Ihracat eşyası” Üzüm iharacatı Üzüm ihracat mallarımız arasında en iyi vaziyette İ Bu sene diğer senelere nazaran harıç memleketlere ve daba fazla özüm ihraç edilmiştir. 930 sene- deki üzüm ihracatımız 6 milyon küsür lira idi, Bumiktar 331 sene- sinde 8 milyon küsür lira olmuş, 932 senesinin 10 ayında ise, 9 milyon 19 bin liraya çıkmıştır. | Yapılan istatistiklere göre, bu sene bizden İngiltere 2 milyon | 691 bin liralık üzüm almıştır. Ikinci derecedeki müşterimiz Ak manyadır. Almanyaya olan üzüm ihracatımız, 1 milyon 800 bin lirayı bulmaktadır. Üçüncü derecede Hollândaya özüm satılmıştır. Bu sene, Macaristan, Avusturya, Çekosluvakya hükümetleri kuru meyvalarımıza karşı az döviz vermişlerdir. e Merkezi | Avrupa hükümetlerinin bu döviz müşkü- lâtu olmasaydi daha ziyade ihra- cat yapacaktık. Buna rağmen, mahsulün büyük bir kısmı tamamile ihraç edil miştir. Geriye az miktar kalmıştır. Bu da, son aylarda ihraç edile cek Netice itibarile, ihracat malla- rumız arasında en iyi olan üzüm- dür, Yunan kabinesi M. Venizelosla, M. Çaldaris arasında yeni bir hadise Atina 25 ( Hususi) — Başvekil M. Çaldarisin 1920 senesinde matrut zabitlerden Cerebis ile beraber M. Venizelosu öldürmeğe teşebblis etmiş olan Kiriakisi valiliğe tayin etmek istemesi Venizelist fırka mahafilinde derin bir heyecan uyandırmıştır. Venizelistler, bu tayini kendile- rine karşı hakaret addediyorlar. M. Venizelos bu tayini hiç bir zaman kabul etmiyeceğini söyle- miştir. Başvekil M. Çaldaris ise bunda ısrar ediyor. Âyan meclisi reisi Gonatas, ca- Bilerin başvekil olduklarım söy- lemiş başvekilin sözünü tahkir addederek aleyhine ikamei dava edeceğini söylemiştir. Baş- vekil bu sözle kendisini ima etmiştir. Malüm olduğu üzere, Gonatas, Anadolu hezimetini müteakip, Gunaris ile altı nazın kurşuni dizdiren ihtilâl hükümeti riy tinde bulunmuştur. Bütün venizelist gazeteler, yeni kabinenin hava nazaretini, tasarruf maksadile lâğvetmek istemesine şiddetle hücum ediyorlar. M. Venizelos başvekile gönderdiği mektupta bu mazaretin lâgv bem lüzumsuz, hem de memleketin müdafaası muzır olacağım bildirmiştir. Hükümet gazeteleri, nazaretin lâgw adi bir tasavvurdan ibaret olduğunu yazıyorlar. mmm emen A Balık konservesi Teneke kutular pahalıya mal oluyor Balıkcılar cemiyeti balık kon- servesi sanayi hakkında tetkikat yapmaktadır. Bu hususta alâka- dar makama gönderilen rapordı balık konserve işinin yüzbin lir lık bir sermaye ile yapılabileceği kaydedilmektedir. — Balık konserve imalâthane- leri, en ziyade, teneke kutuların pabalılığından şikâyet ediyor. Bir imalâthaneye bir teneke kutu 6 kuruşa mal olmuştur. Halbuki kutunun leki 6 kuruş bile tutmıyacak Bu teneke pabalıl konserveciler » müşkül kalıyorlar. Diğer taraftan, balık konser vesi işine teşebblis © edenler, mallarının satılamıyacağından en dişe etmektedirler. Bu hususta hükümetin mekteplerde, resmi müessesatta balık (konservesi kullanması için yardımını istiyorlar. Yo-yo salgını köylerde Uzunköprüden Fdirnede çıkan “Mili gazete,, ye yazılıyor: Son zamanlarda Istanbulda bü- yük, küçük herkesi eğlendiren ve moda hükmüne giren “Yo-yo,, atlı oyuncak nihayet kasabamızda da aldı yüri Herkesin elinde Yo-yo.. Sokak- larda, çarşı başlarında çocuklı hattâ bazı gençler bile Yo-yo oynamaktadırlar. Bir kısım mektep talebeleri bu oyuncağı (taklit ederek kendileri yapmakta ve böylelikle yeni oyun ihtiyaçlarını gidermektedirler. ikinci Amca bey karikatür müsabakası başladı Karilerimiz bu sabifede ve aynı yerde bir gün bir kari katür, bir gün bir fıkra bulacaklardır. Bunlar 7 den 30a kadar sıra numarasile dercedilecektir. iştirak edenler sonunda ve JFilân numaralı fıkra filân numaralı karikatüre aittir şeklinde cevap yazacaklar ve yalnız 1 den 30a kadar olan sıra numaralarını mektuplarına raptederek — (Akşam Amca bey müsabakası) adresile matbaamıza göndereceklerdir. Müsabakada muvaffak olan- lara şu hediyeler verilecekti 7 — Kapalı bir kata! (Ta boş değil!) 