyileşmesine tavassut edecektir, İtalyanın Yugoslavya ile yaplığı an- laşma Yugoslavyanın o Macaristanla | münasebatını iyileştirmişti. Lehislan öledenberi Macaristanın hakiki dostu. | ve bu devletle uzun müddet hep bera- | ber yürümüş olduğundan müttefiki Romanyanın. kendisinin eski dostu o- up istikbalde de yeni bir müttefiki olması muhtemel gördüğü Macaris- tan ile arası iyileşmesini Orta Avru» panın huzuru ve Lehistan siyasi emelleri için elzem bulmaktadır. Feyzullah Kazan | Kazanç doktoru Tıpkı moşhur bir doktor gibi, emek- li albay Lavrens Angasın yazıhanesi var. Angans her gün, kendisine randevu veren «kesesinden hastas lari kabul ediyor, Albay Angasın yazıhanesi Nevyork- ta Valdorf - Astoryadadır. Angas müşterilerine borsa vaziyetini izah ve hangi iptidai maddeleri alıp sat- maları lâzımgeldiğini tavsiye ediyor. Bir istişare ücreti 200 dolardır. Bir senede on iki istişare ücreti olarak 1,200 dolar alıyor. Bir senelik abone parası - her istendiği zaman İstişare etmek şartile - 2,500 dolardır. Emek- li albay Angasın binden fazla müşte risi vardır. Albayın yazıhanesi yezıhaneden zi- yade salona benzer; ne kütüphano, ne istatistik, ne de.borsa cetveli var- | dır, Albay müşterilerine bol bol nefis şarap ikrameder, Angasın borsa. vaziyeti hakkında. verdiği bükümlerin pek çoğu doğru çıkmıştır. 1928. da kauçuk fatlerinin düşeceğini 1931 de altan kıymetinin Yükseleceğini 1931 de İngilterede eko- nomik sahanın genişleyip rahata, ka» vuşacaklarımı, 1934 de Amerika bor- sasındaki mühim iflâsları evvelden söylemişti. Oksforüdan mezun olan emekli al. bay Angas Umumi harpte döğüşmüş, iki kere yaralanmış, Amerika ve Fran- sa harp madalyesi almış bir askerdir, Harpten Sonra 'ktisat incelemeleri yapmış, yarışlarda at koşturmuş, sar“ rsflik etmiş ve nihayet akıl hocalığı na başlamıştır. Arteziyen kuyusundan çıkan bol su Karaman (Akşam) — Karamanın 20 kilometre cenubi şarkisinde Zen- gen köyü civarında yapılan sontaj neticesinde 184 üncü metrede tazyikli | Suya tesadüf edilmiş ve fenni icapla- Tâ binaen bu derinlik 324 metreye in- dirilmiştir. 324 metreden fazla derin- liğe inilmesine fenni bir Tüzum olma- dığından ve dakikadaki su mikdan da artmadığından delme ameliyesine son verilmiştir. yakalanarak tahkikata gi a in a Ereğli hez fabrikaları Fabrikanın mamulâtı her tarafta büyük rağbet görüyor Karaman (Akşam) — Ereğli bez fabrikamızı ziyaret eden İzmir ve İs- tanbul tüccarları fabrika mamülâta- nn Avrupa bezleri âyarında olduğunu görmüşler ve takdirle (o karşılıyarak kendi mağazalarında satmak üzere siparişler vermişlerdir. Verilen bu siparişler fabrikanın dört aylık çar lişmalarını karşılıyacak mikdarda- dır. Bundan başka Anadolu tüccar- lari da muhtelif tip bezler üzerinde fabrikaya ehemmiyetli siparişler ver- meğe başlamışlardır. Fabrika yeni işlemiye başlamış ol- duğundan işçi kadrosunu tamamla- mak için büyük gayretler sarfedil- mektedir. Fabrikanın imulâtı meya- nında bulunan ince iplikler fevkalâ- de rağbet görmekte ve bilhassa İstan- bul çorapçılarının geniş taleplerile kar- şılanmaktadır. Fabrikada esasen çorab endüstrisnin ihtiyacı olan ince ve yumuşak ipllirleri imal için hususi tertibat mevcuttur. Son imal edilen 50 ve 60 numara taranmış merserize iplikler en müş- külpesentleri bile tatmin etmektedir. Cumhuriyet hükümetinin takib etti- ğİ pamuk siyaseti ve memlekette ye- tişmesine imkân bazırlamış olduğu İyi cins pamuklar memleket sanayli- ne büyük hizmetler ifa ediyor. Denizlinin Acıpayam köyünde müthiş bir cinayet İzmir (Akşam) — Denizlinin