usani 1935 Tefrika No. 88 2 Kânun BARB Yazan: o0S İskender Fahreddin Barbaros, tersanede bir işçi gibi çalışıyordu. Cermanya| elçisinin yazdığı bir mektup tesadüfen Tü rklerin eline geçmişti Ele geçen bir mektub.. Barbaros İstanbula döndüğü za- man Sultan Süleyman da Bağdad erinden yeni gelmişti. Hayreddin paşa Akdenize gö- enbe seksen parçadan ibaret anmanın altmış beş parçası man mahvolduğunu söyledikten e mağlübiyetin ğe in abi şevketlim! dedi - ilk ön- ce Andriyayı Akdenizde Selek hi Tunusta pr Berberi- lerin tuzağına m. bana ihanet Ml He bizim as- kerimizi, hem de kendilerini peri- şan eylediler, Barbaros bundan sonra, on be gemi ile Mayorka kalesini nasıl yaktığını ve kumandanını nasıl ele geçirdiğini anlattı: — Ka Je kumandanının el yazı- sile i e Şarle gönderdiğim bir mekt ub üzerine, Avrupada ölü me sevinen şen çehreleri li matem kapladı. Akdeniz daima bizimdir. Bizim olarak ka- lacaktır. Ayyıldızlı bayrağımız, devleti yaşadıkça, Akdeniz kıyılarında bütün ihtişam ve cazi- besile dalgalanacaktır, şevketlim! ni Süleyman, ilkbaharda Se Li sefer yapmak olduğ n, derhal , ii yüz parça teknenin inşasına zi ae irade etmişti. Hayreddin elçiler,. tersanedeki bu e hedefini anlamak Mae düşmüşler di. Bi baş oturmuş, mütecessis bir adamdı, Bir gün kayıkla Haliçten Eyübe sz gidiyordu. Tersane- iş e binlerce meyi ürü iltüyü yakından ymanın Akdenizi Eba e istilâya karar verdiğine hükmederek geri dönmüştü, Cermanya elçisi evine gelir gel. mez hükümetine bir mektub yaza» ak, vaziyetin çok tehlikeli oldu- İs- tü çamurlanan mektubu alıp koy- nuna koydu. Sinan reis bu m Cer- manya başvekiline kal kia dığını ve rmiz. mumlu mühür. gönderildiğini anlayınca koşarak Barbarosa geldi. Barbaros tersanede ri lim amele ile beraber çalışı- yordu. reisin vözlürini can bü di. istemedi: — Sefirlerin vazifesi, habbeyi hioee şir hükümetlerinden Diye söyleni di, Barbarosun hakkı vardı. Çün- ld yorlar, çiflikler sai Avrupada İstanbula çi olarak gelmek bir diplomat için, bem mesleki bir gaye, hem de büyük bir şöhret ve servet temin etmekti. Barbaros bunları bildiği için, Sinan reise: — O mektubu ibrahim paşaya götür. Diye bağedı ve başını önüne ekrar işile meşgul olmağa arbaros tersanede tesviyecilik, tornacılık ve demir tavlama işle- rini öğrenmişti. Tersaneye geldik- çe kollarını sıvar, amele gibi yunup çalışırdı. Barbarosu bu hal- s0 de gören işçiler gayrete gelirler, de tel Kanuni Süleyman bile Barbaro- su bir kaç defa tersanede çalışır- ken görmüş: etimizin donanması ba- şında böyle bir kaptan varken, bü- tün denizlere hâkim olmak hak- kımızdır. Diye dilimini. İbrahim paşa, e reisin ge- tirdiği mektubu açtı,. Ve sarayda bu dilden anlıyan divan kâtibi Ni- yazi efendiye okuttu. Cermanya elçisinin mektubunda aynen şu sa- tırlar yazılıydı: Asaletmeab! m kurdu ee dönd gündenberi Türk tersanesi bisi bir fa- ri e ve maktadır. Padişah tersaneyi Bar- barosun emri altında o bulundur- maktadır. Türk ricalile yaptığım hususi temaslardan anladığıma göre, ilkbaharda 'Türk donanması Akdenize çıkacak ve Avrupanın huzurunu kaçırmak