15 Nisan 1934 iŞ Tefrika No. 22 5 İİ Ayr TT # Ç : AKŞAM Sahife 9 15 Nisan 934 — Ne KA ne mırıldans Her akşam üzel iü at Ji dı. Burnu; m Sühanı AKDENİZDE EE ezdi ? TÜRK AKINCILARI Yazan: Mahmut paşa, prens , (Romos ) un idamına taraftar değildi. Kiveli zındanda otururken, ka- Pının altında bir kâğıt gördü: “Üzülme, ba- banı idamdan kurta- riyorum!,, RENDER İLDE ii Miili yy geçerken, sahilde bir kargaşalık gördü deni ee Romosu Ihtilâlçilerin ri > O gün Sultan Mehmet çok detliydi. içe Rumeliden, mütemadi yen, dişahın hiç te hoşuma vee haberler geliyordu. Hamza a nizde müstakil bir saa hüküm- eş tesisine çalışan bu adam Kia Züvenerek yeniden saltanat kur- mak istiyor? Hem bu saltanata ondan evvel ve daha meşr ler var. Kral ei kardeş- leri eğ Am ve Tom ari ma onlar bile emi geçirmiyorlar, ei, kendisini beklediğini haber alınca elçiyi savdı.. Koşa koşa Fa- thin huzuruna çıktı. R çi Mahmut paşa müdebbir, muha- i kuvw gi; m Mi hi ie dağa Sttiril, €sini İstiyor ım - diyerek söze başladı - Bu > lığı orta rıştırmış. Adalar- da Bizansı ihyaya çalışıyormuş. paşa, bana onun asılacak bir rg olduğunu söylüyor, sen ne dersin? Sez Kulunuz onu iki defa sorgu- z nl Ağzıma n kurt it vurmuş... Suallerimin hiç birine Gap e Çok şüpheli ve çok zeki bir adam. Fakat, işte © kadar, Hiç bir zaman tehlikeli bir adam değildir ve olamaz.. Çünkü | em ve rusaliri oşindeli sü- yoktur. Eğer böyle olsaydı, on dört senedenbe- ri Midillide yapmadığı kalmazdı.. Midillinin idaresini e alır ve tasavvurlarının bir evvel hakkukuna çalışırdı. smak m: gelince, ben- ir katiyen buna Ya ul, deği- Hm.-Bü Midilli: boşalttık.. Ahalisini Saziböle celbettik.. Muhtelif mevkilere yerleştirdik. Midilliye de Gelibolu ve civarın- dan bir çok Türkler gönderdik., Onlar da orada yerleşip kalacak- Tar. Artık Midilli tehlikesi ve Mi- dilli meselesi kalmamıştır. Donan- mamız daha ilerideki adalara hü- cum etmek için efendimizin irade mize atfederler. Ferman buyuru- nuz da kendisi zindan köşesinde günlerini sayarak «itmamı enfas» eylesin... ÇA Babanı idamdan karlara! Sarayda herkes pre: idamını bekliyordu. Taş sille da yatan prenses ar bile ba- a el gi eli babasına yi eğe, En b Midillide rahat oture ak ve idam tehlikesile kkeği mıyacaktı. Kiveli, İstanbula b kri biraz evvel, Midillide ir hadiseyi hiç smetmuyon mn v> tüyleri ürperiyordu.. Ba- gene Müyle el 1 orta- ada- aki rumların bir kısmı Türkler- a ie çok korktukları i için, pren: hanım bir müddetten- beri zavallılara hiç göz açtırmı- yordu. Evvelce Pir İtarafa çeki hat, şapır şapır öpüşüyorlardı. Fa- kat, günün birinde işten şüphele- üyük im onlara böyle Küçük Nermin âdeta göz hapsinde idi. Teyzezadesi Süha da pervane gibi g kizin etrafında dolaş- tığı halde artık bir dakika yalnız kalamıyorlardı. az eni eşilkköyün gü- zel bir idi tatlı e mek ae göstermiş Nerminin annesinde hâsıl in bu şüphe bütün bu tatlı ümitlere bir kmişti, İşte onun için, bu güzel cuma gününde salonda somurtmuş bir halde oturuyorla Bir aralık söz api Büyük Bentlere kadar gitsek ora- an Büyükdereye Afife hanıme- a uğrarız, yemeği orada yeriz, güzel mehtap ta var, gece döneriz, dedi. Süha st n teyze, » ne iyi olur! di- 70 olsa Sizi iso hile öy- le bir güzel götürürüm bey bu kadar eliz dolaşmaya bir türlü katlanamı- yordu. Nermin sevincinden Zzıp- lıyordu. Büyük hanim Süha ile Nermi- nin sevinçlerini görünce şüpheye GARA Romosun tahrikâtından hiddetle- «Romosu öldüreceğiz!? diye ba- Zırışıyorlardı. Şehirde ufak bir ihtilâl başla- Romosuri taraftarları , bir yandan evin önüne doğru akın ediyorlardı. eat o esnada Midillinin önünden iyormuş.. Sahildeki kalabalığı ola ge inerek, prens Romosu ai clinden güçlükle kur- rmıştı. yeli bu hadiseyi unutmuyordu. Oradaki rumların bile tehlikeli gördükleri bir yoldan babasının, Y odasında kendi kendine düşünür- ken, kapının dışında hafif bir ayak sesi işitmişti. Kiveli kapıya yaklaştı., k sesi: birdenbire uzaklaştı ve kayboldu. at Kiveli gözle- rini yere indirdiği zaman, kapının altından ufak bir kâğıt parçasmm içeriye