TT Sahife 8 AKŞAM Sara ENE Babıâlininiç yüzü y ve Yazan : SÜLEYMAN KÂNİ İRTEM — Tercüme iktibas hakkı mahfuzdur — Tefrika No. 637 Abdülhamit geçmiş vakalardan ders alır, (amcam, babam, dedem i en © şöyle, böyle şey- yerek kendi vehham “hamit ve erin rdan kağ - lanarak 1 ban bayra' ee iki gün evvel muayede inde ötedenberi bulun- ulunma- sını istemiş, bunun için serasker — Rıza paşaya bir irade tebliğ eyle- mişti. Serasker paşa da bu suret- “le mahdut miktarda davetiyeler çıkarmıştı. eri sonra nedense birdenbire hava değişti! Bayram gecesi ezani saat bir raddelerinde muayedede eskisi gi- © bi askeri ricalin ve ümeranın ta-. mamen bulundurulması hakkında yeni bir irade çıktı, Geceleyin as- - keri teşrifat dairesinden her tara- çavuşlar, fa en , kanımlar çı- — kartıldı. “Rıza paşa bayram sabahı pek erkenden mabeyine gitti. Abdül hamit ile arabaya üzere iken serasker paşaya bir kâğıt getirildi. Bunda e, ciheti askeri; hiç kimsenin hazır bulunmadığı bildiriliyordu. Keyfiyet Abdülhamide bu su- > retle arzedilmiş, oda serasker pa- şayaz V — Nereye gideceğiz? Kimse yokmuş! 'evbihini bir vasıta ile tel “ eylemişti. Bu hal pepe pm orduca Rıza paşa tarafından mü- Tettep bir hakaret manasını ta- zammun eyliyecekti! malüm idi! ” Rıza ye geceleyin çıkarılan çavuşların vazifelerini ifa etme- .dikleri ilan düştü. Kan bey- “ nine sıçradı; fena belde a ğ kar- hu olması yüzünden zalim pa- eydai an- - şaha mülâ « kâyet etti, a Pe ey tı. Avdette Abdülhami — Rengini bozuk büleicikiği > Kendine baktır. — Dedi. Hanesine avdetinde Rıza paşaya nüzül isabet etti. Üç gün Nüzül deolayısile yüzü iraz ıştı, Vaki olan ısrar- lar üzerine bu göze çöp düşer» der. . Tophane müşiri Zeki paşa bir cep “ne mütevakkıftı, Bunun ne sonuç vereceği de | di hâdisede kadar akla li seçmişti. Tophane depolarını retle ve ne iş için olursa hane çikarmak irade lez Bir bayr ramda defa saray için ik mühim bir kurtarımca; için edilen gecikmiş, bazı mevkilere cephane de geç gönderilebilmişti. Top atımı vakti yaklaştığı hal- de cephane alamıyan ikinci fırka- ya mensup bir mevki kumandanı ne yapılacağını fırka kumanda- nından sorar, fırka kumandam İğ — Ne vakit cephane gelirse atarsın! evabını verir. arife günü iki toplar atılır. İkinci fırkanın vaktinde cephane alamıyan bu mevkii de bir müddet sonra cephanenin gelmesi üzerine top atmağa başlar. İkinci fırkaya mensup bir mev- kiden böyle top atıldığını işiten e a de duramazlar; Ice itmiş relagpan de ikinci defa MERİ Kulâkları kirişte mke Me vakitsiz top atılması halk arasında saltanatta tebeddül ve yeni E eldr vukuuna zehap ha- sıl eylediğini) . çe Arzederler. i derhal tahkikata girişir. iş top l cephane mevkilerine weril İren iradenin teahhürüne sebeple tavassut- tan imti ri takdime vasıta olsa takdimden denin hiyanetinden bah- Ra başkita- bet salk sıkı kontrol altında ulundururdu. Kitabet dairesine gönderilen her ariza ve tezkere başka taraflardan hünkâra ihbar olunurdu. Başkitabetten tebliğ o- lunan iradeler hakkı Saraya gelip ubudiyet arzetmek be çokları için şerefli bir sada- icabı idi. Fakat sadrazam ve EA EE için bu mecburi bir va- zife idi. Sadrazamlar cumartesi ve salı, mazırlar pazartesi ve per- be günleri merasim dairesinin üst katında vükelâ odasına gelir- lerdi. Bunların geldikleri mabe- yinciler tarafından şifahen veya tahriren zatı şahan: iltifatı sahane sen kendilerine tebliğ edilirdi . Bugünlerde saraya gelmemek jurnal neticesinde isticvabı intac ederdi. Abdülhamit yeri vükelâ- sının resmi ve hususi hayatlarmı mürakabe altımda bulundururdu. Vükelâ meclis içtimamdan son- ra içlerinden bir kaçı arkadaşla- rının mecliste tavırları, sözleri hakkımda hünkâra jurnallar tak- dim ederlerdi. Bunlardan öyleleri vardı ki bir iş için kendilerin: evvel başka birisinin hünkâra ma- ruzatta bulunmuş olduğunu anla- yınca me kalmış olmanın verdiği ile pek ziyade telâşa dü- serlerdi! e ya taallük et- | ina etse de jurnalı diğer bi- | Vakitsiz atılan bayram topları. : ortalığı altüst ediyor Duydukları elem ve sıkıntı te- kan hücumunden başlarma irile soğuk su döktürenler bile olurdu! Vükelânın