Sahife 6 —— — 4 Nisan 1931 Sahife 6 Akşam Tarihi roman fefrikamız: 96 S Nisan (081 1931 Deniz faciası 'T Deliler Saltanatı | |ll TELLi HASEKİ Yazan : İskender Fahrettin Hamza, Cinci Hocayi öldürmedi.. Evine seldiği zaman pencerenin kafeslerinden en ufak bir mum ziyası bile sızmıyordu... er susmuştu. Cinci Hoci feryadı, Aşık Garibin ii sözünü ui “Su Or. su yolunda kırılır!,, Aşık , bir adamın, diğer birini öldürmesine tahammül ede- ünün bi- rinde ayni akibete uğrıyacağını söylerdi. Cinci Hoca fena, müfsit ve za- lim bir adamdı.. Fakat, Hamzaya Söğe hakkındaki söyledikleri hiç yalan ve haksız değildi. Öğkyel Bi Hocayı devlet Hamza, onu na- 21 rekli Adam öldürmek ii m padi- mn indirenlerin hep- kesilmedik adam kalmıyacaktı! inci Hoca — Beni rini a oğul! Diye — rırken, Hamza, elini palasında; nam fazla bir şey sağl kapıyı kapa- yıp çı AA e, irice hiç bir şeye karar Ne yapacaktı.? eliğ seçki Cinci Hoca, Hamzaya, Nüru- hayatın eli mir. bahset- mişti, Hoca ne demek istiyordu ?! Nüruhayatın OHamzaya karşı ik (o göstermesine imkân a vardı? Hamza Akdenizde korsanlık üruhayat O aylarca se çektiği e döndüğü zaman, Nüru- dini ai için: — Onparasız geldim... mersi Hamza, o gün, karısının kendi- sine verdiği cevabı hatırladı: “— Sen sağ ol arslanım! Ben para künü bir kadın olsaydım, saraydaki ihtişam ve debdebeyi Kk seninle beraber buraya kaçmazdım!,, eci bir yoksuzluk ve mahru- kocası karşı yal sedekminizlikiz itham eliz bilirdi? Akbıyığa doğru yürüdü. Bağa isticvap ederek : beni sahiden seviyor musun Diye yi Hamza kararı e za- man kemik güliyo: viyorum | ,, iz ina- Ak mıyım ? İnanmalı mıyım ? yürüyen anl ar Sultan | İbrahimi, mi Kösem Sultanı Sofu Mehm aşayı, Hailenin ras hasılı herkesi ve herşeyi unut- muştu. a, zaten fazla itimadı Kadın. olmiyan rig cem Nüruha- yata inanmak, onun sevğisinden, sadakat ve merbutiy einen şüp- he etmemek istiyordu. elini İn a boyamadığı ön Ham inci Hocanın diz. ki kanlar ve ipekli kumaşla- rın, muhteris bir kadının arzula- rını Si mine kâfi geleceğini zan- nediyord Eve dündüğü zaman akşam olmi imuştu. Hamza, bahçe oynan içe- riye Şrek, > kararmıştı. Hocanın Ebi Bi mum ziyası haykırdı: (Arkası var) a, evi! ve yüksek sesle — Nüruhayat! Neden azalmış? Almanlar eskisine nazaran az tütün içiyorlar manya'ya olan tütün ir iştik. caret odası bunun sebepleri sr alâkadar daire- lere bir rap or Krea Bu raporda deni “Almanya” e. ia sarfiyatı eskisine nazaran rm Bunun sebebi hükümetin tütün vergile- rini eti Tütün vergisi arttığı halde fabrikalar sigara Ji 9 sigara koymuşlardır. Bu vaziyet karşısında tütün sarfiyatı azal- mıştır. 2 tüccar motörde nasıl katledilmiş ? Motörün makinistinin şayanı dikkat i ifadesi Bir ay evvel Sİ Olman kap- tanın tal idaresinde bulunan bir zmir limanından kalkmış ve içindeki iki yolcu körfez ha- sizl katledilmişti. Çok derin tetkikler — bu hadisede mazmun olar: sman kaptan yakalanmış ve isa muhakeme- karar verilmiştir. eçen pazartesi günü İzmir ağır nde bu davanın ii Bu celsede yalnız motör maki- nisti İsmail efendi dinlenmiştir. Bu efendi iyim dikkat olan ifa- desinde dedi —“ Ha pen ve on birde yol- bei Motörümüzde iki tüccar bulunuyordu. Gym devam eder- en, Osman ve Recep kaptanlar mutabık kaldılar ve paraları çok olduklarını anladıkları bu yolcu- ları öldürmek ii istediler; Motörle Tuzla açıklarında iken k ani olarak bu iki Osman kaptan yolcuyu katletti. Paralarını aldı e İlerin bii cesetlerini bir çuval i . koyarak ve motö rün bodrumunda bulunan taşları da çuvala bezli arak denize attı. Mer belki Recep tarafından ihbar korkusile onu da diğer ni silâhla öldürdü. Peki seni niye oldürmedi ? — Makinistim, beni de öldürse idi motörü kim hareket ettirecekti, tabii he öldürmedi. e hükümete haber ver- di n 2 — Hasta oldum bilâhara haber verdim. Bu şahidin e a hadiseyi gizlemek Osmi kaptandan elli lira ğin itiraf ettiği halde mahkemede bu ciheti söylemediği ürtlikiç ve kendi- sinden istizah edildiği “Evet parayı aldım. Re söyle- mezi yi demişti — |Maznuna| ülliie ne K zaman ysk — Met bin liradan fazla ai li iddia edilen az bir para için motörü batırmağa ve kendimi e kadar budala değilim Bazı sn gelmemişti. Bun- ların da İN karar verilerek muhakeme on beş gün sonraya talik Keme )) Her akşam j bir hikâye Bir şairin diibeti İ © Muharriri: Cami ( — Ke erde ekteye uğruyan aşk Sahne, bir perişan odayı gösterir Birinci p air — Ah! Vah! Heyhat! Efsus! Maşukam manasız, sersem fakat zengin bir ibtiyarla evle- niyor. Aşkımız meri İlham Perisi — Şay bası evlenmenize rıza ee artı ben elinden yakayı sıyıracaktım! Şair — | Zehrihantile: | Evet, perii ilhamın! Artık azat edecektim. ei Sevgilisi — | İçeri gire- ra 2 a Manasız, ihtiyarla seni serse engin bir evlendiiyorlar beni! Şair — Biliyorum... Biliyoru, Şairin sevgilisi — Biliyorsun da hâlâ beni onun elinden kurtarma| için bir tedbir düşünemedin mi? Şair — Aman, ne diyorsun, sevgilim? ei birşey düşüne- bilirler mi? Şairin sevgilisi — Düşün ler mi?... Öyleyse, şiirlerini düşün- meden nasıl ME Gayet emez- air — Gayet 1 perisi kulaklarıma telde onlar da yazar... Şairler, ilham perisin- den akıl işim iel yapamazlar. Beni em lâzım gelen tedbiri yi ei san, ilham perime sor; kulağına fısıldasın! Şairin sevgilisi — (Ilham p. sine yaklaşır. Kulağını ona verir. Peri, e e birşeyler e ar.| A e güzel fikir. | Kı fikri tatbik i için derhal dışarı erd İkinci perde eri- Kız razı oluyor Sahne, zengin bir kâşaneyi temsil eder. Kızın babası — ei Karı- m! Söyle bakalım! Kızımız, ei fa kat ihtiyar ve manasız bir herifle evlenmek tarafına hâlâ kayık yanaştırmıyor mu? ızın annesi — e oldu, ko- cacığım! İşte geliyo, sevgilisi — Ea geçtim. manasız herifin karısı olmağa rıza gösteriyorum. ızın Babası — Bravo! İşte müs- takbel zevcin de odada içeri girdi. Leri yeni giren zengin fakat sizinle > fakat Vi ve manasız herif — Aman ne saadet! Şairin sevgilisi — Lâkın bir şartım var. Şimal memleketlerin- den Groenland'da evleneceğiz. >. Ik sie gecemizi orada geçire- ceğiz. üçüncü perde Oldüren aşk Sahne , şairin. odasında cereyan eder ham Perisi — Haydi, yağlı saçlarına kirli tırnaklı parmak- larını geçir. Kulağına güzel sözler söyler söyliyeceğim, şair! Şair — Bırak Allahını seversen! Keyfim yok... Sevgilim gideli altı ay oldu. Hâlâ gelmedi. Mutlaka beni unutmuştur. Şairin Sevgilisi rek:) Hayır, işte... — İçeri ggire- unutmadım ; eli im de, nihayet, zengin fakat EY ve manasız adam? Şairin sevgilisi — Öldü. air — Yarabbi! Bir cinayet mi işledin ksa? ilisi — Hayır! İlk enland' da çi air — Groenland'da