Tetrika No. 138 BAR Yazan: BA IR (Beyaz Cadı) gözlerini açarak: “Ben, dedi, küçük hanımla Alien çöplerini eba i için bir e altın isterim!,, (8eyaz Cadı) rın e Veziriâzamın konak arabası Yedikule surları dibinde durmuştu. Osman kâhya arabadan atladı.. üçük bir evin kapısını çaldı, Arabada (Altındal) ın teyze- 8i, cariyesi ve kendi e aşaya ( ihti; bir hocaya okutmağa gklnerilöriei söylemişlerdi. an kâhya biraz sonra ara- banın yanına gelerek: oca çok aksi bir adam. e E i iii g E. » Siz arabada bekleyiniz de küçük kanımı ben götüreyim. Dedi.. Altındal) arabadan İndi. Kimse sesini çıkarmıyordu. (Al tındal) ne Ba o oluyordu. Evden içeriye girdikleri za- man, Osman kâhyayı ak saçlı yet- mişlik bir kadın karşılamıştı. (Altındal) kendi kendine: — Beyaz cadı bu olmalı..! Diye söylerken ihtiyar kadın, kâhyaya sor — Küçük hanım karasevdaya iyimi galiba..? n kâhya kizli bir ğa girdiler. Beyaz cadı) ikisine de yerd. serilmiş birer minder göstererek: a) dedi, ben gidip Mangalı g: Bir genc a fen çevikliğile dışa- Tıya çıktı.. Bahçe kapısı önünde Yanan bir mangalı aldı.. Tekrar İçeri girdi. — Ben ateşsiz bir iş göremem de.. Kusura bakmayın! Hatır sor- madan . sizi yalnız bıraktım #mma,.. Ne çare! Benim işim bu, Yavrucuğum! Loş 'e Altındalın yüzüne bakarak başını salladı: — Sen şimdiye kadar neden telmedin? Osman ed (Altındal) ın İmdadına yet — Kü ser a sizi yeni sağ- b ve imiş ağn teyze! Büyücü kadın is akı- Ni kaydırarak: — A... Vallahi inanmam, de- © Ü» küçük hanım beni pek âlâ ha- tırlar, beş altı yıl önce p- tanın konağına bir kaç defa gidip ,Selmiştim. Er (Altındal) a çevirdi: iya bir gece paşa baba- tsızlanmıştı.. Halebdeı w İmiş olan yeni bir cariye Vi SL, Paşanın başı ucunda ağlıyor- du, iye bana avuç e siz gördünüz: (Paşa yn ölmeden paraların: 1 kim İ peri diye bağırdınız... ele bir düşünün o geceyi.. e Atandı al) böyle bir vaka ha- ( iyarak gözlerini yere indirdi. Beyaz cadı) nın sözleri yalan Mmânasız değildi. a, Altındal) ın paşa babası bir a sancılanmıştı. Paşanın Ha- deli gözdesi derhal büyücü ka: b konağa çağırtarak paşanın b 1 ğunu ogözdesine Ün büyüler yaptırma- ini bir kaç gün sonra bu İ nn dolayı boğdurtmuştu. tm | b. tırlatmanı arzu etmezdim. Çün- kü ben onu e verile utmü 55" tum, Ne hadisede inahın ka ye biz kendi işimize bakalım. Dedi.. Osman kâhya küçük hanımın ağzından sözü alarak; — İşimizi bir Gin bitirmeli- yiz dedi, bun bir gün Pi Per var ekda yoktur, Küçük hanı, giz anla- ta; e Börek eis adın- da bir erkeği seviyordu. Padişa h gözdelerinden birini zorla bu er- keğe verdi. VE ini adı (Kı zılelma) dır. Senden, ikisinin arasına soğ vermeni istiyo- ruz. Buna muvaffak olursan, sa» na istediğin paray) vereceğiz!, (Beyaz - cadı) başını eğdi: — Şimdiye kadar bu delikanlı için büyü yaptırmağa