için ne müm- künse yapacaktır. Barbarosun Ce- zair sultanından öç almak için yemin ettiği de şayi olmuştur. Ha- zırlığın bir hedefi de Cezairden sonra İtalyan suları olsa gerektir. ünkü Barbaros Miri ni in- SM almayı da nmekt İmiş im paşa bu mektubu - ca padişaha koştu. (Arkası var) Posta ittihadına dahil olmayan ecnebi memleketler: Seneliği altı aylığı 1900, fi ku Dd, aylığı 1 'uruştu. dres tebdili için yirmi beş Si pul göndermek lâzımdır. HASAN KREMİ İhtiyarları gençleşti- rir ve se güzel- sirin ee sanay © tir HASAKOZAYAS KOLONYASI yanın en nefis ei çiçekleri kolon- yasıdır. Hasa Yasemil al et losyon a, çiçeklerin ve inceliğin ruhudur. Nis crin Kolonyası asan AA e. Çok güzel ve çok ucuzdur... ucuzdur. Tasan Briyanlini. Gençlerin hayat ar- kadaşıdır. Likid ve arjantina nevileri bir şaheserdir. Radyo 2 ine | kinen çarşamba İstanb Fransızca e 18,30 Jimnastik : Selim Sırn Tarcan, 19 Dans er, 22 Cho epin 22,30 konferans (Esperantoca), 40 şi aral 23r iler 2 15 5 senfonik lâk, lâk, om : 5 edebiyat, 21,55 m remiyas o orkesi son haberler, Her akşam bir hikâye Adaları güzelleştirme cemiyeti bu sene herkesi Büyükadaya çek- f lâde bir yenilik dü- Marş, i ğı rağbeti düşünerek Avrupadan böyle çiğm ile meşhur Fele- mii bir sporcu getirtmişti. Bu- nun dedi büyük bir me- hareti vardı. Yat Klübün önünde tertibat yapılmış, yüzme, denize atlama hünerleri gösterilecek bir şekle sokulmuş ve seyirciler için de yer ayrılmıştı. Felemenkli yüzgeç cidden gü- zeldi. Bütün gözler kendisine di- kiliyordu. Geniş alnını kızılımsı saçlar süslüyor, büyük gözleri ide rengini andırıyordu. Fakat bil hassa vücudu bir harika sayıla- bilirdi. O kadar güzeldi ki seyir- cilere Tarzan rolünün mümessilini unutturmuştu. Felemenkli yüzgeç, hazırlanan yüksek yerden öne arkaya, atla- çen yapıyor, atlarken tehlikeli * lar atıyor, seyircileri hele- e» ve heyecan içinde bırakıyor- u. Adaları Me. cemi- eti tahminin fevkinde mu- vaffakiyet kazanmıştı, Spo: nizden çıkarak üz pırıl sular damlarken yerine m kildiği sırada kopan alkış tufanı içinde bilhassa köşedeki işi iz pırıl rma- sı pek candan bir takdire delâlet ediyordu, Bunu yapan Nezihe idi. Fele- menkli yüzgeçin en gayretli tale- belerinden biri. Çünkü Felemenkli de nin kocası Lütfi ders almağa baş- lamış, sonra Nezihede yüzme me- rakı peyda olmuştu. Çok geçmeden, Lütfi spor üs- ,15 TantO ile operet musikisi, ei haberler. Moskova le .) — 17,30 söz- telerinden e eya. 21 senfonik 2 muhtelif dillere neş- > 0 orodi Kalkö Krl nakli, 2 riyat. Berlin (35 Sm 18,40 yaşlılara «por, 19,05 kad ,30 şarkılı ve musi 1 in akal ON se bizimdi 15 neşeli bea konseri, 23 İber 23,20 keman Moza: eserleri; 24 operet ve seli filim- les > n. aris, (kısa di) im m aberler, 15 haberler, 70 İngi- Tizce Mi 16 sözler, lü; 15 Paris orkestra band, 24, 20 Macar şa; musikisi. Viya, (07 m b 18,05 yeni Vi- musikisi, plâk, 19,25 muhte- e şimal pisi isimli piyes, orkestrası, 24, 13 sözler, 25 rkıları, yana Vi, 23 Hol 23,55 Keli lâk. 3 ikinci kânun Perşe 24, 21,30 radyo, e tan; & orkestrası, 22 radyo, caz ve İk orkestrası. Varşova (1345 m.) — 16,45 hafif i nakil, 19,15 er ve 22 senfonik Köhler, > m koj Sie 23,15 dans, sözler, 24,05 dans. Moskova (17 amilaz 30 Parti, 18,30 Kızılordu için Ki » 30 Kol koz neşriyatı, o karışık nser, -22 pk dillerdi söler, 19 m. gala 15 li 15, 30 ie LE Be 15,45 mubtelif sözler, 15,50 spor ha berleri, 16 sözler, 16,30 Fenderin i resinde senfonik & konber. oi Rathaus, O. Repighi) tadınn bütün dikkatini Neziheye initaf ettiğini farketmekten geri İmadı. Kendi kendisine söy- ndi: âtfi, gözlerini aç! Namusun ve Mazi tehlikede, Vakit var- ken şu işe cezri bir çare bul, Bunu söylemek kolay, fakat ça- re bulmak zordu. Karısını alarak Büyükadadan gitmek vardı. Nezi- he buna razı olsa bile yanında s0- murtmuş, kızmış bir kadın ile ya- şamak ne kadar tatsız bir şey olur- du! Nezihenin içinde ebedi bir te- essüf kalacak ve bundan dolayı kocasına karşı bir infial hissi bes- liyecekti. Günler geçiyor, Felemenkli yüz- il il gösterdiği al artıyor, fakat Lütfi bir türlü bir re bulamıyordu. Nihayet tesa- düf imdada yetişti. Aldığı bir tel graf onu hemen Ankaraya davet afı karısına gösterdi. Nezihe Yeli suratı astı ve ağzı- nı açtı: — Mevsimin tam civcivli za- manında Ada bırakılır mı hiç? Canın isterse sen git, işlerini gör, gene gel, Artık karıların kocala- rına esir olmaları zamanlar çok- tan geçti! Lütfi boynunu büktü, karısına yn otel un işinin iri nin odasına gidivermeleri; lay ne vardı? Kendisi Makıralı gi ecnebi spo: 2 Güzel sporcu heye biraz hususi spor talimleri yaptırmağa kalkmıyacağı ns mas lâm idi Lâtfinin aklına bunlar gelince ayağı trene yi ei Ters yüzüne dönere geç vakit Yat Klübe ma Biraz geç gelme yi mahsus iltizam etmişti. omboştu. Yatak bozulmas SESLE > bazi Sesini ğiştirerek — Müstacel Bİr telgraf! mırıldandı. İçeriden kapının anahtarı dön- diye dü. Kapı aralık oldu. Lütfi hızla içeri girdi. Nezihenin boğuk bir feryadı işitildi, Hâlâ esvabı üze- rinde idi. Yüzgeç pijama ile ayak» ta idi, Lütfi bu manzara karşısında biraz rahat bir nefes aldı, Karr sına: — Treni kaçırdım. dedi, Haydi odana git. Bir çocuk gibi ihtiyat. sızlık etmişsin! Nezihe karla korka kocasının ıya doğru e çık tıktan sonra, li kilitledi, anah- tarı cebine attı, Arkasına döndü. Rakibinin yüzüne dik dik baktı. Başı dönüyordu. Hiç bir şey dü- pencerede: Yoksa beynini patlatırım! Yüzünün ifadesi pek müthiş ol- mak icab ederdi. Yüzgeç, ipnotiz- hemen itaat mi etti. Pencereyi açtı. Üstüne ıkı ve birinci kattan kendisini aşağı imei odaya dün zaman | karısını bir koltuğun a bü- | zülmüs bir halde buldu. i — Herif pencereden kendisini | attı! 4 Nezihe esef ve korku içinde yer | | çakmi i kaha ile uzattı. Nezihe bu kadar ei iyetsiz bir şey İsale ! "Lüri vE li Ertesi ü gazeteler bir ka- zadan kalediiye rlar, zavallı spor. cunun bir kolu ve bir bacağı kırı larak böyle bir kazadan kurtulma- sına seviniyorlardı. o Hikâveci AKBA müesseseleri Ankaranın modera ir fransızca ve ecnebi lisanlar, kitap, gazete, mecmua, fotoğraf İevazımı ve modellerini temin de Morközi Maarif vekâleti karşısın. da telefon 8377 a Şubesi; Samanpazarında