27 Hâzitan 1933 “AKŞAM Hayvan hastanesinde bir saat. Üç buçuk liralık yataklarda yan gelip. kurulan Van kedileri, finolar.. Alman çiftliği civarındaki biçare ayının başından geçenler... Kedi yavrularının karargâhı Himayei nayvanat binası, geri Hi i yei | hayvanat» der dururuz. mi bir çokları için bu isim - bilmem ne- den - bir mizah membaı olmuştur. Fakat hiç birimiz himayei hayva- natın içini, onun edim bastala- rın bin bir itina ile tedavi edilen hastahanesini gezmemişizdir. «Kulak ve kuyruk kesmek ya- ». Böyle bir niyetimiz olmadığı br ileriledik.. Duvarda daha bir k lâ vhal lar var sapkın ! Bana em veriniz», «ci avukları, Line ayla ti aşağı gö- türmeyiniz» ve saire. Bekleme salonu pk şık hanım- larla dolu... Kiminin kucağında yumruk kadar, eşi tüyleri gözlerini İml küçük bir kö- pek, kiminin ni e e etrafına b il i si, kiminin yanımda kocaman bir kurt köpeği... Bilâmübalâğa söylü- hur doktorların bile muayeneha- nesi bu kadar kalabalık değildir... h hanımefendiciğim.. Be- OR kemik hastalığı bala > Bakalım üzum görürse hastaneye > Lg u on dokuzuncu aşısı.. oktor lü yavrunuzu niçin dim dişleri kirlendi, te- en tec: .. Sonra tüylerini de KR kir Ültraviyole yaptırtacağım.. — Ponpon.. Ne var evlâdım?. Niçin üzülüyorsun... Korkma... Himayei hayvanat cemiyetinin müessislerinden ve hastanenin baş baytarı Santur bey bizi mua- yenehâne salonuna aldı.. Şık bir hanımefendi... Kucağında kahve rengi köpeği dert yanıyor: — Ah doktor bey, ciğerpareme bir sinir geldi ki sormayın.. Evde davisinde kusur' etmiyoruz. Her gün buraya getirtip enjeksiyon yeptırtıyorum.. Banyosunu mun- hastaneye hileli Dellal; genç öneme köpek bir Van kedisi odasında, Fransız muharririnin kurt yavrusu, â ediliyor, bir fino dişlerini tedavi İl Gezintileri taz. tazaman yaptırıyoruz. muntazam... Fakat ha; mii hâlâ si- nirli.. Ss Bu hanımefendi her gün - bir ei danberi - muntazaman köpeği getirip muayene ettiriyor ve nl. tıyormuş.. arkasından şık bir fino . Dün gece birdenbire dişi e. Sabaha kadar ev hel- iz etrafında pervaneler gibi dön- ğü halde uyuyamamış... Küçük beyin in tedavi edildi, tüyleri kırpi .. Hanımefendi sötdu: — Ba ie bey.. Bugünki bımız ne kadar.. — Üç buçuk lira hanımefendi. © Çanta açıldı. Santur beye 3 bu- çuk lira uzatıldı. hesa- Hanımefendi memnun dışarı çıktı. Bu köpek haftada iki üç kere böyle getirti- Tirmiş.. Eli öy 7 > da gezdik... Yarabbi ne itiria,'ne te- mizlil se Zannetmem ki en temiz insan lerinde bile ii Il ra bu kadar itina gö: Van y nadide köpek- ler.. Son zamanda İstanbula gelen «Jorg Simenon» ismindeki Fren- sız muharririnin memleketine gö- türmek üzere satın aldığı kurt yav- ga A Rin kısmı. n yat meşhur bir sinema yıldızı li 20 gündenberi yatıyormuş.. Yine parmak kadar bir fino üç buçuk liralık yataklardan bül 15 gün- denberi misafirmiş. Hastanenin bir de âni kıs- mı var ki burada sahipleri fakir olan hayvai 5 Adadan gelmiş, âyiklerin can ilmi bir eşekçik.. Santur beye öyle alışmış ki o gelirken büyük bir muhabbet. le yerinden fırlayıp acayip bir oluyor, adadan gelen tialta GE ettiriyor tarzda selâm Du aliki Paralar ei minin iyaretçlei ge li » Sahife 7 Foçada iskele yapılıyor - NURA VE ri m Ri ai a 22 (Hususi) — Tuz nakliyat ve sevkiyi atının eskisi gibi Bort yine takarrür etmesi üzerine başlıyan in in asa e e tami- am na rata faaliy: dev ediliyor. e Tİ inşası aşlanan iskelenin in a sı çok ilerlemiştir. Şimdi ambarlarda tamirat rem tadır. Bu münasebetle iskele inşaatına e iki resim gönderiyorum. yılan avcılığına da müdahale ede- cek. Yılanların daha insani bir şekilde muhafaza edilmelerini ve bunların aç bırakılmamalarını te- min edecekler. Çünkü tutulan za- Bae yilancıklara nn haftalar- rma neler de ai Ne çikolatalar.. Benim bile ağ- zımın suyu aktı. Uzun boylu bir hanım ameliyat vü beyaz