sürüldüğünü gördü. Bir Yunan müverrihinin: «Pren- sesin e müjdecisi... » diye bahsettiği bu kâğıt parçasında altı line kiri : «Kiveli, sakın üzülme.. Babanı idamdan kurtarıyorum!» Prens Romosa bu fedakârlığı kim yapabilirdi?... Ve bu kâğıt pages ona > göndermişti? ğıdın üstünde rumca yazılı kelimeleri bir kaç defa okudu.. Sevindi.. Bu haber onun için bir kurtuluş müjdesiydi. Çünkü, güzel pren- ses, o gün başını zinda; r tartıda erkedildiğin dük: eynine la, bk Yaren hiddetinden ne iş ni ve ne yapacağını bilmi; Kiveli göğü ve güneşi görmiyen ? ORG ia k Fikrinde vaz geçmek is- Fakat onun da canı sıkılı yordu. Afife hanımefendilerde düştü, tedi. bir mana göremedi: Büyük beyi köşkte yalnız seri Süha otomobilin volanına geç- ti. Bu isen emektar bir fort idi. Fakat hâlâ ği gayretli si şiyordu. Süha Nermini yanma mak istedi. Fakat büyük iaşe razi olmadı: Nermin benim yanımda otur- senil dedi. kız bazan annelerin gok ha ile yi ne kadar keyifli olacaktı: Hi mazsâ ayakları, dizleri biribirine dokunurdu. o gözel gezdiler, Afife hanımefendilerde pek eğlendiler. Başka misafirler de vardı. Girer mofon ile dansettiler. Fi yük hanımefendi orada bile Ner- min ile Sühayı gözden uzak bi rakmadı. İçi daha rahat etmek için Sühayi briç partisine oturt- mak insafsızlığında bile bulundu. geç vakit avdet ederlerken Nermin içinden Sühaya kızıp du- Tuyordu. Sanki briç oyniyacak ne vardı? Serbes kalsaydı, beraber biraz daha dansederler, danse- derken kimseye (o görünmeksizi: Yurasaya çıkabilirlerdi Birdenbire araba durdu, Hanı- mefendi sordu: — Ne oldu? Süha sükünetle cevap verdi: — Mirim teyze, şimdi baka- cağ Aşaği atladı. Makinenin etra- find. — esi? rültüsü kesildi. Or. rn süküt Gk Etrafta kur- bağaların seslerinden başka bir sey işidilmiyordu. Nermin merakla sordu: — Lâstik mi patladı? Süha çok canı sıkılmış görünü- yordu. —— Hayır, motörde bir şey var. Makinenin kapağını kaldırdı, içeriye baktı. Sonra, reflektörleri söndürdü. Bir mum yaktı, teker- eklerin vd baktı. bm. ge- liyor, eline alet alıyor, büyük bir gürültü aliyi Sonra, ma- nivelâyı aldı, arka tekerlekleri Die başla, Nermi; — İne abidin geo Gü; gore inmeğe mr korkardı. Büyük hanım can sıkm- tısile 'so: — Ne ali kalacağız burada? — Yarım saat. Süha arabanın altına mai Seslendi: — Kuzum Nermin, şu mumu yi İN mumu aldı, o da ara- ri nde kayboldu. yi oldu? n Pam yavaşça çazilladız — Hiç bir şey yok! Mahsus ya- ai i Boynunun sicak ve yumuşak İşi genç ka öptü. salik, TA ediyordu. Delikanlı, pes altında! haykırdı — Bana tornavidayı ver. Nermin tornavidayı eme Tekrar Fordun etrafını İvlra Büyük. hanımefendi fena halde kızmıştı. — Allah bu Fortların belâsıni versin! diye söyleniyo: Süha da onu tasdik rl 'ok tapon şeyler, teyze! İı Fordun en vakit ordu: yi emeğe uykusu gelmişti. Köşeye b üzüldü, ayaklarını uzattı. Sivrisinekler ninni söylüyorlardı. Bu musiki altında uykuya daldı. Nermin sessizce arabanm €t- rafında dolaşarak Mir altına sokuldu. Fısıldadı: ew uyudu! — semi benzini (tasarruf vere mumu sönlükmlük Nihayet saat üçe geldi ia 3 ş evriye hizme- — Ben de arabaya bir kaza ol muş diye korkmuştum! dedi ve çekildi gitüi, Hanmefendi uyuyordu. Genç- ler de arabanın altından çıkamı-. yorlardı. Nermi: ee oldu, ei Kere gar Nerm , beş dakika daha! Etraftan artık horoz sesleri ge“ | di ortalık ağırmağa iş u Çare yok, gitmek lâzımdı. Mek annesinin yanına çıktı. * .y hazır, anne! dedi. a a: — Teyze, dedi luyor. Fakat şu ii zel bir icat! Kim icat İŞ AE lah razı olsun! Hikâyeci s tebdili için yirmi beş kuruşluk'pul. göndermek lâzımdır. e ee e Muharrem: 1 — Ruzukasım: 169 #. İmsak Güneş Öğin Akşam Yatar ri m 5,27 910 12 187 Pe. 3,84 5,21 L2çl4 15,58 1848 20,25 İdarehane: “Babıâli civarı Acımusluk Sk. 13 No. © Radyo 15 Nisan pazar İstanbul ii 19.15 pik nemi yatı, 3 15-19,30 ajans haberleri, muh eşriyat, 19,30- ya 20 Türk musiki yat, e Ran Mesut bey, kanun Vecihe e) Dallar bey, Vedia Ba ban. 21,20-. 21,30 ajans ve borsa haberleri; 2İ,30- 22,30 Bedriye Rasim aya iştir akile. a b i, böyle ge ! e gü | il | | 4