7 Mayıs 1933 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8

7 Mayıs 1933 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

alife 8 Yazan: SULEYMAN KANI < Tercüme; iktibas haki mahfuzdur — Güzel fransız kadını bu akşam supe ineğe poe bir at, bir kese de Tefrika No. 73 Tefrika No. 14 7. Mayıs »» 7 Mayıs 1333 ma amaa va GENÇLİK HATASI Aşk ve macera romani MN ; herşey, mü- ai düzelecekti:; Belki de Sabiha hiç bir şeyi kabul etmiye- rek, karısı kalmak arzusunda Israr edecekti. O zaman, Celâlin baş vuracak hiç bir çaresi kalmıya- caktı... Heyetle birlikti i se SKİ a rca Belki senelerce otura- Ya ö lerini anladırdı. Ok larınd: Madam: P. üzel ve şuh | caktı lecek, yahut ta şerefle harp ilân'olunur olun- | alâka ve merak uyandırmak için | bir kadmdı. İsim müşabeheti ve | dönecekti. maz dünyanın her tarafından ga- haris olan gazeteciler | Fransızlık dolayısile kendisine he- İşte bu fikrin tesiriledir ki, bir te muhabirleri Türk kolordula- | mal bul ibi gibi bukadar | men rami Pomare, - Pomare o bee m bulundu. Res- rına Bücum: ettiler..Babıâli bun- | fevkalâde maceralar geçirmiş olan) zaman Fransanın müstemlekesi için dessinateur sıfa- lar hakkında müsamalia göster- | bu paşadan gazetelerinde bol, bol | Taiti adasında hüküm. süren kral ve bay Kabul edildi. kle kalı k kendilerine h b diyorlardı. Bü ikâ hanedanı - ünvanı verildi; her ta- sen, Mudanya; ya yeliliği Za ayette kusur ediln ler de pekâlâ diğerlerini raftan kendisine. ateşli ve yanık | man, iş iş, ba hale kadar ileriletmiş mi de emrediyordu. Garplılar | konulacak, unutulabilecekti! Fa- kedim ediliyordu? Bu Bulk uzar E Türklere yardım - e 5 | kat bir hadise-bu keşişlik tif mahlük dınlığ RA evw vel, babasının m Türkler de garplıların efkârında | sına hususi bir Keymet verdi: ai klein odesiki iy — ağı bir uğur telâkki et teveccüh kazanmağı: kendilerine | Yük- inat ne yazık ki, ei ife ş k Ulah kadınlarının eği bir yes mütehassis laleli Sa fakat in olamamıştı! Serdarı ekrem Öner paşa ince- hiç ecnebi diline vâkıf olmalarile | para ve mal onudaha ziyade mü- o Sb peni lik ve zarafetten de nasibi a ecnebi gazetelerini mütalâaya me- Mi: ederdi! arkadaşı Muhtara. vs bu ta bir zat idi: Leh asilzadelerind rekh idiler. Orduda kolağası rütbesinde R - er İlinski ya bu mu- Bir gün Prusya konsolosunun | manyalı bir vardı, Cazi- nl hübtlerirecali ie ila, aslen Romanyali idi» as | beli Parisli pasa gilletle.tetul. | ..70 Pebamhandam , haberden etmek, «onlara ker ümerasıni akşam ğine zamma zavallı par. yemeği: davet etti. İskender paşa da da- Gl im 313 Güzel, süslü diyar Mana ül m asızdı. Madam Pomersur bu levye 2 lere istinat etmesini d. atsam iği ğ i gazeteleri duruyor, ve duymadığını hoşa gidecek şe | Ti — gazetesi pek gözönünde kil ve edalara hazzes | bulunuyordu. derdi. En olmizmzak, başmli ha; |; İakendempaşmgirinee salonda vadisleri sicat. ederken hiç. şaşır- | ki ğa kalktılar, ona mazdı, Onda bütün bu fikirler, doğru