28 Mayıs 1936 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6
Sahife 6 AKŞAM 28 Mayms Göksuda sandal safası “Göksu,, mesiresi niçin meşhur Fransız artisti Sesil Sorele benzer ? “Bayım Boğaziçinde bu moda da yeni çıktı. Önüne gelen yalısının tavanlarını mk 5 , Ben Göksu e. meşhur artist ZE «Göksu mesiresi» denilince aklıma Si sil Sorel yi Sesil Sorel denilince de Göksuyu arlarım, bağlamış. Lâkin a bugün Sesil Sorel ii mi yemi an bu zamanda vi A1 pmak için buçuk saat gitmek, bir buçuk saat dönmek üzere günün- den 3 saatini çalabilir?. Altında Sandallar. e an yanyana dizi, yeni be- to ir safasına gelmiş ön biraz m m lgesinde ükleri rü; tatlı di mete... lek burada o El na- Bütün sandallar önümüze doğru eri ın bayım... Sözleri arasında lal gireceğimizi . Bİ 76 Göksünun gençlik Seren mizi İçin en ihtiyar sanı ini 1 derenin üzerinde ilerleme- ten sonra sağı lar sardı. Çark gürül, bağırma- ve a âlemi Eski ze olan Gök- su. büyük yi köprü... Jar, ve fabrika- İşte üç şey N biribirine sen di uy- muyor... Nihayet fabrikaları g Asıl çayıra geldi. «Kimsecikler e Bir ağustos ünü andıran sıcak havanın içinde Göksu çayırında uzak- Göksu deresinden ili manzara, derenin bomboş hali ve yalılar tek bir canlı mahlük farkettik... tan sarho; $ Nr yı habire yuvar! da gözümüze del kapkara ma amur e o kadar çoktu ki saldalcıya sordi — Ne yapıyorlar bu çamuru baba?. nyanın hiç bir ta- m lal Meşhur Göksu testileri işte bu çamurdan yapılır. — Eski testiciler yor mu?, dalcı cehale ş u, li > sandalı biraz durduttuk.. Bu sırada Göksu testicisinin müteva- zi atölyesini görmek üzere «hayat bil gisi> tatbikatı yapan bir mektebin ii lebesi de Lp geti Hep testici- nin yi İhtiyar anat çır: ber kahverengi toprakların içinde — bir apn çalışıyordu. Yeni nesil ının çoğu büyük büyük yer iplerini gösterip hocalarına soru- yorlar; — yine evde kullanılır mı?. Vaktile bu Küpleri yere Bee Eski konakları Tekrar sandalımıza ağn san- — Göksuda vaktile derenin bütün boyunca testiciler, küpçüler, saksıcı- lar vardı... Şimdi bir tane kaldı... diyor. Dönüşte büyük bir yalı gözümüze Elâzizin zirai vaziyeti Meyvacılığa, fıstıkçılığı ve pamukçuluğa ehemmiye lağıtılmış ve bu suretle bütün köylerin geniş ölçüde masına yardım edilmiştir. Elâzizin en ii er Zirant de m sal kı Si zacılık ve » Elâziz kozaları Bağda. iz ende ve kuru olarak geti- Divrikte modern bir orta okul Akşam azamıza hem: bir > de Janmıştı a okul yaptırılmağa ba: i Demirağ bundan başka yeşil şehrimiz Nuri Demirağ ey an el orti iş” ilişti. leri memnun eğimi — Ne Hukuk ei nal anla, — Güz Hukul ii imtihanlarına De izabe rd bir düğün eğ kanl pin nlar 15 hazir TN Üç gece yalının ışıkları dere- dar devam edecektir. Ma gi aydı. Deniz ki yapılacak ez 'Yalı baştan başa fenerlerle ii ir O ve yı sm nuna göre deniz anım iki sene önce öldü... Oğulları | kenarlarında, Semi binaların ' sahil- da İstanbula taşındılar... X: ta | lerden 10 metre geride yapılması lâzım- çok güzeldir... Tavanları Çi- | dır. Kanundaki bu kayıd, bilhassa Bo- p satacaklarmış... Bu tavan ö e Bi a mani olmaktadır. Ka- Boğaziçinde yeni mı nunun bu dan tadili GE iii ü. oldu. Önüne gelen tavanır rülüyor. e e mütehassısının da fikri söktürüp salmağa — kalkışıyor.. Ama | İmdıktan sonra belediye kanunda ii yalının tavanlarına daha müşteri lât li için hükümet nezdinde te- çıkmadı.. Şimdi kiraya veriyorlar. şebbüsatta bul hin 7 odası var. Bakır köy kooperatifi Sandalımız derenin başındaki kah- Bakırköy kooperatif şirketi tasfiye vede durdı wamelâtı bitmiştir. Hissedarlar bu. - Resim anin bizim ri zar günü saat ikide raporu dini lem. e Bakırköy 'Anadoluhisarlılardan bir ez ei ln amip sonra: dukları yerdi Boğazın en derdimiz var.. ki ei yeri a ine en güzel bina- ler.. Allah aşkıma yazınız... Bu ka; raya yapılmıştır. Sonra «Gök- ki e Kuruçeşmedeki Kömür pe i İstanbı üzel mesi poları