gelenlerin sayısı elliyi geçti amma,. Ben hi. birisine yapmadım. — Neden Diker Para mı eger önüne ara verdiler aimmâ., Een alimin! korkarım da, — Bizim işimizi de yapmıyacak mısın? — Siz beni fazlasile memun edersiniz.. ii yapmamaklığım kabil midir? Akad hırçın bir Gibi sordu: a bizimkiler de ötekiler sibil imei olursa..? — Siz başka a sultanım, onlar bms Ne vereceksiniz bakalım — a ne istersin? — Ben bu işi üç günde evlâl- lah bitiririm amma.. Beş altın: Osman derhal elini cebine gö- türdü: — İstediğin parayı hemen ve- gim. Canını seveyim, teyze- ciğim! Bu işi çabuk yap.. ve — (Kızılelma. dan nefret » Biribirlerinden çabuk Vi pre Beyaz cadı gözlerini açarak üldü: — Yalnız bu kadar mı ya..? ya lafı imis rim, Biribirlerine hayretle bakıştı- lar.. Ve ikisi birden ayni sözü tek- rarladılar: © — Bir kese altın mi..?! - (Arkasi var) O meşum vakayı bana ha» AKBA müesseseleri Ankaranın modern türkçe fransızca ve ecnebi lisanlarda kitap, gazete, mecmua, fotoğraf e ve modellerini temin ee Maarif vökâleti karşısın: da telefon Çubesi: Samanpazarında Her akşam bir hikâye Şekip bir türlü karar veremi- yordu. Dünyanın en ve kadını ğleden kendisini denize bakan şık, kübik apartı- mania bekliyordu. Sacideri yo- kadar uğraşmıştı. Nihayet işte o! içine baygınlıklar veren gözlerile gözlerinin içine bakmış: — Yarın seni 'bekliyeceğim... dansın sonlarına d. na yaklaştırmış, saçlarını delika; rerek on — Hem de akşama kadar ya- pa el Mutlaka gel... Şekip bunları heyecan m dinlemişti. Bütün gece er ertesi eceğ o sün ağn arzu oluvereceği gü a- mandanberi bekledikleri şey bir- denbire kıymetini kaybeder. İş- te Şekipde böyel bir hal olmuştu. Bir taraftan Sacideye gitmek için can atıyordu. Sacide ap güzel bir kadının yanında eceği eskiya ri hayatında e bir yer tutacağına Belki de bi saatleri aaa günlerinde ne derin bir tahsssür lay unutulur kadınlardan değil Bir taraftan da gitmek istemi- yordu. Çünkü bugün Sacide ile epin yalnız kalacak, karısına, çok ehemmiyetli idi. Sonra Sacidenin o kıskanç ko- cası... Sırrı... Ya erkenden evine geliverirse... Şekip yazihanesine döndü. Da- ha saat iki idi. Saci yel heyecandan uykusuz geçirmişti. Lokantada yemişti. İşsizlik de üs- çok yı ap bastırınca âdeta a gek > Gözleri bi kendine kapa- rdu. İçinde; lacak sanki... Miskin Viki ya kalktı, Şapka önünden > taksiye atladı, nın ei mi ından kalbi bur. zun diye düşündü. Hem spartmanda olmasını, hem de olmamasını isi ordu. | Bir müddet sonra bir ayak se- . Küçük bir hizmetci kızı ona e açtı, — Buyurunuz!.. a in e pijama ile onu ey Kırmızı ipek yü- züne bir çok şeytanca elen tie — Erkenden geldiğine ne iyi . dedi, ben de şimdi ban- ttin. yodan çıktım. el er di, Onu ga bi .yakiliği o derece azıttın mi?... Dolabın içinde İ şık bir odaya eğil attı, Mi- safirine