gittiler; biri, birini takiben hayaller, sözler tükenmez bir | elini öpmek istediler. membadan akar gibiydi. — Pek muhterem babamız! Bi- Garip giyinme'tarzlarile de.na- | Zi takdis et! zarı dikkati celbederdi; misafir. Derlikten sonra: Mi: eld k Köpl i hla ida faşetmel gilizlerle, Almanlarla mükemme- ? şa çıkabilirdi. hrre paşa bu defe Mali; bunun: n, bin tür! silik isadında becerikli olan bu m Bunu: açıkça; âşıkına da. söyledi, Boyar kolağasının aklına bir şey geldi: İskender paşanın altın parası, güzel atları var idiz .bundan isti. fade etmek! Amma nasıl? nu kendisi göste Güzel Fransız ani paşa- nında pek hoşuna gidiyordu. Bir gün Boyara: Harim paşa bu- m gözlerin Kendilerinden buk mi kabil İmer vi kender paşa yele ilmi ŞöNEÜMA mega halil islendi şayı bu meiyetile: gördükleri za- sitayiş- ie Ş Bilişeleim sali kikatini tayin ve tesbit etmek mümkün ola» - mazdif Öyle musanna tasvirler var idi ki mg içinden çıkamazdı! Bunun için kimse tetkik ve tah- kik SE de ihtiyar etmiyor. du! “İskender bazen mevzu. abvalini bir tarafa bırakarak ken. dinden: bah: iş Dobrücede nasıl keşiş, Bükreşte peskopos olduğunu ellerini boyar ne günahlarını: nasıl! itiraf ettik- rım ag Sale ahfadından İsken- 'der paşa İlinski hakkında yazdığı veli hali Kavi nüshasını ken- disine gösterdiler; © İskender paşa okunan kendi $ Balininek gile Bl di bir kaç fıkrayı tekrar ettirdi. Bittiği vakit başını salladı; içini çekerek şu sözleri söyledi: — Bunların. hepsi: doğru! yazi kü ben, bizim ala Si pü > arabanın-altında İN de! md gl gülündü; eğlenildi. muhabiri bu mükemmel selbiz İskender paşanın tercü- mei Haline dair yazdıklarını teyit eden malümat aldığını gazetesine | bildirdi! Ömer paşa pek memnun , kaldi; İskender paşa da gazete muhabirlerile meşgul olmakta de- şer m una boyunda harbediliyor © ma e Ruslar Silistreden. çekildikten sonra sasi e ler çoğaldı. İspanya dan Prim: ile kara köpeği bir işa» retle insanı boğmağa daima hâ- zır duran bir Amerikali, kocası olan bir doktorla birlikte gelen. Fransız madam Pomereux bunlar meyanında. idi. — Melis Sonradan ei e Vâ-Nâ) mi2... — Evet, — — Cenubu şarki hudutlarımıza , Orası zaten çok Tifimi reddetmiyeceklerdir. Sekiz güne EE. birlikte yola çıkarız... Celâl, sevinçle, arkadaşının boy- nuna sarıldı. — Ah; bilsen ne me: Birlikte gitmemiz ne iyi ari gi O akşam, iki delikanlı, vini leri hakkında, uzun uzadıya giriştiler... “Beri sök İsmail paşa; öfke- sine rağmen, serme sızladiğıni hissediyordu. O; esasen, çok mer- baki ei ayni zamanda anut olduğuna ka- ietiliği zaman verdiği ka sararlar katiyen ——. ıztirap Him — Leyl, > ne kadar dahi fikrinde sebat ederdi. ü fehdi meseleyi | Çöle temiz ; biliyor m mu? yanına o ne ee kadımi — Bilmiyor.. » Babamla kavga | nasıl sokabilirdi? Büna bir saniye mersi onun evinde deka — imkân tasavvur etmesi doğru mamağa karar İki benim yüzümden. darılmasını iste- ğer e Ki emi az pa- p ediy. . Benim'de burada er akya Birisini de unutmak beraber