22 Ekim 1935 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3

22 Ekim 1935 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ez Teşrinievvel 1935 AKŞAMDAN AKŞAMA — Sayım işi Sayım La nihayet vukua geldi. Bütün emwleket, bir günlük mecburi "bir istirahattan m top seslerini işitir işitmez, san Uzun bir me evkufiyette: kari Bibi meşe içinde İcendisini sokağa E in ylardanberi, sayım işinin mu- Vaffakıyetle başa çıkarılması için ciddi mim çalışılıp duruluyordu. Makale irşadlar, nasi- eyeti umumiyesi itibarile ba- kılacak olursa, sayım işi bir mu- br Mr etmiştir denile- — Bundan dolayı buna ği p vu işi idar re pa n za bakarlar en ibb in h dar sarfettikleri gayretten do- Yı hep tebrik etmelidir. vvel, İstan- işi gece saat onda ermişti. Bu defa saat seki; bulda 8 nihg, İliği y mi si sevinc ile kendisini yor. Artık alelâde Dee Verde oturmıyarak kendilerini atan bâyanları ayıplama- ? geçen sayıma nisbetl: kal yazma işi epice e iy le tedbirler ittihaz edilmişti iz ben öğleye kalmadan bu işin Ra alınacağını tahmin ediyor- um. Her en 0) her va en işe yarı iye nin olunan gel de seçilmiş Ve kendilerine vi Pi küçük sokak parçası verilmişti. Ba- sekizde yerek dokuzda lerini” bitirdiler. Geçen sefer hal na asihatlar ema Fakat “Yoğlu akıntilarında bir iki sa- bei Ea ahmi bulunmuş ve > ,, bakkında takibata başlan- AKŞAM | ŞEHİR HABERLERİ Neden eksilmedi? Belediye kazala- rın sebeplerini araştırıyor Son günlerde yeniden otomo- bil, tramvay kazaları artmıştır. Şimdiye kadar alınan tedbirler çok yrı ayrı sebeplerini araştır» maktadır. Ayni sebepten doğan kazaların önüne geçmek için muayyen bir tedbir alınacak, diğer nevi sebep- ten dolayı çıkan kazalar için de başka tedbirler ittihaz edilecektir. Bunun için fenni tetkikat yapı- iyor, ki ir rp. r Hai yaly Ki lerini an ii V, çıkım: alınmış, Kâm rında tahkikata ikata başlanmıştır. Sandala binerken de denize düştü erer üş- yalnız olduğu Za kendisini kurtaramamış ca taran yok mu diye bağırmıştır. er mi e Feel tarafından urtarıl Kadın meselesi Bekçi vaktinde yetişerek bir cinayetin önünü aldı « Tahtnknlede İzzet ve Mehmed de sustalı çakısı ile kendisini mü- dafaa etmek istemiştir. Kavgaya bekçi İlyas yetişmiş ve İzzeti elinde tabancasi ile ya- kalamıştır. Bu sırada Mehmed kaçmıştır. Yaralanan yoktur. İz- zetin tabancası elinden alınmış ve tahkikata başlanmıştır. Meh- med aranmaktadır, Hâl meydanına lâmbalar kondu Sebze ve hâline aid te- ferrüatın da inşaatı bitirilmiştir. Hâlin meydanı geceleri ve halde en çok çalışılan sabahları erken- den çok karanlık olduğundan ilâve ie kısımlarının inşası- na başlanacaktır. lik tahsil Çocuğunu okula gönder- miyenler hakkında takibat yapılacak martta yapılan tetkikat- ta önleri kayıtlı ika bir kısmının devam etmedikleri an- laşılmış ve” bu çoc iğ niçin devam etmedikleri ailelerinden sorulmuştu. O zaman gelen ce- vaplar arasında bazı mazeretler ileri sürüldüğü halde, bir kısım veliler de makul bir cevap vere- memişlerdi. İlk tahsilin mecburi olduğu dü- şünülerek İstanbul £ vilâyetinde hiç bir çocuğun okulsuz kalma-' ması için lüzum görüldükçe şu- beler açılmıştır. Hastalık ve bulk benzer ma- zeretler olmaksızın çocuğunu oku- la göndermiyen veliler hakkın- da gayet sıkı takibat yapılacak- tır. Yakında her kazada yapıla- cak tetkikat neticesinde ihl kaydedilmiyen çocuk bulunursa bunların okullara önleri temin edilecektir. Bunun için er kaymakam araştırmalar ya- Li nini boyası wn Nişantaşında ei al ile kiki b boyacısı i da boya parası süziden Kek eme ve biribirlerini burunların- yaralamışlardır. Kavgacılar yilina. Tahkikt yapılıyor. Müzika ve tiyatrosu şim- diye müz işlenmemiş bir mevzudur. ahis â ray geze İşi ele sıkışıp kal- miş bir kapalı kutu idi. Bay Sü. leyman Kâni İrtem bu yep, ye- eta sa- ni söje yapmağa palı ku üzerinde