Şe Sahife 6 (5 AKŞAM Memleket haberleri Milâsta bir çok eski eserler bulundu Bir mabed meydana çıkarıldı, 148 kitabe bulundu Milâsın Kalınağıl mevkiinde Milâs (. nsa ar- keoloji enstitüsünün teşebbüsile Milâsa buçu saat uzakta (Kalnağıl) mevkiinde yapılan undalıklar arasında tahminen seksen santimle bir metre kazı- dan sonra meydana çıkmış olan bu mabed Sinuy adını taşıyor. rmişti, Kültür bakanlığınca hafriyat komiseri olarak Selçuk müzesi müdürü bay Vehbi tayin edilmiş ve işe başlanmıştır. Metrük ve içinde u kafata N Dolikosefal mi olduğu anlaşılmak ve müte- gönderilmesi muvafık görülmüştür. Muhtelif devirlere ait 148 ta- ne de kitabe bulunmuş ve bu ki- tabeler sayesinde Sinuy mabedi- nin yeri tesbit edilerek hafriyata başlanmıştır. ulunan kitabeler arasında budunun adına sık sık rasgelin- miştir. Ayni My ve bu ma- bede yakın rde eski şehir mevcuddur. vi bu yk ye Yalnız beş uzakta otuz yı i linde bulunan ve sonra yanan bir akropol üzerinde iki sü- ren sond mi birkaç kitabe ile üçük mikyasta kırık at başi, heykeli ve bir heykelin omuz par- çası bulunmuştur. Hitit devrine ait terkuit (topraktan mamul) birçok parçalar da meydana gi mıştır. n bir kısmı kaik ve Helenistik apk aittir. Meydana çıkan eserler Milâs maarif memurluğuna teslim edil- miş, .bir kısmı da İzmir müzesi- .Sahte çek ee ve metresi Hürmüz İzmir (Akşam) — İzi ( mir İş Bünliker diki cari memuru Sup- 2400 lira geçirdi- attıktan sonra muamele: takip için çeki metresi Hürmüze ver- miştir, Muamelenin takibi sıra- sında kendisine her türlü kolay- lığı göstermiştir. ki gün sonra hesaplar tetkik eydana çıkmış, u itiraf etmiştir, Evin- i Sai akik kömürlük içinde 2170 lira bulunmuştur. i ve metresi isticvaplarından sonra tevkif edilmişlerdir. Izmir Emniyet müdür 2400 liralı istimalin Tale Bay Ismail zamanda meydana vaffak olan bay r bir zabıta âmiri- zn dak büyük muvaffa- sela göstereceği ümit edil- mektedir. Gönende tarla meselesinden bir cinayet Gönen 26 (Akşam) — Gönenin Kavak nahiyesinde Mehmed adın- da biri tarla meselesinden layı Haşim isminde birini çifte re getirilmiştir. ile öldürmüştür. Katil yakalan- mıştır. Dil tetkikleri SABAH Sabah, sabağ sö: morfoloji, fonetik bakımından analizi ABAH, SABAĞ Kelimenin etimolojik şekli: m 2 (4) (ağ * as * ab * ah) (1) Ağ: Köktür; «güneş» anla- mınadır. (2) As * s); oldukça ge- niş ve uzak bir sahayı, bu sahada bulunan objeyi ve süjenin bu ob- je ile münasebetini gösterir, Uzak sahada bulunan obje, kö- dır. Münasebeti işaret eden, habe: veren, müjdeliyen: (ağ * as - ağas) sözünün anlamı oluyor: «parlaklık, beyazlık» demektir. bembeyaz» terimi görülür. mürekkep sözünde ana kök ile ek, kaynaşarak (âs) şekli- ne girer, Kendinden sonra başka kök veya ekler gelerek kelime bü- yüdükçe (âs) ın vokali dahi dü- 3) Ab - ap; Köktür. Burada nıp gözümüze gelmesi anlamiyle amlar. ap », $ £ ap p: «Şuağ, rayon (trait gui part d'un corps İumineux) » demektir; yani çok ince şeyler ifade eder. Meselâ: > (ip, tel, tar (bir sap tire); (1) hububat ve çiçek ve sair nebatatın yerden başak veya çi- çeğin başladığı yere kadar olan düz, ince yeri; (MI) baltanın, kazmanın, sü- pürgenin sapı da bu (sap) keli- mesinden çıkmıştır. (1 Kurutulmuş, parçalanmış, tiftik- lenmiş hayvan damarlarından ya- pılmış ipliğe Yakutçada (sap) de- nir. (2) > âs) ın güneşi haber veren, işaret