imi Sebep Bundan ne çıkar Şairin sevgilisi — O fikri, bana senin ilham perin verdi. Malüm ya: En şimaldeki memleketlerden iri olan Groenland'da altı ay” gece" altı ay gündüz olur. Zengin fakat ihtiyar ve manasız kocam, süreksiz altı ay süren bir zifaf Eğ a gecesine nasıl tahammül eder? Öldül Nâkili: (Va Milyonerin vasiyeti Amerika Reisicumhuru zevcelerine para bıraktı çen ay Pariste M. Vilyam Freeman isminde Amerikalı bir vetinin büyük bir kısmını hayır cemiyetlerine vasiyet etmiştir. u arada, her sene verilmek üzere, 12,01 r da Amerika Reisicumhurnun zevcesine brak- ni M. Freeman vasiyetnamesinde: erika heri Kr hu adam Herbert Hoover dolar alacaktır. Tefrika numarası: 3 m Kalbimin Kadını Yazan : Hikmet Feridun iki tefrikanın hülâsası erit im en iyi arkadaşımdır. Onun karısı Semiha da hem akraba dır, hem de eskiden nim -karımdı. vrüpadan geldiğim zaman Ferit, Semi: , Semiha kardeşi Fahamet i karşılayorlar. o Şimdi oFahametin spor otomobili ile apartımana el Z ritle Semiha arkadan başka bir mobille geliyorlar. Zi ele bir kadeh ve roman dovana © li; metin yüzüne rh alaylı eee Fahamet kızdı: hınzır herif e Bayağı Za pekime dokun Dur r geçeyim de özeli. Otomobile yol verdi, bir virajı di am az sonra yanımızdan geçe i EE baş döndürücü ime başladı.. Sa- atte 50 gidiyo — Nasıl abi Nedim ağa Enfes.. — Saatte 20 den fazlası yasak- tır amma, o bize göre değ az geç Fabamet bil Jak likeli yarıştan.. — Kk iriiyol musun?.. — Yooo: — Hani İstanbula geldiğim gün benim yüzümden bir kazaya kur- ban gidersen, a çok ağlar. Bu sözü vi geklim Hakikaten miz epi tehlikeli idi.. ee dekoru bile görmenin imkânı yol Harbiyeye (yaklaşırken yarış eden otomobili geçi sz Fakat bu esnada önü iki belediye memuru çıktı.. Otomobili durdurdular... Belediye memur- an biri geldi, Fahametin sürat saatine baktı.. Fakat hayret saat 20 kilsmetoyu) gösteriyordu... Bir az evvel vr ağ ile geçen otomobilin saatinin 20 yazması memuru nimel bei düşür- dü.. Fakat Fahamet gümüş ta- bakasını çıkarıp memur efendiye ir ve uzattı, bir tane de kendisi aldı... iz de benim ni Yalı bari... Dedi.. Memur bu selek tavurlu genç kıza - ai ba: şka dünyanın rene imiş gibi - garip garip bakıyordu. kat siya” daklarnn arasında ağzını uzattı. Arter” a titreyerek li ME yaktı.. Ve ayılırken selâm erdi.. Memi devam ettik. mi saatin 20 kilo- de örler bu dir istedikleri rakkamı yazdırıyorlar im ağabey.. S: Nedim ağabey.. Sen ne diyorsun? Ben de surat saatleri için bir ille buldum.. Bak şimdi sürati ona indireyim mi?.. Böyle Elemek direksiyonun alda bir kücük demire elile basi 0 aatteki rakam ona düştü. Az gittik, uz gittik, eri bir abii önünde urduk.. Evvelâ indi bana kapıyı açtı. Nazik bir şoför tavrı ile elimden tutarak beni indirdi.. Apartımana irdi > — Onlar şimdi kim bilir nere- dedirler?. İşler bizim alık şoföre aldı ise vay erine.. İçeriye girer girmez ellerindeki üni büyük kaba ingiliz podesüedi eldivenlerini çıkarıp bir köşeye fırlattı... e Mendilini | çıkarırken cebinden: — Pat!... Diye yere bir şey düştü... ener yağa bir brovnil ağa bey.. rt. yama 25 şe çıkamadım — Amma garip merak Fahamet. Benim bildiğim genç kızlar BL aileler içinde uda, biraz zengin ningleri değil, küçük sedef saplı revolver- leri kullanırlar. o (Mabadi var) ea EE