2 — Ipekişten üç metro kumaş. 3 — Bir kişilik yerli malı bir battaniye. 4 — Bir okka tuzsuz halis tereyağı. 5 — Amca beyin resmile süs- lenmiş bir masa saatı. 6 — Âlâ, pişmiş bir tavak. 7 — Bir okka sabun. 8 — 33lük güzel bir tesbih. 3 — Bir şişenefis çilek likörü. 10—15—Bir Amca bey albümü. Besarabya ihtilâfı Rusya ile Romanya anlaşamadı Müzakerenin neticesiz kaldığı ilân edildi Bükreş 24 — Hariciye nazırı M. Titalesco mebusan meclisinde Rus - Romen münasebatı hak- kında beyanatta bulunmuştur. Nazır bir ademi tecavüz misakı akdi için yapılan müzakerenin neticesiz kaldığını söylemiştir. Buna sebep Besarabya meselesi hakkında anlaşmak kabil olama- masıdır. Romanya bu meseleden bahse- dilmiyerek aktini istiyor. Rusya ile böyle bir ihtilâf mev- cut olduğunun kaydını. istiyor. Bu bususta itilâf edilememiştir. Polonya - Sovyet asebatı Moskova, 24 (A.A) — Hariciye komiserliği Lehistan ile Sovyetler arasında bu senenin 25 temmu- zunda imzalanan ademi tecavüz misakında bahsolunan mukavelenin hariciye balk komiseri M. Litvinof ve Lehistanın Moskova sefiri M. Patek tarafından imzalandığını bildirmektedir... Tayyareci Smithin uçuşu Avingaon, 24 (A.A) — Cenubi Amerikalı tayyareci Victor Si hariç bir yere uğramaksızın Ingik teredeki Croydon tayyare karar- gâhına uçmak üzere bu sabah saat 6,45 de buradan hareket etmiştir. Aşı istasyonları İstasyonlar. bugünden itibaren çalışmıya başlıyor Sihhiye vekâleti, stanbul sıhbi- ye müdürlüğüne (1 yaşından 12 yaşma kadar olan çocukların aşılanmaları için bazı aşı istas- yonları açılmasını — emretmiştir. Bu aşı istasyonlarına götürüle- cek çocukların kazıla tutulmağa is- tidadı olup olmadığı anlaşılmak üzere ciltleri üzerinde ufak bir aşı yapılacak ve ondan sonra asıl aşı tatbik edilecektir. Aşılar birer hafta fasıla ile dört defa meccanen yapılacaktır. “Aşı istasyonları bugünden iti- baren faaliyete © geçeceklerdir. istasyonlara müracaat edilecektir. | İstasyonlar şunlardır: : Beyazıt nahiye mer- dedir. AE yi çocukları bakamevinde. Eyip belediye dairesinde. Beyoğlu: Belediye başbekimliği İkamalamlE beyi Me dir) Kasım paşa belediye daire- mektep | sinde, Beşiktaş: Akaretlerde süt ve mektep çocukları dispanserinde. Kadıköy: Mühürdar caddesinde Belediye dispanserinde, Üsküdar: Açıktürbe'de süt ve mektep çocukları dispanserinde, çBalrköyt Belediye başbekimli © Sarıyer Belediye başbekimi- Zinde, Beykoz: Belediye başhekimi | Her gün saat İ4 ten 16 arasında | Gelini Büyük milli roman Viyolet, ayakları yerden kesil- dikten sonra, koca eüssesile ha- yada uçtu; çömelerek siper alan Tayyar beyin balâsına, olanca kuvvetile düştü. Masanın üstündeki rakılar ve mezeler, köşe dolabının merme- rindeki boş şişeler ve tabaklar, bepsi şangır şungur aşağıya tuzla buz. Tayyar; — Sayım suyum yok; b. suk. Diye uğuna uğuna başını kaşırken, yere kıç üstü serilmiş olan ma- dam, topaç gibi bir kaç kere fırıl fal döndü, Uçuruma düşer ken can bevlile kolunu uzatan bir kazazede gibi, son bir hamle ile bir daha ileri atıldı. ve Cev det efendinin pantalonunun keme- rine yapıştı. Kerpeten gil sımsıkı yakalamıştı. Şimdi de ağız fora. Iplikçi ka- rının ötesi kaç para eder? Küfürün, her lisandan, su katıl- mamışı — Sakramentel, Sale Cachonl. hayvan (heri Gabigi | gılmanis Gamitol... Herkes, köşe bucağa ; sinmiş, kuyruğu alta almıştı İşkilli şey dingilder derler ya, Hepsinin eli ayağı bırak- mış, yürekleri hezar yaprağı gibi itriyor. Başta Kandilzade olmak ü bütün harp zenginlerinin son gün lerini yaşadıkları muhakkaktı, Çünkü gazeteler, barbin enca- ma erdiğini, sulhun emri vaki baline geldiğini yazıyorlar, harp careti ve yeni zenginler aleyhine de sütunlar dolduruyorlardı. O. günlerde, Istanbulun aşağı yukarı allak bullaktı. Bu sebeple, deme adamda, ağız açacak, söz söyliyecek kuvvet yoktu. İşe, bütün davetliler de agâh- dı. Kandilzade ve emsali, son kozlarını oynayorlar. Herkesden evvel, Kandil zade ortadan sıvışmıştı. Küşif Beyle Cezmi bey, karga- şalıktan istifade ederek, sırra kadem basarlarken, kısa boylu, çiçek bozuğu Remzi bey, baygın- lıklar. geçiren Kâniye hanımın kolunu kavrayarak, dışarıyı boy- lamış, gazelhan Macit ve Seyit beyler de, kapının önünde otur- dukları için, ilk patırdıda göz- den nihan olmuşlardı. Benli Leman hanım, etinden et kesiliyormuş gibi: (can kurtar ran yok mu?) diye | bağırıyo: Firdevs hanın: (Mahalleli, bekçi, imdada yetişinİ. Galiba, deli ispitalyası boşandıl) diye cınğır cıngır bağırıyordu. Evin yarı vefadarı Sadık bey de görünürde yoktu. Madam Sera, masanın altına girmiş, hem zangır zangır titreyor, hemde yerdeki havyar tabağını parmak- yordu. Madam Viyolet, koltuğun üs- #üne bir pösteki gibi yayılan Cevdet — efendinin. pantalonuna parmaklarile Porka mizer- is, ikin Yeçime deva kanl ihya eden Ke muntahiz ellba taraından terlip edilmiştir. Muharriri: Sermet Muhtar ri — Bu şişman bakkal tulumunda neler r, nel benim domuz gibi) energie var. | Susma, çabuk çabuk cevap iste yoğum, burada senin ne iş var? Kokotlar arasında keyik çatıyoğ” sun, Hört, yapıyoğuun 7 Cevdet efendi, bittabi duvar. — Ökez gidem; İşimiyeğ Sun?. Ben senin par concenfinnel anin ii? Dr e yapmadık?.. Benim gibi fidele karının üzerine ne trahison bu, ne erime bu? Bu nasıl örgernis, Pürlkya Cevdet Agopla Takuk, sol köşede duran ii kolluğun aykassıtlıki boşluğa sinerek çömelmişler, ka- Jaycı körüğü gibi nefes alıy.rlardı. rep, Yere bağıl köp bei dini gizlemek istiyor fakat kar- 'nının mani olmasından buna mu- vaffak olamıyor, çömelmiş va- ziyette koca vücudünü de tuta- muyor, Taksken üstüne abune yordu. Takukun hali daha berbat, Onun tahammölü büsbütün ke- elime. “O. om e Hamdise, kbt diye kendini yere verecekti Bereket versin, azğın madamın saki malla Bu sefer, Cevdet efendinin göğsünden yakalamış, gömleğinin önünü avucuna geçirmiş, çekiştir- iğsi çekini — Alçak adam, kaldırın karr ları karşısında ay çiçek gibi açılı yoğdun; karga gibi ötüyoğdun, e şimdi taştan stafae oldun yoksam bronzdan monument? Alaminüt cevap bekliyoğum, crocodile kadar ağim vağı kapama, hikenli göylel Mevlutzade, hâlâ külçe, madam ise makine: Bön de pa yapm biliyoğ. atm çok iyi biyeğ. GEL bi erkekler yanıma alayım, Jasmin gibi gençlerle beraber deyim, çok tatlı vakit geçire- yim... Amma niçin yapmam? Çünki fidelite tarıyoğum da ondan... Artık sen yaptı, ben de yapacak! istersin şimdi koşayım, 20 yaşında, kukla gibi bir deli kanlı koluma abp getireyim?.. asıla asıla, yaygarada idi: “Agop, bu toz — Viyolet, şimdiye kadar ah- | meselenin iç yüz mak karı olmadı da 33 yaşında | yamamıştı. budalık olacak? Ben kaz dı (Arkası var) Nörasteni, zallyet ve — K Chlorose SIROP DESCHIENS, PARıs