3 Tuşrinievvel 1933 AKŞAM Tefrika No. 80 mn eze 3 “Teşrinisani 933 m Yazan: ISKENDER FAHREDDIN Ni - Hama, birdenbire, mezardan çıkıp, koşmağa başladı.. Rahipler onu sarayda rirorlak “Elimizden An mn acemi sihirbaz... e nerede sen, meyda a çık.. Bize teslim ol RAHİP) LER İ: iş BAŞINDA; ray y muhitinde m sene lara — - Hültümdarı yatağa düşüren Onu Nin ü atını sön- dürmel ZLE olursa olsun, derhal m Diye cevap vermişlerdi Rahipler. yar iğ Ni Hama- Ve betçi bein imi me nun için di lerdi. Nöbet ie saraya Sale cekler, Hintli yalnız kalınca üstü- nü toprakla örteceklerdi. Ni-Hama yürüyordu. Rahip, geride an arkadaşla rına bağırmağa başladı: Bile Ji pan çıktı.. Ka- m DE tul Mezarın eğ leri kendilerini Hintlinin yola do; di. geld iler.. Göz- aldatmıyordu.. gru koştuğunu n birdenbire nasıl > ğını düşünmeğe vakit ve fırsat bulamıyan Asur. eridi NEHe manın peşine Hintli, hızlı erleri koşu- yordu. Rahipler, oni bir ok derhal atıp, Hintliyi gile dan imi. w Ne yazık ki, esime ufak bir hançer bile a gelirken yanlarına $i- lâb almeği Tüzum bile görmemiş- lerdi. Miaiinin. boya una ka YENİ NEŞRİYAT amm sarman aram Varlı Varlığın sekizinci cumhuriyet emmel ve intişar müsahabesi ile başi nüshada profesör Ms Şal ” Abdülhak, > Kâzım Nami, Etem İzzet, Nusret tavsiye Mülkiye mecmuası Her untazaman meşredil- m Si “Mülkiye mecmuası, Her akşam ( bir hikâye ük beri ha akk b le vE eçmişti. Ak- raba 'değildiler, Fakat aileleri o adar yakın dost idiler ki akraba olmadıkları akıllarına bile gek ye i. eraber oynamışlar, berabe: rim gitmişler, hattâ darülfü- nuna bile beraber devam etmişler. hayatta hiç bir şey onları ayırmı- yacak gibiydi. Fakat t, i bitiren Suzan, mükemdisliğ gom telli e. > — Aşk mı? Bilmem. Şimdi bunu düşünmeğe vaktim yok. Aileye ges lince... Kim bilir, onu işin cere- yanına bırakırım. j i sabah Suzan İstanbulu 2 Oda ce- cu yıldö; tahsis etmiştir. baliğ saran, Ali Nuri — vap ama F inley eği Dna mektebi müdürü in o kadar hundan hiç bir şey koymuyor zade H (Cum: du. Aralarına bei Gİ barel mülkiye) isimli makalesi ti. Bu o kadar rd bir er ilmişti. İlk olarak ve mektep profesörlerinin Ali onu ayrıca de söy- | bir yabancılık hissi vardı. Fakat metli yazılarını muhtevidir. lemeğe hiç lüzum hissetmemişti. | Ali Nuri genç kızı bütün kabiliye- o ar bersi ir dakika vaz geç- Radyo terek arkadaşlık hayatı Ali Nuri 5 teşrinisani ci için en büyük bir Ertesi yaz kısa bir zaman için İstanbul : 12, 30- 3 30 ama e meri mal Sesi . 1719 - Sah. . AX. 1728 - Odeon Ae 202 . 17179 Kel. 22131, 1974 eklaş vi a e hissetti, Ağzmdin, ilk çe fon Peder 19753 Kel D 15235 "Ben desenin arkandan ge SAN Nesini kalbimin ölen: xwe Lİ k mol on: olidor a ol - h mi; ; i Tar ti SR v Sa ie 2092 > Sah Sesi. 902, Bu, iki Bir k , 23 Anadolu ann, borsa haberleri, saat) genç arasnda sanki yeni bir mü. | gün vakit buldular, Adaya gezme u da mezarın başında bırak- | Vs: kal. O z e Ormana vardıkları zaman, Hint- İinin başı ucunda duran ni re nin uyukladığını gördüler. Rahipler yavaş yavaş yürüye- öbetçinin yanına sokulmüş- lardı. Nöbetçi ayak sesini duydu. Gözlerini açtı ve karşısında bir- lenbire üç rahibin dikildiğini gör- dü. Rahipler hep bir ağızdan: liyeceğiz..! Semiramis böyle em- retti. Nöbetçi sevi, ini rahipl. re terkederek ormandan ayrıldı. ne ettiler.. Yere eğildiler.. Gözle- rine baktılar. “ NüHamanın başi toprağın üs- leri ve e key. pikekia | nefes alıyo vi ribirlerine bakişa- rak: — Uyuyot... 