| | Sahife 6 AKŞAM Hem hatırlar, hem gülerim Bekirağa bölüğün mu tun de otuz yedi gün Süleyman Nazif kıpkırmızı, sakalı bıyığı birbirine ade içeri girdi. Gök gürler gibi bir sesle bağırdı... Günler ei ii geçti. Divanı 2 reisleri geldi geçti. Kimse ban: birşey o sormuyordu. Artık canım ley başlamıştı. Birgün dahiliye nezaretine olduk- bu kğ ilm Bu can ila olmal var- t eder, münakaşayı da- ha iyde alevlerdik. n Süleyman Nazıfı divanı ri , dedim, sorulan, söy- lenen sözlere i iyi dikkat e Kilidi lmı bozma, Geldikten sonra da bize hepsini anlat.. Bir muhafız neferle çıktı, gitti. Biz de endişe ile, helecan ile av- detini bekliyorduk. Süleyman ) .Nazifin hiç ortası yoktu. Ya hep, - ya hiç — gibi bir sesle: Bir müdet sonra kıpkırmızı. ağ. |. Üy Lak ir, İsa Gök gürler 'koğuştan içeri girdi. dar milyonla vatandaş içinde buldular buldular da mi namussuz buldular, Nasıl oldu 'da kendimi zaptettim. Kafalarına | dı, birşey indiremedim, diye bağırı- VEN Hepi etrafına toplandık, fes- , kine çal ie hâlâ Ml liği imansız iin, — Aman, hazret, dedim, ken- dine gel, Ne var, ne oldu? aha ne olacak, daha ne ol- masını isterdin? Bana, Süle Naife dediler ki: Arkadaşlarının aksadlari hakkında ne ei san doğrusunu söyle hem tahliye ed. rafta arâm edemi abii he iz susmuş, yalnız onu dinli. eme Bilmem nekadar söylem- puslârın çıktıkları çukur aralığı seyre başladık. Oradan bana bi- risi seslendi: — Doktor bey, sen de mi bura- 'k artik kapı yoldaşı ol. il süse yaşi mü- e istidası be, hergün reis paşa mıdır, nedir, üstümüzdeki geçitten geçerken avaz avaz bağı- rıyorum da herif Yunus balığının önünden kaçan torikler gibi başını önüne dikip sıvışıyor. Sen kimin bağını soruyorsun, Karabet, arasıra ae — Görüşelim beyim ammı bizim işi anlat. Ne olacâğız be — Biz ne olursak, sen de ez ei kaç am olduğunu, — Çol fen ydı işine yi ağzımı aç- tırma. Alimallah ta Adam baba- me başlatırsın. mükâleme Sileymei Nazifi ra teskih etmişti, Koğuşa dön düğümüz zaman Abdullah Cs her gün mat- ai nın üzerinde kalırdı. sonra «Hamlet» müzayedeye çık- tı, Yedi kuruş dedim. Hallacyan: — Oniki, — On beş. — Yirmi. tuz.. öte taratla ere e altindan Bu ime bizim Kadıköyü ndeki başını çıkara me 'meşhür balıkcı “Ka sebe idi, 7 ” Balkan ko im . mubiddin Tanin rar yukarıya da yeti, otuz iki diye bağırdı ve kitap üze- sonun talebe <a il rinde kaldı. Tamam paraları ve- ları “Anam babam senin burada receği sırada kitabın üzerindeki işin ne? fiati on iki kuruştur, cümlesini gö- — Ya rünce caydı. Bir gi Me in — Sorma beyim, balık almak " için evden Biraz erken çıktık, Bizi enselediler, buraya tıktılar, Tamam bir buçuk ay oldu. Ne soran var, ne de arayan. Çoluk çocuk aç kal- dale ömre Ne ya- pacağız b (O zaman çer ci bine idarei örfiye ilân etmişti. Saat altıdan evvel sokağa çıkanları divanı har- be — İstida et, hakkını ara. Hallacyan araya kuruşu vererek kitabı aldı, Mesele de kapandı. ersem Hallac- yan Abdullah Cevdetin bu kitap- larından oldukca mühim bir kol- Teksiyon yapmış ve bir havlı da para Marev Süleyman Nazife dedi: ki; —— olmasi hapishanede bile para kazanmanın yolu var Elverir ki insan açıkgöz olsun., Hüseyin Suad İzmirde bir cinayet lısı olan kızı ağır yarala Yaralı Yİ hastanede İzmir 2 — İzmirde e mevkiinde Kâmil ticesinde Veliyi evinden koğmuş- ki ört gün sonra Veli eve gel miş: — Beni eve al, iğ yaşıya- lım. Demiştir. Bunun üzerine Hay- riye: e evlenme muamelemiz ta- mamlanmadan seni eve ii A LİR vermiş, bu mü- nakaşa büyümüş, Veli, tabanca- sını çekmiş, bunu gören Hayriye kaçmağa çalışmış, fakat atılan kurşunla sağ küreği altından ağır surette yaralanmıştır. Veli vaka yerinden kaçarken yere düşüp ateş alan tabancasından kasığından yaralanmıştır. İkisi de hastaneye kaldırılmıştır... | i Karamanda kız. kız kaçırma Kara: Burada Züriye mide. 16 > ında bir kız Ali adında iç tarafından kaçı- elm. Ali kazı kirlettikten son- adı, git» işin kalmı Bir limoncu, nişan- e eldesi 3 Nisan 1934 KADIN KÖŞESİ: ————— Eldivenler ? mobil ve