1 Mart 1934 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 10

TAT TAR er LALA Sultan Muradın baş kadını Mevhibe Teirika wo. 245 hanımın anlattıkları Abdülhamit Sultan Muradın bir | bir harem ağası vefat etmişti. Pa- dişah e içine biraderinin getirtir; görür; ondan sonra ta- buta koydurur! .# defa Sultan Muradın oda- sının kilidini tamir iktiza eder. in diye kalın perde tutarlar. Çilingir perdenin öbür tarafından gelen iniltiler du- yar, Sultan Murat hasta .. ee bir daha - (Bittabi bir tarafa eydi. Sultan Muradın taht üstündeki biraderini (sultan) ünvanile ya- detmediği, ismini ağza al is- temediği, mecbur kalınca hakkın. da daima şehzadeliğinde olduğu gibi (efendi) tabirini kullanmak- ama ettiği rivayet olunur. Sultan Muradın da ba- balarının vefatına kadar Abdül hamit için (Hamit efendi) der- lerdi. Bazan bunu sarayda > tekraı r etmekten it te buna pi gösterirdi! Sultan Muradın validesi e kevfza kadına Abdülhamit zama- — nİrrAyaş (valide sultan) de #. Abdülâzizin binalara yaptığı maarif icinde o müteferrik borçları iki yüz bin, e dınki ise sekiz yüz bin liraya ba- olduğu anlaşıldı. Sultan Murat borcunun beş yüz bin lirası ermeni in Köçe oğullarına idi. Çan i e kadın on beş, on pe see a kibar ülemadan Sıddık Molla konağından Sultan Murat dairesine alınm; uradın gösterdiği te- veccüh ve muhabbeti kıskanan di- ğer kadınlar Şayan kadın: (Şehirli, çok bilmiş!) diye çe- kiştirirlerdi. vi ki — Muradın fatından sonra — Kocamın öldüğü yerde öle- ceğim! (Mevhibe) diye çağırıldım. lâziz. ye kâtibe ve kalfa ke şu haber gel Mc ii halde; kendisi de e Bir ne yapmağa kalkmasın! Sonra bozuşuruz!) L dinin mesi için bir teşebbüste bu- lunmasından şüphelendiğini, kork- sidir a Or. Murat efendi Abdülâzizle Av- rTupaya gidi; in 3 — Avrupada iki ay kaldık. Ben tek bir kadına bile bakmadım! (Hususi diğer bir istitlârma gö- re bu m e şu kaydı da ilâve edebilirim Abdülüzizin hal'inden iki haf- se öve ta Şe Murat efendi sıkı Diye Çırağ kb Zapti kımsız kalmış bir odasında haya- | bur ağası Hasan ağa - iŞ tının sonuna kadar kalmağı ihti- | muhafızı Hasan paşa - ile silâhşör- yar se em te buna rden Kı lelenli Aziz beyin del veliahti tarassut için il ve iye saraylarının civarında sa- Şayan e umumi may mü“ tarekesine kadar y. bulun işgali yünlektele di et- miştir, Sultan Muradın baş kadını Mev- De saray harem ağaları Muhi- lahti iken i sile kendi müteallik (ahval elk kii cik. hakkında şu malümatı veriyor mesine rağmen m | (Beni Gürcü Hayrettin paşa barile sara; efendi bütün Murat olduğu sıra iie pi ali De da Trabzondan saraya gönd faikiyet Murat efendinin veliahtli- Sarayda Kırım muharebesinde ğinde bir milyon İiraya yakın kur'an okunurken küçük kızlar e mani olmamı y en ağızdan yi derlerdi. Be: tt 1. iz ler uğurunda sarfedilmiş olsa bile e çoğu evvelce de gösterdiğimiz üze- lurat ex ile . re il ahat yı git- nirdi, Validesi Mecid maada göne Hi namına vi- lâyetlere yüz bin liralık havale tevzi olunmuştu. Abdülâzizden peri ai Namık paşa riyasetinde bir ko- misyon teşkil etti. Bu komisyon at ve tını bir mazba- lidesi Reftaridil kadın ile Hatice m validesi Si yor aile İş arzeyledi. RE 2 | > lardan mm ve bir biz > bu takımda idim. Fakat a şımda iken Sultan dairesi- ne girmiştim. Çocuğum olmadı. Şehzade Salâhattin efendinin va- — am bur daireye alınmışlar- Benim ismim o zaman Eleru lira gat Ale) idi, Bu ismi beğenmezdim. 