.— lr o AKŞAM SARAY ve BABIÂLİNİN İÇ YÜZÜ Yazan: SULEYMAN KÂNI IRTEM — Tercüme, iktibas hakkı mahfuzdür — Tefrika No. 535 Ordunun erkânı harbiye reisi ve kumandanları Edhem paşanin erkânı harbiye reisi Ömer Rüştü paşa İstanbulda müşkil bir mevki olan birinci ordu erkânı harbiye reisiydi. Bir or. i akilâne ha- B 5 — w p m BRE BE Eğ DT. z > ” 3 8 $ metlerde bulunmuştu. Yaş hem paşa ile birdi; askeri malâ- matı oldukça eskiydi. Fakat fen- ni hususlarda çalışkan ve değerli bir zat olarak bilinirdi ez a & z w 4 6 & s g &. Bg Bu © z E p Ss S 5 i. Bu heyetin reisi de Edhzm paşanın müşaviri VE? & e 5 > g zi 5 mukavemet ve muhalefet göste- tirdi. rdu topçusunu, kii tahsilini ml ma Rıza paşa Visbadende bulun- © duğu topçu alayında pek parlak : ni ve hatıra bırakmıştır; ameli iktidarı orada umumun dikk zarını celbetmişti. at na- e Rıza pa Almanya imparatoru birinci Vilhelmin hu- “ zurunda bir bataryayı sevke ve kumandaya memur edilmi. vazifeyi pek iyi ifa eylemişti. Golç paşa 1887 de Abdülhamid tarafından Almanya imparatoru- e ven e g. Bi aş Bu np E m e o n E a çi © miş ve bataryaya kumandasın- dan bahisle: — Fevkalâde i iyi yaptı! işti, g & 5 muharebe esmasında a 38 iza | idi. Bünyesi kuv- iü vetli, tabiati belle ameli bir bar İnehareti, hılki “bir fetaneti var- “gı. “Edhem paşa ile ordusu ken- - isinden pek büyük muavenet ve İstifadeler ir gi a bu vasıtanın başında da böyle bir metin > an bulunuyordu. , Neşet paşadan başka bütün fır- Ka kumandanları baş kumandan p “gibi harpten evvel meçhul şahsi- eler idiler. a Ferik az e paşa şahsan ce- du; pek ve şedit bir ve aki memuru idi. Bu. evvelleri Osmanlı ordusun- aun doksanıncı yıldönümünü teb- © Tanya dali kamandanı işir Edhem paşa Erkânı harbiye reisi Ömer Rüştü paşa Ferik Hayri paş. da pek kıymetli telâkki edilirdi. Hayri paş tiklâl hissine malikti. harpte bir kumandan gibi istedi. ği tesiri icraya ve harekete fırsat bulamadığı için bu hassası tehli- keli olmuş, harbin bütün muvaf- fakıyet ve kahramanlıklarını üs- tüne almak için Domekede iki fırsat eline geç- mişken ikisini de kaçırmıştır; bir müptedi gibi davranmiştır. Ferik Neşet paşa Rus muhare- besinde prens Hasan paşa kolor- dırannu arldinı Karhiva rivaaotin. ? olun Farsalede ve de bulunmuş, 1886 Yunan yaka kumandan olmuştu; filen büyük fırsatına ni Ferik yesi görmemişse de sur ve tab'an metindi. © harbiye zabitlerinin fikir ve tek- | liflerinide kabulederdi; Havan ”) ibtilâlinde temeyyüz eylemi 2 iz e bir redif livasina kumandan li harp li yone da “çok bulunmamıştı. Eks yaverlik hizmetinde klişe Çok ihtiyatkâr olmasi cihetile bu ri kendisini pek az gösterebil- Peel Hakkı paşa küçük, ş dit, tab'an necibane bir serbesti i. Muhtelif asker sınıf- iyi icraya gayret eylediği rivayet urdu. rik Hamdi paşa erkânı harp- likten vala isede büyük mik- ve harp faaliyetleri için hiç bir fırsata “nail olmamıştı. rkes Süleyman paşa harpten evvel metin ve şedit bir alay ku- mandanı olark Miyeri Bütün sefer müddetin. hususi hiç bir icraat ve Sri ti görülmemiştir. kumandası altındaki fırka da zaten zayıftı. Bu paşalar usul ve kaidesine muvafık büyük bir manevra, ya- hut büyük kıtaların buna benzer te görüyorlardı. Epir darülharekâtırda ordu ku- ık ihtiyarla- Ne Yunan misyonlarının filiyat ve icraatına hakkile mü- manaat edecek şiddet ve meharete ik, me de muharip kuvvetin seferberliğini ve mülkün müda- sekin cüretle ve vaktile tertip ihzar eylemeğe kâfi faaliyet ve va sahipti. Tesalya ordusu kumandanı iken umandan olan Edhem ceğini kimse hatırına getirmiyor- du. Herkes bu makam için baş- kalarını tasavvur ve ümid edi- ordu. — Ethem paşa gençliğinde seras- si Pilevne muhasarasında bu- lunmustu. Ferik riji i#hocila Kasa. TelkaMa, 95 PAŞAM EŞ a 11 Ağustos 1938 ALLAHA ISMARLADIK! Yazan: ESAD MAHMUD KARAKURD — Isırdı, kanatti dudaklarını... Yüzü sapsarıydı... O kadar zayıf- İns, solmuştu ki1... İzzet hay- setler içinde Kali Alık alık kızın yüzüne bakıyor!... Ne oldu böyle birdenbire bu yavrucuğa acabal... Üzerinde lâcivert bir kostüm yardı. Yalnız saçlarının dalgalı rengi ile, gözlerinin sıcak bakışi değişmemişti... Esmer, soluk bir yüz üzerinde iri, mavi General pu doğru Yaka Elinden tuttu — Beti sana a ber İzzet beyi Benim irtibat takdi e 7 Nazik, kibar, asil bir ee gülümdüği. İzzete doğ- ru biriki adım atıyor. elini uza- tıyor. İzel te ona doğru yürü; — Memnun oldum sörünüği- müze binbaşı!.. — Teşekkür izel matma- zel!. Sinai orlar... General o sırada dikkat etmiş olsaydı, ellerini bi- ribirine uzatan genç insa- nın gözlerinde donan yaşları gö- rürdü!... General kızına doğru döndü... — Beti; İzzet beyden rica et- Seni vapura kadar götü- rüp are Biliyorsun ben o gün senden bir saat sonra zırhlı ile uş uu için, yanında bu- lunamıyaca; . Bu hizmeti bin- başı eya yapacağını söyledi. eti başını İzzete çeviriyor... Dudaklarında acı bir gülüş... Gözlerinde iki damla yaş!... — Sevgiyle yapacaklar... Te- şekkür ederim binbaşı!... Zahmet edeceksiniz!... Çok naziksiniz!... İzzet cevap vermiyor... Boğazı- yandığını, nefesinin daral- dığıni hissediyor... vgi ile yapmağı kabul et- öğiniz bu hizmete karşı size bor- cumuzu nasıl ödeyeceğiz binbaşı bilmem ki!... İzzet iniltiye benziyen bir ses- le, yalnız: — Mis Tomson!.. . diye keke- Dide babası söze karışı- bi g — > Beti binbaşıyı yemeğe alı- koysana bu akşam!.. Kız birdenbire ak Kekeliyor... — Şey... r, Baba, bu ak- şam bir e söz verdim (İzzetin yüzüne bakıyor) Ee Tarabyada otelde yiyeceğim!... — Şimdi Tarabyaya mı gide- ceksin?... — Evet; arkadaşım bekliyor... Kocası da erken gelecekti, Eylü- lün son akşamı bugün... Hava güzel!... Oteller bomboş... Hem arkadaşımla bu vesile ile vedar d saade edersen, babacığım!... — Peki yavrum, o halde bin- va valisi iken dinç, mükrim ve mültefit ii Herkesin itibarını okazanmıştı, Avrupalı ailelerle münasebette bulunmak- tan çekinmezdi. Girid kumandan- lığında da hürmeti celbetmişti. Havranda kain Zeytunda ermenilere karşı hareketlerde te- eril bna 1. si başıyı yarın gece yemeğe da! edelim!... — Yani son gecemiz!... t, el Kız, İzzete dönüyor: — Yarın gece bizimle yem yerseniz memnun olu binbaşı!... İstanbulda son gecer ai bir Türk zabitile ayni sofra geçirmek ayrı bir zevk olac bize!... İzzet, güçlükle a) kaldı yor : — Emredersiniz matmazel! Bu iltifatınızla bana şeref ve rarak ikiz sert bir selâm V riyor: — Müsaadenizle van ö Nasıl d kapıya doğru yürüyor ve çıkıp 8 diyor... “aş . Saat oniki... Be ile Taraby ada otelin tari sesinde başbaşa konuşuyorlar. . Teşrin en sir larda sönük, titrek lar parl or... Gök yüzünde tek bir yıld yok... İngiliz kızı gözlerini denizi üzerine çevirmiş, karanlıkları se! rediyor... Korkunç, soğuk, nem karanlıklar! ... Zabit, kızın ellerini okşuyor. Parmaklarını, saçlarının arasi — Demek böyle Beti!.. yor... Dehşetli hastalandın Bi Aylarca İsviçre 'dağlarında y: payalnız dertlerinle başbaşa ki larak bir cehennem hayatı yi şadın!... Vah! Benim zavall bedbaht yavrum!... Zabit avuçlarının içinde yana elleri dudaklarına götürerek öpi yor... Yüzünü kızın saçlarini üstüne koyu Peki amma a “Betik. . Son il senin için iztirap çekenleri düşü! meli değil miydin?. rap gekenler iztıraba al için!. — İztıra tırmak istedim İzzet; benim bü son iki, üç 4 zarfında geçirdiğim felâketle bir bilsen, bana acırdın!... Nel rek kirpiklerinin e lanan yaşları siliyor: (hskasi val mikyasta asker kıtaları sevk . idaresinde tecrübe sahibi olmal ehliyetini göstermek fırsatına ni olamamıştı. Padişahın teveccüh ve iltifatı! dan bir ara sukut etmiş idiyse € Yıldızdaki hâmileri aratan k teveccüh ve itibarı iadeye m Kİİ ağ sn a ya” za