eden, müjde- liyen bir mefhum olduğunu gör- 27 Teşrinisani 1 özlerinin. etimoloji, ük. Bu haberin, ei müjd€ nin adına (sap) derler Tü > insan ruyasında bir çok e rürse başına gelecek bir felâke” işarettir, * gö Bu isalde görüldüğü £ (sap), a anlamiyle tefsir o” ur. (3 Haber, işaret, müjde anlam” (sav) (4) şekli de vardır. ap - Sab - Sav - Sam) çi rindeki (p — ) oldu! malümdur, e ın, (Çav) (5) şekli ve varı e dana havalisinde bu (Sim) şeklini kullanıyorlar. gi Not 3: Şuağ manasına ols” Gelimeleri altalta yazalım: Şuağ lame p birdir. Şöhret, bir parlaklığın yılması demektir; onun için te de (sap) m bir a olan: Jİ & ap) Çap: (e e 7 Bu notta görülüyor ki ei lal olan (sap) v e onun <,ç-p,b, v) değişimleri olan bir o sözler bize y8 değildir (S di sözünün, «şuağ, a Tamlariyle olan münas ebetini | terir Pekarski'nin Yakut Dili ade şu sözlere de bakali”.. veri y (Teleü mi (oj: üfleyerek pi mak. (1) Kamusu Türki (2| b E Dili Lügi 3) 41 Uygurca, Karı Te reemefi gur Metinleri, Elidrak Lilisan - i Mi Eke ödendi YASEMİNLER ARASINDA Tefrika No. 53 mazmun! yalnız bir kelime dökülüyordu: id... Nahid... Nahid... Sonra, Hadiye, son defa ola- dağ bir daha otele gitmişti, ölen avrusuna, son bir teselli olmak mü sevgilisini getirmek işin her şeyi yapmağa azmetmi ölümünü görmeğe tahammül ii bilir miydi? id yüzünün çizgileri hiç titremeden Hadiyenin hikâyesini dinlemişti. Hiç bir şey söyleme- miş, hikâyeyi kesmemişti. Yalnız, sonlarına di yanı- dudaklarından “ rar, bekliyorlardı. Genç kiz kriz içinde bulunuyordu. Bunun neticesi gecelerin. belli olacaktı. Şafak sökmeden evvel Ambretta nın sencliğ iği zehirin şiddetine galebe edemezse hiç bir ümid kalmamış demekti, Nahid bunu biliyordu. Saatler ağır ağır geçti, rettanın yüzünde hafif bir kırmızılık peyda oldu. Şimdi, da, çarşafın ŞE ram elleri il ord Dudakları alı özleri ai iki defa açılıp ka; e Sabah yıldızı doğdu. Minarelerde müezzinlerin sesi işitildi. Odanın içinde kimse bir şey söylemiyor, kimse kımıldamıyordu. Ambretta son dakikaya gelmiş denilebilirdi. damaları, yahut atlatılmış tehli- ke bartmgi E dakika, yir- mi ika daha, netice belli ola- ci a yüzü ölü gibi bem- beyazdı. İri siyah gözleri bir an bile oOAmbrettanın çehresinden ayrılmıyordu. Yatağının üzerine eğilmiş, ölüm ye diri ilme nişa- neleri arıyordu. yaşami- yor gibiydi. e ile hayat ara- böyle mavi bir esvabı vardı. Aydınlık gittikçe artıyordu. Dünyanın meşesi şetareti avdet etmişti. Ya A Ölüm mü? çi mı? ; Kapının Gülleri vi m eki ahid, bir an için, hiç bir ümid. Mari gibi bir hisse kapıldı. Fakat bu hissi yalnız bir an sürdü. Ambretta biraz kımıldadı, bi- raz kızardı, kollarını çekti, Ağ- zı açıldı. Bir mırıltı işitildi. Fa- kat mânası anlaşılmıyordu. Du- 'dakları iki ağ mercan gibi biraz pembe Sonra, gözlerini açtı. o yah gözlerini bir uykuya dalar gibi oldu. Bu bir mucizeydi. Artık Nahid yerinden oi ir i e bir ord. bakim, Me kollarmi açti. Güldü, hıçkır- dı, ağladı. — Kurtuldu! Kurtuldu! diye haykırıyordu. onra yatağın üzerine atıla- rak yüzünü çarşaflara daldırdı. önünde, di RA Ene gi yim e e - çeri büliride : toplanmış kadınlar ağlaşıyorlardı « On gün sonra Ambrett* taktan kalktı. yi Artık maziye dair hiç yeli istem Şu g ada te bazan nasip olur: basla bır * | o) af KÜÇÜK İLÂNL Çabuk ve iyi wii kiralamak için en kolay ye di en ucuz ve en tadır. eme