Buğday fiatl yeniden Yükseliyor, dün un flatleri de yükselmeğe başladı. —.. Fransada kararnameler münasebetile şiddetli münakaşalar oluyor. pş 17 — No, 6041 — İng iltere Pariste Italyaya yeni bir teklifte bulunacak Italya bu teklifi kabul etmezse Güveyi kanalını kapayacak Paris 12 (Akşam) — Habeş inde bir anlaşma yolu bulmak birkaç güne kadar konuşma» ; başlanacaktır, İngilterenin ye i. ! Ni bir plân hazırladığı ve bu plâni tekliç edeceği söyleniyor. İngiliz mına göre Habeşistan Somali afında İtalyaya bir parça arazi Ve bazı ekonomik imtiyazlar ve #ecektir. Alınan haberlere naza» *ân Habeşistan esas itibarile bu Yolda büy anlaşmayı kabul edecekmiş, İtalyanın bu hususta düşüncesi li değildir. Bazı haberlere gö- ** İtalya da bu anlaşmaya taraf» tar bulunuyormuş. Maamafih İtal Yün gazeteleri şiddetli yazılar yaz makta, devam ediyorlar, Giornale italia yazdığı bir yazıda: «Hiç ir $€y İtalyayı tutacağı yoldan çe- Viremez» diyor. Anlaşma olamazsa İngiltereniri, illetler cemiyeti misakını tatbik Fiati her are. ME > .“ SALI — 13 Ağustos 1935 Habeş parlamentosu toplantı halinde için sonuna kadar gideceği tah- min edilmektedir. Taymis gazete- sinde bu hususta birçok mektuplar çıkmıştır. (Devami 4 üncü sahifedel Bu harikalâde gönül macerasını, ye” büyük bir zevkle "Bük yakında (AKŞAM) sütunlarında okuyacaksınız. DÜŞÜNCELER amaaa, Haleb ordaysa, arşın burda Sinek küçüktür, gel gelelim” gönül bu- | Se» diye bir söz vardır. Sil inek sinekten daha küşüktür, gö- dırmaz, daha kötüsünü yapar, İp» Yüzünü gözünü başlar, isılma aşı- mi da yapamazsa insana satır satır yanal için bir yazdım, bir daha bir cevap verdiler, bir daha ya”, mi bir'daka cevap verecekler. Bu ER Yaz geçene kadar, sürüp gidecek. bizim evde sivrisineklerden uyun- Bular dedim. Konukomşu bunu oku- Ni bizde de uyunmuyor, dediler. lerle savaşan kurum da oku- eve bir bay göndermiş. Bay, | izim ilemi Yapımı, asivrisinek yoktur» Mü Sivrisinekle savaş kurumu: «Sivs tr, ç< Yoktur, sizi haşlıyanlar tatarcık m onlara da biz karısmayız» diyor. S- > bana geldi ben de diyorum ki: — Sivrisinekle tatarcığı belki Ayvru- ai bilen ne şehrinde oturan bir $€-, end ayırd edemez, Fakat her İstanbul» tar risinekle talarcığı, pireyi ve tahta» a ilk bakışta biribirinden ayırd kadar «Haşerat mütehassısıdır!» Sivrisinekler gündüzleri değil, ge i sisrayı 'lubiyat» ederler. Eve ge- ise odalarda güpe gündüz ince-, İçeri dir yağ — Bizim. evin adresi «Erenköy Et- hem efendi eaddesi No, 13» dür. Sivri- sinkele savaş kurumu başkanı bir gece- lik konuk gelsinler bize. Kendilerini yi. yecek içecekten yana ağırlıyamazsak ta, altlarına bir şilte serip sivrisinek orkeste, rasının tatlı melodileri arasında deliksiz bir uyku geçirtebiliriz... Sonra, konu, komşu da hana adreslerini (verdiler, onların da evlerine ün verirler, Böylelik- , İe sivrisinek tatarcık meselesi «bittecrü- be sabit» olmuş olur!.. Halep oradaysa arşın burda!... Orhan Selim ... İstanbul Sıtma mücadele reisliğinden: Çarşamba günkü şubesi hekiminin dolaş- tığı yerlerin raporu urasında oturduğu- k nuz sokak vardır. Gazetenin yazısı ora" da öğrenilmiştir. Bildiğimize göre sivrisi- nekler zm için nisbeten o karanlıkça bulundukları yerlerin kösesine çekilirler ve kalırlar, Karnı tok sivrisinekler şok kımıldamağı sevmezler. Bir yerde sivrisi nek varsa gece gündüz ez veya çok be. İsnur. Eğer yeni birsöy varsa daha aydın-) latılması, Sınırda 14 bine yakın ev vardır. (8- 10) günde dairesi memuru ancak gele- lir, Arasında ani r için yazıcı ok yeğknsin debi sağır İmasını el birliğile . . . .. Buğday fiati dün . . de yükseldi Un fiatlerinde de yükselme var Belediye narh komisyonu dün zahire borsasının un fiatlerine dair son bir haftalık cedvellerini gözden geçirmiş ve ekmel, fran- cala fiatlerini eskisi gibi birak. mağa karar vermiştir. Ekmek 10,50, francala 14,50 kuruştur, Ziraat bankasının, buğdayın pahalı satılgsasına müsâid bir du- rum almasından ötürü dün ek. meklik iyi kalite yumuşak buğ- daylar 6 kuruş 15 paraya kadar çıkmıştır. Bankanın mallarına yüksek fiat istemesinden cesaret alan teci- | merler Polatlı buğdaylarını 7 ku. ! ruşa kadar çıkarmışlardır. Maa- mafih bu lüks bir partidir Ekmek halitasina giren birçok partiler 5 kuruş 20 paraya, ek- eğe epiyce karıştırılan sert mal. lar 4 kuruş 30 paraya satılmıştır, Un fiatlerinde de yeniden bir yükselme hareketi başlamış, ek. meklik yumuşak buğday unları en aşağı 590 kuruştan muamele gör. müştür. Sert buğday unları 460 kuruştur. Dikkate değer bir nok- ta da dün piyasaya 792 ton, yani iki günlük ihtiyaca yetecek kadar mal geldiği halde fiatlerin fırle- makta devam etmesidir. Eylüle kadar bugünkü durumun süreceği ve bankanın şimdiki: fi | atleri normal bularak indirmeğe lüzum görmediği, böylece köylü- nün ürünleri değerile satılması he- def tutulduğu söyleniyor. Tramvay ücretleri değişmiyor Üç aylık tramvay tarife komis- yonu dün Metro hanında toplan mıştır, Komisyon, ücretleri değiş- tirmeğe lüzum görmemiştir. Telefon: 24240 ei 24249 (Tahrir) - 24248 (Matbna) - 20113 (Klişe) Demir ağlar hergün bir parça daha ME 'Elâziz - Ergani hattının açılma açılma töreninda halkın çoşkun sevinci - Antalya hattı ilerliyor Diyarıbekir 6 (Akşam) — Elâ | iz « Diyarbekir hattının OErgani madenine kadar olan kısmı dün &- çıldı. Açılış res- minde birinci ge nel müfettiş Abi- din Özmen, vali, kumandan, mü fettişlik ve vilü yet erkânı, bele diye; Halkevi re isleri pek çok ze | vat bulundu. Diyarıbekirderi Erganiye otomo bille gidilmiştir. Yolda köylülerin harmanla uğraş tıkları o görülü. yordu. Osmanl» yeden sonra çok viraj vardı. Oto- mobiller saatte nibayet 20 kilo- metre süratle gi- debiliyorlardı. Ergani istas- gyona müthiş ka- labalıktı. Tribün (ler, taklar yas pılmış, her taraf çok güzel süs- lenmişti. Binler- ce halk neşe içinde idi. Köy- lüler davul zur- nalarla tam bir ahenk yapıyor- lardı. Merasime erkekten (o çok kadın gelmişti, Herkesin gözü gelecek arıyordu. Saat on birde Yukarıda Ergani Maden şimendifir” istasyona, ortada Ergani Madenden bir görünüş, açılış resmine giden Diyarıbekir memurları aşağıda ilk treni | sesi işidildi ve trenin dağların aras sından istasyona doğru gelmekte (Devamı 4 üncü sahifede) KA — Şimdi buraya yalancılar gelirse ne yâpanz?...