k E Sahife 6 AKŞAM Memleket haberleri Gaziantep fıstıkları Profesör Vaysberg Antepte nümune fidanlığı açılmasını tavsiye ediyor Profesör mala imleri. hakkın. de bana şunları söyledi enin imrenilecek ie ekonomik alanında çok değerli ve önemli olan üzüm, incir ve fir dık Türkiyeye mahsus ü Fıstık da bu kıymetli ürünlerden- dir. Tarım bakanlığı, bu mahsu- e daha yüksek bir fayda elde tmek yollarını arayıp irünlerdir. bulmi : makasdile bizi memleket içinde bir inceleme gezisine çıkardı: Bundan önce Malatyaya uğra- dım. Oranın en önemli ürünü olan kuru kayısı üzerinde incelemeler- de ri a bakanlı- ğa yelerim tutulursa Anlaş geye Avrupada liforniya kayısılarının yerini tuta- e genel görünüşü ei fıstık ve zeytin var. Zeytinin dış tecim! ile ilgisi tur. Fıstık ise bir ihraç ürünü- dür. Bundan ötürü en evvel onun sie alınması lâzımdır. Her ürünün üretmenlerinin çalış- kanlığını çok iyi buldum. raya e var; erkek, dişi, te ül etmez, fis olur. Bu- nun için erkek çiçekleri çoğalt- dır. ve yn meselelerdir, kı- il manda ceğim, Bu bahçe ileride bir ens- titü de olabilir. Fıstık işini kur- tardıktan sonra zeytin ve yağ iş- kerile uğraşılır. Zeytinlerin niçin ik! senede bir mahsul verdiğini sordum. Şu ce- vabı verdi: Bir sene fazla ürün verdi- ğinden ikinci yıl zayıf düşerek çi- tomurcuğu teşkil edemiyor. Zeytinin çubuk ile devşirilmesi- nin de tesiri vardır. Bu devşirme usulünün önüne geçmek üzere bir matname yapılmasını bakan- ie yazacağım. il şehri- arka- memur ve üretmen- ler tarafından kendisine gösteri- len her türlü e, kr çok mem- nun kalmışlar. Kadın yüzünden Izmirde bir kavga çıktı de kişi yaralandı İzmir 20 (Akşam) — Peştemal- keriyyanın Kahvesinde otururlarken tanıdıklarından İs- mail oraya gelmiş ve evvelce Mus- tafa ile düşüp kalkan, son zaman- da da Kemale yaşaya! Mm bahsetmeye başlamı adınin bazı başlamı: Kemalle ismail biribirlerine küfür etmeğe başlamışlardır. Kavga bü- : > > DOyazlayıinz eye Meyvaları saklama Izmirde üç ambalâj yapılıyor Meyva ve sebzeleri taze olarak saklama usulünü bulan bayan Cenan İzmir 17 (Akşam) — Üzüm ve incirlerimizle meyva ve bişi mizin yaş olarak uzun zaman rTunması ve e suretle de iii temin etmek için Karşıyakada o- turan bayan Cenanın denemesinde muvaffak olduğunu yazmıştık. Ba- yan Cenan şubat ağında açılmak Mei di vakitdört kişiyi kan için e yerde yatarken bulmuşlardır. Akif, Kemal ve Ahmedin yaraları ağır. dır. İsmail kaçmıştır. yemi Tokatta spor kat (Akşam) — Zile-Turhal - Er mis Niksar - e birlik- lerinin murahhasları toplandı, fe- derasyona bağlanarak çalışmayı uygun buldular. Bir mıntaka, iki teknik kurulu seçildi. üzere rezakı hükümet memurları- nünde üç ambalaj ya- 1 mini in Yrnziniz genç kadındır. Üzüm bolluğu Menemende taze üzüm Ye e buçuk kuruşa Meni n 19 (Akşam) — Geçen yıllara m nazaran Kiş yıl memleke- m Sıcak- amı İLİ üzümle- rin öerilnei ve kurutulması baş- 1. Hergün İzmir piyasasına kül- liyetli miktarda kuru üzüm gön- derilir, akat bağ ge Piyasadaki fiatleri düşük g orlar. «Em. ğimize karşılık değil, savfetiiğimi” parayı çıkaramıyacağız» diye şi- kâyet ediyorlar. Hattâ bir bağcı 75 lira sarfettiği bağından kaldır. » m üzümleri 60 liraya satmış- şe m bağcılıkla geçinen hal- kımız bu hal karşısında fena hal- e sarsılmış ve dara karşı bir bezginlik duymuştur. Yaş üzümün kilosu azami 3-3,5 kuruştur. Nakliye desire fazla asa nal gönderilemi- r. Halkımız piyasada ehemmi- ie bir gökleri dört gözle bekliyor. Bisiiletie tur Tokat (Akşam) — Ziraat ens- titüsünden