15 Ağustos 1930 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6
Tarihi roman tefrikamız: 131 BİZANSIN SON GÜNLERİ İSTANBUL'U Fethinden sonra... Yaz #ilezof (Aristidis)i İstanbul'un muhasarası esnasında Filezofun üç ay zannediyorlardı. ardan gelen bir ses gi zan: İskender Fahreddin Gc #- sonra gönderdiği mektup, ibi - Yalnız rumları d Türkleri de heyecana düşürmüştü. Dirilen filezof Kimdi? » Bugünden fti- oi payidar olmı- yan hiç bir maddeye inanmıyor kendi mevcudiyetime bile, Artık, bütün iman ve kanaatlerimi im; anla ki ben bir hiçimi ,, Aristidis Bu esnada, Haliç sahillerinde, gizli bir mağarada, Bizanslıların meşhur filezoflarından Zristidis in amakta olduğu, , halk arasmda di - herkes (biliyordu ki - İstanbul'un (fethi esnasında yaralanıp ölmüştü Kleopatra bile, bu meşhur filezofun ölüm haberini Sakızda işitmiş ve çok müteessir olmuştu. Aristidis, Bizanslıların en yük- sek ” ve ilim adamlarından biriydi Mi son günlerini yaşarken, İmperator Kostantine Bizans sal- tanatının yıkılacağını ve ai ketin baştan başa östilâya ee Sr önce söyliyen Aris. 0 i Fy ezof Aristid bade ina- nan ve fakat madlrin ilelebet paydar oli ttâ ti m ve dağların bile, EEE zamanla renginin değiştiğini ve hacmının küçüldüğünü iddia ettiği için, nazariyesini kabul etmiyen ve davsımı istihfafla anlar sında kral Kostantin de mevcuttu. Bizanslılar (o Türklerle (O harbe başladıkları zaman, Aristidis'i nler : — Evlâtlarımızı dinsizliğe sev- keden bu adamın vücu ortadan kaldırmalıyız! Diyerek, bir kaç defa üzerine hücum etmişler ve sopalarla ba- şını, gözünü ğe detle dev —— — niye filezof Mendi milleti ruzundan kalmak i için ge düşünmüş Bir ie Haliç sahilinde, me rak Wilâh gizli m ni larından birini, iz İmei Mira ilter yiyecek ve içecek Asridisin in iltica ettiği bu ğer ayı nn başka bilen ir kimse Filezof Arin Türkler İstan- fethettikte: bul'u sonra, il üç ay bu mağai kli dışarı mamıştı. Şehir dahilinde - sükünet ve sayiş diri ettikten sonra, | di tidis, ilk defa olarak, utaşkmdn sokağa sılap arasına karı balk Tayyare Mektuplar bütün me r ücret iktiza eder. Naktiyat ve İhtiyar filezof, o gün, ve era tamamile olduğu: Mer Adi dolaştıktan dl tekrar Haliç'- teki mağarasına döndü. şehrin değişmi ni a sonra, bütün ii düşüncelerini ve en kuvvetli iman- ların değiştirmeğe mecbur olan ihtiyar Bizans fil , kendisini — “ Bu mektubumu ığın zal sakın korkmal Ben henüz öli m; (o kital mukaddesin haber verdiği cennet o Vi cehennem den çok uzak bir âlemdeyim . Sizin bm öldüm, kendi kanaati Fakat, bâtiften Sr “Ne e de m var: yağ gg en yaşiyoru lağıma üfledi: p 5 isek pt in çarptığını senden başka inliki bir kimse var mı ki, yaşıyorum diye öğüniyorsun?! ,, Kulağıma haykıran tal tabiatın ağzı apandı.. şu mağaranın içinde, kalbimin çarptığını (hissettiğim halde, bugünden itibaren, payidar olmiyan hiç bir maddeye inan- miyorum! Hattâ kendi mecudiye- time bile... Artık bütün iman ve kanaatlerimi değiştirdim: Anla- yaşiyı zaman -hatıralarile- aranızda gene yaşiyacak değil m i? Bugüne kadar aramızda yaşıyan Veron lar, £f/la- tun lar, Gm gibi. mayın ki, bu yaşayış mir peşi ufak, çok ufak bir fark var: Bir devirde kalbi iri o akup devir- de ise kalpsiz