eni alan erkek kendisine sürünürcesi- ne yaklaştı: danım, canım! dedi, o kadar şaşırmıştı ki ne yapacağını bilemiyordu. Çantası- Kadın nı alarak hızlı mak istedi. Fakat kaç adım sonra onu gene delikanlı bir ur. du: — Şadan, dedi. Ne vakittir se- bir kocaya mı vardın? Genç kadın bir an için gözleri- ni sn Bir çok sene evvel bu adamı sevmişi ek hâ- lâ hoşuna gidiyordu. bir çok şeyler olmuştu. Onları tama- men hatırlıyamıyordu. Yi Yalnız bir kemer büyük bir ehemmiyeti O şimdi Hamdiyi seviyor- işitmi “Delikanlı vey S ocaya Vi varmad EKİ var, Nari, Bir fabri- kada çalışıyor. Erkek uzun bir süküttan sonra, müteessir bir sesle cevab verdi: — Bundan korkuyordum ben- de, Halbuki evlenelim diye ben seni arıyordum. Vakıâ zaman kaybettim, Üni biliyo- tum, Fakat ne yapayım? Fıkara #nızı düşündüm. Şimdi sen ahat yaşatabilirdim. Fakat görüyorum ki artık lesem boş! Bari mesut musun, — Mesudum. Kocam çok iyi bir adamdır. Çok iie Bana da iyi bakıyor. — Günün birinde, bir şeye ihti- 'yacın olursa, beni unutma, Şadan. Ben her zaman senin dostunum. Genç kadın hızlı adımlarla u- zaklaştı. Bu teandüften pek müte- Bir ayrılış Hamdi kocası değildi. Utandığı için bunu Nuriye itiraf edememiş- . Çok kazanıyor derken ya- lan da söylemişti. Çünkü sıkın- ti ve sefalet o yaşıyorlardı. bu gün kati red cevabı vermişlerdi. ısıtmakla meşgul Şadan yemeği olduğu sırada: — Üzülme Hamdi, dedi. Her şeyin bir çaresi bulunur. — Sen hep böylesin, Her şeyi iyi görürsün. Haydi bakalım, ça- resini bul. pri dme i. Bak bu- gü ras geldim. Vaktile beni a Fakat fakirdi. Şim- di hali vakti iyileşmiş, dükkân sahibi olmuş. — Şimdi “ğ ona varmıyorsun, aptal! Şadan ağır ağır başını kaldır- Sapsarı kesildi. Derhal cevab edi. Serbi ba kâsesini sofraya ii — alay ediyorsun, dedi. belâmı versin eğer alay ediyorsam! sahil ik zengin bir adam seni almak isi sin de sen ol e diyesin! Bedi, Ja mısın se: ğin me acı acı sordu: Demek beni i Beni sahiden sever. ER, pek lüzumlu eşyalarını ufak bir paket yaparak eline al- dı. Hamdi mindere uzanmış, dü- pe Şadan yan gözle ona aktı, Ah kendisi de o mindere esi yanyana imi mesut olacaktı! Fakat Hamdi kendisini sevmedikten, istemedik- ten sonra! — Allaha ismarladık, Hamdi, vab vermedi. Belki uykuya 1, Istanbul Sıhhi Müesseseler Arttırma ve eksiltme Komisyonundan: Her muayene ve tedavi evi için kalem olmak üzere 21 mus ayene ve tedavi evine alınacak 21 takım ilâç ve malzeme olbabizli şartname veçhile ve kapalı zarf usuliyle eksiltmeye konulmu: 2 — Tahmini fiat beher takımı — iran 6300 liradır, > — Muvakkat teminat 472 lira 50 — Şartnameler parasız olarak ai ekil mutemeiliğinde mii ktedir, ” 5 — Taliplerin cari seneye aid Ticaret odası eelaiiyi 2490 sayıli veya banka mek- rda yazılı aksiltme saatinden bir sant evveline kadar makbuz halal komisyona vermeleri z 889» * teni erin Nüri yi Misi kalpli, na- u bir adami rmak hal e kalmış az İhtimalki sevdiği için, evlenmeden, yanında alıkoyardı. Fakat aşk olmayınca böyle bir hayata tahammül edi- lir miydi? Hatice teyzenin evine gi- Galatasaray Lisesinden: Galatasaray lisesi binası lâboratuvarının keşif, şartname ve resim mucibince tamiri 17/4/936 cuma günü saat 14 de dekibei Kültür Di- rektörlüğü binasında