kendi hanelerinde ne yapi ziy, ine ki geldiği tahkik olunurdu. Vükelâ arabalarile a- önünden ikçe saat kaç- ta geçtikleri kaydedilir, yol — olan zabıta merkezlerinden sarı ya e me bu pa ca biribiri- tatbik ve er ii ara ye i- mesafe hesabile saat farkı gö- iünce tahkikat tamik edilirdi! b kaide hiç değişmezdi. Devrin ricali de bu belânın umumi olma- sile teselli ella Padişaha hulüs layı jurnal zemini olmuştur. Fakat sadrazam ve veziri azam tabirleri kaldırılma ba vanı kullanılmak lâzım ese ti. Bu da herkesin hati id. nu esasiyi sit kl esasi ise devlet salnamesinin sahi- feleri arasında uyumakta idi. Sal- nameyi eline alanlar bile onu uy- kusundan uyandırmak istiyor gö- ii dirilik ekinirlerdi! Uyu- göz atma! yanı rahatsız mi hiç lüzum | örmeyen te olanı ol- duğu gibi bırakmağı para sadra- zam tabirini değiştirmemeği ter- cih etmişti. (Arkası var) (1) Riza paşanın hülâsai hatıratı. Tahsit anm hatira, | feragat X Baş tarafı 7 inci sahifede) Yedikule binası uzun e yaldızlı kapıya mi lu ka- pı Bizans imparati all zama- nında şaşaasile meşhurdu. Yedi- kulenin girilecek yaldızlı kapıydı. de gayet zarif dı. Bu 'kabartmalardan biri de, derin bir uykuya dalmış olan Adonis'e, elinde yanış bir meşa- le olduğu halde içten gelen bir aşk ile bakan Afroditin tasvi- yeri eskiden riydi. sa Yali kapıya Ye- Mi pısı derlerdi. Bu kaj apı gi arasında bü Tiğöğikteş şerefine inşa olun- uş zaffer imparatorlar şehi ka- pıdan girerlerdi eselâ impa- Bu kapıyı en ziyade tezyin eden, çar Yoannis Paleologostur. pının üzerinde imparator ka kartal tasviri vardı, Ahmed Refik Kıymetli 11 Şubat 1938 hatıralar Maraşın kurtuluşunun yıl Kaledeki yabancı dönümü bayrak indirilerek yerine nasıl Türk bayrağı çekildi ? i ii kalesine Türk bayrağı çekilirken Maraş 11 (Akşam) — Bugün | Kale cihetini işaret ederek) asır- kurtuluşunun on beşinci ü müdür. 11 şubat 936 emsaline pek faik surette Bu- gün, asri ta kurulan şe- hitler amtile Kaleye dikilen âbi- denin açılış: törenleri yapılacağı | MHeyec. gibi Maraş ilk ka- . Un nda wvü- M de ettiği mana Açık ve silâk- | sız bir r, son sistem harp vası- talarile ei si asri düşman alaylarına tam yirmi iki gün kar- şı durarak galip ari ve Mimi muş “olarak kaçan düşman ney ğradığını bilmiyerek ar kalmıştır. Maraşın kahraman ço- cukları tarafından siren, bu ve yurd sevel Fran- sız kaymakamı wv öperim ıp dilimize çevrilen kitapta e itiraf yea şu birle harp edip düş- Yüze" 'İ manı içeri nn bu yiğit şe- hir, harikalar: mn en eşsiz ve üstü- nünü göstermiştir. Düşmanı kov- mak için kendi evlerini yakmak gi- bi eşi az görülür bir fedakârlık ör- neği vermiş olan Maraş, bugün sevinç ve heyecan göz yaşları içe- risinde çalkanırken biz ii m yük- sek kahramanlığa aid baz: menkabeleri anmadan ii Düşman ileri ye süsen, istedi. Muazzam 5 i ür ve gok ye fakat temiz bir sesle bozuld — Hangi ili Vatan na- musunu satan, bizi lie ellerinde inletmek isteyen padi- Binlerce göz, o gencin, ayağa alkıp rü izi eri cin üzerinde itidakini bulmağa ez MN devam etti: yazık size, ha- yır, bu yazık hepimizedir. Celile ldızın landı- imdi yabancı b: duruyor. İyi ki bu camiin kubesi üzerimize yıkılmıyor. Sonra nasıl oldu da bilmem, ğa istilâ etmişti. Türk bayrağımi iler, dj Bu kafilenin yoldan geçişi gö” bir azametti, Sayısı sağ ve soldan katılan insanlara geç miş olan bu me ve ani kafile ayni hey: ikaybetmiyerek Kaleye veni Ya- bancı bayrak indirildi, yerine bü- ve Türk bayrağı çekildi. Bütün Türkiyede madalya alan yekâne M bu şanlı ve itina ile saklanır. rine yapı güzel hatırayı anmak içindir. Üze- rinde > gre 8 ikinci teşri Türk sizi silâh rep inen ayağın inan gücile yeniden Bayrağın direğine bir boz game yapılmıştır, Sütçü imam “Yetmiğlik bir ihtiyardı. Ufak mda taze süt urur. İyi kalplı, temiz bir türktü. İşgal sile yaşıyordu. Yanı ferlerinden ikisi yuvarlanmış, bi- risi kaçmıştır. Vakayı müteakip pi zerini omuzlayan süt- cü imam çömm siz geç” rek orada b ücuda getirir. Bu yetmişli tiyarn Maraş hatt te ka- irinci teşrin 1920 de Sütçü ei ürk usunu burada silâhile korudu ait kadar çoktur. Maraşa hamet ve a manlık menkıbeleri e