de Bahsini pek yakında Saray ve Babiâlinin iç yüzü Sütunlarında okuyacaksınız, Sayım İşi Cedveller bir kere daha gözden geçiriliyor vvelki gün yapılan sayım cet- yelleri dünden itibaren her kaza merkezinde sandıklara konulma- ğa başlanmıştır. Kazalarda her mıntakanın sayım yekünu ayrıca yapılmaktadır. İstanbul şehri u- mumi nüfusunun geçen seferki nüfustan daha çok olduğu muhak- kaktır. Vilâyetteki sayım bürosu, evvel ki gün geç vakit bildirilen rakkam- larda acele ile ve yorgunlukla ba- zı yanlışlıklar olabileceğini düşüne- rek dün her kazanın defterleri | yeniden tetkik etmelerini ve be- lediye muhasebecileri de dahil ol. duğu halde kati yekünun çıkarıla- rak vilâyete bildirilmesini bir tez- kere ile kazalara bildirmiştir. u yekünlar yapıldıktan sonra cetveller sandıklara konarak An- karada istatistik genel direktörlü- ğüne gönderilecektir. Vilâyetteki Ne bürosu yalnız bu sandıkla- na kadar çalışmasına devam ede- cektir. İstanbul limanındaki sayımın sonucu istatistik genel direktör- Tüğüne bildirilmiştir. Limanımız- da 4,600 nüfus bulunmuştur, Yedi kişi Top atılmazdan evvel sokağa çıkanlar fus sayımın- dan görülmüşler ve hüviyetleri sorulmuştur. Sayım ein sokakta serbes dolaşmağa sus o vesikaları olmadığı salla yedi kişi hak- kında zabıt varakası tanzim edil miştir. Bunlar cezaya çarpılacak- lardır. Bir çocuk abdeshane çukuruna düştü Kasımpaşada Piremitci soka- ğında 42 numaralı evde oturan seyyar manav Mehmed Alinin oğlu yedi yaşında eN İsim abdes- haneye girmi: in taşın çürük olmasi gözümden çukura düşmüştür. Cemal güç hal kurtarılmıştır. Cemal başından yaralanmıştır. Tedavi ediliyor. Sahife 3 (sür çaresi | Müşkül bir vaziyet Dünyada pek çok müşkül va- ziyetler vardır. «Hayatta en müş- kül vaziyet nedir?» diye bir anket açılsa herhalde buna pek çok ce- vaplar verilebilir. Meselâ sokakta, yahut (O tram- vayda pek ziyade sıkışmak... Ken- di hesabıma benim başıma gelen en müşkül vaziyet bir gün kalaba- lık bir konferans salonunda çek- ün akşam mM da müşkül bir vaziyet gördüm. Bu müşkül vaziyet meşhur spor teşkilâtcısı bay Said Çelebinin başına g; eldi.. Hazret Anki arada- gibi güreşler saat 9 da başlı Saat dokuzda Ankaradan Said Çelebinin sesi: — Yel verin., Yol verin.. Bu- rası Ankar Diye söze ir Lâkin tam o esnada güreşciler arasında bir münakaşa çıktı. 9 da başlıyacak olan güreş kaç- ta başladı biliyor musunuz? On buçukta., Siz bir buçuk saat Said Çele- binin halini görmeli idiniz. 5 ssa Bir kerre Bi n söylemek lâzım... lâzım amma ne söylesin?... ei aklına geleni anlatmağa başladı.. Ankarada sayımın nasıl geçtiğini söyledi., Ankaranın nü- unu söyledi., Bir saniye bir seydi > belki üç yüz kerre öksü bee arkadaşlarile in tti. Lâkin bir buçuk saat İska mı?,. Bir buçuk ri dur- madan makine gibi konuşmak lâ- zım.. Bir buçuk saatı doldurmalı,, Nihayet dayanamadı: — İllallah.. dedi., Artık çenem yoruldu.. Size ne söyleyeyim.. Bir şey kalmadı ki.. Birşey bulup söy- emek için ter içinde kaldım yahu.. Hakikaten müşkül vaziyet de- ğil mi?.. Hikmet Feridun Ankaraya yeni bir tren 'nki a) kalkarak ilk se- bil yapacal ayıstan sonra bu tren To- ros ei halini alacaktır. Ya- taklı vagonlar idaresinin Avrupa- ya sipariş verdiği mavi'lüks ye- k tahsis edilecektir. Bay Amcaya göre... (Sorulmadan başka yere basılamaz başka dile çevrilemez.| e kepi Dilimizi yabancı dillerden temizler- “a bay imi pürüzleri de düzeltsek bari ln Mi. Bözeçlimi m Me ri ita çalgı?3 diye bir saniye ipe a .. e gece piyano çaldım!» desem a bizim komşu paü mi dö 2 kuşkulanırsı, Rl meye çalındı? deyince insan hemen er böyle lâstikli lâflar bir ir yana şemsiyenin aşırldığını anlarl.. : ineği Ör re e Aİ B. A. — Evet, bu, bazı ve meralar lıları için de iyi olur: Radyo yin radyo neşriyatını apartmak ği anlarlar!,,

Bu sayıdan diğer sayfalar: