Mm Sahife 6 1 Mayıs 1933 Bir İngilizle karısı, Haydarpa- şadan eksprese bindiler. Anka- raya gidiyorlardı. ren Pendeği geçtikten sonra. ngiliz karısına sordu: — Rahat mısın? — Yes, rahatım. — Oturduğun kanape rahat mı? — Yes, rahat. — Kuranderde değilsin > — Değilim. N — Aoh! Well! Very lari Öyleyr yerimizi değiştirelim Para cezası amon imzasız bir mektuj aldı. Karısı Rebekanın kendi- sine ihanet N gen ve Bunun üzerine arkadaş Si şu eli yazd «Artık inkâr edemezsin. Karı- tim. Bana beş bin lira verecek- sin. Kısa bir zamanda bu parayı lerim.» İki gün sonra Omüelden şu cevabı aldı: «Talepnameni aldim; idare meclisine havale ettim.» eğ nl Hanım — Ayol sa» Vm verdim, an gene linke Başka b bozukluğum yok» demiş — Madem ki bana o üz liralık elbiseyi almıyorsun, bana yüz lira ver, poker oynıyayım, kazanır alırım, | lik bir e eye tiniz, lhesap — Bir zaman verdiniz zannet- | — Peki, ya kaybederse: o mba günü, bir mizah ga- zetesinde, bize ve İzzete dü bir fıkra vardı. İzzet, eniştesinin okuduğu fık- ki larını yelpaze gibi açtı, iki elini “kaldırdı, sağ elinin nı burnuna yapıştıdı. SUZİ Mili: “bonüm “böyle bir resmimi çıkarıp sahifene koy- sana, * — Ne olacak? — Onlara nanik... Ste. — Karımla derde lk — Neden? : — Yemek pişirmesini bildiği halde Piri yor. eğdim daha büyük. — ağa en — ii ıni yemek pişir- mesini bilmediği halde pişiriyor! çen << “Oğlümi; ben krş Porto Ya kim içti? — İçine bir bisküvi ma bütün Portoyu bisküvi —— Biaküvi » nerede) — Onu, ceza Ka diye yedim! Saçları boyalı, gözleri boyalı, anakları, dudakları boyali elli- diy e baktı: çok b dedi. rayı dinledi, pek iyi kavrıyamadı. Güler bir gün ağlıyan... Her gelen neşter vurur, Yok bir yara bağlıyan, . .. Savgili yar, güzel yar, Böyun boyuma uyar. İkimiz de bir boyda Ayırmaya kim kıyar? > v. Dağların başı kardır, oktor — ni hiç bir şeye sıkılmamalısınız. Canınızı sıkan Gamlı yüreğim dardır, di sir Be e Hasta — Teşe! ceğim yiz sıkılıyorum. — Yumurtaları, taze tereyağlı et suyunda çalkar kaynatırım... Küpüğini gi atarım... Sen ne yapa parsın? yumurta, tereyağı, et almak için hanımın verdiği rTanın yarısını cebime atarım! Beyefendinin elinde bavullari elinden tutmuştu, Tam vapura saka İM hanımefendi kocasına döndü: — Halk | biletler almadın mı? | &. — Daha nereye gideceğimizi — Sizin kalbinizi ça kür ederim doktor, şu anda, ag size vere- Herkesin derdi vardır | lmak istiyorum söylemedin ki... — Hırsızlığa ne lüzum var? Size muvakkaten vereyim. MANİ i Derde yan, derdine yan; — Beni tanıdınız ya ? Dün. böğulacaktiniz, sizi ben kurtardım. — Ya, öyle mi ? Sabahleyin ini kurtardınız öğleden sonra mı Lokantada z Müşteri, hiddetli hiddetli ça- ui talını vurdu, gelen garsona, elin- deki yemek tabağını iade etti: : — Ben bu berbat: şeyi yiye- mem... Çabuk, lokantanın sahibi elsin. arson omuz.silktiz © — Beyhude çabızilğii da yiyemez! Tecrühe “ — Siz keman çalar mısınız? — Bilmem — Nasıl bilmezsiniz? Keman ça- hip çalmadığınızı bilmez misiniz? — Bilmem ya, hiç tecrübe etme-