29 Şubat 1932 42 yaşında bir büyük baba: Saint Granier.. Genç âşık rolü yaparken torununun doğduğunu haber verdiler Paris 12 (Hususi) — Büyükbaba denilince es'ilen ak sakallı ibti- yarlar hatıra gelirdi. Şimdi sakal olmadığı için kır saçlı matruş büyükbabalar var. Fakat genç büyükbabalar da pek çoktur. Bunlar arasında rökoru kıran biri varma o da meşhur fransız artislerinden Sain Granierdir. Geçen gün Joinville stüdyola- rında yirmi beş yaşında bir genç rolünü yaparken, Saint-Granierye oğlunun bir kızı dünyaya geldiğini bildirmişler, ve büyük babalığını tebrik etmişlerdir. Saint - Granier bu haberden çok sevinmiş ve kendisile fil» çeviren ve orada hazır bulunan diğer ar- tistlere izahat vermiştir: — Bizim ailede pek genç ev- lenmek bir ananedir. Ben 27 mayıs 1890 senesinde doğdum. Gazinolarda şarkı söyliyerek ha- yatımı kazanmağa başlamıştım. Pariste ilk defa 1912 senesinde ( Porc Epic ) gazinosunda şarkı söylediğim zaman oğlum Jean iki yaşında idi, bende yirmi iki ya- gına basmıştım. Bugün oğlun 21 yaşında baba oldun, ben de 41 yaşında büyük baba oldum, Sant - Granier şarkı söyliyerek şöhret bulmuştur. Ve yavaş vavaş terakki ederek Mis- tinguetle beraber Casino de Parisde şarkı söylemiştir. Saint Granier şarkı söylediği gibi iyi bir aktördür de... Kendi yazdığı birer perdelik komedileri oynamakla da şöhret bulmuştur. Harbi umumiden sonra gayet kısa komik (filimler çevirerek si- nema âlemine karışmıştı. Fakat asıl sesli filimde şöhreti artmıştır. Çevirdiği filimler arasında (yaşasın hakikat) (Şekerim ) filimleri en Saint Granler yeni çevirdiği filimde Saint Granier “Yaşasın hakikat,, filminde kadın kıyafetinde çok beğenilenleridir. Margerit Mo- reno ile de bir çok kısa kome- diler çevirmiştir. Şimdi ( Avec | assurance) filmini çevirmektedir. Saint - Granier boş kaldığı vakitler mimarlıkla vakit geçirir. Evinde kendisine büyük bir atölye yaptırmıştır, orada saatlerce pro- jeler yapmakla uğraşır. Tiyatro ve sinema heyatından usanıpta çekildiyi zaman hayatını mimar- lıkla kazanabileceyini iddia etmek- tedir. Paris civarında villasının plân- larını kendisi yapmış ve inşaatına nezaret etmiştir. Saint Graniernin oğlu Jean Granier de sinema artistliğine heves etmiş ve filim çevirmeğe başlamıştır. Sinema haberleri # Lilian Haid (iki kocalı) isimli bir operette başrolü almış- tır. Ayni filmde Puffi, Lüsi Eşgliş, Söke Sakal ve Ralf Artur Roberts vardır. k Fransız komik mugannile- rinden Bah da nihayet filim yap- mıya karar vermiştir. Bab, Milton tarzında bir komiktir ve operet- lerde çok muvaffak olmaktadır. » Greta garbo, MataHari filmi bitince “Büyük otel, isminde bir filim çevirmeke başlayacaktır. Bu filim Alman mubarrirlerinden Vicky Baumun romanından alın- mıştır. Grata, eserdeki Rus dan- söz rolünü yapacaktır. | Bu hafta Gloryâ sinemasında Mustafa filmi (gösterilmektedir. Mustafa ilk Sovyet sesli filmidir. Mevzuu şudur: N 1923 senesi. Moskovada çocuk- lardan mürekkep bir hırsız çetesi vardır. Bu serseri çocukların ba- şında Mustafa isminde bir küçük haylaz var.. Bunlardan pek bizar olan zabıta takibata girişiyor ve 1000 serseri çocuğu yakalamağa muvaffak oluyor.. Genç muallim- lerden Serzegev bu çocukları cezasız nasihatla iyiliğe sevk et- mek istiyor. Bin çocuga tenha bir manastır binasında muhtelif san- atler öğretiyor ve onları yola getiriyor. Bilhassa Mustafa iyi bir delikanlı oluyor. Genç mual- limler yeni yeni yetişen delikan- lılar için bir fabrika açıyor ve iş bulmak için kendisi şehre gidiyor. Bu sırada büyük bir hırsız çetesi çocukları kandırmağa onları tekrar serseri yapmağa uğraşıyor. Bu çetenin başında da Fomka isminde bir katil vardır. Genç muallim köyle şehir arasinda bir şimendifer yolu yapmak vazifesini üstüne alarak fabrikaya dönüyor. Ve çocuklar şimendifer yolunu yapmağa başlıyorlar. Ancak bu esnada hırsız çetesini (omüte- madiyen çocuklarla uğraşmakta, adeta onları hırsız olmaları için tehdit etmektedir. Fakat Mustafa ve arkadaşlarıda hırsızlara karşı cephe almışlardır. o Mustafanın sayesinde hiç bir çocuk hırsız çetesine iltihak etmiyor. Uzun bir çalışmadan sonra trenyolu yapı- liyor. Fakat resmi küşat günü katil Fomka Mustafayı öldürüyor. Xx Londrada yeni bir sinema filim şirketi teşekkül (etmiştir. Yeni şirketin ismi British European Corporation dir. 4 Pariste Paramunt stüdyola- rında deniz mahkümlari isminde bir filim çevrilecektir. Flimin baş artistleri Yedanne Helbling, Themy Bourdel d 80 dakikada devri &izm tilminden kir sahne : ea, ANN eğ e vray am Sahife 7 , son e filmi Seksen dakikada devri > Filimden bir sahne : Meşhur sinema artisti Douglas Fayerbanks geçende uzun bir devri alem seyahatı yapmıştı. Douglas bu seyahat esnasında Çine, Hir- distana, Mısra uğramış, bilhassa Hindistanda bir kaç hafta av arkasında koşmuştu. Sinema artisti filler üzerinde kaplan avlamış, ormanlarda vahşi hayvanlar pe- şinde koşmuştu. Duglas buradan Avrupaya gel- miş, bir müddet de Avrupada kaldıktan sonra geçende Amerikaya dönmüştür. Duglas seyahate çıkdığı zaman yanına bir sahne vazii, bir sinema âlem gös 7 teriliyor # ei 5 Duglas av beklerken operatörü almıştı. Bunlar kendi- sinin uğradığı yerlerde bir çok filimlerini çekmişler, avları da filme almışlardır. Sahne vazii bazı vakalarda ilâve ederek bu hakiki sahneleri büyük bir filim haline koymuştur. Filmin ismi “Seksen dakikada devri alem,,dir. Filim Amerikada göste- rilmiş ve beğenilmiştir. Yakında Avrupada da gösterilecektir. Filimde bilhassa av sahneleri çok canlı ve heyecanlıdır. Burada geçirilen tehlikeler , Kaplanların kücümu gibi sahneler vardır. Bir dakika istiranat