Sahife & Fenerbahçenin yeni takımı Zararın neresinden dönülürse kârdır « Zararın neresinden dönülürse kârdır » derler. Birinci takımları toptan cezalandırılan Fenerbah- çe - Galatasaray için de zararın mümkün olduğu kadar azından dönerek vaziyeti kurtarmak mev- zuubahstir. e çare, iki klübün oyuncuları bu sefer «delikanlılıklarını» bir fazla gösterdiler. Bu az daha yüz“ den mensup oldukları klüplerle © beraber diğer klüpleri de zarara k p di Mi onların itibarlarını korumak üze- © re verilmiş olan boykot cezalarmi bilâ münaka ek, ; ler kalkıp iyi oyuncularını liğden Fenerbahçe ile Galatasarayın birinci takımları ligden affedil- dikten sonra geriye kalan maç- © arın hasılatı elbet bir misli tenez- zül ktir. Şu halde, klüplerin içinde tahmin ettikleri varidatın daha düşük olacağını kabul et- meliyiz. rini karşı şikâyet etmek veya verilmiş cezaları toptan linini» isbat etmek aynı zama: kımı ruhiyeye göre, en muvafık harekettir, Onun için, cezaya sargılar ai erin ligden büsbütün «ebedi afo- rozluk» bir Delen o cesaret 25 ceklerini zannetmiy: kim Fenerbahçeliler del cezaya vE göre razı Mer bir mai bugünkü haleti takımlarını; bile peri simler. Yalnız bir mesel rıda yazdığım De zararın bir erinden dönmek lâzımdır. Garip değil mi? Bu iki cezalı klübün vaziyetini eskisinden daha iyi ve — faaliyet için müsait görüyo- in anlatayım: Birinci takımlara ceza veri m, klüp- çekseler ve esas takımlarını ken- di hesaplarına yapacakları ecnebi ra saklasalardı. İstanbul li- di- li in barın li rol lardı.. Hi İbuki bu vaziyet şi a ğer olmuştur. Ev- velce itaatsizlik sa: ılacak bu ha- anların ken- dilerini takviye etmeleri hem teş- kilât için, heme. — ği için > Önüm ri tarafından ikişer ay dahi ce- daha iyi tatmin etmek te mümkün olur. Kendi bütçelerini kendileri ka- pamak mecburiyetinde olan, faz- la masraflı iki klübümüz için ak- lumdan “e Hm in bir kısmı- izdim. Bundan daha baza ve > am gelirli çareleri de senelerdenberi bu işlerde tecrü- beler edinmiş olan o ig idareci" leri elbet düşüneceklerd e göre, sonra takımların ne şekillerde çı- kacaklarını hatırlamak kalıyor. enerbahçeliler (oarasında yap- tığım tahki lâcivertli- lerin ikinci devreyi üze re terti leri takımın esasını dört cezasız oyuncunun teşkil edeceğini öğrendim. Birin takımda son ilahili ka- dar oynıyan müdafi Fazıl ile Zıya ynatılmıyan sol Sl ei ge- ne sol açığa konacal Galatasaray ari oynadığı halde cezalandırılmı; Semih Sm eski yerine yani mel mevkiini imi edecektir a cezaya çarpılmıyan zerin Saracak, Gale yerinde ağ sağ ucak Ni. Bugün Beyi acak Fe- ner takımının şu tertipte olması muhakkak gibidir: det (genç elimle > Fazıl , Zıya ge oyuncuları) muavinler za (genç takımdan) Semih bi saddafilerı rinci takımdan) Ekrem (B takı- mından) muhacimler: Şaban (bi- rinci takım sol açığı) Zeki (birinci takım) Necdet (genç takım) Ni- i (birinci takım) Şu kadroya nazeran, Fenerbah- a 1 ih 1 birinci takımı tamamile ya; e İrini sol iç ai ko- acak o; a iki kişi sebil tereddk precağiinn Fenerbahçenin yeni takr- munın ilk oyunu olan bugünkü ma- çı gördükten sonra İstanbul şampi- yonasındaki işgal edebileceği mev- kii, bi ir ime göre etmeğe çalışacağım. Eşref Şefik. Kış sporlarına italyada rağbet büyük Kızakçılığa rağbeti artırmak üzere M. Musolininin bizzat kızak yaşları on beşi geçmemiş faşist ndan iki tabur çi d Yunan milli takımının hali yamandır rup (Şampiyonları ii yapılacak olan dünya kupası ar k edecek Yunan milli takımının ayrıldığı beyi Italyan takımı da bulunuyor. Fev de” ar üni rtile dü k, ile Italyan ri gömlek fark blmdağum hemen kabul etmemiz lâzım. Make milli aksi ta- bakın ki, kendisile boy üne imkân olmıyan tak milli takımının bulunduğu yön düşmüştür. Bu gayri müsavi wvetler arasında grup tasfiyesi için yapılacak ilk çarpışma 29 martta olacaktır. Italyan milli takımının, Avrupa upası müsabakalarında, Avus- turya milli takımına 4 - 2 yenik diği günden sonra çıkan makale- İtalyan tek seçicisi M. Pozzonun Yunan takımı hakkın- daki (o tasavvurlarını O ö; İş olduk, Avusturyaya karşı kuvvetli timi ih — balde tenkit caldi tek ld re muhaliflerine ei olarak nasıl bir “Siki başladığımı 2 martta Yunanistana karşı oynıya- cağımız (Ooyunda muhalliflerim göreceklerdi Eğer tek seçici ve Sranenlari, Avusturyanın bütün intikamını Yunanlılardan e kalkarlarsa: Yunan hali yaman olacaktır. Insan azmanı ihtiyarları haklıyacak Dev adam namile maruf eg şampiyonu boksör Karnı üç ihtiyar boksörle cenubi Küt kada döğüşimek üzere bir mukavele imzalamıştır. Fransızlar Çekleri joe takımı namile Fransaya iden çek mubtelitini fransızlar mağlüp etmişlerdir. Balkanların en kuvvetli şampiyonu kundakçılıkla maznun Balkan milletleri arasında çi- kan atletlerden en kuvvetlisi ve dereceleri itibarile Avrupa şam- pe ayni hizada e İ eşhur Yunan atletizm şampi, nu Mandikas kundakçılık el ile tevkif olunmuştur. tevkifin sebebi, kendisinin Mm olduğu şekerlemeci dükkânının kasten yakıldığına da- ir emareler görülmüş olmasıdır. Tefrika No. 2 2 Mart 1934 ama 2 Mart934 dakika devam etti, denbire döner gibi oldu ve bir an iri rlekler i. üzerine yıkıldı. Bo- w— a ses ve siyah bir duman “ad zabitler, daha arka» tular. mandanlar ki arlani ya- ralı ale kollarının arasına alarak ateşin içinden kurtardı. v zabit Si etti. Yaralı zakta bekliyen sıhhiye otomobi- Yine kadar zetirilebildi, Bu kire da doktor yetişti. Otomobilden sedye çıkarıldı. yenin nabzını aldı. Bir Üy e serer «Yaşıyor» diye çöktü. e ağissrlelar yana dair düşen başını oya üzerine ko; m ni açtı. Dikkat hn baktı, son — Biraz ül dedi. Kurşun ka- a r mülâzim o vi Siiri Li Kuv- vetsiz, fakat çok heyecanlı bir seli or bey, müsaade Mi Saüsteikeyli kulli alem; lerini bile açmağa marketi değil, Harap olm öz kapakla, daklahı kımıldadı. Ki dürmek istedi, Fakat ev olamadı. Yalnız: —— Ah anneciğim! diye inledi. ç kalkmak ister gibi bir hareket yaptı Gözlerini açtı, Baş- u ün kumandanlarını, ar- kadaşlarını ler yaşlı, boyurları bükük kendisine bakarken görün- ce gülümsedi. Sonr. ani kaldırmak istedi, limen Doktora döndü: ker olan kuman: da parlıyan iki si göz yanii saklamağa çalışarak: — Söyle yavrum, buradayım, ledi. Kahraman çocuk kumandanına bir kağ cümle söyliyebilmek için bütün kuvvetini dudaklarında top- ladı. mum ağ dedi. Ben ölü- nin manasını e acı bir ri öğrettim. nkli yaların ölelim kadar inerek ka- ya bir yılan kafası ezer ka- Boğazma bir hıçkırık amg öksürdü. Bir daha öksürdi — Binbaşım dedi, Fakat vazi- “ m i i İ sem ayan Rengi gittikçe sararıyor, göz- leri küçük bir limon kabuğu gibi büzülüyor ve küçülüyordu. dan iri, soğuk ter sm ları döküldü. Bir iki defa anlaşıl- hırıltılar, ler çı- ir gayretle — Mülüzim İsmail nerede? de me doğru iğili, birer taş heykel eril hareketsiz ol yel zabitlerin TASI ledi. ge çalışara! sokul- du. Birdenbire İ içi çi bardağ bir ağaç gövdesi gibi dizlerinin üze- rine yıkıldı. Ta o: > yaşından- beri bir gün bile ından “ei ı- mıyan kardeşi gibi ai bu lâh arkadaşını doktoru; la ları arasından alarak göğsüne bastır- dı. Başını onun kanlı yanaklarının üzerine koydu. — Söyle Celâl dedi, ne istiyor. sun? raman çocuk soluk dudak. ları a 3 beni ye- na çekip deme- miş miydin ki «Celâl vatanımı — o ka- dar çok seviyorum ve vi sini o kadar kutsi telâkki edi- yorum ki bir gün harp olur da ben ta kalbimden bir kurşun yer- en mesut insani olacağım». Halbuki sen şimdi kar- pane bir clk gibi ağlayıp du- ruyı ğer hıçkırıklar boğazına ld mail dedi. Annem biliyor- sun çok ihtiyardır. Beni de çok sever. Ona hemi aber verm ii Göz bebekleri büyüdü e parladı. Herne garip bir ses hırıltı duyuldu.. Ka- Mi öne doğru d üştü... Binbaşı bir adım ileriledi. Muh- terem ölüyü hıçkırıklarını zapte- demi genç mülâzimin kolları azal aldı. Onu bir an göğ. sünün üzerinde sıktı. Kafasını ağır, ağır öne doğru eğdi. ii yen erim ölünün alnı üze- rine koydu öp! — Bir yağli verin, dedi. ünün üzerine çekti, Ayağa AİLE Bir dakika aldığı yerde kaldı, Sonra; birdenbire ye dönerek sert bir sesle haykı