FE > gey TZ ” mym p an ği vaa Sahife B ” AKŞAM 16 Eylal 1935 , Tefrika No. 124 Radyo Her akşam * eki TAOLARI ÇİĞNEYEN HÜKÜMDAR i bir hikâye | Bir kadın macerası | a e e acid memuriyetinden tas- | yecanından postacının yani senin a a LR Tamek mi , fiyeye eli olup kadro harici, kal. | boynuna sarılacak... İşte bu ka- 19, 50 Ri halk musikisi, Estega$? dıktan sonra pek ül bir ha- | dar. orkestrası, 20,20 Haberler, 20,30 Ba SKENDER FAHREDDİN yat geçirmeğe baş Pei van Bedriye “Tüzün, ii sözlü eser" Kutçu, in yi “Bu, senin elindedir. Mala! — onün yüreği İr ateş salarsın! Kya) ne da babamın ie bir soğuklu! 28 il düşüremez misin, Mala..?,, Turakina oğlunun sözlerindeni şüphelendi: — Yoksa sen bir kıza gönül mü verdin, Kutçu? Diyerek delikanlının omuzunu ii başladı. | Kutçu, Ankine he olan ana- © sına başımı çevi: eni im dü e dedi. Fakat, beni bu haleke- yan onun ez 'urakina bir anliyamadı: — Kimden Bali, oğul İ Diye sordu. Kutçunun kaşları, ucu kıvrık atıldı: iki hançer gibi çi alalı Ve içini m ayağa kalktı.. dizlerinin. ü de sendeliyerek birkaç üz iyorum, anacı eml Bani içime Kiz ateşi sokan nsin!, kayn karısı birdenbire şaşa- amış Kia neler söylüyordu?. ne kadar sevginin ne ol. nn imali bu çağda bir ço- cuğun içine bu meşum ateş nasıl da düşmüştü?. ; — Yavrum, sen çıldırdın mı?. Diyerek kolundan yakaladı.. dizinin dibine oturttu, — Senin gibi görgüsüz bir genç, babasına musallat olan ENE öyle bir . kadını vk sevebilir?. oAnkin © — meşum bir kadın. ndir. pi uzanan el derh Kutçu anasının sözünü kesti: F — Babam neden yanmıyor?. — Onun yurdumuza geldiği gündenberi, babanın başına az mı © felâket geldi?1!. Geçenlerde baca- © ğını az kaldı bir yaban öküzüne © kaptırıyordu.. attan düştü, ayağı ihcindi.. beni, gözü görmez ok du.. Ankine düşman olduğun için, seni zindana attırdı!.. Kutçu anasının ağzından çıkan son kelimelere cevapivermeden du- ramadı: — Ben onun düşmanı değilim... l Diye dı. i Turakina, o güne kadar, çok © sevdiği oğlundan ni aykırı sözler memiş. Kutçunun yük- . sek sesle bağırdığını ve k: elin ilk — karşı geldiğini görünce dayanamadı: — Ankini ben öldüreceğim, de- "di. O, ne babana kalacak.. ne de sana #45 Ç Kutçu o günden beri anasının yüzünü görmüyordu. Hiddetle ne yaptığ £ ğildi. Ana- sına, Ankini sevdiğinden bahset- sp şimdi bin kerre pişman ——— sp u yıllardanberi anasının nuştuğunu, ne yaptığını, gündüz” leri yemi çıktığını anasına bil diriyoı Kut sa Gönen kapandığı z man, kendi kendine şöyle yim di: — Babamın birçok karısı ve yüze yakın cariyesi var. Sayısız. kadınlar arasında babamın yalnız Ankinle meşgul olmasının elbette bir sebebi olacak?. Babam buda- la bir adam değildir. Bu güzel ka- dının -kimbilir. daha göze görün- ein. ne kadar çok güzellikleri vardır! Kutçunun sözlerini Turakina- ya yetiştirdikleri zaman, Ankin her gece hanın odasında yatıyor, Oktay (Kızıl dağ)dan döndüğü gündenberi rini yanına davet Bir akşam, Kutçunun kapısı ö- nünde gözcüler, şöyle bir konuşma işiti «— Sani e Mala! O. nu benim ayağıma düşüreceksin! Senden başka bir şey istemiyo- Tum, Sana, ne istersen vereceğim!» «— - Bu, o kadar kolay bir işde- dar çok dendiği bir kadını ez kolay senin koynunda bırakır mı! «— Bu, senin elindedir, eni İlk önce onun yüreğine bir ateş salarsın! Kere sonra da vi ba- m enim yüz balişe; ihtiyacım var, yalıda dü ünyaya bir çocu elecek. Bu ha na eriş- ie yüz baliş almadan dön- resm. Dedi. Öteki gözcü Turakinay: sadık bir adamdı, Arkadaşının yl Krep m nın karısın- dan eli alabilirsin!, ri Haydi, yürü.. gidelim, Him yilan Kutçu hâ- lâ büyücü Malaya yalvarıyordu: «— Bia söz ver, Mala! Bu i kaç gün içinde yapabileceksin? halime bir bak! Geceleri gö- iz uyku iyor. Beni gören- : (Senin içine şeytan girmiş!) b . Sen, bu şeytanı benim ilodni çıkar, Mala! kipada tutuşan bu yangın, o gelirse sö- necek, ini mi?» Mala bu işi bir haftaya kadar yapacağını izlemi mişti, Kutçu büyük bir umud ve sevinç içinde gülüyordu. Gözcüler yavaş en süzülerek ortadan kayboldula; ta rkası var) karılarından hiç bi- | etmiyordu. Yaşı kırkı iş e hâlâ gibi bir adamdı. Büyük, kocaman bağ gözlüklerinin arka» ise kahve rengi gö: 1 zlerinin bir kadar ari Sessizdi. Şimdiye pere ga- yet sakin bir t yaşamıştı, Ar- Kadaşları onun Em e kadın girmediğini söylerler... Mahcup, çekingen, şair ruhlu bir adamdı. Meşhur Topaz piyesinde, birinci perdedeki Topaza pek benzerdi. eski usulle, âruz veznile şiirler ya- zardı. Dalgındı. Dairede vazifesi eğen dalıp dalıp giderdi, Ka- dın onun için esrarengiz bir şey- di. Bir kerre bi: kadın kendisine tramvayda uzun uzun bakmıştı. Bu bakış Ali Sacidi kendisinden geçirmişti. Çok sade yaşıyor, bu- na rağmen yaşından ç fazla gösteriyordu. gören «elli ya- şında ferah ferah var!» diyebilir- di. Bazan arkasında biraktığı u- zun seneleri düşünür, onları ne kadar boş, ne kadar renksiz, ne kadar mânasız ve ne kadar yal nız bulurdu. Şiirlerinde hep uzaktan gördü- ğ r takım meçhul kadınların gözlerini, meçhul kadınların saç- im ri kadınların bakışla- rını ani Sezal ii yaramıyor diye kad- ro harici edildikten sonr: nesini geçindirme! ün olammığ ordu. Hele son zamanlar- da büsbütün kötü bir im düş- büs müşlerdi, Ali Sacid bir iş bulma- ğa karar vermişti. Kült hiç kim- seyi de tanımıyordu., tanıdığı bir tek kişi vardı. Meşh c ud Kadri.. onun mektep ar- kadaşı idi, Bir sırada okumuşlar- dı. Edebiyata beraber heves et- mişlerdi. Sonra ayni mahallede oturmuşlardı. ahmüd adri şhur olmuştu, Fakat eşh k içiyo: Birçok ge- roma yol celer Ali Sacid onu sokakta zilzur- na sarhoş, yahud sızmış bulur ko- luna girer evine götürürdü. Mah- mud Kadrinin kimsesi olmadığın- dan Sacid © cebinde romancının anahtarını çıkarır, evinin kapısını r. Onu kendi elile soyar, yata- a yatırır, çıkar giderdi. Ara- larında b amimiyet var- m Mabel Kadriyi - arayıp sor- — Bir romanı filme çekiliyor.. onu filim stüdyosunda bulursun... ve stüdyoyu ve Mahmud Mi buldu. Şimdi meşhur re- mancının birçok bildikleri oldu- ğunu biliyordu. bir iş isti- nun derdini dinledikten sonra — Demek çalışmak isti- © himayesinde yi n bir çı a Oktay onu öteki oğulları ka- dar sevmezdi. u anasını di rılttıktan sonra, amcası Çagatayın yanına gitmek istemişti, Oktay oğlunun bu isteğini ka- bul e Kutçu odasına ka- andı.. günlerce kimseye görün- medi. i ul olmus © yor değildi. El