Liseler muhasebeciliğinde toplanan komisyonda, pazarlık suretiyle ihalesi yapılacaktır. b tamiratın muhammen bedeli 985 lira 22 kuruştur. İlk teminatı da 74 liradan ibarettir. İstekliler keşif ve şartnameyi görmek üzere Okul İdaresine ve eksilt- meye mez için de o gün pazarlık şartnamesinde se Mİ manda en az 500 liralık bu işe benzer iş yaptığına dalı bul Nafıa admin almacak ehliyet vesikesiyle komisyona eb eri, adi diyordu. İhtiyar kadın geç vakit gelen Şadana hayretle bakıyor- u. Şi — Teyze, dedi, sana misafir geldim. Bu gece sende kalacağım. "Yarın iş aramağa sıkacağım. Şöy- le iyi bir evde iliğe razı- Acaba bulur dersin? — Çok! Herkes hizmetçi der- di ünde. Şadan bir köşeye büzüldü. Kâ- m e, a, tık? a — Rica ederim artık aşktan filan bahsetme. Madem ki seni yanıma aldım, demek ki seviyor- dum. Fakat iki üç sene oldu. Sı- kıntı içinde geçen seneleri iki kat hesab etmelidir. Onun — bana aşktan a bahsetme Şadan, Hamdinin & bağını lk ve kendisi daha çor- basını bitirmemi — Söylediklerime kızma, Şa- dan. Fakat, iyi düşün. Benim iş- in ne kadar fena era biliyorsun, Eğer seni alacak zen- gin bir adam buldu ise hiç tered- Sen bana bir ii önüne Si ta- bını Parmak a MİN apalı gözlere mindere uzan- IŞİ, Sonra da açmadı, Böyle daha iyi idi. Zavallı Şadana nihayet talih lümsüyor demi nefsile ne kadar mücadele etmişti! Fakat Beri rahat edeceğini düşündükçe emnuni- yet ve teselli iii. Böyle EEE le li idi. Me ” ER. «1887» .... Samsun Valiliğinden: Terme ea yaptırılacak mekteb binası inşaatına aid ilân, 1—K i (17662) lira (21) kuruştı 2 — Muvakkat teminat (1325) liradır. 3 — İhale 27/4/936 tarihine rastlayan pazartesi günü s n beş buçukta vilâyet daimi encümeninde kapalı zarf usulile ve in ir gö türü olarak yapılacaktır. — Bu işe aid evrak Şimlerdirı A iltme şartnamesi 2 — Mukavele NE — Fenni şi bu Keşif lm cedveli E — Proje F — Nafıa işleri şeraiti umümiyesi izahnamesi, i hatayla evrakı Samsun Nafıa Dairesinde görebilriler, — Eks Za Ar işin Ticaret e a kayıdlı olduğuna ve fenni ehliyeti iğuna dair vilâyet Nafıa müdürlüğünden alınmış vesika in 6— "Eksiltmeye girenler bu evrakı görmüş addolunurlar. 7 — Vesikalarla teminat ilk zarfa konacak ve teklif mektubları pul lu olduğu halde o zarfın içerisinde ikinci bir kapalı zarfta ve 8 — Zarflar ihale saatinden bir saat evvel imza mukabilinde Enc men reisliğine teslim ei bulunacaktır. Posta ile gönderilecek mi alakarin nihayet üçüncü maddede yazılı saate kadar gelmiş olması ve Gi TAZI Mean mumu a ile iyice kapanmış olması lâzımdır, Postada essir olmu! Nuri her düt Dizi mi bir ağırlık miyordu, onu — Li ye öleli erme kabul edilmez. isine karşı gayet müş d yere Hayat mı bu? maktan ise, böyle bir fedak » sayılı arttırma, eksiltme ve ihale kanununa göre ranmıştı. o Muhakkak ki li mi selin bin seye yapmak ön) lr ç dir. ir aşkile sevi Hami 5 ii İse gidiyorum, dedi. Hamdi, bir çocuk gibi, | (10 — Keşif hulâsaları, fenni şartname, e şartnamesi ve mu- Le etmemiş olsaydı şimdi — öy! Ea ppi an iii mi Li ağlamağa başladı. | kavele suretleri İstanbul, İzmir, Ankara ei TaAlLie lee gönde- in teklifini reddet : alacak mı? Hikâyeci | rilmiştir. (1904) al Bini seni gene de bir ki yi Şe samukzammn — ——a sevdiği için kendisini elile selâm- | lerim, dırların yanında üstü kapalı bir ladı ve başımı sallıyarak askerlere — Ben veliahtlığım zamanında | çok tribünler vardı, Bütün Mısır hareket emrini verdi. Ni tım. Timsahlarla | zengin ve asılzadeleri o 'Tahterevan yürümeğe başladı. aşka bilirim. lüm yarışı) nı seyretmeğe gelmişti; Ti osun yarışa iş- — Yarışa girecek zabitler şim- İki ge bit firavun leri ayıkken mi | tanaya Yi tirak edeceğini bilmiyordu. ihti- | diye elik Nil üstünde sayısız de- | de diz çökerek belindeki sırmali — kapasıbu #özleEKEYi vanla Nil boyuna Ze üzere | yar Elefanın sözlerini İN ko- yapmış tecrübeli yarışçı. | kemerleri Mikerinosun dizinin di. söylemiş? hazırlanmasını emretti. casının kulağına fısıldad lardır. Onların arasında acemi bir | bine bıraktılar. i ako güldü: mpi merasim | yarışçının timsahların ağzına ne Her yıl ilk yarışa herkesi — Onun son günlerde ayık geZ- diğini görmedim. Sabah akşam şa- rab içiyor. Ma e şu sözleri ilâve etti: — desi bugünlerde o e söy şarab içi ee lıkla sie arma kl » Sabahleyin min endisini ai .pa yığınlar! arının üzerinde bulmuşlar. Mikerinos Badi işitince Paru- sa çi n, bir insanın sarhoşken Gani İla i anlarından ayrlıdı; tı.. O — Nilde yapı- za Biyi bahçeye çık lacak yarışlara işti bitler sarayın bahçesi mışlard Mileeriai m gözden seçirdikten a, tekrar odasına döndü., Yarış bizin gm edecek za- toplan- O gün su üstünde yapılacak (ölüm yarışı) na Mikerinos ta işti- rak etmek iştiyordi. Nile ei yarışı tahterevanda FE og Er pi < betçiler ona yol ve Li i Gi e fi- ravuna — di iz 3 konuştum, ızınla ey Mısır halâskâ- pılacak ö Kem nda (Nİ edu) İni üç akın ayağını su- kurban istiyor. ya değdirme! Kalin ki bu kur- banlardan biri de sen olmıyasın! Mikerin. gok os ihtiyar sihirbazı —N elbisenizi giymediniz? — Yarı 'arışa iştirak etmek niyetin- deyim. Kahraman zabitlerimle ee ben de timsah peşi koşaca — Elefanın dediklerini duyma- dmız mı Mikerinos gülümsedi: — (Nil mabudu) ile aramızda eski bir dostluk vardır, İstediği Perin herhalde ben olmıyaca- arışı uzaktan seyretmek sizin için daha faydalı olurdu. Ecdadınızdan hiç biri şimdiye ka- bu meşum yarışlara iştirak et- memişler.. Fakat, zabitlerinin ce- sa abii liyetlerini anlamak için onları uzaktan seyretmişli Sizin de onlar gibi yapmanızı di. kadar kolaylıkla eder sen benden iyi bilirsin, Mikeri — Kararımı verdim.. die ek me! Yarışa gireceğim.. Zabitleri- | mi teşci için onların başına geçe- | firavun tarafından kendilerine za- ceğim. bit olduğu zaman verilen sırmali | Tahterevanda konuşa konuşa | kemerleri hükümdarın yanma bir il boyuna varmışlardı. rakırlardı. Bu, Menesten kalma Titana, kocasının ölüm yarışına | eski ve ulusal bir âdetti b. ireceğii hiç te un d Mikerinos genç zabitlerin omu- ğildi. Bu sahildeki ar © | zunu okşadı. Zabitler bir şey söy“ adar azgın, o kadar büyüktü ki ei kalkarak geriye çekili > İn acemi bir yarışçı- bunların ağzına düşme- “Nülie ortasında sağ ve sol tara» mesi i kabil de fa - arası beşyüz Bütün iii. — boyuna dol- muş! mişlerdi. Kürek çekerek bir kas Bir gün önce saray erkâni ve | zıktan öteki kazığa kadar yide firavunla kraliçe için kurulan ça- | ceklerdi. (Arkası ya dalla di Sülün diğ esk