yaşıyor. Fakat, rü insanın bir madde olduğuna tım.. Ölmiyen, değme bir madde olduğuna kani idim. en imanımı değiştirdim. Hele Bizan. şu kısa zaman zarfında, ir durduracak bir istihale geçirdi- De aşıyorum, sevgili dostlar! ya- şıyorum.. mim di içinde yaşadığ arete gele- | bilirsiniz! ,, DEUTSCHE LUFT HANSA postası vasıtasile seri bir surette emtia nakliyatı ei ie Avru- panın Lu KARA 'MEMLEKETLERİ e e Ve Ni eN 14 de aksi istikamette anali — 10 saattir. ALMANYA İÇİN HAVA POST posta merkezleri Kinin DE ak için munzam Zarfı TAYYARE VASITASİLE - LUFHA| er türlü malümat istihsal için deli acentaya müracaat etmek Aristidis (Mabadi var) a olmak kadar tew tesi gi ae sevk A ların üzerine yemeni vaz'ı muktazidir. Akşam Doktorlukta terakki 110 sene evvel ameliyat nasıl yapılırmış? York şe Brie inşasını başlanan yeni bir hast hanenin Mi , Nev Yor! meş profesör ii nutuk irat ilmiştir. Profesör nütkunda yüz seneden beri tıbbın ne kadar ilerlediğini lat r. Pe > kulla: alât le mevcut ie â hastaların derecei ha- için ba dı pek yenidi, ve te © septik ilâçlar kullami- 2 1865 ii başlarin- kini. Profesör bir zamanlar 7 ameliyatlardan bahsederken hur operatör ruaz Pare b. Ein bir o ameliyatı anlatmı 552 e ei rim asılzadelrinden dük dö Rohan' -angına giren bi ri andı n çıkarmak için bir demirci kıskacı arak mızrağı çekmiş, çıkara- o ul E N- bi © 3 mal aman mec yatırarak ayağını basmış, var kuvveti ile çekmiş, mızrak parçasını Kr fakat dükün ge ezmiştir. Ameliyat bitince, yara temiz- amele pr e merhem sürü- lerek bağlanımıştır. Profesör, bu meliyat esnasında dükü ıztirapları tarif etmiş, ve b klorof: ve eter fari şeyin ne kad kola; yla kayde! ir. Porofesör nutkunun sonunda, ihtimal ki pek fevkalâde buldu. ğunuz bugün yüz sene sonraki doktorlar alimlere pek basit si iptidai görünece- Şini e Sıcak dalga dalgası Amerikada yeniden müthiş sıcaklar başladı Amerikada yeni bir dal giri başlamıştır. Ağuntsun üçüncü e dö Bimer günleri idei Birer çok yı a zü geç- miştir. sıcak kdar e 102 w ve e 110 der e çıkmıştır. öm Temmuz Amerikanın en sıcak ayı idi. Ağustosun da gayet sıcak gitmekte ER ve Çi ze beri yağmur yağmaması, bii sonraki ha evin ara ait tahm inlerin Ameril lerini e ürmüştür. i Telâketten kurtarmak erika riyaseti- müracaatlar ul n güne kadar ağmur yağmıyacal a Misis- Prim ei i yerlerde mezru- atın vaziyeti pek fenalaşacaktır. Nev Ge k'ta derecei hararet 4 osta YI dereceyi bulmuştur. la Her akşam bir hikâye 5 Ağustos 1230 İ Eski aşk Bile ent Bey, on altı sene süren esrar- engiz gayi bubotiu den sonra, Amerika'dan epice zengin olarak, İstanbu ıl'a avdet ediyor; ve arkadaşı Kemal Reşit Bey- den, — diğer malümat meyanında — öğreniyor ki, Şüküfe Belkis H., artık EN Belkis Hanım, Bülend'in terki ar diyar etmesine sebebiyet veren ve Nİ On altı sene evel, zengin ve ihtiyar idi; mi Bır MEŞİN ral inbar ei karısına, Bülent'ten tama- onu aifelece- eng stanbul'dan gitmişti. Belkis'in tesirini, mütaakip silememiştir. muaşakalar Demek Belkis'i gene görecek?. hatıri göreceği me ile berbat miyecek miy. Mazideki e kadın, — altı sene sonra ne hallere gelmiştir acaba?... Bunu kendi er sor mıyordu bie Lâkin, sonra, düşündü ki, cihetçe