ŞAM Ee 1 PGUNUN HABERLERİ Lâstik ve deri ayakkabı rekabeti Bir lâstik ayakkabı fabrikası işlerini durdurdu Ayakkabıc nafile (| lâstik ayakkabı la arasında bam madde- . hakkında tetkikat yapılacak- Dier taraftan öğrendiğimize vergiler münase- ayeli bir Tâstik işlerini dur- alınan deniz” ufak sermi ayakkabı durmuştur. Muğla 9C(A.A.) — iki sene- devam et eyeti gitmiş ve istikşaflara başlamış- tır. Adanada borsa encümeni ihabı a Adana 9 (A.A) — Bugün şeh- rimiz borsa encümeni ( intihabı :Ziştirilmiştir. tekrar me senil. Kia Bazı şayialar hakkında tetkikat ent yapılıyor asaya bi Piy mah- sulü hakkında e akil gek mektedir. Bu e göre, bu mer» sene yelişen arda az fin olacaktır. Uyuşturucu inhisarlar Oidare- sinin mi asları afyon istihsal mıntakalarında tetkikat yapmak” tadırlı ikat neticesi, inhisar idaresi afyonlar resmi bir rapor dec , Raporun neşrine kadar piyasa- Rin gibi lere İtimat et- memesi lâzımdır. Samsunda bir mene bir menenjit vakası Samsun 9 (A.A.) — Han, gerli ve bir Mei ie çıkmı; alığın için get tedbirler tedbirler yeme bede. “pi pl Çanakkele hu ai iş ez — ve bir heyet bu sabah Çanak- kaleye geldi. İstanbul mebusu Hamdi Mustafa bey de heyet me- yanındadır. itlikleri ve Tru- harabelerini ziyaret edecek- lerdir, Heyet üç gün kadar şeh- rimizde misafir - # Adanada şiddetli sıcaklar Adana 9 (A. A.) Se dör öleleekeri müthiş sıcaklar tek başlamıştır. Dün ve İri ucakdık gölgede en fazla 38, en az 25 derece idi, Amsterdamda yeni çarpışmalar Hükümet asker getirtti, şiddetli tedbirler alıyor Amsterdam 9 — da dün yeniden karışıklıklar ve çarpışmalar ( olmuştur. üzerine hükümet şiddetli Mili ler mağ karar vermiştir, Ams- ma gi iş ve ha- diseler Bia mahalleler kordon altına alınmıştır. Kiyam hareketinde komünist ey sleep olduğu pldgikr mıştır, un için bu fırkanın am ihtimali vardır. Amsterdam 9 (A.A.) — Daily Telegraphın muhabirine göre, burada on dört günlük isyanda ölenlerin sayısı yedidir, Bundan başka elliden fazla kimse çiddi surette oyaralanmışlar ve şehir hastanelerinde tedavi edilmekte- dirler. Hükümet ( tarafından dam- > 5 asayiş memurlarına memnu ema da görülecek (herkesi zerine | katiyen ati ea emri yl | dikten sonra her & arafta süki ve asayiş sürmekt: Karışıklıkların men bildirilmektedir. Bu itibarla bu fı r feshedi ve par- â temsil edilmiyecekler- dir. J Buğday alımı - Adanada depolar doldu, | k alım devam e ama 9 (AA bankası buğday alım kânm elindeli Höpdlardnil “Biz kaçı tamamen dolmuş ve yeniden ilmiiyada ihtilal bitti mi? Almanzada gezen af gegen hafta baş göste“ k memle- Vav sükün avdet el Avrupa min ulker gamalı sefil erler bu sükünun zahiri olduğun, has kikatte memleket içinde bi ir Kay- naşma hüküm sürdüğünü bildiriyor. Fransız? gazete! öre Alman ib- e taraf- a dıkları le muhakemesiz o öl dürdü. Hitlerin bu ye keke td bir bulunsalardı ortaya sürülen mübalâğalı Midede Halbuki ikirdedirler. | Rö elişi arar, çektiği bir gilizler de ayni ajansının Berlin «Almanyada büy sükün zabi- polisi 0 bin kadar Hit sa“ dık e ve sie bastırabile- midir? m bir kısmı çök iğ dan gelen bütün baberler Hüeik hakkında yet ve huzur emni- verecek mahiyette değil- dir. Bunun Avru; i siyasi Ai ve meki zerinde tesir yapı gok mmuhtemeld çifçiyi darda nka mevcut cami medre, apn de tdi YE mz Mr yeni İmame akar tur. Kıbrıs cinslerinin kilosu 3, rli 2,75 kuruştur. Köylülere kolaylık Adana 9 (A.A.) — Buğdayı tbikinde, li ve keyfiyeti maliye vekâletine bildirmiştir. Samsunda fırtına Sahosun 9 ( ) — Bir ka, Afrikalı bir hükümdar Orta Afrika hükümdarlarından Sofoto sultanı Londraya gelmiştir. Resmimizde sultan, belediye rei- v A OTiYATRO MUSAHABELERİ. Işık sahneye can eriği Mülkün . . . hayatiyetini Graig «Tiyatro sanatı» eserin | de aşıktan uzun uzadıya se der. Sahne ışığı aydınlık demek değildir. alinca ışık bir telkin vasıtasıdır. mr elektrik zi- telkin eder. Misli göre, meşhur «Mys- tigue» lerden biri de diyormuş “ «Seslerin güzel olması için kamaştırıcı olmaları lâzımdır.Göl- her şeyi çirkinleş» tirir, Çünkü onlarda vuzuh yok- tur. Gölge ve karaya hiç bir şey > edilmez. Sahne; n veren işıktır. Bu işık sırasında göz kamaştırıcı, $1- £ © e kinleştirmez, bilâkis, çirkini zelleştirir. Temsili yaratan iz Işıksız temsil, temsil » Eğer ışık olmasaydı, tiyat- ro, vasi, lây: bir edebiyat ülkesi olurdu; hareketli muhave- reden ibaret kalırdı. Tiyatro, me- şale ışıklarında oynanmağa baş- pectacle olmuştur. tan yınca $j İki üç asır evvel, sahnenin önüne mum dizilirdi. um si“ rası, oyuncularla dinleyicileri ayı- rırdı. an yi a da fener- ler ve lâmbalar konurdu. Sahneyi, li Taziğis çıkaramıyan, elektrikten korkan- lar olmuştur. Meselâ Comedie - Francaise ramp elektri ti, ve 201 sepelerde, Vani ve yag rü ii Kali Işığı ağam kite © g Li & B yade göz kamaştırmi rıyor- du ve imeeiiğ gibi kullanıla- azalt- m ii re ve çoğaltmak imkânsızdı. Yanan ışık bir daha sönmezdi. Pı- rıl pırıl yanan bir olduğ rampi Kak acemice bir hokka- ba: m ge met dururken, man- iz irt Kayışdağına git- mekte ne kadar zevk kalmadiyse; gece, gündüz ve akşamı gülge- leri ve renklerile gire cek bir vala ll de kadar zevk y. , sahne istenildiği aydınlatılır, istenildiği ka- - aşi ei Ve bu ok ay- dınlıkla, az aydınlık ortası ışık- lar mükemmelen temin edilir. Bir dereceden wi veya üçün- cü dereceye ne kadar çabuk ve üni geçilirse, on miks dokuz, sekiz, yedi, altı dereceye ayni kolaylıkla ve ayni süratle inilir. Be LL i ği —————— Hergün bir ata sözü; sini ziyaretten çıkarken görünüyor. i yi midir? Sahneye ışık tedrici veya . «Esasen tiyat- va mee. eden bir " telkin de ük fiği ği Sahife 5 . artırmıştır Bundan evvelki Ma tiyatronun bir serap ve gidenlerin ese gülerler, Biz seraba Yi eşe mi serabın en elektriktir, Elektriği, bir sihirbaz meharetile kullanmasını en iyi bilen rejisör, ransada Jowvet, Almanyada Rinhardt, Amerikada Christop- ber Morley, Türkiyede Ertuğrul Muhsindir. Bir münekkit, Christo; ği sahneye koyduğu bir ese- ân bir tablosundan şöyle bahse- mi «Bir mehir konarındaydi. kemeri m sahiden, dınlıktı, insan kendini bir izli Mele pale » - Per Günt'de, geci eceden sabahı geçiş (o vardır. ia tedrici ışıklarla sabah olur. Er- tuğrul Muhsin, o tabloda, ışıkları bestelemişti. Salonu basan alkış tufanı, ne Per Günteydi nede Greg'in musikisine; alkışlanan elekirikti. Hiç ei zaman ale ışık gör: yiz. ve her ln ışı gın im we rengi vardır. Bu- ne ışıklarının renkli lin Me Işığa istinat ederek kullanılan" renkler sahnede harikulâdeliktir. Işikla, Sar her şeye, de- aplara, yüzlere, hem- verilir. Kırmızı ve- renge aksettirilen sa- yı veya kırmızı bir Keki muhte âhenk ale ya sarı bir lif renkl Sah- nede, bu renklerle, 5 değiş- kadar ehemmiyetli değişik- elde edilir ve bu değişik- mütemadi ve müteselsil mesi likler likler sak Işık sahneye can yemiştir, de- ran gölgeniz yer ve şekil değiş- #irir. Halbuki sahnede; eskiden; örlerin ya hiç gölgeleri ol mazdı veya hepsinin gölgesi bir noktaya, âyni iy er ağ di. Günün ,ecenin ışikleri iyi etüt e > rejisör, EN zaman ve mekâna göre, sah- nedekilerin gölgelerini de, tabiat anunlarına uygun olarak verir ve sırasında, kendine göre stilize ederek maküsen veya mebsuten mübalâğalandırır. Fakat her hal- de gölgeden de istifade eder, Sahne sanatını üç kısma ayır- mış oluyoruz: İşık, artist, eser. Eser yerine amel veya fikir diyen- ler vardır. Işık, fişekte barut gibidir: «Temsili beğet un bir nmedim, bun