1 mırıldandılar. nin uyukladığı yerde duru; b vi Hiniye dikmişti, Kon. di kendi 5 ie kazdığı Iı mezara giren adama akıllı dekemez.... gördü.. Korktu.. Geriye ç e gölge, Ni-Hamanın gölge- siy: Hi mh i mezardan na- | sıl çıkmı Bani al te anlıyamamıştı.. İ On mışlardı. Hintli, adımlarını o kadar se la ştırmış, yl :e süratli koşm: a başlı ahiplerden bi sini resi yolda yıkılıp “— abe Diğer iki rahip, Hintliyi Nino- vanın k kapılarına kadar takip etmişler, dü içindeydiler... Ne Hintli fazla koşuyor, ne de rahip- p 3 durdular.. Birisi arkâda aşının ku- ahi ilan 36 hic &l sarayda she Hintli, arkasına bakmadan içe- riye giriyordu. Rahipler, evvelâ, kapıda duran nöbetçilere ERER istediler. Fakat, mademki Hin intli arkasına ordu. Ol p edildiğini ihsas el e mana eki e MN çiti gir alli Kapıda duran nöbetçiler, emi leri hürmetle selâmlarken, Ankara 30-13,30 ire 18- 18,40 keman Dİ (Ekrem Zeki bey ere 18, ağ ZA 15 anane ders, İstanbula geldi. Birbirl. hisleri geçti. bii bir dele bir kardeş gibi, öl dedi yeni bir idi. — Nasıl, sen de mi. geleceksin “Ahi? Yavrum. “sem ye Sar reisi ğ sikle 20 Kani 21.45 Komp be kaybedecek vaktimiz udapeşte (550.5 m) 19 çiğan | Bizim için hayat şimdi başlıyor. musikisi, 19,50 hafta şüunu, 20,30 ope- | İkimizin de başka başka vazifele- ra, , 23. 55 çiğan orkestrası, 12,15 diya- Pari (0282 m) İS sine, 22,30 opera isle 12,30 son haberler. Prağ (488,6 m.) — 19,25 Alman radyomu, 20,10 ingilizce ders, 20,25 konser, 21,10 melodi, 21,30 “konser, 2 ona erler. a (441,2 m.) — 21,15 gramofon, 22, SE Komedi, 23.50 dans musikisi, 24 son haberler. Varşova (141,2 m.) — 18,30 melo- 18.20 Kafekonser. 20.05 müteferik, 2350 si yana (51 B,1 m.) — 18,15 konser, 1833 33 müsahabe, 20 orkestra, | 20,50 e sp ie va ver 22 havadis, 23,1 e sam cumarte: ei 30 gramofon: Kel. DT. 31 - Sah. e Ec. “1770, 18,309 Çmüptedilere mahsus), Sağ ajansı, benli 3,30 Sn 18- Die rm memek ii iin Mm E dağ mişlerdi. âş ve k içindi e 4 Saray menhikelari, ii Mi telâşli görmemişlerdi! Rahipler, kendilerini ini lıkla sarayda bekli; yen diğer arş ve müneccimleri derhal vaziyet- den habsnle etmişler: — Hintli, mezardan saraya kaç- ti... en emi: Hintlinin mezardan çıktığını ve saraya girdiğini duyanlar derhal ayaklandılar. indi ve Semira- misin odalarına giden yolları tut- tular,, — dr ve (Hap ma) yı ağa — İml karl acak- sin, acemi sihirbaz..! Haydi, bizi beyhude dolaştırma.. Hangi deli- ğe sinmişsen çık.. Bize teslim ol.. Yakanı bırakmıyacağız! ası var), habe, 0 eşte (550, 88,6 m.) — 19,25 Alman radyoları, 20,10 askeri muzika, 21,15, te rady mi m.) — 18,15 radyo or- estras, 19,35 kel 21.15 eramefen, ai La in Ne nn opereti yili 1,55 er sahabe, 19 di mii ii 05 ar “21,15 ggamelen, 21,30 radyosu, 22.30 Chepin eserleri, 2553 35 çingene muzikası, 24 in a ir ali ve m. adyo jürnal, 20, 25 e 2, WP iş Ni 23,15 radyo üm, 3, 30 Peşte Pale iTom ww çıkar gm. is 'dan istifade ederek rimiz var. Yollarımız ayrı. — Fakai Suzan... k düşün bir kere, doktor oldun! Bu âdeta mukaddes bir vazife. Tam ye bir ami yım, Suzan. Ben zenginim, Hem.. — Nasıl, nasıl? Ne dedin? — Demek istiyorum ki benim servetim sana da yetişir, Suzan. Çalışmak... ikimizin birden çalış- mamıza ne lüzum var? Bana iti- madın yok mu? Neden susuyorsun, Senai tuhaf şeyler söylüyorsun, ona haykırıyordu — Alt AH! sen benim için pek yakından bir kar- da olarak ki Li m, Suzan. Hiç birz zaman bu ii ina ile eri Mi a sen bir erkek gibi yaşıyamazsın. Bir ka- “1 ne Zn bir aile teşkil etmek m Yy aradılmamıştır, Adada otelde kalacaklar, ertesi gün sonra da Suzan tekrar Ana- gidiyordu. Adada akşama kadar pek tatli bir gün geçirdiler. Çocukluk, genç- Jik neşeleri geri e ibiydi. ia Neri o #rejermde açemi iş olan li Başını çevirdi: Suzan.