müsama- hakâr rim “senelerin tabriba- bile: değişi irilmiş olsa bile, rleşmek m şiddetli i su- rette kendisinde hissediyordu. Demek, Şüküfe Belkis, şimdi duldu... Hürdü?... Kendikendin. itiraf dahı elmeden, Bülent, dima- ğımda bir karanlık intikam pilânı hazırlıyordu. Eskiden, Belkis onu istememişti: erçi, (o bizzarure istememek vaziyetine düşmüştü. ba deşürdüğü bu kadın, onun kar- ye ne me kti? emk ami baloya gelirim azizim! dedi. ii Gece yarısına doğru, balo sa- lonlarına girdi. Hemen hiç kimse- yi tammadığı için, epice mütehay- yir ve müteessirdi. Yabancılığını hissediyordu. Ya iğ hi ve danseden Suzan Hanı Reşid'in karısına — ya O aralık bereket, Reşid'e rast- ladı. Reşit, onun kolunu girerek, salonları t teker dolaştırmağa üfenin önünde durdul: — — Birer şampanya içelim, m. Bak dini, imi Hacıbekir zade Ali pi Bey... kaleli değil mi?.. Şu Hanım- efendi, Sadiye Ya p Köşedeki masada, Sabur Sami HAKiKi RADIUM Nişanlanma Feridun kurt beyin nişanlanma erasi: ve aile dostları zurile ei eki apartıman- larmda icra ii tur. Gençn iyi saadet temenni ederiz. Bey, ailesile bereli” oturuyor... Yunus Nadi Beyle Abidin Daver Bey Gimiğiğii Kemal Sali Bey ve Ali Naci Bey, kendilerine yaklaştı: Gazeteciler çan Bedia Muvahhit Hanım. nk sarı saçlı zat, şair Nâzım , Ori si olsun e baloya m. gek mancı Peyami Sefa de sizin Er da gazetecilik e eden Zekeriya Beyle konuşuy sene Sli iri: Şüküfe elbiseli. in altı ede, camm? - diye — egr yahu! Tam önümüzde.. âdeta fenalaştı. Be ni etti. dm, güzellik ve sn in mi o enfesti. ak hatları, eskiye nazaran biraz daha dalğıncaydı; endamda, eh, azıcık bir başkalık vardı yüz, ihtimal, daha toplucay- iyah saçlarım Argı Bölen, e) gene bol bol ag hattâ sun'i renkteki lar, tatlı ve esrarengiz yeşil eeilasi daha bile yakışmış dense seza.. Bu gözler, Bülend'e tasadüf etti. Fakat tevakkuf ere lâkayt, döndü bir esm inde durdu. Süküfe, e is H. bu esmer delikanlı ile konuşmağa başladı. harikulâde m değil e diye sordu. - misin, um aşıyor. Şey. ae ii €s- mer delikanlı kim? — Ekrem B. diyorlar.. Fabrika- tör.. Ereğli'dede maden ocakları var... İki senedir Belkis Hanımın âşığı.. Daima beraber dolaşıyorlar. Kadına delicesine vurgun... Yirmi yedi yaşında... Bü edi... On altı sene evvel, Belkis'in âşığı iken, o da yirmi yedi yaşındaydı. Şimdi, Belkis, o zamankinden daha güzeldi; ve, di lr Slam bile... Bülent, aynada kendini görüverdi: Yarıyarıya saçları dö- külmüş: vücudu ağırlaşmış; yn çizgilerle dolmuş... En yorgunluk onu, yaşından le ihtiyarlatmiş.. Dudakları, acı bir tebessümle üldü. Düşündü a a Belkis, ki gü; ui ha ve ii ve esaslı bir şekil Nâkili: nz Süreyya) etmez LAZ i Yİ Kiyana 5 i İt 18) Memleketler arasında Anonim Şirketi Galata Çinili Muvas Rıhtım Hanı, Telefeon Beyoğlu 1294 - 1295 ven spor kulübürden : pazar günü fevkalâde Me yapılacak içtimada hazır eye et arkad saat 11 de kulübe te şriflri rica olunur. Her gün saat 10 dan (Telefon: Beyoğlu ı nz Istanbul-NiŞ Erkek Tam devreli Lisedir, İlk ki W& Ta kısı be kaydına meç E, 17 ye kadar, karşısında bulunan mektebimizde ziyaret kabul o POSTA-İLE AA M edenlere tabriren izahat verilir. ŞANTAŞI yuvası vardır ımı ve çoc Nişantaşında Karakol anur. T