1292 de bir gün Murat efendiye: EN am imlâ © vu miş! Bani muş ş? Diye söylendi. O da gülümsedi: — Şimden sonra adın Mevhibe olsun! Dedi. Lâlaya (Mevhibe) mühü- rünün aram emretti, Bundı sarayıl. daime ları eczacı Pavlâki ve doktor Ka. poleon tarafından Namık Kemal beye yl Fakat bir kaç gece devam sonra ese ziy miştir. Sultan yi İm gi man ağa hariçlı i muhabere lere tavassut ede: İ en bu tarassuda a edilme- Sultan Epa yalnız Kemi dedilen Namık Kemal bey hayli zamanlar efendiye gelmemiştir. Bir. defa Murat efendi (şifreli) bir t okuyordu. Mevhibe ka- dın efendiye: — Bir tebeddül olacak amma, bakalım! Dedi. Bir gece Sultan Murat ha- remde uyumakta idi. Bir harem ağası geldi. — Bir m geldi. Efendimizi imiz İsti Diye haber İl Sonra iğ dık, ki gelen adam Süleyman pa: şa imiş. Biner Dediler. Ben de çepe Sultan Murat duş iş ve aldı. Sonra idi, onu giydi ve çıktı. an ie Sultanı Muradın i!) Hattı hümayunu kendi yazdı, Biraderi Kemaleddin efendinin validesi akıllı kadındı; o da ya- nında idi. Cülösunun dokuzuncu yahut onuncu günü Yıldıza çıktık. , © (Arkası var) “kasaba 1 Mart 1934 1 Mart 934 DAĞLARI BEKLİYEN KIZ m — His ağ Esat Mahmut Bir sonbahar Türkiye hudutlarını a > sincan ayıran büyük da ileleri uzakta karlar isinde... İnce ve kirli bir yağmur iü yor.. Dağlar sislerle örtülü bir takım ai hayvanların m geliyor.. (©) Vilâyetinin bir O kasa- basındayız... (19**) eylülü... Bir şekavet hadisesi tenkil ediliyor. Gübreden yapılma evleri, bir iğ maya iğ ka- ar ve çamurlu sokaklarile be Kanmmvizie şehri olan belki - halkedildiği za- mandanberi elm tarihi gün- ml bir — kopmuş oldu. Gök gürültüsüne ben- ziyen bir ğü ün re tyil Nöbetçi baş çavuşu binbaşı İh- san beyin kapısını vurdu ve telâş- la içeri girdi: inbaşi filo bombardı- anil avdet kre 2 Fakat tarassut merkezi bir tayyarenin eksik olduğunu haber verdi. Binbaşı bir şimşek süratile dı- fırladı. Tayyarelerin ineceği rinde bir yeri mera — Binbaşım, emriniz mucibin- ce filo Bilir cenup yamaçla- rından başlıyarak 3000 metre ir- tifaa kadar yükseldi. Dağın ce- şarki e birden- u istikametind le mitralyöz ateşine Bu ve mukabil bir vr ii iskât beyi Bilâhare emriniz mucibince şimal- deki o mahut ar doğru dön- düm. Bütün file ile ani bir bas- kın yapmak istedim. Fakat Ee. üzerine dört bir taraftan — biüyedli bir i içine alındık. Binbaşım, Gm ki bu- rası Allah tarafından gayri kabili iskân bir kaledir. Yükselerek mevcut bütün bomba- larımızı sarfettik. Fakat nafile, Yerden ateşe devam edildi, Şa- ilerin vemet etmek üzere güvendikleri bu noktadan bil » mecburiye bugün için de ayrılmak kararını verdim. İşareti çektim. İşte tam bu esnada mülâzim Ce- bey birdenbire ta; ayı koyverdi. Sonra benzin kesti, amudi bir şekilde, bir da- ğın tepesi çuruma taldı ıyyareyi son- Ta e ti sis tabakasının içinde kay- betik...» O sırada er inen genç bir mülâzim gözleri dolu olarak binbaşıya yaklaştı Titrek bir sesle söze karışarak i kiz döndü anca feda etti. uğursuz nokta!.. Binbaşı titremiyen bir eda ile sesini yükseltti: lâzim efendi, . As ker için ölüm tabii bir sildi. Ya- rım saat evvel aramızdan en genç arkadaşımız, öbürleri kalbimizde yaşıyor. m asker için hayat ve her şey vatandır. rınızda di damla e gö: şın ve rüyorum. n bir askerin Kir asker, öle: dan ime. Silin göz ili. Tayyarelerinden inen bütün za- bitler binbaşının etrafında bir halka yaptılar, Binbaşı filo ku- mandanına döndü. — Peki dedi, Celâl beyin mu- keli mr Yüzbaşı ir arkadaşla- rma 1. Sonra mırıldanır gi- bi kay ki: m o mınta- kada İni üzbaşı sözünü 2 mma dı. im aa elile dağların mi görünen karlı sidar i göstererek heyecanla: sein na ite ta kend Onun ti . Geliyor, geli- yor die öd Derinden deri- akisi m bir motör sesi isil. ne büt tayy. mal ları şalttı. Genç zabitler şanl ör havaya atarak bağırdılar: — Celâl, Celâlin tayyaresi., Yaşasın. Geliyor. Aradan ek dör beş daki. ka geçti. Küçük bir tayyare iyi- den iyiye göründü. Muntazam bir seyir ile süzülerek ay doğ- ru yaklaştı. Tam hang $üne geldiği serme e sa- ğa doğru i ve süratle ye- re doğru sukuta Yüzbaşı haykırdı: EA Ne yapıyor bu! Motör pa parçalanacak, D: Tirdi mi2, ndı: — Ağır yaralanmış, idare ede- Bir zabit haykırdı: — Kurtardı. Gene uçuyor. va Celâlciğim gayret. Biraz da- “Bir taş parçası ağırlığile yere doğru sukut eden tayyarenin bir- denbire burnu kalktı. Büyük han- dar v3 b çizdi, Yüzbaşı de diye atıldı: — İnmeğe teşebbüs ediyor. Bi- ukavemet gösterse!,, (