için Boğazda bula bula bura- | si de buradadır... Eğer güzelliğe biraz sını bi pri ee Anadoluhi et veriyorsanız, üzlleş- sarına getireci Kanlıca tirmek istiyorsanız bununla müc; Anadoluhisarı nd yer Sağlik İ İ ları buraya ge > en münasi Düşünün Ki Me ile EN rı arası eski aya getirme: Boğaziçini güzelleştirme ce- e ani duymadı mi kuzum?, Hikmet Feridun KADIN KÖŞESİ 1 iyi Zımba ile ajur yapılmıştır. — Kahve rengi 5 gr oi ve yüz e lir ei w e dn zımbalıdır. e ile modern mağa; edilm. ve Gatieler ve 2 geni tilm vi Ki açılan e ve park ve yanında mü İzmir valisi İstanbula geli İzsiz velisi beyi Fazlı Gü karadan şehrimize gelmiştir. Güle kendal yörüşen he muhaği minet aya İzmirin bütçesi için miştim. Be beye edildi. İki gün yağla KALK kire döneceği tir, demiş Yarın Bulgaristan ve Romanyadan göçmen geliy! e öne let daha gelmesi B leniyor. Bunlar Heba Tuzlaya sevh dileceklerdir. İskân idaresi son aylarda Romanj Bulgaristan ve Yugoslavyadan gelen £ da iskân eğ e hangi mıntakalar, lerini Mi bir istatistik hazırlamak! YEŞİL ELMALAR Yazan: ? Şimdi, Muhtar tekrar İstanbulu an- latırken bize bilhassa al kekeli ölmeden bir görsey- dik, dedi. Muhtar bir acayip baktı Hüseyine, sonra gözlerini bana dikerek, büyük kipi sır Bayana ağlapi de İstanbulu görmek istiyor mini diye sordu. Hiç tereddüt etmeden: — Anlıyorum, dedi, İstanbul nerde? Biri Amı kıyısında, öbürü Avrupanın öte ucun- da. Arada iki üç deniz, bir koca Ok- mi? — Evet, dedim. İstanbul nerde? Biz nerdeyiz? Muhtar oturduğu ipine Da öne doğru mi boğuk bi Dinleyin ei dedi. güvenirse- Tefrika No. niz, İstanbula gideriz. Hüse; üseyinle beraber, âdeta bağırarak sorduk: e — urdan!., Ben, eek akışından böy- le bir cevab alacağımı zaten en ir . Fakat Hüseyin bunu tah- min etmemiş olmalı ki, derin bir inki- sar e lü: — mı ediyorsun? dedi. Nereye yn) Güyandan kaçılır mı hiç? emden kaçılır, burdan kaçıl- Ve Hüseyin, ona, e da kaçmak istedi. Poj ve le Lavernieyi se- nin anlı nın en si e en ng küme lerini yanına alarak yola kei Altlarında denize anıklı, yollu bir balıkçı kayığı vardı. Birbirlerinden emindiler, Kendili götüren b. ni lara Mi Paraları da var. işleri görerek yıllarca para > eminim r, İlkönce işler yolunda gitti. Oyapok nehrinin le) e geçmez, ken- dilerini Brezilya kıyılarına götüren a altı yüzer frank verdiler. o g 8 m z Li : © peri nın memleketi olan Brezilya- ya dümen kıvır Brezilya! Güyandan kaçmak istiyen er üm orda serbest iş bulaca- ğına e e her mahkümun kıblesi B li kaçaklara, Palicoura gidiniz. Orda beş yıl oturduktan sonra Brezilya tebaası olmak Ra kazanırsınız. rmi yılını hapishane- lerde ve köne geçirirse onda mem- leket sevgisi Ki: , Kürekte yalnız iki duygu yaşar artık; Kadına ve hür- m ka: UŞM! kaçak kendilerine yapılan tav- ii dinledi ve Palicoura Bi için we EN ormanlar: idi. gym a kaybet pe e kadar tal ğe e ie ve çe ya Güyanları arasındaki ormanlarda, mel ehrine | yolu şaşırmamak kabil midir? Biz bi- kadar gülmesini sy iel le Ek kaybolmuş iki kürek mah- Fakat Fransız ya | kümunun iskeletlerine raslamamış Güyanı b kdar ge- | mıydık. Hatırlasana! Vahşi hayvanlar uşla ş Korkunç mi? sera kola; ar bu sapsarı ve pırıl Caci eleti üstünde nasıl “Go ve ye değil, Gounnanide serbest ye ve , tmaya tutul- madu da sre zl amışlardı. urda Si ar ve Er- > ali tükenm; aya ilk göçer baş göstermek- e e önce Cachipour makamatı gayr DR yabana hudut dışma at mir almıştı. dediler eee Hatırladın mı? Söyle- m tırladın mi? tarın bunu NA Si yoktu. Başını eğdi Hatırladım, dedi. Hüse yin al cevaptan daha aci is ir e beş öğsbir a yesine devi — Orı ir ei kaybet ettikle- ağacın dibinde i Öyle yonun öyle ağlar ki Ki ii otur bu ağacı R Kürekte, gardiyanlar böyle bir terbiye vermedikle! Metge ve arkadaşları yollarını tiler iş işten geçmişti Ormanda dolaşan in gril yakaladıkları maymunları, papağanları kaynatarak yiyene (Ari