gele- “Ge, hayret, arkadaşımın yü- züne Muhtar, kide etti: ğa gelmesini ri parlak oldu. Yönekliz” nefli; şa- idi? gok söyledi; çok içti. Nihayet kendi şaraplarile mest oldu! Madam Pomereuxnün önünde diz çökerek yerde masanın altına yuyarlandı? DE bir uykuya dal- “dı ki ancak ertesi sabah uyana- a barediğır açar açmaz ilk sö- & — Misafir hanım nerede? Oldu. Misafir hanım Boyarın yattığı odada idi! İskender paşa bir çok bağırdı, çağırdı. Fakat atı alan Üsküdarı değil isede: diğer odâya geçmiş, paşa evvelce vers e arap: atına vadettiği altın ke- nezaketini de göztendi, Misafirlerini ikinizi de şeytan alsın! teşyi ai Fakat mesele deli bitmedi, dukkkanlılığını muhafaza edebil. — İşte böyle... Bazan diği kö, Güliindekeeneliz e Parili kadınin öyle gariptir ki... İnsan, hergün l görmek istediği insandan; uzak- ist lacak! pi ipi Tapan e sisİSMİE ceği il idi! Arkadaşının: bu sözlerini . in üzerine Taymis' gezeie İskender paşa vadini tütardi. İmei kulaklarına: i » Meseleyi medi; Felat Kli meraka. Dy ke ol seyaparime ar üöliğülimdliğ. .. - dedi. « tanbula mı avdet edeceksin, yoksa, Benimle mi geleceksin?... — Canım, İstanbulda ne yapa» yım?,.. Orası da, beni buradan fazla sıkıyor... Maksadim, senin le birlikte şark ve a KO ralı mül uslu bir kızla le öter oğlunun bu- güne kadar yaptığı aşırı hareket- leri affeder, evinin kapılarını ge- Tinine açardı. > di, Celâl ne EGER Bü- tün hayatını mahvetmişti. yeti hedik ra kederi büsbütün artıyor, üzüntüsü nükızına belli etmek istemiyordu. em Leylâ, gizlice kaçıp kar- .— görmeğe gidiyordu. Lâkın bu görüşmeler pek seyrek, pek nadir oluyordu. Filhakika, iki evlâdımın görüş mesini, paşa menetmemişti: Fa kat çok ap vekorkak olan genç kız; ağzın müsaade istemeğe Bu vazi- i. Tece, bütün aile efradı, gizlice izti- rap zi) Bazan iye ve Kenan li vasıtasile, TE kardeşinden berler alıyor ve böylelikle müte- gi oluyordu... üzere, mı ül doğ- ru yürüyordu. Ayni zamanda: dü- şünmekteydi, , Boyar Kolağası muradına ermişti” | Mert İskender le seyahate gitmi (Arkası var) yol Primi eğle Barebesinde bu ünvan Kendisine zel bir vesile gördü. Maznunl: malikeme şeklinde bir Heyet önü- 7 Oda frenklerce sadrıazamlar ne celbetti! Verilen beraet hük- çin Kullanılan Altesse ünvanını mü mükellef bir ziyafetle tesit kal namına izafe eylemekten olundu! “| Koşlanırdı. Fakat fransızca imlâ- Ceneral Ptim güzel Fransizdan yar yaver olmasını rica ets sr düzgün olmadığından Altesse kelimesini Haltesse*şeklinde ya- Kırım mlm Pomereux Bana fes, muharebesi esnasında Türk kKıyafetile arap atına bine. |. ecnebi kumandanlarile muhabe- rek İspanyol Gelini maiye- a (Zatı fehametmeabıma tinde Romanyayı dolaştı, Zatr fahametmaabım şu Serdarı ekrem Ömer paşanin Filirdedir Ki...) ve fransız gururu ziyadece idi, ca şöyle yazard Eski zamanlarda serdari ekrem | © Mon Haltesse vii güc En ünvanı orduya a eden Mon Haltesse ost d'avis id, sadrıazamlara verilirdi. Kırım mu-

Bu sayıdan diğer sayfalar: