Akşam ———— — Tariht roman tefrikamız: 95 ier | Deliler Saltanatı | 2 Nisan 1931 TELLİ ELİA SİRİ Yazan : İskender Fahrettin Çinci Hoca, zındanda, Hamzaya yalvarıyordu: “6it, intikamını, seni aldatan kadınlardan al..I Beni öldürüp ne yapacaksın?,, Nüruhayat, emeline muvai için, kütüpha; fazla .. Dağlı Hasan, tahmin vakitten evvel, o avdet amzanın karısı, cariyelerin Dilsizle birlikte kaçtıklarını söy- ledi: rüyorsunuz ya, dedi, her kes Görü; > Vakit geçirmeden işimizi bitirip derhal ole çıkalım | Yedikule zındanında... Cinci Hoca Zındanda karşı karşıya oturu- yorlardı. Cinci Hoca, Hamzanın, zndana ne maksatla geldiğini ıştı atın e Âşık yaktın..! Ocaklar lie Padişah me düşmeseydi, daha neler yapacak, ne hanümanlar söndüre- cektin, değil mi? Cinci , beklemediği bu hakaret karşısında, (birdenbire şaşaladı.. Hamzanın şakası yoktu; « zındana meç ag yk lamza gibi urucu bir gıbı delikanlı ile ke imkân mı om nın gözleri dönmüştü: — çeri üç aydan beri neden İreinde hapsettin?.. - dedi - Benim onu ne kadar sevdiğimi bilmiyor muydun? Bütün bu sergüzeştlere bep onun için atıldığımı, sen, her- Ke - sa halde, karımı elim mağa nasıl cesaret gös- terebildin? Şimdi, seni, burada parçalamak, ini için bir vazife oldu.. Boynunu uzat. melün sibirbazl Cinci Hoca, Hamzanın elinden keki için, bütün cesaret ve ak van toplıyarak cevap — Filan) Ben bu kadar ağır cezaya an hak değilim. Gerçe hüküm . İstediğini yapabi- ei Şi sana karşı istimal nin vicdanında başka - Eğ meri yok. Bu intikamı bsn- inn ereb için alacaksan, olsa - itiraf ie im ki, ie (Elmalı ) da BE gelince mel icn ni Kocasından et eden böyle bir İlan ve Pali kadar güzel bir kadını himaye etmez miydin ? amzanın damarları gerildi. Hocayı yerden kaldırdı.. Dikkatle yüzüne baktı: — mu söyliyorsun? Nü- ruhayat benden bıkmış mı dedin? Cinci Hoca, başucunda dolaşan Azrailin bir adım geri çekildiğini altına gömülen ufacık gözlerini ikmeken dikti. Zaten, kadından ne ni yorsun , oğul adın görünce ve şarabi içince, Kalbini kalbinin içini gös- terse, ondan derhal tiksinir ve kaçarsın | “Hamzanın eli palasında.. başı önünde. Hocayı dinliyordu : — Başını dinlendirmek ve hu- zuru kalp ile yaşamak istersen, bir müddet kadınlardan kaç... Yalnız yaşa..! Kendikendinle yaşa! Para biriktir.. Altınla yaşa şeref ve şöhret satın all Şarap iç.. Bir kadın değil, bin kadın, gül yüzü- nü ayağının tozuna sürsün, dizinin dinde sürüni e sen onları evme.. Onlara esir m Hamza! — dünyada paradan ve şaraptan daha tatli - ie Git, ibtirasını onlarda tatmin et... İnti- amını, seni aldatan kadınlardan al! Beni öldürüp ne e (Arkası var) AKŞAM Beşinci Zengin Altın Piyangosu Gazetemiz tarafından tertip edilen Beşinci Altın ye a iştirak etmek için izin baş tara fında neşrettiğimiz kuponlardan 40 tanesini sıra ile biriktirmiş olmak ve aşağıdaki şartları ifa etmek zımdır wi - Biriktirilen 40 kupon 14 Nisan salı ear er esi günü 0d kadar numara verilir. tlerin (o haricinde ani memurunu (bulamazlar. yangoya bu ara ile iştirak edildiği için iyi Keskliek lâzımdır. - Eksik ponlar olursa beheri için beş kuruş verilir. erlerinde İdare ve bizzat gele- enler posta ile şeraiti dairesinde gönderir ler. Kuponları İstanbul'dan e t n gönderenler bize a zarfların arkasına kendi in yazmakla beraber içerisine erleri kendi adresine yazılmış ve posta ulu ile ani Kaplamalı bir zarf koymalıdırlar, Eksik kupon- ları vatsa beheri için beş a in posta pulu ilâve etmelidirler. ların niha; e 25 Nisan ki günü Saat beşe kadar elimize vasıl olması kin e postaya veril mesi gp 6 - takim Kupon gönde- Yep in lığa mahal kalmamak - Üzerleri yazılmış ve pullan- ış zarf göl 'miyenlere mumara şönderilmez. 8 - Eksik kuponları ii 5 ilâve İn: yenlere numara veril Amerikanın marşı Eski bir hava marş olarak kabul edildi am een birliğinin isi, mebusan meclisinin bir Yarak kabul etmiştir Şimdi Reisicumhur “Hoov. NE tasdikine arzolunan bu kanun ile “yıldızlı ak,, marşı, eri a cumhu- YEK birliği için milli marş arak kabul olunmaktadır. nısfından kalmıştır. esteye göre bir şiir 19 uncu başlarında Baltimorlu # al İri avukat tara- ra bestelen Her akşam | bir hikâye | 8 beş arkadaşız: az Ali, Sin Hüs. Bendeniz Ah Bir gen peh Her gün: Telefon. Sevgilim bana telefon eder. lay saat şıkırdım sohbet konuşuru — Nana cicim? — İyiyim nonoşum. İlk... İ Derken ei ndim, rime sl Mehmet, il a — Beyoğlu. Çift iki, çift iki, çift iki... Selma Hamfendi orda- lar mı? Sen misin Selma'cığım? Sen misin canımın içi?.. E, peki, ne zaman seninle... İlb... İlh... Bu muhavere de, böyle uzar durur. Az sonra, telefon nöbeti, Ali'ye gelmiştir. Esasen, onun da saati muayyen! 11,5 dedin miydi, ina si, saniye sektirmez alimallah! tiye, ler ni öte yanından der ki: — Ali" ciğim! Haydi. gel baka- Ben de tar. im ve gibi, ver vi | > izini Bir saat air al Ee ver külâk.. Benzi azıcık sararıp sol- ———— öpüşmekten k bir ruj izi ğ ir hâlde, döner gene idarehan, Bu er “Haan telefonla ko- , kiii ır. e gar: Kuzum, -arşıki evden ne ölme Hasan'ın bir tek sevgilisi yok- tur. > gn çiçekten çiçeğe konar kâr: hk Marika'ya m alan e gün köfte- ğı Roza'ya, daha ertesi ye Rebeka' ya, e daha ertesi gün doktorun hizmetçisi Agavni'ye. İçimizde, telefonla muhaberatı âşıkane, istifade etmiyen sade Hüseyin rü Ne an ahizeyi eline alsa, emin olabilirsiniz ki, iş hususunda konuşacaktır. Meselâ: — Allol im çuvallarını rıh- tımdan aldırttınız mı? Yahut: — Allo! Şu faturanın bedelini FAY, 7 li İ lütfen tesviye buyurun! İlb... İh... Hilalin, münhasıran işile gücile meşgul bir delikanlıdır. Vaktini işten başka e sarfetmez, alniz bir ile: Biz tı Sela g mu: all bu- lunu: ei masasından başını kal- ırır. Sözlerimize kulak kabartır, İçini hazin hazin e, biz, İşime ritemadiyesi alay ederiz: — Yuh ge Hüseyin! Amma da utangaç pısırık herifsin bel Otuzuna geldin, hâlâ bel e mikağığağ, sim Yahu bu senin 1 bendine” a sevgili bi Bizim böyle er üç inme alay- r. Kızar, sesini sıkaramaz Düşünce içinde pu ei emi bir gün, ida- ehe kapısından içeri, sahte mi, sahici mi belli olmıyan bi. neş'eyle girdi: — Heh heeyt! - dedi. - Benim artık. başla — İki ift dört, , gift dal Hay din ğı İki çift dört, çif dört, çift dört!... Bonjur Melâhat'cığım! Ah, dün gece beni e mesut ettin! Seninle bugün g Bu esnada: — Cırrrr. yl... — Aaaa... Telefon çaldı. Meğer, Hüseyin, ahizeyi kula- ka m a iy ? e bir m vereye girişmiş... 2 Onurunu tarmak için... a mahvoldu oğ- lan: Diger taraftan bizi aramışlar. Zi çal Ni ( Hikâyeci ) Belçika eski alman paralarını imha ediyor Belçika bankasında 1919 sene- sinden beri mahfuz bulunan 7 milyar mark Taymetndei eski alman kâğıt paral cektir. Bu kadar ağırlığındadır. Profesör Einstein Amerika yerlilerinin kabile reisi Geçenlerde Profesör Einstein , ismindeki Amerika yerli taraça şeklindeki Bu vesile edile- para 24 ton Einsteine yük la e ve 2 ib yem verilmiştir. Tetfrika numarasi: 2 : Hikmet dee Dünkü ie hülâs, i aiklöniimdir. em akrabam: or ri ği ki U e gi 7 Beni şimdi slk ille evlerine mii T otomobil içindeyiz. — Bu alen kadın eskiden enim karım mı idi?. Bu etrafı an karası gözlü kadın eskiden benim karım mi erit ai aklıma itim bir şey gelmiş gibi atıldı: — Ayol siz Üpüşmediniz. Se- lerce birbirlerini görmeyen eski mal böyle soğuk soğuk mu şılaşırlar.. Öpüşün b haydi.. Hakikaten bizim (öpüşmemiz Eş değil, öpüşmememiz gayri tabii di. ben, ne Semiha pan cesaret edemiyorduk. Ferit ereddüdümüzü görünce yarı ciddi v- şaka: — Eğer öplşmezseniz hâlâ izin ağ sfiğemeai kail Dedi, ki yaklaştırdığım zaman rinin hafifçe sözüldüğünü gr ettim.. Tam Semihayı öpeceğim sırada iy ağ yü bir arsıntı ile müze kapalı bir spor el slm Ferit: — Fahamet sai e Spor otomobilini uz: erke tavurlu bir genç “yili ll durdurduktan inden fırladı. Bizim piri inni açtı, Cenubi Amerikalı kovboy tavrı ile elimi Ma sıktı: erhaba Nedim bey.. a pi sene çok uzun bir an.. Yahut ben bunamışım... Bu vü inip benim elimi üçük Fahamet me sonra hem im. üzünde bir güzellik taşıyan iri yarı genç kızın bana; — Nedim bey.. Nedim ağabey.. Demesi bayağı tuhafıma gidiyor- U.s. Fahamet: — Yürü benim ge . Diye beni kolumdan çekti. Feri — Bırak, daha ona doymadık.. k oldu.. Fakat por otomo- biline soktu.. Direksiyonun önüne oturdu.. Son süratle uçuyoruz.. Hani komik filimler Kiye baş döndü- rücü bir surette giden bir otomobil bazen direklere, yi otomobil- lere, kamyonlara çarpmasına ramak kalır.. Hemen hemen aynen öyle gidiyoruz. Karaköyden ağn işaret memuru düdük çaldı.. Fa- kat Fahamet aldırmadı bile.. Hem gidiyoruz, hemde öteden beriden may Fahamet: — Sahi, dedi, sen yorgunsun.. Bir konyak yuvarla.. Benim oto- bilim yarı bar sayılır.. Böyle söyleyerek direksiyonun anında küçük bir kapak açtı, gü- müş bir şişe çıkararak uzattı. Bir GTA Tayan A m. yaktı, bir sigarada bana ver Bir elile Mn Aanlanıyağı bir elile sigara Yüzünde yak.. İde bütün meşgalesi.. diğin zaman sakın baldızıma ia yapmağa kalkma.. Çünkü metin hayatında hiç bir erkeğin, hiç bir eşin yeri yok.., — Ne nine oceun Nedim — Bir konyak ta bana ver. Sana zahm Küçük pi kadehi doldurur uzattım.. Bir yudumda çekti.. ATUN DE Zr (Mabadi var ) man aram