Acr pagam kazasında Yüreyli köyünde müthiş bir cinayet olmuştur. Rama» zan adında bir mektebli, Yatağan köyünden mekteb arkadaşı Avniyi evine çağırmış ve geceleyin araların- da çıkan bir münakaşa neticesinde Avninin balta ile başını kesmiştir. Ramazan ertesi gün köyden kaçar- ken tutulmuş, adliyeye verilmiştir. Asfalt yollar İzmir havalisinde keşiflere başlandı İzmir (Akşam) — İzmir turist yol iarı projesine göre vilâyetimizde ya mlacak büyük asfalt yolları için is- tikşafa başlanmıştır. Vilâyet nafıa mühendisi ve fen memurlarından mürekkeb bir heyet, İzmir - Karşıya” ka arasında keşifle meşgul olmakta” dır. Asfalt yollar, yirmişer metre gö- nişliğinde olacaktır. Izmir - Karşıyaka yolunun keşfin- den Sonra İzmir - Buca ve İzmir - Bornova yollarının ve daha sonra da İzmir - İnciraltı ve Ağamemnun. İli caları âsfalt yollarının keşfi yapılar caktır, Asıl mühim asfalt yollardan sayi” lan - Bergama ve İzmir - Çeş- me yollarının keşifleri en sona bira” kılacaktır, Bir otomobil bir kadina çarparak "> yaraladı Recep adında bir şoför dün olomo- bille Sirkeci caddesinden geçerken Hi lide adında altmış yaşında bir kadına çarparak tehlikeli surette yaralamış- tır. Halide baygın bir halde hastane- ye kaldırılmış, şoför yakalanarak tah- kikata başlanmıştır. Bir sarhoş arkadaşını yere düyü- rerek yaralanmasına sebep oldu Şehremininde oturan Alâeddin ve Mazhar adlarında iki arkadaş dün gece sarhoş bir halde mahalle arasın- de dolaşırlarken şaka, ile biribirlerini itmeğe başlamışlardır. Bu yüzden iki sarhoş şakayı kavgaya çevirmişler ve Mazhar bir tekme vurarak Alfeddin! taşların üzerine yuyarlamıştır. Alâ- eddinin sol kol kemikleri parçalan- yaştır, Polis devriyeleri yetişerek Aleddi- ni hastaneye kaldırmışlar, Mazhar tir, | Çocuklar arasında: 3 Bazan babam bana sorar: “ Dolar kaça? ,, Kumbarasını şimdiye kadar beş defa dolduran akıllı çocuk Mecidiye kö yünün en şık 7 villâlarından bi- ri... Güzel bir çiçek bahçesi... Tel örgülerin arkasında ağır / tuvaletlerinin uzun etekleri- ni yerde sürük- iye sürükliye yürüyen | şık kadınları an- diran uzun kuyruklu Ota vus kuşları... Duvarlara sarmaşık suretile dolanan nadide armud ağaçları... Burası akıllı bir iş adamının köş- kü... Bugün de size bir iş adamının çocuğunun fikirlerini anlatacağım... Fikret tavus kuşları ile oynamak- tan vazgeçerek yanımıza geldi. İş ada» mının oğluna sordum: — Büyüyünce ne olacaksın?. 'Tereddüdsüz cevab verdi; — Zengin!.. © Bu akıllı çocuğun kestirme ceva- bına hayran oldum. Doğrusu en iyi mesleği bulmuştu. O devam etti: — Dünyada insanın parası olunca Küçük Fikret | hiç bir şeyden korkmaz.. para kazan- mak için de evvelâ paranın kıymeti- ni bilmek lâzımdır. Ben meselâ beş kere kumbaramı doldurdum. İş ban- kasına götürüb beş kere boşalttım. 300 lira param var. Ben her çocuk gibi abur cubura, kabak çekirdeğine, leblebiye para vermem, Dışarıda yemiş ağzıma kay- mam.. bunlar hem midemi bozar, hem de bankadaki hesabımı... Çekir. dek, paralarını, leblebi paralarını, abur cubur paralarını hep kumbara» ma atarım. Sönra kumbarama hep Bra atarım. Evvelâ bozuklukları ây- nı bir yerde toplarım. Bir lira oldu mu babama verib bir gümüş lira alı- rım, 'Tırıng kumbara. — Zengin olacağını anladık. Fakat kendin için hangi mesleği seçecek- sin?.. — İki şeyde hevesim var: Ya tüc- car olacağım. tiöareti çok severim. Evde o kadar oyuncaklarım var. am- ma benim hoşuma en çok giden şey babamın dükkâniıda müşterilere öte- beri satmaktır. Bayılırım buna... Ti caret bana oyundan da tatlı gelir, oyuncaktan