Kemal Tokada uğradı. Ankaradan başladığı turunu Ak- lerinden önemle bahsedilmekte ve muvaffak olması & dilmektedir. temenni deniz kıyıları kadar uzatacak, Istanbul-T yoluyla İzmirde bitirecektir. "Halkevi vi tarafından onuklanan siztem Sıvasa doğru ei devam et mmm Yazan: Mustafa Ragıb ümmi Silâh seslerinin kesildiğini ve ortalığa sükünet geldiğini gören Gorgi, dükkânına dönmek ibtiya- İı bir zabitin birdenbire dükkâna girip saklandığını, sonra tekrar çıkıp gittiğini söylemişlerdi. Kunduracı, Şemsi paşanın bir zabit tarafından vurulduğunu dük- kâna gelmeden evvel işittiğinden dükkâna giren yaralı zabitin mi laka aranılan ziyeti anlatti. Artık herkesin dilin. e Atıf beyin bir müddet O için Gorginin ea saklandığı söylenip dur U.. Kundura dükkânını gazla yakmak istediler | kân içinde bulunduğunu sanan si- lâhşorlar, dükkânı basmak, ara- mak istediler. Fakat Şemsi paşa- nın cessur, seçme muhafızları, bu küçük dükkânda ne saklandığını, nasıl bir Va karşısında kala- imes e edemedikleri iç e girmekte te- ki > Nihayet içle- rinden biri: — Bir teneke gaz getirelim, dö- kelim, sim yakalım!.. Dedi. Bu teklif, hemen diğer arkadaşlarınca muvafık görüldü. Kunduracı Yorgi, bütün dükkânı- nın, malının bir yangınla mahvola- Se görünce yalvarma- , teminat vermeğe ba alay silâhşorlarının Sri na kapanarak: — Aman efendim, şimdi içeride kimse yoktur. Girin, bakın, görün.. dükkânı yakmaktan bir şey çık- yi emen < Diy söz anlatamaması yü- in dükkün nının yakılacağı kor- kusile hüngür, hüngür Mem Nihayet, kukdüreciin bu temi- natıra inanan silâhşorlar, dükkânı vakmaki du.. Kunduracıyı önlerine aya ellerindeki mavzerlerin kanadlarını açtılar, içeride 0 la mukabele mira) tal lirde derhal ateş etm üteces- sis, fakat ii öölrslerin dük- kâna doğru girdiler.. vwuç içi kadar kunduracı dük- kân'nın bomboş olduğunu gören silâhşorlar, bu anda derin bir inki- sara uğradılar ve bu kadar korku- lu ve kii vaziyet gösterdikle- ri için fena halde utandılar.. Silâhşorlar, kunduracı dükkâ- nında lim ını a rahor boyundaki kahvelere gir- diler, kahvelerde peykelerin altı- £ı araştırdılar.. Buralarda saklan- neleye gittiklerini tayin edemiyor- lardı. v MEŞRUTİYETTEN e — Manastırda patlıyan tabanca um Sıra No. aşi ar birlikte geriye dönmüşler, Dr8* boyuna gelmişlerdi. Silâhşorların şiddeti kalmam? ve hallerine sükünet gelmişti i ehme Yy, silâhşorl ın a Mak » aram tereddüdü kayıd bir tavırla seyrediyordu: kaç dakika evvel hiddetli, 389 h retlerinin kırıldığını görüyor, İ için gülüyordi Bu vaziyet karşısında M ehe bey, artık Arnavudların tehlik* bir yak Sani çıktıklar mek is orlardı. . sağ ez ipa beyle daşlarının isyanını bastırabileceklerinden Elm ünde” Ja“ ye bir kaç bir teşebbüs değil, kuvvetli b şekküle dayandığını vi işkret Mehmed bey, Arns e ları yavaş yavaş ve kendi dilerin? i settirmiyecek surette toplu vi de bulundurmak, sonra bir yını bulup Manastırdan uz tırmak fikrinde idi. Esasen ta başladığı için kendi başlarma pa vazifesi yp malarına hacet kalmıyordu. gr Işkret Mehmed bey, Arnavl uzaki e gilişir t Me — i GEM akal Tora ata ge yundan ges merkez kumandanlığın li rek bir odaya yerle. Arnavudlar, hiç bir şeye 5 ramıyorlar, kendilerine n€ edilirse itaat etmeğe nece iii yorlardı.. Bununla beraber Mehmed vr yarının ne olacağını görmedi tiremiyordu. İhtimal ki, yal paşanın intikamını almağ8 g* şacak olan rez a tıra kuvvetler eceğini ni bir şiddet pia vaki ei ride gene ele avuca sığmaZ lık haline gelebilmeleri ihti vardı. (Devam!