kedi- si için koskoca bir buket yaptır- ış... Doktor nn m etmedi, için hastasını ancak bugün göre- bilecekmiş... Artık sevincini gör- m S eyin.. Ötede başka bir ziyaretçi dokto- ra rica ediyor: Bizim jel Mez m daha bm bir daire ayı- Ea AES di en şık, en ko- ket beyaz köpeklerinin tüylerinin şık bir şekilde makine ile tıraş edil. diği bahçeye girdik.. Kurdelâlı, tüylerinin üzerinden havaya koyu lâvanta a ve Koi kokuları dağı bir . Tüyl lan leri son mo e kırkı ek r.. Burası âdeta kadınlara mahsus lüks bir berber nu hatırlatıyor. Lâ- anibe, kolintsik pe imödeyeizüteldik şolan bir yvan.. Nasıl saç kesiminde alagarson, dömigarson filân varsa bu da öy- e ir her tarafı tıraş ediyorlar z kuyrukta bir top halinde dir ilrakığdılar Bazıları yalnız vücudunu kestiriyor ve başındaki tüyleri öndüle ettiriyor.. eee da en son Paris modasına uy; olsun diye sırtında biraz tüy e raktıriyorlar.. Nihayet işler bitti, müessesenin pek nazik baytarı ya beyle karşılikli geçtik:, Etrafımızda ke- di, köpek, tilki, kurt iekeleileri., Bana cemiyetin faaliyeti hakkın- da izahat vermeğe başladı. Mües- sesehin çok çalışkan iki müfettişi varmış.. Bunlar her gün semt semt —— başaşa hindi ve saire nler: kestirtirler, fazla yük bili bi ları boşalttırırlarmış.. Şimdiye ka- dar pek Le kim: ceza kesi Adada, pis gezdikleri eşek- ler sıkı bir kontrol altında imiş. Müessese yakında yeni başlıyan i" tavuk, İyisi seye bu suretle iin bey ligi — Bundan bir iğ vvel Beyoğlunda tuhaf ür yeli ha- ber aldık. Burada bir havuz vardı.. inde m üşteriler ra we. mberleri bu hay- vanlara siradan .. Çember han- olduğundan yalnız tasması bollaş- tırılmış. Santur bey bu işle 30 seneden- beri meşgul. Gayet meraklı hatı- e var. Bunlardan birini an- lati Süz evvel at m ai vie Yeni mekte; . Eczanenin köşesinde mü: teri iri bekiyekiği Her kapı e hiç kim: rmuyordi ir gün bir efendi gel- di. Saraya mensupmı Burada -a bir Senbernaı ele kadar seve: ve gözlerini yordu. yi ceyi derhal menettirdik. al çıkarken bir kese uzat ğa m birisi “ li e na ne eziyetler Bİ a hu... Son o * Senbernar köpeğini nunla muhakemelik olduk, uzun | <Pi tedavi e! müddet uğraştık. Santur bey memleketimizdeki Sonra geçenlerde Ba llşkiirim da bir randevü evi basılmış. Ev t köpekleri anlata EEE bitiremi- or: — Şark taraflarında fevkalâde şia klgekler var. r. İngiltere: da her açık Ze İmiş. Bunağ rini il yavrusu varsa atmışlar. Zam ve müracaat ettik. kat evi açtı- madık.. pre yet memurlar ayni pencereye kalaslar uzattılar, güç hal ile mn indirdik.. Biz vaz yavru indirdik.. Er- si baktık, 50 yavru getir- SE ld âdeta bir mandıra vi el .. Nihayet kıymetli ız Beyoğlu kaymakamı Se- dat sap bu pencereyi eriyene Cemiyetimizin işlerinde: Baktığın kile latmaktır. ni an kedi yavrularını öp Geçenlerde Ford raiimnğ direktörünün zevcesi madam Hun. ting Şişlide Alman çifliği civarın- dan geçerken büyük bir ayı gör- müş. Zavallı ayının tasması o ka» dar sıkı imiş ki hayvanın gözleri zordan dışarı fırlamış bir halde.. Merhametli kadın hemen cemiye- te haber vermiş... Cemiyet bunun üzerine e teşebbüse geçmiş ve bele- diye nizamnamesine yeni bir mad- de düve edilmiş. Bu maddeye na- zaran bundan sonra şehir içinde ehli olmıyan hayvanat teşhir edil miyecektir. Ayıcık şehir haricinde er sem alım Merila yapılır. İnen şarktaki iki köpek gördüm. Bir ecnebiye ık diye en bilâtered- düt 2-3 bin frank vı Demek buj şii sonra yılan ti- caretinden başka bizim için kö- pek ihracatı gibi yeni kârlı bir iş ıkıyor. Beyoğlunda iki kurt do- vii bir kıptı gi örülmüğ. Kurt- mayei hayvanat bu zavallıları al- mış... Günde bunlara birer okka et yedirilmiş.. Sonra çingene gelip e) istemiş.. sherik kendisin- et paraları iste urtlar işler aki yönle diyerek hayvanları : zi li hayvanatçılar geceli ille Çüs ışıyorlar... Hikmet Feridun t