da... Çocuklar ticaretin lezzetini bilirler.. amma ben bir kere tattım bunu.. beşinci sınıftayım.. her tatilde babamın dükkânmda çalış- masını âdet edindim. > İkinci hevesim makine mühendis- liği... Makineden çok anlarım ben. evde bir saat bozulsa hemen sökerim.. en küçük vidalarına kadar değiştiri- rim. Onu tamir ederim.. elektrik mi bozulmuş gelsin bana.. hemen yapar rım.. Onun için makine mühendisi de olmak istiyorum. Tüccar da olsam, makine mühendisi de olsam gene zengin olurum. Bu işin ikisi de insa- na para getirir. — En ziyade neden korkarsın? — Fareden.. — Gazetelerde neler okursun?, — Çocuk sahifesini bir de borsa haberlerini,. babam her zaman borsa» yı okur. Ben de o okumadan evvel borsa cetvelini ezberlerim, Gelince hemen kendisine söylerim. Bazan ba- NOVO Avrupanın mühim şehirlerinde ün bırakan LONDRA RADYO ŞANTÖRLERİNDEN Bayan İLONA 10 Hazirandan Itibaren Kısa bir zaman için Alman. Fransız ve Macar şarkılarını okuyacaktır. DAİRE TEPEBAŞI — Fiyatlarda değişiklik yoktur. Mükâfatlı anket 20 çocuğun muhtelif meseleler hakkında fikirlerini neşredeceğiz. maralısını en'çok beğendiğini bil- direceklerdir. Fikirleri en çok be- Mi — sini sında birinciye 25, ikinciye 15, üçüncüye 10 lira, on üçüncüye kadar birer İş bankası kumbara- sı, ellinciye kadar birer kitap, yü- züncüye kadar birer «ev hesabı defteri» hediye edilecektir. bam sofrada bana sorar: — Dolar kaç para? Hemen söylerim: — 125 baba.. Küçük Fikretin sözlerini hayretle * dinliyorum. Gördünüz mü siz tüccar çocuğunu.. bazı cahiller dünyanın öküzün boynuzu üstünde durduğu- nu iddig ederler, halbuki küçük Fik- ret dünya denilen toparlağın para üzerinde döndüğünü çoktan anlamış. Karşımda canlı bir borsa cetveli gibi bütün esham ve tahvilâş flatlerini bi- rer birer saydı... — Peki, dedim, başka dünyada olub bitenleri., Ve küçük Fikret İspanyol muhare- besinin bütün tafsilâtını bana anlattı, — En büyük zevkin nedir senin? — Biriktirdiğim, gündeliğimden ayırdığım paraları daha obozukluk- ken, liva olmağa yaklaşmışken şöyle bir dizerim. Yüz paralıklar yanyana, beş kuruşluklar yanyana. bunları. &skerlik oynarım. Bir de futbolü çok severim.. — En büyük emelin nedir? — Bütün dünyayı dolaşmak.. Av- rupaya, Amerikaya, Afrikaya, Avus- tralyaya gitmek.. Asyanın her tara» fında gezmek.. devriâlem seyahati yapmak.. makine mühendisi olur. sam tabil askere gidince makineden anladığım için tayyareci olacağım. Tayyare kullanmasını da öğrendik- ten sonra zengin olursam bir tayya» re alacağım. Bütün dünyayı dolaşar cağım, Tayyareyi çok severim 'Tay- yareyo dair gazetelerde ne yazı çık» sa okurum. Büyüyünce makine mühendisi ola» cağını söyliyen küçük Fikret bana tayyare hakkında izahat vermeğe başladı. Yeni model, yeni tip tayya» relerdon beni hayretlere düşürecek bir bilgi ile bahsetti. En sonunda balonlara geçti: — Yazık, dedi, Hindenburg balonu yandı. Bakınız demin dünyada neler olduğunu soruyordunuz, Son hafta» lar içinde en mühim şeylerden biri bu Hindenburg balonunun yanması» dır.. bence öyle.. — Peki senin şiire, şalrliğe, artisi olmağa merakın yok mu? — Hiç... Bunlar insanı yaşatmıyâ» çak şeyler. resme merakım var.. va? Amma yaşamak için, zengin olmak için resme güvenmem, Ticaretle, yabud makine mühen- disliğile zengin olurum. Amma key- fim için de resim yaparım. Kim ka» rışır ona.. Gelgelelim resimden para Kazanmak istersen nafiledir. para kazanacak işleri demin söyledim.. Fikretten ayrılırken içimde kuvveb- Hi bir kanaat var. bu çocuk muhak- kak istikbalin milyoneridir, E.P INi'de