sigara ikram etti. Bir si- gara yaktı. Banyodan çıktıktan tkârcasına eskiei düm ili gara dumanlarını çıkarırken gü- lümsedi: yet güzel kokan soktu, Kı — Daima > dururdun.. «Başbaşa bir saat... Başbaşa ii: saat» ii tamamile unu sö; yledikten ş sonra ne de- rin Eriği baktı, ne kıvrak gülüş- le güldi — Sacide sen bir #n çıldır. tabilirsin. ikör içersin tabii. Sacide doldurduğu EN ken- di elile uzatırken dışarıda bir gü- ültü koptu. Bir, kadın sesi bhiz- metçiye: — Canım ben yabancı “> erme... Ben Sacide inden Tehdi Büyük aynalı dolabı aç is ii en girdi. Kapıyı Biraz sonra Feriha odaya girmiş- kapattı. — Böonjur Sacide... Canım ak- şam Gia Halâ mı pijama ile- 2 — e tuttu da. . Misafirin mi yendi Bema — ii Ne münasebet?, Feri oturduğu ağ edi gi le heyeca: nından benim geleceğimi hissetmişsin gi- bi iki kadeh de likör koymuşsun. em gi Si a . Kimin e refine içsek... k 1? Yoksa benim kei mı?, İN rakibile adam akıllı al ği anlaşılıyordu. Demek yanam bir baskın vermişti. Bir eri sonra gene Feri- hanın —a. Ba tablada yanan iki sigara V Artık sen iki sigara dil mi içiyorsun ği Tir. Demez ii Dolal sağ, nm sz daha Şekip bayılaci Tam bu sırada dişarıda bir ii sesi... Sırrı... Sacidenin kocası.. — Borjur Sacide.. Holi Fe riha,.. Şekip niçin gelmedi?, - Se Aldatmak fena vie Ben Aynen de o vaziyette bulu > gibi hareket dinini Saci- > ve ri, benim şe- kendim ayini Sİ iyi, Şekip birdenbire kendini kay- betti. Bayıldı. Vücudünü e haline bırakır birakmaz dolab devrildi. Dolabın ki açılmış, bü lan adam yere serilmişti. Feriha: — RM diye bağırdı... di parçalamalayım... 7 li rakın dedi, onu ve par- çalayacağım... O ban boğulacaktı. Feriha l af... dedi. Bak sanki a mıyorlar gibi mobille bekliyor... de; HASAN KOLONYASI. NIN BENZERİ. Nİ BÜTÜN DÜNYADA Bulamazsınız Hasan kolonyasını Fra Almanya ve e bla berce götürü; Orada bulunan ei “dcekları bu müstesna kolonyanın bütün lünya piyasasında bir eşine tesadüf edilmiyeceğini birlikte edi “Hasan kolonyası kadar nefis bir kolobya yok- tur,, demiştir. çeri ir Vekiller ve her büyük insan Hasan kolonyası ii psi Taklitle- rinden sakınınız. Üsküdarda şubemiz yoktur. Hasan namın- dan erten me e den sak: Bakiçeliği'n ve enli Posta ittihadına dahi! olmayan ecnebi memleketler: Seneliği 3600, altı aylığı 1' aylığı 1000 kurustur. Adres tebdili için yirmi beş Zilkade H ni Ruzukasım 118 131 BÜYÜK POLİS ROMANI Büyük ilim 182 sahife Fiyeti: 40 kuruş AKŞAM KiTAPHANESİ Hayır... Ben .parçalamalı- mi... yağlı bir avı opaylaşa- idi.. ekip müthiş sesleri çıngırak Rahmi gözlerini iu Ne Ya» esinde idi. Telef. acı salya Tatlı bir el sesi: i bekli; N nım... Bak likörler seni or... Yoksa gelmi — Affet yavrum... dedi, ka- iş... Hanın önünde oto- Bir türlü elin- kurutlamıyorum. Bugünlük affet... (Bir yıldız)