sabah gezintileri içi kalan erenleri ki bir mı le iki mi pi kordon geçmi ekte, Bu öldivenler be tinlsi sarı, İâcivert renklerde iyii m mM m Em - Komünistler İzmirde altı ki kişinin muhakemesine başlandı İzmir 2 (Akşam) — Teşkilâ esasiye ri değiştirmek ii edild bir. kısmı da beraet kararı ald tan sonra ağır cez. mahkemesin den dışarı sıkarım fakat orada bir hâdise ükümetin manevi si tini tekir edici ş€ kilde bağırmılard. Bu yel ni si larından dinle beş ai eba muhakeme lerine asliye ceza mahkemesinde başlanmıştır, Şahitler, beş maznıf nun. vaka günü adliye koridorun da bağırdıklarını, Salâhaddinin KeRanerime işaret vermesi üzerine! enternasyonal marşını ve hükür meti ir edici sözler söyledik- lerini, alir karşı geldikle- rini söylemişlerdir. (Komünist pe ir) diye anılan ve henüz on sekiz yaşında olan Hayri Tekin de ma? nunlar arasındadır. idlerin ifadeleri alındıkça, e bu ifadeleri reddetmiş ge mini e Yalnız Salâhadı rk iye ok hükümet & aleyhine ne diye Ko Lada (yuha) diye bam, fas kat marş söyler, demi iş olan ime une ii takibata başlamıştır. diye kovmuştur. Müddeiumumilik Si | dinlenmesi için muhakeme başks güne bırakılmıştır, ğu de borcuma “dık bir adamım, 5 ağa gemi EE de insanlara düşman bir kalp & eEAİRP hissediyorum! Buna ne esi — ” Makara derim, ne — 2? Yak şa cıgarayı da Kğ” sebebini anlat Teşekkür - ederim. Fakat ben havana sigarasını tercih ede- 7 sigara yaktı. Sonra uzun nedi, reu? een hiç bir hemi . zannederim. ek nazik bir aralı. gayet sa- ŞKIN CİLVE si) Tefrika Cüzdanından e bir zarf çıkardı ve bana verdi. — Bu senin mizi düşen pa- radır, a geleceğimi tah- min ettiğim için, banka vasıtasi- le yollamadı Bin liradır, Ta- mam tamam senin hissen Zarfı ele elimde evirip çevirere| ayy ama, dedim, an- lıyamıyorum ne hissesi bu — Nasıl anlıyamıyorsun? Lon- dradaki son gerdanlık işini unut- tun mu? Takriben la —. o gerdanlık satıldı. Ucuz ne çare, daha fazlası Ve dı. — Ha, evet. Aklıma geldi. Fa- kat benim: bu işte yaptığım o ka- dar ehemmiyetsiz ydi b bir fedakârlık et te, hissene dü- n şu parayı lütfen kabul et. Bu paralar parmaklarını yakıyorsa, yahut vaziyetin çok iyi de bunla- ra muhtaç değilsen, Hilâliahmere hediye edersin. İnsan bazı kere iyilik etmeyi de düşünmelidir. Ben muktesit bir adam oldum. Onun için sana bunu tavsiye ede- rim: Hayır işlemeli. Bir kahkaha salıverdim, Zarfı masanın üzerine koydum, Elimi uzatarak: ederim, dedim. kabul ediyorum. Seni temin ederim ki hiç bir hayır ce- miyetine Zildir. Bir aralık çok talihim var- dı. Fakat şimdi borsa altüst. eski hava yere kalmadı. Kre- di İl Hayat tatsız bir şey, azi- zım az sen benim sözlerimi din- lemiş olsaydın... — Hangi sözlerini? r şeyde. Meselâ benimle beraber gelseydin, kati bir karar verebilmiş olsaydın. Sana evlen ii 5 4 diye nasihat etmiştim, Bu senin için en makul bir şeydi. ğrusu, en kayet ben de buna karar vermiştim, Fakat geç kaldım, Bildiğin o bi mn mıştı, evlenmek ü — Ya? öyle mi? Şimdi nere de, İstanbulda mı? — Evet, İstanbulda, — Kendisini mize, musun? örüyor muyum? Evet... Bariş — Sabırlı ol, ğer Hem dün- yada ondan başka alacak kız yok değil ya. Evlenecek ii r ilkba- har çiçekleri gibi her taraftan fışkırırlar. Yalnız, biraz elini ça- buk tutmalısın. Çünkü sen de es- kisi kadar genç değilsin, — Dediğin pek doğru. Hatta n kendimi yaşımdan fazla ih- e oram ie ri artık pek geç. Bir çok çok geç. ile senin e pa sı ben silmiştim. Şimdi tekrar sa- na n vermek vazifesi ge- ne bana düşüyor. — Azizim, Elia, zannediyorum —v değil. Bu defa iç e kati surette kırılmış b O Tipli dramlar olduğu gibi konuşuyorsu — Hayır, re bir adam gibi söz söylüyorum sana, Hayat ai ba nihayete kadar bir a a değil. Bir şey var ki i, insan uykum — Ben banyo yapacağım, ew vap değişeceğim im, â. Biraz da ha otur, gider” sin yani vakti gelir, seni otek den alırım. Elia ayağa kalkmış iken tek rar oturdu. — Peki, dedi. “ki bu öyle ehemmiyetsiz bir pas İyi k — Haydi, şimdi bana bir şey” ler anlat. 5 (Arkası var) MANA ASK