altından gözcüler oymuştu. Kutçunun kiniinle ke | 1908 de Ecnebi Sermayedarlığına Karşı ilk Kalkınmalar de işci tarihine bir bakış, asıl o başladı, nasıl peryalizm ve sendika yorsun... Ne iş verseler yapacak- sın!. Âlâ... Sen postahanelerden birinde memurdun deği e Ye bir mektubu gö- . Genç kündek yazıyı tanır be- O gece şehrin en yüksek si larına «Mavi yıldızlı yol» filmi Ali Öme şaşaladı: .. Benim mi boynuma sa- ii nim — Ne olur ci haydi pısı- rıklığa lüzum Eg Haydi, hay- Ni Romancı, dostunu kolunda tut- tu. Âdeta sürüklercesine içeriye aksesüvar dairesine götürdü... Pos- tacı elbisesi orada, masanın üstün- de meçhul figüranı bekliyordu. Hemen onu giydirdiler.. küçük bir prova enüz filmin yıl- dızı e kiye genç ka- dın geldi. Rejisör onu bir kenara — -Bliyornun değil mi?. Postacı sani vgilinden gelen mektubu postacıya senin oj lemedik ki, birdenbire “Sail hayreti hakiki olsun, sahiden şa- şırsın.. tata ya.. candan sa- rılacaksın. dedi. dı, Projektörler yandı, filim başladı.. Ali Sacid bu parlak ışıklar arasında mukavva- dan bir kapının Se mal Kapı açıldı, Dünyanın e; kadıni: Te esans , bu kıpkızıl dudaklı kadının önün: nde kendisini tatlı bir kış ge- cesi üyor sandı.. mektu- bu uzattı.. genç kız birdenbire bü- yük bir sevinçle postacının he na atıldı. Ve onu dudakların. öptü.. evet iki ateş parçası ri yn mızı ve sıcak dudak hayatında ilk defa olarak dudaklarına değ- di. Ali Sacidin başı döndü, döndü, muru... Son vaşak e lattığı uzun, up uzun bir y. vi yıldızlı yol... Kimin e ve mavi yıl Sacidin * kalakla arı uğuldu- yord u, Bu ve iii rejisö- yıyordu.. a - kadın . sini öpmüş! i ile re ee gazetelerin, bü- i bas- ?. Halk buki Ali Sacid onu görmeden ön- ce omecmu i resimlerine kaç mai 8 yazmıştı. bir tür- in inanamıyordu.. bir gün genç Güzel tist onu tanımadı bile. şaşırdı.. hayret., setiğü erkeği “tanımasın?, üsbütün o dalgınlaşmı! tuhaf bir adam olmuştu... so. ? , Tadyo caz ve tango orkesi rr stadyomundan nakil, Dördüncü Balkan güreş müsabakalar, ylül Salı İstanbul: 18,30 dans musikisi, 19 s musikisi ve orkestra musikisi, 19 Ege caz, 20 spor aları, Sait && lebi, 20;30 stüdyo orkestrası, 21 rad e tango orkestralar, 21,30 s9M haberler - borsalar, 21,50 Şehir üye” osu artistlerinden zi Galip ve ittihadına dahil olmayan rl emlek: etler: Seneliği “360, altı aylığı 1900, üç 1000, 1000, kuruştur. dili için yirmi beş vi e göndermek lâzımdır. Cemaziyelâhır 17 — Hızır günü 134 S İmsak Güneş Öğis İkindi Akşam ez RE. 9al ve 550 922 12 Va 400 541 12,09 1548 18,19 zi 2 Merakla beklediğiniz Faydalı bir kitap GÖKYÜZÜ 4 renkli bir kapak içinde ciltli Yazan: Faik Sabri Duran x Şimdiye kadar bizde gö- rülmemiş nefasette yeni bir eser-232 sahife, 280 resim, ayrıca renkli 8 levha ve 4 tablo Bu kitap «AKŞAM'ın sevgi ile ekli pe Yakında çıkıyor ilk defa olarak gösterildi. b ünü bütün Mi pimi m ei ve diyorlar: «Yalnız filim ei mü” essif bir hâdise olmuştur. Tam p0#” tacının genç kıza mektup men koşarak kolonya ile figür?” nın göğsünü uğmuşsa da fayda e” e Güzel yıldız tebrik ma“ ında kendisine gönderilen bü” tün ili La sekiçeineei & azesine gönder” (Bir yıldız) len figüranın c: miştir.»